THY'Lİ PURSER'DAN MEKTUP VAR

Sevgili okurlarımız,zaman zaman bize iletilen mektupları yayınlarken,konunun bireysel içerikli olmamasına dikkat eder,toplumsal  konulara ise yer veririm. İşte yine toplumsal içerikli ve güncel konuya değinen bir mektup. Tabii ki  her zaman olduğu gibi virgülüne dokunmadan aynen yayınlıyoruz.
Sayın Sefa Bey,
Sitenizi uzun zamandır takip ederim. Hiçbir yerde yayınlanmayan veya yayınlanamayan haberleri buradan okurum. Örneğin TİS’te nasıl kazık yediğimizi, % 8 yerine % 3’e nasıl razı edildiğimizi, sendikamızın bizi nasıl yüzüstü bıraktığını, transfer yasağını, THY yönetiminin işten çıkartma operasyonuna karşı kendimizi nasıl korumamız gerektiğini, 5.000 TL primi sizin büyük uğraşılarınızla nasıl gündemde tuttuğunuzu hep sizden okuduk. Sendikalı ama sendikası olmayan bize çaresiz ve yanlız çalışanların sesi -nefesi oldunuz. Size ne kadar teşekkür etsek azdır.
Hava iş yönetiminin, Hamdi Topçu ve  THY içinde yuvalanmış adamları aracılığı ile uçuş işletme delegelerini işten atmakla tehdit ederek seçimi kazandığı o usülsüz Genel Kurulun üzerinden tam 4 yıl geçti ve sandık önümüze geldi. Diyeceksiniz ki, bütün suç sendikada mı? Tabii ki değil. 10.000 işletme çalışanının seçtiği o 95 delege her türlü baskıya rağmen dik durabilseydi bugün bu olayları yaşamazdık. Korktular, seçime katılmadılar ve bizler sıradan çalışanlar kaybettik.
Şimdi önümüzde son bir şans kaldı. Eğer bu azınlık (THY içinde bunları destekleyen 300 kişi zor çıkar.) tekrar kazanırsa artık THY’de sendikadan söz etmek mümkün olmayacaktır. İşveren bize neyi uygun görüyorsa sendika onu bize kabul ettirecek, sıkıştığı anda da “kabul edin, yoksa toplu adam çıkartma yapacaklar” sopasını gösterecektir. Bunlar senaryo mu? Değil. İşte daha 8 ay önce yaşadık. Eğer bu sefer de kazanırlarsa, artık % 1, % 2’lik zamlara hazır olalım. 2 ikramiyemizin alınmasına hazır olalım. Ama daha önemlisi, köleliğe hazır olalım. Halen geçerli olan Toplu İş Sözleşmesindeki kazanımları koruyamayan (hatta korumayan) FTL’i uygulayan memurlarla muhatap olup onlara noter ihtarı gönderen bir tiyatroyu yemedik, yemeyeceğiz. Oynanan tiyatro sizinde yazılarınızda birçok kere değindiğiniz Tavşana Kaç, Tazıya Tut oyunudur.
Ülkemizde artık yerleşmiş bir ifade vardır. -Çalıyorlar ama çalışıyorlar.-  Bu sendika yönetimi hakkında son 1 haftada gündeme gelen şaibe ve yolsuzluk suçlamalarını okuyunca bu sözü hatırladım. Eğer bu suçlamalar doğruysa bu arkadaşlar hem çalıyorlar hem de aleyhimize çalışıyorlar demek yanlış olmayacaktır. 1 haftadır sendikadan bu suçlamaların yalan olduğuna ilişkin tek bir açıklama yapılmadı. Büyüklerimizden öğrendiğimize göre sükût ikrardan gelirmiş. Susmak kabul etmek demekmiş. Bizim çocuklarımızın nafakasından keserek ödediğimiz aidatlarımızın hesabını bu yönetim vermelidir. Bundan kaçamaz. Şimdi düşünüyorum da, bu sendika yönetiminin seçime bu kadar asılması herhalde hesap vermemek için diyorum kendi kendime. Hele ki, bugün İskender Kaptanın bildirisini okuyunca ciddi olarak endişe ettim Daha Genel Kurul bile yapılmadan, şube seçimleri için bile silahlı adamları sahaya sürmeleri neler yapabileceklerini göstermesi bakımından gerçekten ürküntü verici. Bir grup azınlık, işverenin baskısı ve tehditlerinden yararlanıp yönetimi ele geçirmiş ve bırakmamak için her yolu deniyor. Gelişmeleri okuyunca inanın utanıyorum. Beni asıl üzüntüye sevkeden, hepsi THY personeli olan bu sendikacıların uyguladığı kaba kuvvet ve şaibe suçlamaları karşısında THY yönetiminin sessiz sedasız olup biteni izlemesi. Öğrendiğim kadarı ile yönetimin içinde amatör olan başka bir deyişle THY’de çalışan yönetici ve denetçiler var. Neden bu kişileri çağırıp uyarmaz, hatta işlem yapmaz?
