THY Yönetimi, 2022'nin Hesabını Verdi. DHMİ, Bakanlık ile Sendika arasında kaldı. Havacılık Tazminatı kime, neden verilmiyor?

THY Yönetimi, 2022’nin Hesabını Verdi. DHMİ, Bakanlık ile Sendika arasında kaldı. Havacılık Tazminatı kime, neden verilmiyor?

Bu yıl, Nisan ayı Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçim kampanya dönemine rastladığı için, THY Genel Kurulu doğru bir kararla seçim sonrasına ertelenmişti.

Türk Ticaret Kanunu, Anonim Şirketlerin her hesap dönemi sonrası üç ay içinde ve yılda en az bir kez olağan genel kurul yapmasına şart koşar.

Türkiye’nin dünya çapında tanınan ve en değerli markası olan Türk Hava Yolları (THY) Anonim Ortaklığı da genel kurul toplantılarını Nisan aylarında yapardı.

Bu yıl, Nisan ayı Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçim kampanya dönemine rastladığı için, THY Genel Kurulu doğru bir kararla seçim sonrasına ertelenmişti.

THY’nin 2022 yılı hesap ve faaliyetlerine ilişkin Olağan Genel Kurul Toplantısı 25 Temmuz 2023, Salı günü, Genel Yönetim Binası VIP Salonu’nda gerçekleştirildi.

Toplantıyı baştan sona ben de izledim.

THY, Türkiye Varlık Fonu portföyünde yer aldığı için, onlar tarafından verilen bir önergeyle toplantının THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof.Dr. Ahmet Bolat tarafından yönetilmesi oya sunularak kabul edildi. Toplantıya Hazine ve Maliye Bakanlığı, Özelleştirme İdaresi ve Varlık Fonu temsilcilerinin yanı sıra THY Yönetim Kurulu Üyeleri, Genel Müdür ve yardımcıları, daire başkanları ve ilgili yöneticiler ve 40 kadar hissedar katıldı. Faaliyet Raporu yayınlandığı için tekrar okunmadı, fakat Başkan Bolat bir açılış konuşması yaptı. THY’nin 2022’de en çok koltuk sunan network havayolu olduğunu, 2022’de yolcu sayısının 2019 sayılarının üzerine çıktığını, dünyadaki şirketler arasında altıncı olduğunu ve global pazar payını binde altıdan, yüzde 2’ye çıkardığını, kargoda da ise beşinci şirket olduklarını, bünyelerinde 6 bin 059’u pilot, 14 bin 700’ü kabin görevlisi olmak üzere iştirakleriyle birlikte toplam 82 bin kişinin görev belirterek şöyle devam etti; “Yolcuda 14.3 milyar dolar ve de kargoda da 4.1 milyar dolar olmak üzere toplamda 18.4 milyar dolarlık gelir elde ettik. 2022’de esas faaliyet karımızı da 2.8 milyar dolara çıkardık, piyasa değerimiz de 11.4 milyar dolara ulaştı.”

Bolat’ın konuşmasından sonra söz alan bireysel bir yatırımcı, şirketin değerini arttırdıkları için yönetimi tebrik ederek, üç iştirak şirketinin birleştirilmesinin isabetli olduğunu söyledi. Bir hissedarın sorusu üzerine Y.K Başkanı Bolat, Emlak GYO ile 2018’de satın alınan 3 milyon metrekarelik arazi üzerinde yapılacak 13 bin daireye 450 bin vatandaşın başvuru yaptığını, THY çalışanları için ayrılan 3 bin daireye de 13 bin THY personelinin başvurduğunu anlattı. Sorulan soruları tek tek ayrıntılı bir şekilde cevaplandıran Bolat, faaliyet raporunu oya sundu. Rapor, fiziksel ve elektronik ortamda oy kullanan pay sahipleri tarafından oy çokluğu ile kabul edildi.

Ardından, denetim raporları da okundu ve oylanarak oy çokluğu ile kabul edildi.

Daha sonra 2022 finansal raporlar oya sunuldu, kabulü yönünde oy kullanıldı.

Faaliyet ve hesaplar açısından yönetim kurulu üyelerinin ibrası da kabul edildi.

