ABD Kongresi’nin iki kanadı Senato ve Temsilciler Meclisi, 716 milyar dolarlık 2019 savunma harcamaları yasa tasarısının nihai hali üzerinde uzlaşma sağladı. Üzerinde uzlaşma sağlanan tasarıda, Türkiye’ye F-35 yeni nesil savaş uçağı teslimatının geçici olarak durdurulması da yer alıyor.
Varılan uzlaşma metnine göre, tasarının yasalaşmasından 90 gün içerisinde ABD Savunma Bakanlığı’nın Türkiye-ABD ilişkilerinin durumuna yönelik bir raporu Kongre’ye sunması gerekiyor.
SONUÇLAR DEĞERLENDİRİLİYOR
BBC Türkçe’nin haberine göre, bu raporda, Savunma Bakanlığı’nın Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın almasının askeri ilişkilere etkisi ve F-35 yeni nesil savaş uçağı programından çıkarılmasının ABD sanayisi için yaratacağı sonuçların değerlendirilmesi bekleniyor.
ABD Savunma Bakanı Jim Mattis, geçen haftalarda Kongre’ye yazdığı mektupta F-35 teslimatının durdurulması yönünde bir adım atılmaması gerektiğini söylemişti.
Mattis, her ne kadar F-35 projesinden çıkarılmasının tedarik zincirinde sıkıntı yaratacağını ifade etmişti.
Tasarının Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen versiyonunda Savunma Bakanlığı’nın raporu gelene kadar teslimatın geçici olarak durdurulması yer alırken, Senato’dan eklenen değişiklik maddesinde ise Türkiye’nin projeden tamamen çıkarılması öngörülüyordu.
TÜRKİYE’NİN PROJEDEKİ ROLÜ
Türkiye, dünyanın önde gelen silah üreticisi Lockheed Martin tarafından geliştirilen Müşterek Taarruz Programı kapsamındaki beşinci nesil savaş uçağı F-35 Lightning II projesine 2002 yılında dahil oldu.
Türkiye, F-35 savaş uçaklarının bazı parçalarını tedarik etmesinin yanı sıra filosuna eklemek için 116 adet uçak sipariş etti. Bu uçaklar için yapılacak toplam ödemenin 25 milyar dolar olduğu açıklandı.
F-35 projesinin web sitesinde yer alan bilgiye göre, bu projenin Türkiye’deki şirketlere toplam katkısı yaklaşık 12 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Projenin tedarikçileri arasında ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN, AYESAŞ, Alp Havacılık, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) gibi şirketler yer alıyor.
F-35’in teknik özellikler arasında yüksek teknoloji ve radara yakalanmama başı çekiyor
KONGREDEKİ SÜREÇ BUNDAN SONRA NASIL İŞLEYECEK
ABD’deki düzenlemelerde, savunma harcamalarıyla ilgili tasarının yasalaşması sürecinde Kongre’nin iki kanadı ilk etapta kendi taslaklarını ayrı ayrı oylayıp onaylamaları gerekiyor.
Bu aşamadan sonra Temsilciler Meclisi ve Senato’dan müzakere heyetleri bir araya gelerek, tasarının iki farklı versiyonu üzerinde uzlaşma arıyorlar.
Bu uzlaşmanın sağlanmasının ardından üzerinde anlaşılan metin tek bir tasarı halinde bir kez daha iki farklı kanatta oylamaya sunuluyor.
Bu oylamadan da geçtikten sonra onay için Başkan Donald Trump’a sunuluyor.
Yasa, Trump’ın imzalamasıyla birlikte yürürlüğe girmiş oluyor.
Türkiye’ye yönelik 90 günlük takvim de bu onay sürecinin tamamlanmasının ardından başlayacak.
ABD DIŞİŞLERİ’NDEN AÇIKLAMA…
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Türkiye’de iki yıla yakın süredir hapiste tutulan ve geçen hafta tutukluluğunun devamına karar verilen rahip Andrew Brunson’ın “evine dönme zamanının” geldiğini söyledi.
19 Temmuz günü CBN (Christian Broadcasting Network) kanalına konuşan Pompeo, Brunson’ın tutukluluğu konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye’ye mesajının ne olduğunun sorulması üzerine, “Rahip Brunson’ın eve dönme ve özgür olma zamanı” dedi.
Pompeo, bu konuyla ilgili olarak hem kendileri hem de Başkan Donald Trump’ın kişisel olarak titiz bir çalışma yürüttüğünü belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın bugün (23 Temmuz) basınla paylaştığı röportajın dökümüne göre Pompeo, Brunson’ın durumunun, dünya genelinde dini özgürlüklerin güçlenmesinin sadece ülkelerin kendi vatandaşları için değil, yurtdışında seyahat eden Amerikalılar’ın önündeki riskleri de azaltacağını kaydetti.
“TÜRK HÜKÜMETİ HAKSIZ BİÇİMDE…”
Rahip Brunson’ın davasının, ABD Dışişleri Bakanlığı’nda başkanlığını yaptığı bir ekibin de en fazla odaklandığı konulardan biri olduğunu ifade eden Pompeo,“Gelecek günler ve haftalarda rahip Brunson, ailesi ve dünya genelinde farklı yerlerde hapis tutulan daha birçok birey için iyi bir netice alacağımızdan iyimserim” diye konuştu.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi, PKK ve Fethullah Gülen’le bağlantıları ve casusluk iddialarıyla 35 yıl hapis cezası talebiyle yargılandığı davada, Brunson’ın tutukluluğunun devamına karar vermişti. Karara göre, davaya 12 Ekim’de dördüncü duruşmayla devam edilecek.
Amerikan yönetimi ve Kongre, Brunson ve Türkiye’de hapisteki diğer ABD vatandaşlarının serbest bırakılması için Ankara’ya baskılarını son dönemde daha da arttırdı.
Başkan Trump geçen hafta Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Türk mahkemesinin tutukluluğa devam kararını “tam bir yüz karası” diye yorumlamıştı.
Yine geçen hafta ABD Senatosu’nda aralarında hem Cumhuriyetçi hem Demokrat senatörlerin bulunduğu bir grup, “Türk hükümeti haksız biçimde hapiste tuttuğu ABD vatandaşlarını serbest bırakıncaya kadar” Türkiye’nin uluslararası mali kuruluşlardan borç almasını kısıtlamaya yönelik bir tasarı sunmuştu.
1 Yorum
- Yorumların Sıralanışı
- Yeniden Eskiye
- Eskiden Yeniye
Türkiye, eğer iddia edildiği gibi güçlü,kalkınmış,haysiyetli,onurlu,duruşu olan bir ülkeyse aleyhimize ne varsa yapan,destekleyen,besleyen abd,almanya,fransa,hollanda,rusya,ingiltere gibi ülkeler ile tüm ticari,siyasi ilişkilerini minimum’a indirmelidir. Bunu yapmadıkça bu kepazelikler sürer,gider. Abd uçaklarına,silahlarına meraklı olanlar,Hollandalılar’a çocukları Hollandalılar ile ortak diye ihaleler saçanlar,Alman arabalarından başkasına binemeyenler,onlara sahip olmayı prestijli bir şey zannedenler,onlarla birbirlerine hava atanlar bunu umursar mı orası da ayrı konu tabii.