Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç köşesinde Otobüs markası yasak, THY’yi batırmak serbest!.. başlıklı yazı yazdı..
Dün sabah Cizre Nuh otobüs firmasının ölümlü kaza haberini NTV’de izlemiştim. Fotoğraflar buzlanmamıştı, ekranda. Haber metnine ntv.com’da baktım. Firma adı yoktu, orada fotoğraflarda da görünmüyordu.
“Korkak mısın, ortak mı” soruma “Ben korkağım. RTÜK’ten korkarım. Onun kurallarını uygularım” diye yanıt veren Bay Süleyman Sarı’nın yönettiği Kanal D Ana Haber’in ne yapacağını merak ettiğimi yazmıştım, dün.
Sevgili Dostum Ahmet Hakan da, sunucu olarak sezonu açacaktı. Bir taşla iki kuş. Ekranın başına geçtim.
Kanal D, kaza haberini bu defa buzlama yapmadan verdi.. “Cizre Nuh” yazılarını okuduk. Ama haber metninde şirket adı gene tek kelime geçmedi.
Şimdi bunun izahı lazım..
1- Devletin Anadolu Ajansı, haberi şirket adı ile veriyor.
2- Devletin kendisi, Emniyet Genel Müdürlüğü, bülteninde şirket adını kullanıyor..
Buna rağmen Kanal D, “Haber”in ilk sorusu “Kim” olduğu halde, şirket adı vermiyor. Neden?.
Olmaz ya, diyelim prensip.. (Sevsinler..) Diyelim hâlâ ve hâlâ RTÜK korkaklığı.. Buyrun o zaman!.
Ayni Kanal D Ana Haberinde, daha birkaç gün evvel, THY, adı ve sanı hem de kaç kere tekrar edilerek yerin dibine sokuldu. “Skandal” dendi. “THY yolcularını perişan etti” dendi. Uzun uzun haber yapıldı.
Olay, peki?.
THY, 1.5 saat rötar yapmış.. Dünyada rötar yapmayan uçak şirketi var mı?. Hem de 1.5 saat nedir ki?. Rötar mı görmemişler.
Ne var ki bu rötar yüzünden uçak Sabiha Gökçen’e inememiş. O meydana ikinci pist inşa ediliyor. Bu yüzden akşam 24.00’te alan 6 saat için kapanıyor.
Gökçen’i THY mi işletiyor. Hayır.. Bir uçak bir alana inemezse, uluslararasıkural en yakın alana iner. THY uçağı da Yeşilköy’e iniyor. Yolcuları daotobüslerle Sabiha Gökçen’e sevk ediyor.
Havacılık tarihinde on binlerce örneği var. Ama onlarca ölü ve yaralısı olan kazalarda özel firmaların adını ısrar ve inatla saklayan Kanal D Ana Haber, ülkemizin göz bebeği, gururu, dünya havacılığının liderliğine yükselmiş Türk Hava Yolları’nı yerin dibine sokmak için, hem de nasıl utanmadan, sıkılmadan haber üretiyor.. Bu ne peki Bay Sarılar?.
Nerde ısrarla ve inatla “Marka” saklama ilkeniz?.
Dünya markası olmuş THY’ye kara çalmak için bu yaptığınız ne, hadi gene cevap verin?
Gene mi RTÜK’ten korkuyorsunuz?.
Peki, o ödünüzü patlatan RTÜK kurallarında, Ana Haber Sunucusuna, reklam ve tanıtım yaptırmak, hem de bunu uyarma gereği duymadan ana haberin içine yerleştirmek ne oluyor?. Bu soruyu RTÜK’e de soruyorum ayni zamanda.. Yazılı ve açık ihbardır. Haberleri sunan Ahmet Hakan pazartesi günü, hem de görüntülü reklam yaptı, ana haberde.
..Ve de RTÜK’ten korkan Bay Sarılar!.
Hem de güvenilir olması gereken bir Ana Haber bülteninde bile bile yalan söylemek ve Ahmet Hakan gibi, güvenilir olmaya mecbur bir yazarı da bu yalana mecbur etmek ne oluyor?.
“Az sonra beraberiz” ne demek, Bay Sarılar, Türkçede..
15 dakikanın neresi “Az” Bay Müdür?. Hele televizyon dilinde 15 dakika, yani 900 saniye kaç milyon liradır, söylesene..
Peki 15 dakika ekran önünde bekletilen seyirciye “Yarın görüşürüz” diye veda etmek?.
Sakın ha bana “Hepsi ayni” deme.. Ben hepsiyle uğraşıyorum. Sen kendini “İlkeli” imiş gibi öne attın da Don Kişot özentisi.. Onun için kanalını ve adını yazıyorum, hepsi o..
Aslında tüm günah, milyonla TV seyircisini eşek yerine koyduran ve yıllardır önlem almayan, alamayan RTÜK’te..
Çünkü her reklam gelirinden yüzde 5 kesiyorlar!.
Asıl onlar ortak sanki kanallarla.. Seyirciye, yani 80 milyona karşı ortak!.