Kar payı dağıtımına ilişkin olarak yapılan görüşmede de Başkan Bolat, 2022’de kar payı dağıtımı yapılmadığı açıkladı.

Toplantıda Yönetim Kurulu Üyesi olarak yıllarca görev yapan Orhan Birdal ve halen Uçuş İşletme Başkanı olan Kpt. Mehmet Kadayifçiler’in yerine yönetim kurulunun yeni üyeleri olarak aynı zamanda DHMİ Genel Müdürü olan Hüseyin Keskin ve VIP Uçakların eski Sorumlusu Kaptan Ramazan Sarı seçildi.

Başkan Bolat, Birdal ve Kadayifçiler’e hediye verip, emekleri için teşekkür etti.

Bu maddeden sonra denetçi seçimleri yapıldı ve hissedarlara şirketin 3. kişilere verdiği teminat, rehin ve ipotekler hakkında bilgi veridi. Gündemin 11. 12 ve 13’üncü maddelerinde yapılan bağış ve deprem yardımları, hisse geri alımı gibi konusunda pay sahipleri bilgilendirildi.

Varlık Fonu’nun önergesiyle bağışların üst sınırının şirket cirosunun yüzde 1,5’unu geçemeyeceği de kabul edildi.

Dilek ve temennilerde pay sahiplerine indirimli ve bir adet pass bilet verilmesi konusu dile getirildi ve genel kurul tam 3.5 saat süren bir mesaiyle sona erdi.

Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan karar gereği, 2 yıl süreyle görev yapacak Yönetim Kurulu şu üyelerden oluştu:

Prof. Dr. Ahmet Bolat, Prof. Dr. Mecit Eş, Bilal Ekşi (Genel Müdür) Doç. Dr. Murat Şeker (Genel Müdür Yardımcısı) Ramazan Sarı, Hüseyin Keskin, Doç. Dr. Fatmanur Altun, Dr. Melih Şükrü Ecertaş ve Şekib Avdagiç. Genel Kurul sonrası toplanan Yönetim Kurulu, 1 yıl süre ile Prof. Dr. Ahmet Bolat’ın Yönetim Kurulu Başkanı ve Prof. Dr. Mecit Eş’in de Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak atanmasına karar verdi.

Denetimden Sorumlu Komite Başkanı olarak Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Şekib Avdagiç’in, Komite üyeliğine de Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Melih Şükrü Ecertaş’ın; Kurumsal Yönetim Komite Başkanı olarak Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Doç . Dr. Fatmanur Altun’un, Komite üyeliklerine de Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Sarı ile Yatırımcı İlişkileri Müdürü Mehmet Fatih Korkmaz’ın; Riskin Erken Saptanması Komitesi Başkanı olarak Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Melih Şükrü Ecertaş’ın, Komite üyeliğine Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Şekib Avdagiç’in;  İcra Komitesi Başkanı olarak, Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat’ın, İcra Komitesi Başkan Vekili olarak Prof. Dr. Mecit Eş’in ve Doç. Dr. Murat Şeker’in, Şekib Avdagiç’in ve Ramazan Sarı’nın ise İcra Komitesi Üyesi olarak atanmasına karar verildi.

2022 yılına ait tüm hesap ve faaliyetleri açısından aklanan THY Yönetim Kurulu, bu genel kuruldan daha güçlenerek çıktı.

Mutlu yarınlar Türkiye’m.

musaalioglu@gmail.com

————————————————————-

DHMİ, Bakanlık ile Sendika arasında kaldı

Havacılık Tazminatı kime, neden verilmiyor?

Genel adıyla “Havacılık Tazminatı” diye bilinen, DHMİ ve yetkili sendika arasında tartışılan bu konunun neyi içerdiğini bilip ona göre yorum yapmakta fayda var.

Bilindiği gibi, Avrupa hava sahasında faaliyet gösteren havayolu şirketleri üst geçiş yaptıkları ülkelere, doğrudan değil Eurocontrol (Avrupa Hava Seyrüsefer Güvenliği Teşkilatı) aracılığıyla bir ücret öder. Avrupa’da havalimanlarından sorumlu olan kurumlar aldıkları parayı nasıl ve kime veriyor bunu bilmiyoruz. Türkiye’de ise EUROCONTROL’un tek muhatabı Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü olduğu için, ülkemizin payına düşen parayı da bu kurum almaktadır.

