COVİD-19 Virüsünden dolayı artan vaka sayıları karşında bildiğiniz üzere yeni önlemler alınarak tekrar bir kapanma süreci başladı. THY de bu çerçevede 31.07.2021 tarihine kadar birçok birimlerinde uzaktan çalışma ile devam kararı almış bulunmakta. Fakat uçucu personel ile yerde teknik hizmet veren çalışanlar yine eskiden olduğu gibi çalışmaya devam edeceklermiş.
Pandemi döneminin pik yaptığı zamanlarda bile kendisinin ve ailesinin hayatını hiçe sayarak, riske girip çalışmaya devam eden bu arkadaşlar için yeterince önlem alınmadığını üzülerek duyuyoruz. Kabin ve kokpit çalışanlarına covid aşısı yapılırken aynı uçakta yan yana çalışmaya devam eden Uçucu Teknisyen ile yerde bakım yapan personellerin dışlanmasını, virüse karşı savunmasız bırakılmalarını anlamak mümkün değil.
Bildiğiniz gibi teknisyenler genelde birkaç kişi birlikte çalışmak durumunda kalırlar. Bu meslekte işin tabiatı ve kurallar gereği tek başına çalışma çok nadir olur. Bu nedenle sosyal mesafe kurallarına uymak mümkün değildir. Durum böyle olunca virüslü olan bir çalışanın diğer arkadaşlarına virüs bulaştırması kaçınılmaz olacaktır.
Bildiğiniz üzere 2018 yılında, hem THY A.O, hem de TEKNİK A.Ş nin toplu sözleşme döneminde iş barışını ve ücret dengesini alt üst eden kabin kokpit personellerine %30 ve % 25 oranlarında ek iyileştirmeler yapılmıştı.
Maalesef, Teknisyenler ve diğer iş gurupları bu uygulamadan mahrum edilerek küstürülmüştü.
Bugün geriye baktığımızda ek iyileştirmeler yapılan grupların, pandemi döneminde yapılan maaş kesintileri nedeniyle, nerdeyse sadece ek iyileştirmeler ortadan kaldırılmış oldu.
Kısaca, sözleşme dışı ek iyileştirme yapılanlar, eski ücretlerine dönmüş oldular. (Kabin ve Kokpit) Ancak, teknik (teknisyenler ve destek birimleri) beceriksiz sendikaları sayesinde hem THY A.O dan daha düşük zam alıp, hem de pandemide daha fazla çalışarak, daha fazla düşüşe maruz kaldılar. Yani hiçbir ek iyileştirme yapılmayan ve halı hazırda zaten düşük ücret alanlar ayrıca %30 düşüşle daha da dibe vurdular.
Nerdeyse bütün uçuşların durduğu kabin ve kokpit gurubunun bile arada sırada uçuşlara gittiği dönemde, 3000 TL maaşa uçak altında çalışan teknik desteğin ve teknisyenin aldığı riski, fedakârlığını ve vebalini unutmamak gerekir. . Bugün onlardan bir aşıyı bile temin edemeyip esirgeyenler bence vicdanlarında bu durumu sorgulayıp bunu tekrar tekrar gözden geçirmeliler.
Bugün sosyal mesafe gözetmeden birlikte çalışmak durumunda olan ve diğer iş gruplarından da sayıca çok daha fazla olmasına, vaka sayılarının artışı bakımından ağır risk taşımasına rağmen teknisyen ve destek birimlerinin hala aşılanmaması ve aşı tedariği için yeterli girişimde bulunulmaması inanılması çok güç ve bir o kadar da acı bir gerçek.
Aslında gönül isterdi ki, sendika ve dernekler bu çok önemli konuya karşı yeterli hassasiyeti gösterip gündeme taşıyıp takipçisi olmasıydı ama nerde… Al birini vur diğerine… Hepsi Ankara’da güç, koltuk ve iktidar savaşı peşindeler. Özel işlerini bakanlıklara taşıyıp takip ettikleri kadar bu işlere ne zaman ve ne de kafa yormazlar.
Güya, sözde yapılmış atamalarla, 2. bir Havacılık Şubesi kurularak daha çok hizmet verilip çalışanların sorunları ile daha çok ilgilenmeleri gerekirken, yaklaşan toplu sözleşmesine rağmen henüz en ufak bir hareketliliğin olmadığını duymaktayım.