Medya deseniz bir felaket zaten. Hele bir tanesi var ki, açık açık bu yönetimi destekliyor, diğer adayı sansürlüyor. Ama bilmiyor ki, onların bu sansürcü anlayışı karşısında tüm THY çalışanları sendikal gelişmeleri sizin sitenizden en doğru şekilde izliyor. THY çalışanları arasındaki yaygın görüş bu sitenin yönetim tarafından beslendiği yönünde. Bir zamanlar mahkemelik olan bu sitenin birdenbire dönmesi ve sendikayı desteklemeye başlaması başka nasıl açıklanabilir ki? Bu gelişmeler gösteriyor ki, Hava İş yönetimi ama parayla ama kaba kuvvetle bu seçimi almaya kararlı.
Bunu nereden anlıyoruz. Yine ilk kez sizin sitenizden okuduğumuz kamyoncu delegeler olayından. THY çalışanına güvenmeyen, kendisini seçmeyeceğini çok iyi bilen Sendika yönetimi, utanmadan, sıkılmadan 100 kadar kamyoncuyu Havacıların sendikası olan Hava İş’e delege yapmış. İplikleri pazara çıkınca da saldırganlaştılar. Önce Pendik sonra da Ankara şubeyi bastılar. Ama ne yaparlarsa nafile. Bu sendika biz havacılarındır. Kamyonculara teslim etmeyeceğiz.
Bugün THY’de yaklaşık 20.000 sendika üyesi var. Bu üyelerin 15.000’i işletmede çalışıyor. Bize verdikleri delegelik ise taş patlasa 100 adet. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir seçim sistemi yoktur. Ama kalan 5000 yer personeline de güvenemiyorlar ki, paralı askerleri olan kamyoncuları delege yaparak seçim kazanmayı planlıyorlar. Bu sefer olmayacak. Çünkü İşletme bu kez korkmayacak, kaçmayacak bir aday çıkardı. İşletmenin neredeyse % 90’ı İskender Kaptanın arkasında. İşte korkmadığını gördük. Silahlı militanlar kol geziyor, kaptan bunları kamuoyuna hemen afişe ediyor. O dik durdukça arkasındaki destek artıyor. Şimdi diyoruz ki, TIR’larınızla gelin, kamyonlarınızla gelin, paranızla, militanlarınızla gelin. Ne yaparsanız yapın, kazanamayacaksınız.
Bu arkadaşların atladığı birşey daha var. Hava İş, herhangi bir sendika değildir. Uluslararası etkinliği ve tanınmışlığı vardır. Bu yönetim, orman kanunu uygulamaya devam ederse bunun yurtdışına da yansıması olur. Ama olan ülkemize olur. Tüm dünyaya rezil oluruz.
Biz kararımızı verdik. Son 4 yılda bizi çalışma ve maddi koşullar bakımından artıya değil eksiye geçiren bu yönetimi göndereceğiz. Paramız yok, silahlarımız yok, satın aldığımız internet siteleri yok. Ama sendikamızı işgalden kurtarma kararlılığımız var. Kazanan THY çalışanları olacaktır.
Sitenizde bu mailimi yayınlarsanız veya en azından köşe yazınızda söz ederseniz. kamuoyu da gerçek THY çalışanlarının görüşünü öğrenir diye düşünüyorum.
Size ve okurlarınıza mutlu bir bayram diliyor, saygılar sunuyorum.
THY’de çalışan bir Purser