İkinci çeyrek bilançosunu açıklayan Türk Hava Yolları’nı nasıl bir ikinci yarı bekliyor?
Bir yandan artan jeopolitik riskler nedeniyle düşen turist sayısı, bir yandan da kur gelişemeleri nedeniyle zor bir yıl geçiren Türk Hava Yolları’nın ikinci çeyrek performansı şirket için zaten karamsar olan beklentilerin daha da karamsarlaşmasına yol açtı.
Şirketin ikinci çeyrek bilanço sonuçları genel olarak analistlerin beklentileri dahilinde gelse de yönetimin yılsonu beklentilerinde yaptığı değişiklikler, şirket için en kötünün henüz geride kalmadığı değerlendirmelerine neden oldu.
İşte Cuma akşamı yapılan açıklamanın ardından kafalarda oluşan soru işaretleri:
1) NEDEN BU KADAR ZARAR?
Yılın ilk altı ayında THY’nin satış gelirleri yüzde 10 artışla 13,5 milyar lira olurken, şirket söz konusu dönemde 1,9 milyar lira zarar yazdı.
Turist sayısındaki düşüş ve artan rekabet ortamının yanı sıra kur zararının da ikinci çeyrekte THY bilançosunu baskılayacağı zaten düşünülüyordu. Bloomberg anketine göre, analistler zararın 628 milyon lira seviyesinde gerçekleşmesini bekliyordu. Geçen yıl ikinci çeyrekte 661 milyon lira net kâr elde eden şirket de bu yıl 656 milyon lira zarar yazsa da genel olarak beklentiler dahilinde kayıp açıkladı.
THY’nin ilk yarı performansında etkili olan en önemli unsur ise turizmdeki düşüş oldu.
Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 40,86 azalarak 1994’te yayınlanmaya başladığından bu yana sert düşüşü kaydetmişti. Yılın ilk yarısında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı ise yüzde 27,9 azalmıştı.
Ziraat Yatırım analistleri, “Türkiye’nin güneydoğusunda oluşan istikrarsız jeopolitik ortam, devam eden terör olayları ve artan güvenlik kaygısı nedeniyle havayolu yolcu trafiği olumsuz etkilendi. Yüzde 15’e yakın kapasite artışının gerçekleştirildiği bir dönemde zayıf seyreden trafik, doluluk oranlarının gerilemesine ve birim gelirlerin baskılanmasına neden oldu” dedi.
Deutsche Bank ise raporunda güvenlik endişelerine ek olarak kapasite artırımlarının, yüksek rekabetin ve düşük petrol fiyatlarının bilet fiyatlarına yansımasının da düşüşte etkili olduğunu belirtti.
Çift yönlü etki
Analistlere göre, yüksek zararda hem gelirdeki düşüşün hem de maliyetlerdeki artışın büyük etkisi oldu.
Ziraat Yatırım analistleri tarafından yayınlanan notta, şirketin satış gelirlerinin Avrupa ve Orta Doğu gelirlerindeki düşüşler sebebiyle bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sadece yüzde 3,4 artış kaydettiğine dikkat çekildi.
Renaissance Capital analisti Amine Wafy ise en büyük kazanç kayıplarının Amerika ve Orta Doğu uçuşlarında olduğunu belirterek, Türk Hava Yolları’nın bu coğrafyalarda büyümeye devam etme planları nedeniyle getirilerdeki baskısının sürmesini beklediklerinin altını çizdi.
Yatırım faaliyetlerinden elde edilen gelirler de geçen çeyrek ortalamalarının altında gerçekleşti. Finansman tarafında ise geçen senenin aynı döneminde kaydedilen net 268 milyon liralık gelirin aksine Japon yeni ve Euro açık pozisyonuna bağlı olarak 346 milyon gider kaydedildi. Deustche Bank analistleri de güçlü yenin net finansal harcamalar ve nakitdışı kur kayıplarını artırdığına dikkat çekti.
Madalyonun öbür yüzünde maliyetlerdeki artış ise bilançoyu daha da baskıladı.
Satışların maliyeti düşük doluluk oranlarına bağlı olarak hasılat artışından daha yüksek yüzde 13,7 oranında yükseldi. Bu gelişmeler doğrultusunda, brüt kar yüzde 45,9 gerilemeyle 643 milyon lira, brüt kâr marjı ise 8,3 puanlık düşüşle yüzde 9,1 oldu.
Operasyonel giderler, brüt kar ve 25 milyon liralık diğer faaliyet gelirlerini de eritti.
2) OLUMLU GELİŞME VAR MI?
Bilançoda öne çıkan en olumlu gelişme zararın beklendiği kadar kötü olmaması oldu.
Deniz Yatırım analistleri Pegasus’un geçen hafta açıklanan bilançosundan sonra THY için de daha kötüsünün gerçekleşebileceğinden korktuklarını ancak gelirlerdeki baskıya ragmen zararın korktukları kadar yüksek olmadığını söyledi.
Analistlere göre faaliyet performansı beklenenden kötü olsa da, net zarar tahmin edilenden bir miktar daha düşük.
Havayolu şirketlerinin değerlendirilmesinde önemli kriterlerinden biri sayılan “arz edilen koltuk kilometre” (CASK) değeri de dolar bazında yüzde 4 düşmesine rağmen, zayıf TL ve düşük jet yakıt fiyatları sayesinde düşüşün sınırlı kaldığına dikkat çekildi.