Toplu iş sözleşmesinin yasal olarak HAZİRAN ve TEMMUZ aylarında sürecin başlatılarak görüşmelere başlanması gerekiyor iken, ortada ne bir TİS taslak çalışması ve ne de bir açıklama yok… Üyelerine aylardır görüşüyoruz, görüşeceğiz demenin ötesine gidemediler. Belli ki pandemiyi bahane edip süreci yine işverenle ilişkilerini hoş tutmanın ve yaklaşan şube seçimlerinde atandıkları koltukları korumanın derdiyle geçiştirecekler.
Yıllardır birçok toplu iş sözleşmelerine şahit olmuş ve o zamanki sendikayı devamlı eleştirmiş biri olarak eski sendika yönetimlerinden özür diliyorum. Onlara “sizden daha kötü sendikacılık yapılamaz” diyen ben, maalesef çok daha kötüsünü kahırla izliyorum. Demek ki kötünün de kötüsü varmış.
Şu pandemi sürecinde üyelerinin yanlarında olamayan, uçaklarda yolculara dağıtılan dezenfektan setlerinden bile bir tanesini üyeleri sırt sırta uzun kuyruklarda kart basarken bir kez olsun dağıtamayan, karantinadaki hastasına bir sıcak çorba ya da bir paket kumanya bile sunamayan, hastasının, halini hatırını bile sormayan sendikacılar, yarın nasıl aidat aldıkları üyelerinin yüzüne bakacak ve hangi yüzle oy isteyecek, hangi gerekçeyle destek bekleyeceklerdir.
Ama sendika ve dernekler unutmasınlar ki, gün gelir bu sisler de kalkar, bu karanlık günler de geçer ve herkes kış uykusundan uyanır… Kimse yaşatılanları unutmaz, ilk fırsatta da mutlaka size yansıtır ve bedelini ödetir benden söylemesi…
İllaki bu pandemi dönemi de bitecek ve işveren ile sendikalar bir araya gelecek. Şimdiden mağduriyetlerin giderilmesi ve yapılan fedakârlıkların telafisi için yeni yapılacak toplu iş sözleşmesinin taslağının (çalışanların talep ve beklentileri doğrultusunda) hazırlanması gerekirken, halen Teknik A.Ş de geç kalınmış aşı uygulamasını konuşuyor olmamız, ya da pandemide üyesine dokunamamış bir sendikacılığı konuşmamız, ne kadar çok geriden geldiğinizi göstermiyor mu?
Sayın Okurlarım;
Geçen hafta malum kişi ile ilgili belgeli suçlamalar yapmıştım. Bu arkadaş ta bana cevap vermiş ve beni kovduğunu söylemiş. (Tabii ki belge yok) Bu kişi malum sitenin benim sayemde tanındığını (THY’nin Deve kurban etme olayı, benim yaptırttığım haber olarak dünyanın hemen hemen her ülkelerinin medyasında yer almıştı) unutmuş olmalı.
https://www.airlinehaber.com/thyde-iktidar-savaslari-bolum-5/
Ayrıca, bir zamanlar kurduğumuz Airport TV’nin yönetim kurulu tarafından işten kovulduğunu unutmuş olmalı ki, haddini çok çok aşan ve belgesiz ithamlarda bulunmuş.
İŞTE SİZE YİNE BİR BELGE VE MALUM KİŞİNİN İŞTEN ATILMASI
Bildiğiniz üzere Bay Kıdık ın verdiği örnek çok doğru. Ne demişti Bay Kıdık…” …“Eğer bir köpek evin içine pisliyorsa mutlaka onu dışarı atmak zorunda kalırsınız.” Ne kadar doğru söz. Bizde öyle yaptık ve TV’nin içine pisledi diye onu kapı dışarı atmak zorunda kaldık.
Dikkatinizi çeken bir olayı size hatırlatayım. Ben malum sitenin yönetiminde olmadan sadece misafir yazar olarak bulunuyordum. (şu anda Çetin Özbey’in olduğu gibi) Siteye köşe yazısı yazmama kararımı, THY’nin Florida’daki FITA isimli okula öğrenci yollanması ve THY’nin pilot adaylarını Ali Kıdık ve Yeşil Kundura’nın akrabası Sevda Kutlu hanımla birlikte Florida’ya götürmek için görevlendirildiği zaman aldım.
THY gibi koskoca kurumsal bir şirketin pilot adaylarını Ali Kıdık isimli sıradan çakma bir haberci ve malum durumlar nedeniyle yurt dışına kaçmış Yeşil Kunduranın sahiplerinin yakın akrabası olan Sevda Kutlu eşliğinde yollaması sizce mantıklı mı?