Dağıtılması gereken bu gelir, sadece hizmeti sağlayan kurumların havacılık hizmetlerine yaptığı yatırım, personel, eğitim, bakım, onarım gibi işlerinde de kullanabilmektedir.

Şurası kesin bir gerçek ki, alınan bu para tamamen bu işe emek veren personele verilmelidir. Tabi burada emek veren derken kimleri kastettiğimi belirtmeliyim. Türkiye’de seyrüsefer diye adlandırılan faaliyeti DHMİ bünyesinde görev yapan hava trafik kontrolörleri (ATC) yerine getirmektedir. Fakat, DHMİ bünyesinde “Yapılan işte katkımız var” diyerek duruma itiraz eden hava trafik emniyeti elektronik personeli ve havacılık bilgi yönetimi (AIM) memurları da DHMİ’ye EUROCONTROL’den gönderilen bu paradan hak talep etmekteler. Fakat, DHMİ’nin bu konuda titiz davranması bu personeli memnun etmediği için karşı çıkıyorlar.

Havacılık Elektriği Teknik Elemanları Derneği (HAVELTED) bu konuda açtığı davayı kazanmasına rağmen dernek üyeleri birinci guruba alınmıyorlar.

Bu duruma DHMİ ile Hazine ve Maliye Bakanlığı arasında da sorun olmaya devam ediyor. Bakanlık aynı işi yapanlar arasında maaş dengesi bozulacak gerekçesiyle bu ödemelere karşı çıkıyor. Çünkü, bu tazminatı hak edenler aynı işi yapanlardan ayda 15-20 bin TL kadar yüksek miktarda maaş alabiliyorlar.

Konuya objektif baktığımızda DHMİ ve Bakanlık haklı, aynı şekilde sendika da haklı. Tazminatı halen alanlar ve almak isteyenler de haklı olduğuna göre durum tam Nasrettin Hoca fıkrasında ki “Sen haklısın, sen de haklısın” söylemi gibi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nda genel yetkili sendika olan Ulaştırma Çalışanları Memur Sendikası (ULAŞTIRMA MEMUR SEN) bu konuda DHMİ’ye yazı yazarak grupların ikiye düşürülmesinin ve bu konuya, Uluslararası Hava Taşıyıcıları Birliği IATA’nin ve EUROCONTROL’un ne cevap verdiğini sordular, fakat DHMİ bu başvuruya “Çalışmalar devam ediyor” şeklinde bir cevap verdi. Sendika yetkilileri, somut bir cevap içermeyen bu yazının toplu sözleşme sürecine ve kurumda bozulan iş barışının yeniden tesisine katkı sunmayacağı açıktır diyerek durumu kınadı. Sendika yönetimi açıklamada “1 Ağustos’ta başlayacak 7. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde havacılık tazminatı gruplarının yeniden düzenlenmesinin gerçekleşebilmesi için EUROCONTROL’ün bahsedilen konularla ilgili görüşünün bilinmesi ve onayının olması kritik öneme sahiptir ve bu nedenle bu bilgiler kurumdan ısrarla istenmektedir. DHMİ yönetiminin, havacılık tazminatı çalışmasının sonucunu olumlu veya olumsuz açıklamaya tekrar çağırıyoruz”

IATA ve EUROCONTROL’un görüşü ne olur bilinmez, ama DHMİ’nin Bakanlık ve sendika arasında kaldığı bir gerçek!

Bekleyelim ve görelim.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Öne Çıkan Yorumlar

  1. 1 yıl önce

    MAHKEME KARARINA CEVAP: Mahkeme tanımaz bu şahıslar kendini adaletin üstünde görüyor herhalde Hakim yerine saçma sapan yorum yaparak hep bana yine bana tekrar bana diyor mahkemenin kesinleşen ikinci kararından hiç bahsetmiyor bu kararı bunların gözüne gözüne sokacaksınki gerçeği öğrensinler.