3) THY İÇİN YENİ BEKLENTİLER NELER?
İkinci çeyrek performansı THY’nin yılsonu beklentilerini de aşağı çekmesine yol açtı.
Satış geliri beklentisini 9,5 milyar dolara indiren şirket EBITDAR marjı hedefini ise yüzde 12-14 aralığına indirdi. THY, daha önce 2016 için açıkladığı hedeflerinde 12,2 milyar dolar satış geliri, yüzde 20-22 EBITDAR marjı öngörmüştü.
Toplam akaryakıt tüketiminde yüzde 12 artış öngören şirket, 2016 yılı ortalama euro/dolar paritesinin 1,11; ortalama dolar/TL kurunun 3,00 ve hedge dahil ortalama jet yakıtı maliyetinin ton başına 577 dolar olacağı varsayımıyla yaklaşık 9,5 milyar dolar satış geliri hedeflediğini belirtti.
Şirket, 72,4 milyon yolcu ve yüzde 78 doluluk oranı beklentisini de 63,4 milyon yolcu ve yüzde 72-74 doluluk oranı olarak revize etti.
Deutsche Bank da yönetim beklentilerinin, güvenlik endişeleri ve yüksek rekabet nedeniyle zayıf talebin ikinci yarıda da devam edeceğine işaret ettiğini belirtti.
Uluslararası kredi ve derecelendirme kuruluşları Moody’s de bilanço açıklanmadan Türk Hava Yolları’nın kredi notunu indirmişti.
Moody’s’in Cuma günü yaptığı açıklamada, Ocak-Temmuz 2015 döneminde yüzde 78 olan doluluk oranının, yabancı turistlerin güvenlik endişesiyle Türkiye ve Avrupa’yı tercih etmemesi ve İstanbul’un geçiş noktası olarak daha az kullanılması nedeniyle 2016’nın ilk yedi ayında yüzde 73,7’ye gerilediği belirtildi. Kuruluş ayrıca, THY’nin filosuna katılan yeni uçakların borçla satın alındığını vurguladı.
4) HİSSE BUNDAN SONRA NASIL SEYREDER?
Hisse bilançonun ardından haftaya yüzde 1,7 düşüşle başladıktan sonra kayıplarını yüzde 2,2’nin üzerine kadar genişletti.
Analistlere göre, özellikle beklentilerde yapılan aşağı yönlü revizyonlar yılbaşından bu yana yüzde 28’in üzerinde değer kaybederek BIST 100 endeksinin en çok değer kaybeden 10 hissesinden biri olan Türk Hava Yolları hisselerini önümüzdeki dönemde de zor günler beklediğine işaret ediyor.
Global Yatırım analisti Berk Özbek, “Beklentilerin üzerinde gelen ikinci çeyrek sonuçlarına rağmen yönetimin yılsonu beklentilerde yaptığı sert değişiklikler hisse performansı üzerinde baskı yaratabilir” dedi ve havacılık analistlerinin de hisse için beklentilerini düşürebileceklerini söyledi.
Şirket hisselerini “izlme altında” tuttuklarını belirten Renaissance Capital analisti Wafy de, “İkinci çeyrek sonuçlarını bir hayli olumsuz görüyoruz ve hisse performansı üzerindeki baskının devam etmesini bekliyoruz” dedi.
Road show’a çıkıyor THY’nin borçlanmada kaynak çeşitliliği prensibiyle hareket ettiğini, dolar, euro ve yen’den oluşan bir sepet yaptığı bilgisini paylaşan Aycı, “Kur hareketlerinin kağıt üzerinde fiktif bir etkisi oldu. İlk 3 ayda 200 milyon dolarlık bir kur etkisi yaşadık. Bu da önemli ölçüde yen’den geldi. Yen’in aşırı değerlenmesinden kaynaklandı. Bu kredide 12 yıllık bir kredi. Şirketten bir nakit çıkmış değil. Bir önceki yılda tam tersi 200 milyon dolar lehimize çalıştı. Önemli olan pozisyon açığımız var mı? Yok. Bizim yen gelirimiz ne kadarsa o kadar borçlanıyoruz” dedi. Toplantıda verilen bilgiye göre THY’nin yen geliri, giderinin 3 katı.
Bu açıklama jpy borçlanması yüzünden zarar edildiği yalanını ortadan kaldırmakla beraber dolaylı olarakta satış beceriksizliğini teyit etmek anlamını taşıyor.
İlker Aycı tasarruf yaparken diğer başkanlardan ayrıcaklı olarak passat a bindirdiği çırağı olan kurumsal iletişim başkanına da tasarruf uygulayacak mı? Batman&Süperman filmi için ödenen 50 milyon ₺₺₺tl nin hesabını verecek mi? Ya da nadıl bir getiri sağladığını açıklayacak mı? Davos’ta (thy kaynaklarını kullanarak gittiği) kaldığı otele gecelik 5000 isviçren frangı (15.000 tl) vermişti. Bu saltanatından da vazgeçecek mi? Yoksa yalan ve reklam üzerine inşa ettiği masallara devam edecek mi? Merak ediyoruz.