Bir aydan daha uzun süre İngilizce bilmeyen Bay Kıdık’ın işini gücünü bırakıp Florida da ne işi olabilirdi ki?
Hani hep sorguladığım ve cevap alamadığım Florida’daki okulun THY’ye yolladığı yapılan anlaşmanın çok üstünde rakamların olduğu fatura, O zamanlarda THY genel müdürü Temel Kotil tarafından neden imzalanmadı? Hamdi Topçu’nun görevden alınmasının ardından göreve gelen İlker Aycı’nın ilk işinin FITA ile ilişkiyi kesmesi manidar değil mi? Siz şu anda ne düşünüyorsanız ben de onu düşündüm. Koskoca THY’nin düştüğü o zaman ki duruma bakın. Kendi öğrencilerini kimlerin eşliğinde Florida’ya yollamış.( Buradan İlker Aycı’ ya bir kez daha sesleniyorum. FITA dosyasını açın ve bu olayda kim sorumlu ise ortaya çıkartın lütfen.)
Bu durumda benim malum sitede ne işim olabilirdi ki… Her ne kadar malum sitenin kadrosunda hiçbir zaman olmamış, olsam da, yayıncılık şemsiyesi altında alengirli işler yapan bir yayın yönetmeninin yanında ne işim vardı…
THY’deki 30 senelik hizmetimden sonra bir de bu alengirli işler ile uğraşan Bay Kıdık’ın sitesinde kadroda olmasam da köşe yazıları yapmak sizce mantıklı mı? 30 senelik THY mazimde hiç disiplin kuruluna çıkmamış, mahkemelerden hiç ceza almamış, karakolu bile tanımayan biri, bu tür alengirli işler ile uğrasan Bay Kıdık ile birlikte olmamalıydı. İşte en büyük hatam bu olmuştur.
Bu nedenle Bay Ali ye, “ben artık sitede yazmıyorum” diyerek oradan ayrılmış ve aynı gün eşimle yurt dışına tatile çıkmıştım. (bizzat kendisi eşimle beni yolcu etmek için havalimanına gelmişti) Tatil dönüşümde malum sitede hiç yazı yazmamış ve tüm kadrosu havacı olan, arzu ettiğim gibi doğru dürüst bir havacılık sitesini kurmuştum.
Neyse uzatmayayım ve size Bay Kıdık’ın Airport TV’de yaptığı yanlış ve suiistimal sonucu atılmasının belgesini yayınlıyayım. Bay Ali işten atılma kararını mahkemeye taşıyabilirdi ama yapamadı… Çünkü yönetim kurulunun suçlamaları gerçekti.
Görüleceği üzere biz Airport TV yönetimi olarak, Bay Ali’yi kendi ağabeyi dâhil ( dürüst bir arkadaşımızdı) imzası ile kapı dışarı atarak, yeter artık içeri pislediğin demiş olduk.
NOT/ Bay Ali’nin itirazı varsa yazsın ki diğer ayıp olur diye yazmadığım, TV’nin içi nasıl boşaltıldı, olayını yayınlamaya tekrar devam edeyim.
İŞTE BELGE İŞTE GERCEKLER;
Sefa bey,Teknisyenlere nasil uzaktan calisma imkanı taninsin? Hem onlar hangara gitmezse bu ucaklar sefere nasil verilecek?Asil sorun, bu kadar kilit konumda olan personellerin hicbir memur kadar kiymet gormemesi, hic takdir edilmeyip hep hakir gorulmesi. Yoksa teknisyenler biz niye ucaga gidip calisiyoruz derdinde degiller
Fazil Ciftcinin genel mudur oldugu sirket iyiye gitmez. Kacabilen kacsin, ayrilabilen ayrilsin benden soylemesi.
bu sendikanın ismini değiştirmesi lazım. 6 yıldır üyesiyim daha doğru hiç bişeylerini görmedim hep yalan hep dolan . ocakta görüşme var dediler fos çıktı. martta cebimize can suyu koyacaklarını söylediler fos çıktı .şimdi mail atıp sözleşmede olan mazeret izinlerini kullandırtmıyor diye iş vereni bize şikayet ediyor. akıl tutulması yaşıyor gariplerim. ulan yıllardır uygulanan köprü tatilinin üzerine yattınız o bari sesiniz çıksaydı yalancılar.