  2. 1 yıl önce

    Kurumun seyrüsefer ve işletme kısımları ayrılsın. İsteyen meslek grubu gitsin eurocontrolden istesin havacılık tazminatını. Kimin giderini karşılıyorlarsa sonuna kadar alınsın tazminat. Ama mesleğine güvenmeyenler karşı çıkacaktır hemen. Adam şöför ama hava trafikçiyle aynı maaşı almak istiyor.

  3. 1 yıl önce

    Atc den daha çok hakeden Elektroniktir. Atcden kulede çalışanlar işletmeye hizmet ediyor. Onlar zaten fazla almamalı. Mesela elektronik radara bakıyor radar olmasa o uçak uçamaz veya uçak vor kullanıyor vor olmasa atc hiçbir şekilde yönlendirme yapamaz. Atcnin elinden mikrofonu alsak, aftn yi kapatsak…

16 Yorum

  1. 1 yıl önce

    Kardeşim bir mahkeme kararı varsa neden uygulanmaz.Ucret adaletsizliği söz konusu oluyirmus ondan uygun gorulmuyormus.Yahu zaten adaletsiz bir ücret uygulaması genelde var ne diye bahane gosteriyorsun.Tamam görevler ücret yönünden kategorize edilsin ama aradaki uçurum adaletli olmalı.Bu para devletin kasasından cikmiyorsa maliye ne diye engel oluyor.Bu paranın artırılması için ne gerekiyorsa yapılmalı ve tamamida dagitilmalidir. Ancak görevler arası bir fark olmalı ama aşırıya kacmamali hatta bu paradan neden emekliler faydalandirilmiyor.İkinci bir maaş gibi bir uygulama olmasinin ne gibi bir sakıncası var.Bu kararlar alınırken çok acele edildi diye düşünüyorum.Artik bu mesele kökten çözülerek gündemden dusulmelidir.

    • 1 yıl önce

      Tabiki senin hakkın kesintisiz enerji olmadan elektriğin kesildiğinde uçaklar ile nasıl iletişim kurup trafiği yöneteceksiniz hiç düşündünüz mü? Bu arada Yol kontrolde hizmet veren ATC ler kesinlikle yüksek ücret almalıdır

    • Eşit iş, eşit maaş. Gelip sabah dörtte board atmayan benim ülkeye getirdiğim paradan da zırnık alamaz. Board da çalışacak adam bulamazsınız o aradaki fark olmazsa. Ben bu riski neden alayım ki güvenlikle aynı maaşı alacaksam, manyak mıyım? Kendinize gelin artık yetti. Parayı biz getiriyoruz, bizim hakkımız. Susun artık.

      • 1 yıl önce

        Babanızdan kalan mirası mı getiriyorsun.
        1-EUROCONTROL ile Türkiye Cumhuriyeti antlaşma yapmıştır ATC değil,

        2- EUROCONTROL den alınan para Türkiye Cumhuriyeti hava sahasına verilen hizmetin karşılığı oluşan (personel.işletme.amortisman.sermaye vs) maliyetlerin Türkiye ye ödenmesidir.

        3- Hava sahasına verilen hizmet sadece ATC tarafından verilen bir hizmet değildir. Sizler DHMİ bin görünen yüzü olabilirsiniz lakin elektrik, elektronik ve makine gibi hizmet birimleri olmadan hizmet verilmedi mümkün değildir. Kısaca hizmet bir bütündür.

        3- Gelen para Türkiye Cumhuriyetinin parasıdır.

        4-Biraz araştırıp okuyup öyle paylaşım yaparsanız daha sağlıklı olur.

      • 1 yıl önce

        Tabiki senin hakkın kesintisiz enerji olmadan elektriğin kesildiğinde uçaklar ile nasıl iletişim kurup trafiği yöneteceksiniz hiç düşündünüz mü? Bu arada Yol kontrolde hizmet veren ATC ler kesinlikle yüksek ücret almalıdır

        • 1 yıl önce

          Ya ben uçağı çarpıştırmasam diyor muyum, zaten yapmanız gereken iş için siz hayırdır ya???

          Cevapla
  2. 1 yıl önce

    Tam ATC ve memur-sen ağzı ile yazmışsiniz yazıyı.Bakisiniz taraflı..

