Bildiğiniz üzere iki haftadır sektörümüzde sizlerin okuyabileceği hiç haber yok. Şirketlerin uçak alımları, sefer açılımları vb. şirketlerin halkla ilişkilerinin yönlendirip, medyaya al sana haber dediği kıldan,tüyden haberleri zaten ilgili sitelerin hepsinde okuyorsunuz. Havacıların takip ettiğine inandığım sitemizde bu tür reklam kokan haberleri yazmam söz konusu bile olamaz.
Bu nedenle sizlere önemli olduğuna inandığım ve yazılmamış bir iki haberi vermek istedim.
Öncelikle size söz verdiğim üzere Tuna Beken’in iş kazası sonucunda hayatını kaybetmesinden sonra geçen bir aylık sürede,daha önce yazdığım gibi Boeing’in uzmanları gelmiş ve kazanın kokpitten verilmiş bir kumanda ile oluşabileceğine yönelik yorum yapmışlardı. Kazanın olduğu günden itibaren ailesinden gelişmeler ile ilgili bilgiler almaktayım. Sizlerle paylaşmak istedim.
Son durum şöyle; Kaza sonrasında gelen savcı bey, O günkü nöbetçi savcının kendi olmadığı ve bir başka savcının yerine nöbetçi konumunda olduğunu söyleyerek, olaya ben mi yoksa gerçek nöbeti olan savcımız mı baksın tarzında başsavcılığa bir yazı yollamış. Bu yazıya, geçen Cuma günü Başsavcılıktan siz bakın diye cevap gelmiş. Yani kaza olalı bir ayı geçmiş savcılık hala raporu yazıp yeni yollayacak. İşte bizim yargı mekanizmalarımızın hali.
İKİNCİ ÖNEMLİ KONUMUZ İSE;
25 Nisan günü İtalya’nın Milano kentinden İstanbul’a gelen Türk Hava Yollarının TK1878 sefer sayılı Airbus A320 tipi uçağının, Atatürk Havalimanı’na sert iniş nedeniyle yere çarparak sağ motorunu yere vurarak tekrar havalanması ve emergency deklere ederek tekrar inişe geçmesi konusunda iki senaryo sunmuştum. (Tıklayın) Bu sunduğum senaryolardan birincisi wortex nedenli girdap oluşması ile ilgili diğeri ise pilotaj kaynaklı olduğu idi.
Aldığım duyumlarda kaptan ve ikinci pilotun geçen iki aylık süreye rağmen hala açığa alınmasının sürdüğü şeklindedir. Halbuki,kaza olur olmaz uçağın FDR verileri incelemeye alınmıştı. FDR verilerinden kazaya neyin sebep olduğu hemen anlaşılabilir. Bu nedenle iki aya yakın süredir iki pilota uçuş verilmemesi ikinci senaryomun yani pilotaj seçeneğini şimdilik güçlü kılıyor.
Ancak pilotlar henüz kurula çıkartılmış değiller.
airporthaberde neden artık yoksunuz
Eren bey; Fazla detaya girmeden açıklayayım. Airporthaber in yayın politikasında eskiye nazaran değişiklikler üzerine bazı şikayetlerimi kendilerine ilettim ve anlaşamayıp yazı yazmayı kestim. Beş senedir arşiv olarak kullandığım ve Airporthaber deki tüm yazılarımı paylaştığım bu bloğumdan haber/yorum tarzında devam ediyorum. Kişisel bir sorunum yok. Orayı da takip edin beni de. İlginize teşekkürler.