Kanunda apaçık resmi tatil olan Yılbaşı ve 23 nisanin ardından gelen ve yine kanunda belirtilen köprü tatili olan cumartesi günü kimimiz yillik izin yazdirilmak zorunda kaldi kimimiz ise calismaya gelmek zorunda kaldi. Bu konuya değinildini de hic görmedik.
mail göndermiş sendika denilen kurum. mazeret izinler sözleşmeye tabi ama biz kullanamıyoruz başteknisyenimiz bile izin vermiyor. sendikada mazeret izinleri için mail atmış. ne günlere kaldık.
02/12/2019 Ali Kıdık köşe yazısı “Ama ben inanıyorum ki, tüm malını mülkünü havayolu şirketi için harcayan Murat Ersoy bu işin içinden yüzünün akı ile çıkacaktır.Hele ki son ay maaşı geç verince “En çok zoruma giden personelime geç maaş vermem” diyen bir adam. Bu kadar personeli düşünen bir iş insanı eminim küllerinden doğacaktır”DOĞAMADI…..Devam edelim,17/02/2020 Ali Kıdık köşe yazısı “Ben şirketin sahibi Murat Ersoy’u iyi tanırım. Son kuruşuna kadar da şirketi ayakta tutmak için çaba harcadığına eminim”EVET ÇOK ÇABA HARCADI….Atlasglobal’in uçuşları durdurması ve akabinde iflası ile sona eren süreçte tanıdım Ali Kıdık beyi. Sonuçta Türkiye’nin en popüler havacılık haber sitesinin yöneticisi. İnsanlara haber ulaştırmasi gereken beyefendi insanları batıran kişinin yanında durdu. Haber yapmadı. Yazdığı 2 köşe yazısında da Atlasglobal’in patronuna kol kanat gerdi. Kraldan çok kralcı oldu. Airlinehaber’e ve size teşekkür ediyorum her ne kadar yaptığınız onca habere rağmen kimse sesimizi duymadı.
Sayın okurumuz; Sesinizi duymayan kalmadı. Ancak bu konu ses ten ziyade siyasi desteğin Murat Ersoy’a yapıldığını düşündüğüm destekle ilgili.
teknisyenleri şirketten atmakla korkutup istediğiniz gibi at koşturuyorsunuz. Ama haziran 2023 genel seçimlerinde göreceksiniz siz! Hepinizi boş motor yağı kutularını bağlayıp davulla uğurlayacağız!
Emeklilikleri geldiği halde Erkut Kavukçuoğulları ve Ahmet Tanju Ersezer beyefendiler o başkanı bu başkanı diye sendika koltuklarını işgal edip, orda burda sigara içmekten başka işe yaramayıp, hem de C/S parası alarak sendikanın gerçek yüzünü bize en güzel şekilde göstermektedir. Bir de çok sevgili sendikamız kendilerine yeni şube açarak yeni koltuk sevdalılarına fırsat vermektedir. Sendikadan da yine bir şey olmayacağı ortadadır. Özellikle de genç personel yalnız ve çaresizdir. Yeni bir oluşum artık kaçınılmazdır. Artık dinazorlar tarafından değil, genç nüfus olarak kendi ipimizi kendimiz kesmek gerekmektedir.
Sayın editör özellikle yazıda dikkatimi çeken şey sizinde teknisyen ve lafta teknik destek personelini ayırmanız oldu dogru bir tutum olmadıgını tavsiye ediyorum Kalın saglıcakla.
Günümüzde herşeyden medya aracılığıyla haberdar oluyoruz. Havacılıkta da bir elin parmağı kadar site var. Bunların yaptığı haberler, yazılar hepimizin kaderini etkiliyor. Yalan haber yapan, işvereni sürekli haklı gösteren, onlar adına işçileri tehdit eden, yaptıkları haberlerle işçileri hedef gösterip onların işten atılmasına sebep olan medya organlarının deşifre edilip gerçek yüzünün ortaya konması bana göre faydalı bir hizmettir.
Sağlık sigortası şu zor zamanda vitaminleri vermeyi bıraktı .hekimlik corona gerekçesi ile kan tahlillerini şeker vb laba göndermiyor Teknisyen sağlığı değersiz sonra rapor sayıları artıyor…
Teknikte yüzü gülenler sadece yalakalar , iş baskısı arttı maaşlar düştü , bulgu gelmesin diye diye insanlara yaptıkları psikolojik baskıları , mola saatinde çalıştırma hevesliliği vs herşey birikti , herkesin boğazına kadar geldi , patlama yakındır. Yönetimin yaptığı baskıları özellikle başkan değiştikten sonra stres oranı çok arttı yeter artık patlıcaz ! Haberlerde görücekler en sonunda isyanımızı
Who messes where he works?Bu ne kadar bayağı, ne kadar banal bir başlık. .Havacılık haber sitesi böyle mi başlık atar?