  3. 1 yıl önce

    hukuktan bihaber insanlar, mahkeme kararını yeni bir hukuk normu yaratma sanıyor, mahkeme kararıyla kazanılmış bir durum yok, aksine hem eurocontrol, hem bakanlık, hem maliye bakanlığı, hem dhmi aynı görüşte, havacılık tazminatı seyrüsefer personelinin hakkıdır, kurum 2ye ayrılmalıdır, tazminat hava seyrüsefer personelinin hakkıdır başka kimsenin değil

    • 1 yıl önce

      MAHKEME KARARINA CEVAP: Mahkeme tanımaz bu şahıslar kendini adaletin üstünde görüyor herhalde Hakim yerine saçma sapan yorum yaparak hep bana yine bana tekrar bana diyor mahkemenin kesinleşen ikinci kararından hiç bahsetmiyor bu kararı bunların gözüne gözüne sokacaksınki gerçeği öğrensinler.

  4. 1 yıl önce

    Atc den daha çok hakeden Elektroniktir. Atcden kulede çalışanlar işletmeye hizmet ediyor. Onlar zaten fazla almamalı. Mesela elektronik radara bakıyor radar olmasa o uçak uçamaz veya uçak vor kullanıyor vor olmasa atc hiçbir şekilde yönlendirme yapamaz. Atcnin elinden mikrofonu alsak, aftn yi kapatsak…

  5. 1 yıl önce

    Kurumun seyrüsefer ve işletme kısımları ayrılsın. İsteyen meslek grubu gitsin eurocontrolden istesin havacılık tazminatını. Kimin giderini karşılıyorlarsa sonuna kadar alınsın tazminat. Ama mesleğine güvenmeyenler karşı çıkacaktır hemen. Adam şöför ama hava trafikçiyle aynı maaşı almak istiyor.

    • 1 yıl önce

      Burada zarar görecek birimler belli Kulelerdeki ATCler,havalimanlarında ki elektronik personeli ve AİM personeli hiç düşündünüz mü neden acaba?

    • 1 yıl önce

      Peki elektrik kesilirse ne olur radarı el ile çevirip kuleci kuleden bağırarak mı uçakları yere indireceksiniz.

      Cevapla
  6. 1 yıl önce

    DHMİ de herkesin yaptığı iş çok değerli ancak,Kesintisiz ve kaliteli bir enerji,enerji altyapısı ve bunu işletecek Elektrik personeli olmadan hangi hizmet verilebilir.

    DANIŞTAY incelemiş karar vermiş kararında ELEKTRİK PERSONELİNE de Elektronik personeline uygulanan oran ve usulunu uygula demiş yani Elektronik personeline kaç lira Havacılık tazminatı vetiyorsan Elektrik personeline de aynı tazminatı öde demil.

    Bu ülkede DANIŞTAY kararı uygulanmıyor sa hukukun üstünlüğünden söz edilebilir mi? DHMİ de Düpe düz bürokratik vesayet var inat uğruna DHMİ hergün 725 Bin TL kaybediyor. Kaybeden Türkiye kaybeden personel.

  7. “Şurası kesin bir gerçek ki, alınan bu para tamamen bu işe emek veren personele verilmelidir. Tabi burada emek veren derken kimleri kastettiğimi belirtmeliyim. Türkiye’de seyrüsefer diye adlandırılan faaliyeti DHMİ bünyesinde görev yapan hava trafik kontrolörleri (ATC) yerine getirmektedir. Fakat, DHMİ bünyesinde “Yapılan işte katkımız var” diyerek duruma itiraz eden hava trafik emniyeti elektronik personeli ve havacılık bilgi yönetimi (AIM) memurları da DHMİ’ye EUROCONTROL’den gönderilen bu paradan hak talep etmekteler. Fakat, DHMİ’nin bu konuda titiz davranması bu personeli memnun etmediği için karşı çıkıyorlar”
    Sayın yazar , bu bilgiler doğru değil. Eurocontrol prensiplerini okumanızı rica ederim CNS hizmetlerinin asli unsurlarindan biri ATSEP’lerdir .Elektrik personeli ATSEP olamaz.Mahkemenin verdiği bir karar yoktur elektrik derneğinin asılsız söylemleri vardır.Lütfen araştırmadan yazmayalım.

    Cevapla