Yorum yapmaya haber yok deniyor da ben de ona sasiyorum. Hemen hic bir turkce sitede Paris Air Show 2015 konu edilmiyor ya da sirf TAI nin katilimi Anka ve Atak a indirgeniyor. Veya Ugur Cebeci tipinde ne oldugu belli olmayan insanlarin(yazar demiyorum!) ucaklarda gezintisi ve sacma sapan sorulari gundeme geliyor. Inanin ingilizce sitelerde en az gunde 5 kayde deger YORUM cikartiliyor bu fuardan. Kimin ne ucagi aldigini ya da hangi motor secenegini kullandigini dogal olarak cok onemli bulmuyorum ve bunlari onemli haber/yorum olarak saymiyorum. Bugun havacilik sitelerinin en canalici sorunu ingilizce bilmemeleri ya da ingilizce gelismeleri takip etmemeleridir. Kisir bir dongu icinde Turkiye ye hapsolmus buradan haber/yorum cikartmaya calismaktadirlar. Hic kusku yok ki aramizda ingilzce bilen kardeslerimiz var. Bunlarin yazilari/tercumeleri/yorumlari cikiyor. Ancak bu kardeslerimiz Sefa Inan kategorisinden isik yili uzaktalar. Yorum yapamiyorlar. Zira o kapasiteleri yok. Veya yaptiklari yorum tamamen mantik disi ya da dupeduz saplanti, yanlis. Kapitalist sistemde her sey para oldugu icin bu yeni yetme kardeslerimizin para almadan sirf amatorce bir ise yogunlasmasi cok ta mantikli gorulmuyor. Parasiz is yapanlar aptal yerine konuyor. Kisaca Turkiyemizdeki haber ve yorum kitliginin asil sebebi yabanci dil bilmememizdir. Ingilizce bilmeden bu dile hakim olmayi anliyorum. Yoksa herkes cat pat bir yabanci bir dil biliyor. Dil handikapi haber ve yorum yazmaga engel oluyor. Dunyayi takip edemiyoruz. Bundan dolayi yasak savma turunden haber ve yorumlarla karsilasabiliyoruz.
bir öneride bulunun o zaman
Sefa bey
Bu surec Tuna kardesimizin aleyhinde isliyor ne demek anlayamadim? Zaman kaybindan mi bahsediyorsunuz baska birsey mi var :(
Zaman kaybı tabii ki .Ailesi bir an önce savcılık tutanağını bekliyor ki mahkemeye verebilsin.
Sefa abi hep yazdığınız yazılara karşılık çok yetersiz bir yazı olmuş. Daha iyi bir yazı beklerdim. Gerçi haberde yok
İki haftadır haber yok. Bakma sen haber sitelerini haberlerine, siteye yazı konusun da ne olursa olsun mantığında yapılıyor. Yazıda son gelişmeler var. Savcı daha yeni raporunu yazacak. Bu süreç Tuna kardeşimizin aleyhinde işliyor. Bunun yanı sıra iki pilotun iki aydır uçmaması ve hala kurulun karşısına çıkartılmaması sana ne ifade ediyor bilemem ama bana sigorta ile ilgili bir problem olduğunu gösteriyor. Pilotun hata yapması ayrı uçağın teknik yönden arıza yapması sigortayı farklı tazminat ödetiyor. Bu nedenle kurula çıkartıp ne ceza vermeliyiz aşamasındalar sanıyorum. Önemli olan konuların takibi ve hafızalarımızın yenilenmesi
Pilotlar sapasaglam ucagi indiremiyorsa kokpitte ne isleri var? Airbus un inis te yanlisa tahammulu yok bu artik pilotlarca kavranmis olmasi lazim. Airbus tam piste ayak basarken yapilacak pilotaj girisimlere zamaninda veya dogru respons vermiyor. Bunu Airbus te kabul etti. Yeni A350 de bunu duzelttiler. Eski nesil Airbuslerle millet kolayca inebiliyor. Buyuk olasilikla mevcut ve yeni pilotlarimiz Airbus le inme konusunda iyi egitilmemis. Son andaki mudaheleler bir ise yaramiyor. Ote yandan pilotlar da hangi ucakla dans ettiginin farkinda olsunlar. THY zaafli egitim veriyorsa bile bir sekilde bunu kapatsinlar, telafi etsinler. Zira THY Airbus pilotlarinin kendi hayatlari da tehlike de!
ne dediğinin bile farkında değilsin allah aşkına. gel de inişini göreyim 28kt yan rüzgarda kolayca. ağzı olan konuşuyor.
Neyi bekliyorlar acaba? Yönetimde değişiklik oldu,ilgisi olablir mi?