Sefa abi arkamızda duran çektiklerimizi anlatan birtek sen varsın teknik destek arkadaşları da dile getiriyorsun bu dönemde böyle konulardan bahseden tek kişi sensin teşekkür ederiz…
Sende okuma be arkadaş. yazar teknikle ilgili köşe yazısını yazmış ve sonrası seni beni ilgilendirmiyor. Atışmaya devam ediyorlar. Bizler her iki muhatabı da tanıyoruz. Kimin ne olduğunu da biliyoruz. Teknik ile ilgili yazı yazan ter yer burası bu nedenle ben ilk bölümü okudum ve çok beğendim gerçekleri yazmış yazar abimiz. Gerisini okumadım. Haa birde deve haberini okudum ve çok güldüm.
Köşe yazısı birden karalamaya fırçalamaya döndü. Bu ne kin kardeşim? Yıllardır bitmiyor. Biz de okumayı kestik! İyi başlamış bir konu yazık heba oldu. Aranızdaki husumetten bize ne?
Adam yıllarca çalıştı didindi taşeron parasına C/S çalıştırmayı başardı ödülünü aldı.Genel Müdür yapıldı bundan sonraki hedef asgari ücret inşallah.Yavuz,Necdet,Fazıl hep birlikte bunuda başarabilirsiniz size güveniyoruz.Allah sizin evlatlarınıza da sizler gibi yöneticiler nasip etsin.
şirket 2020 yılında kar ederken personelin maaşlarını kesmek bildiğin kul hakkıdır. %100 işten çalıştır,şirket kar etsin yine de maaşlardan kes. Birileri gibi ne evden ful çalışıyoruz ne de ayda 30 saat uçuyoruz. Ben hakkımı ne işverene ne sendikaya ne de sebep olanlara helal etmiyorum. Allah vaadini yerine getirecektir muhakkak. Kimsenin hakkını kimsede bırakmayacaktır.
Personellerin dışlanmasını, ????PERSONEL KELİMESİ ZATEN ÇOĞULDUR. Personeller denmez! Çok komik.
Sefa Abi kalemine sağlık yine duygularımıza tercüman olmuşsun ama ben daha acı bir şey eklemek istiyorum. Tüm gün beraber çalıştığımız arkadaşımız pozitif çıkıyor biz de temaslı olarak karantinaya girmemiz gerekirken daha 2 sene önce bizim gibi teknisyen olup şu an da şef olan yöneticimiz maske varken bişey olmaz deyip ismimizi temaslı listesinden sildiriyor . Adam saat hesabı uğruna insanların hayatı hiçe sayılıyor.
Virüs ölüyor ilaçlamaya gerek yok çalışın derler deprem olur memurları servise bindirip eve yollarken teknisyene izin yoktur çalışmaya devam eder teknisyen çalışma sahasında bir ton uygunsuzluk vardır ama işçg kafasını kuma gömer ama sizin dinlenme saatinizde gelip yan yana oturmayın deyip izinsiz fotoğrafınızı çeker asayiş berkemal anında uyarır sanki dinlenebileceği başka bir alan varmış gibi teknisyenin takımhanesi meblusatı vs. desen devlet dairesi gibidir upksı senin işini senden iyi bilir zaten her önüne gelen sana rajon keser her işini kendin halletmek zorundasındır memur arkadaşlara attığın mail şanslı isen bir sene sonra frwdlanır falan filan dahası yazıda kaleme alınmış zaten neyse biz de boşa konuşuyoruz
Şu yazılanları okudukça sektöre hiç başlamamayı yeğliyorım. Asgar ücret olmuş 3 bin tl. 25 binle bölüme gir. 5 yıl ders gör(+1 hazırlık), ielts sertifikası al 6.5, 17 modülün 17 sini Anadoluda ver. 2020 de mezun oldum tahmini 4 5 yıl bekle işe girmek için. Şirkette köpek muamelesi gör. Kalitesiz avantadan hileyle torpille teknisyen olmuş liyakatsız cahil yalaka insanlarla çalış. Gece gündüz deme vardiya gel millet yatatken 2 katı çalış, 5 para etmez adamlara eyvallah çekmek zorunda kal baskı altında kal, şirkette her türlü konuda istenmeyen üvey evlat konumunda ol , sonra 3 bin tl al 5 10 yıl sürün ki lisansını al sonra tip işle. 30da girsem 40 45 de ancak düzgün bir iş bulabileyim. Deli mi şey etti beni arkadaş ben neden hala zorluyorum bekliyorum ki işler düzelsin de işe gireyim diye. Şu emekleri başka mesleğe versem karşılığını 8 10 kat fazla alırım. Acil karar vermem lazım 2. Uniyi mi okusam, yüksek lisans mı yapsam, yurtdışında yüksek mi yapsam, yurtdışında yaşamayı mı denesem. Param yok para olsa 1 dk durmam yurtdışına giderim. Henüz kararımı vermedim bu sürede ales olur yds olur yurtdısı için gerekli para olur sınavlara girip gerekli parayı toplamaya çalışıyorum. Tecrübeli olanlar ravsiyesi olanlar mailden ulaşabilir (bozzob07@gmail.com). Sefa abi son olarak sana birşey söylemek istiyorum. 1 yıldır aralıksız tüm yazılarını okumakla beraber aynı zamanda hergün airport ve airlinehaberin yayınladığı tüm haberleride tek tek okuyorum. Sen mert bir adamsın çizgini hiç bozma seni çok güzel anıcaz arkandan. Haber sitende senin gibi güzel , adil, makul, özgür. Airportta haberciliğin yanında başka hesaplarında yapıldığı bariz görülüyor ve utanç verici. Sizin gibi yorumlarda şeffaf değiller birçoğunu yayınlamıyorlar ve teknisyenliğin esamesi okunmuyor. Varsa yoksa kabin pilot uçucu aşcı (ne olduğunu bile bilmiyorum). Ben 24 yaşındayım inşallah Allah sana uzun sağlıklı ömürler verir ve mesleğimizi düştüğü bu derin çukurdan yeniden kurtarırız senide en yüksek mevkilerde yönetici olarak görmek isteriz. Abi diyeceksin şimdi başta kaçma derdinde şimdi kurtarma. Abi napalım umudumuzu bile çaldılar neyle kimle mücadele etceksin kime laf anlatcaksın kimden destek görceksin. Açlıktan ölmedikçe teknisyenler akıllanmaz daha bir dibi görelim bakalım neler oluyor. Bu zamanda sesi cıkanın sesini kesiyorlar kimse aptal değil gğnah kecisi olup bedel ödücek. Kendi içimizdeki fesatlık birlik olamama işte. Neyse abi seni seviyorum :)
Sendikanın yularını elinde tutan zihniyette.2023 seçimlerini bekliyorum ve dilim döndüğünce özellikle 50 60 yaş üstüne oy vermemeleri konusunda uyarıyorum.Elimden sadece bu geliyor.Bu ülkeye bize emeğimize yazık olacak yoksa bir beş yılı daha kaldıramayız.Unutmayın kim gelmişti Cb yardımcısı imzalamaya sözleşmeyi.Seçimde de siz gerekeni yapın teknisyen arkadaşlar.Artık uyanın A haber izlemeyin okuyun araştırın ve geleceğinize sahip çıkın.
Eskiden sevdiğimiz şirket…
Sefa bey,siz orada yazarken de biz o sahsin ne mal oldugunu biliyorduk..Yazi yazmaktan aciz Turkce ve dilbilgisi fakiri o sahis menfaati geregi herseyi yapabilen bir yapidadir.Sanirim daha sonralari kendisine bir editor buldu ki dilbilgisi ve imla hatalari ortadan kalkti cahilin
Artık konuşmak fayda etmez. Seçimde bunların patronlarına oy vermeyeceksin. İlk fırsatta doğru düzgün bir şirkete geçeceksin. Bunlar da kendi pisliğinde boğulacak. Yakında intihar eden teknisyenler olacak, bekleyin.
Bırakın kıdık ı mıdık ı haftada 6 gun 3 vardıya calısıyoruz 4.400 TL maasa eyy teknık uyan artık tis te vericekler yuzde 9 zammı issiz kalmaktan iyidir diyip oturcaz popomuzun üstüne yine bır çare bulalım artık 6 sene geriye gidicez yoksa bu tis te
Merhaba Sefa abi herşey yazmışsın sağol şubat ayı gibi malum cibiliyetsiz sendika geldi ve mart tta size güzel haberlerle geleceğiz demişti amaa ne ses var ne seda herkes biliyordu zaten o zamanlar bir halt yiyemeyeceklerini de acaba dedi herkes yaparlarmı acaba…ama gördük yapamadılar mayıs geldi bekliyoruz hala cibiliyetsizler bi msj atarmı bi haber verirlermi diye ama yok ben kendi adıma konuşuyorum bu pandemi zamanında olsun daha öncesinde farketmez kimse geçinemiyordu bu zamanda da ağzımız koka koka geziyoruz bazı arkadaşlarımız yazmış bir arada çalışıyoruz kimse çalışma demiyor ama mesafenizi koruyun diye yaw arkadaş bu şirkette kaç kişi pozitif oldu veya temaslı bir tane şirketten veya sendikadan arayan oldumu ya kardeşim nasılsın iyi misin halin vaktin sağlığın nasıl diye yok aramazlar çünkü bunlar tekrar söylüyorum cibiliyetsizler bunlar 1 2 ay içinde yine gelir çünkü tis geliyor çünkü bunlarda surat TIR brandası gibi eşşek derisi gibi sıfatsız bunlar suratsızlar kısacası böyle gelmiş böyle gider balık baştan kokar sağlıcakla…
Dernek başkanı evden çalışıyor teknisyenin halini düşünmez.Çiçekçiler bile aşı önceliği verilmesi için kamuoyu yokluyor ama bizim dernek ilgilenmiyor.Sendikaya gelince 2018 tis inde alınan enflasyon oranındaki %25 zamla ilgili olarak daha ne istiyosunuz diyen A.D. şu an sendikada yetkili.Yeni tis e bu zihniyetle mi gireceğiz.E tabi önce bizim zihniyet değiştirmemiz lazım
Arkadaşım yorumunu beğendiğimi belirteyim öncelikle. Ancak bizim bu durumda olmamızın temel sebebi sen ben ve diğer arkadaşlarımız. Bizler korkak, bıkkın, hayattan bir zevk almayan insanlar haline geldik. Ruhsuz bir şekilde işe gelip gidiyoruz. Maalesef bunun altında yatan en büyük sebeplerinden birisini yorumunda itiraf etmişsin. Yöneticinin seni fişleyeceğinden korktuğunu yazmışsın. İşte biz bir topluluk olarak elimizde ki yetkinin, yaptığımız işin, gücümüzün farkına vardığımız zaman, bu mesleğin yerlerde gezen onurunu ayağa kaldırdığımız zaman ancak bu korkulardan kurtulabileceğiz. Konuşmamız gereken en büyük sorunumuz yaptığımız mesleğin itibarını yeniden yerin dibinden çıkarmanın yollarını bulmak, o korktuğun yöneticinin gücün aslında işi yapan, onaylayan ve o uçağı sefere verende olduğunu idrak etmesini sağlamak olmalı. İlk olarak kendi içimizde ki mesleki yeterliliği olmayan, Türkçe konuşmaktan aciz iken parayla lisans SATIN ALAN ve yetkili olan, senin dik durduğun yerde ben yaparım amirimcilerden yani çürük elmalardan kurtulmalıyız. Önce kendi evimizde ki çöpü atalım sonra mahalleyi temizleriz.
Şuanda kabin ekibi 1 ayda ortalama 30-40 saat uçarken aşı yapılıyor. Uçucu teknisyenler 1 ayda 140-160 saat uçuyor ve bussiness da boş koltuk olmasına rağmen yolcuların arasında oturmaya zorlanıyor. Uçmak istemeyen arkadaşlarımız önümüzdeki senede uçmamakla tehdit ediliyor. Ne sendikaya nede şirkete hakkımı helal etmiyorum.
Kimse kusura bakmasın hostes yarım çalışırken aynı kesintiyi full çalışan tekniğe yapıyorsa bu haktır.tanidigim kabinden insanlar ek iş yapıyor korsana çıkanı bile gördüm bari bizide yarım calistirsinlar kiramizi ödeyip kartları ödeyelim bankaların telefonlarını engelledik ne hallere düştük 4000 TL ile gecinemiyoruz
Sefa bey artık gecinemiyoruz teknikte bir tane yüzü gulen bı çalışan kaldı mı?sanki sendika seçimi olacakta ne olacak tek aday zorunlu oy yine istediklerini alacaklar.duyduguma göre TİS de olmayacak bı açıklama maili cuma akşamı ‘arkadaslar zorunlu şartlardan dolayı TİS ertelemesi yaptık elinizi taşın altına koyun vs’ bu dediğimi editleyin direk böyle olacak durum kimse zam vs beklemesin
Yakın zamanda gördük ki sultan süleyman’a kalmadı bu dünya, onca insanın hakkı sırtında gitti birisi, ama ibret aldımı yeni süleyman? Neredeeee… Üstelik başka firmaya gitmek istersende orayı arayıp güya iyi niyet anlaşması adıyla engel olan, Teknisyenlerin kanını içen gelmiş geçmiş cümle hak yiyen yöneticilere hakkım haram, zıkkım olsun. Amin.
Bu şahsa en son İBB meclisinde -Şantajcı- diye bağırdılar. Niye acaba. Ne biliyorlar ki? Bu şahıs o bağıranları mahkemeye verse de niye böyle bağırmışlar öğrensek.
Şirketi sırtlayan, MRO kuruluşlarına ismini veren bakım personelinin değeri gün gelir anlaşılır. Ama senelerce üniversite okuyan biz , güzel sirketimizi çektiğimiz eziyetle ve hor görülmemizle hatırlarız.1 Mayıs’ta uçak çıkacak diye mesaiye kalan biz sorumluluğumuzu bilirken yöneticiler personele olan sorumluluğunu unutmuş.Zamanında kuyumuzu kazanlar ve şimdide ölü bedenlerimizi toprak atanlar, bin beteri sizin başınıza gelsin.
Omurga çok önemlidir. Bu adamın bir zamanlar Hamdi’ye ne ağır yazıları vardı. Sonra ne olduysa (tahminim var ama söylemem:))) Hamdici oldu. Her iki tarafta da omurga sorunu varmış demekki.
İlker Aycı’nın bence en olumlu davranışı bu malum şahısın ayağını THY’den kesmesidir.
Bu haftaki yazınızın teknik aş bölümü mükemmel. Ancak bu malum sitenin sahibinin ne oldupunu cümle alem biliyor. Laf atmaya değmeyecek biri. İmzası olan Timur bey akrabası sanırım. O bile azil işlemini onayladıysa demek ki yanlış büyük boyutta
Bu dandik airzortta yazılan tüm yazılar ve haberler ya palavra ya da maksatlı. Tam bir kumpas sitesi.
Sahi işten atılınca niye mahkemeye vermemiş? Suçun yoksa, sana iftira ettilerse açaydın davayı kazanaydın.
Sefa abi iyi günlerYazdığın yazıyı bıkkın bir şekilde sonuna kadar okudum. O kadar teknik aş ile ilgili haberleri görmek istemiyorum ki anlatamam. İşe giderken ayakları geri giden bir çalışan olarak sadece mesai saatimi doldurmaya gidiyorum. Eminim bir çok arkadaşımda bu şekildedir.Gelelim pandemi şartlarına, 1m kare alan içinde 3-4 kişi kan ter içinde ağzımızda maskeler zor nefes alarak komponent sökmeye çalışıyoruz dakikalar belki saatler sürüyor bu durum. Sonra yöneticilerimiz geliyor ” arkadaşlar mesafeli duralım yaklaşmayalım ” gibi ifadeler kullanıyorlar uzaktan uzaktan. Bu beni çıldırtıyor. Arada kalıyoruz işin yapılması lazım ama yakın durmaman da lazım öte yandan tek başına yapılamayacak da bir iş vs vs. Yani uzaktan konuşmak kolay gelde sen sök diyemiyorsun işte. Hem senden o işi istiyor hemde yanyana durmayın diyor. Yapmasan kafasında fişliyor seni. Bizim işimizin doğası bu bu bizim kabulümüzdür.. Bu tip şeyler bezdiriyor insanı. Teknik aş nin bu dönemler bittiğinde teknik personel olarak zor duruma düşeceği zamanlar olacak çünkü elinde tutamayacak personelini ve mesele birçoğu için para olmayacak.
Yuh artık. Kendi kardeşi bile Ali’nin işten atılması için imza vermiş. İnanamadım gerçekten
Ali beyi fena gömmüşsünüz Sefa bey. Sizde başka belgeler de vardır mutlaka. Onları da yayınlayın da Onur ve Atlas çalışanlarına karşı patronların yanında saf tutan, sarı sendikayı parlatan bu arkadaşın gerçekk yüzünü toplum iyice tanısın.