Sektör çok durgun ve Pandemi süreci artarak devam ediyor. Bu nedenle yarınların ne getireceği bilinemiyor. Bu durgunluk yerini dedikodulara bırakmış. Hava-İş ve Özçelik İş ile protokoller imzalanmış olmasına rağmen hala THY’nin %10 kesinti yapacağı iddiaları birçok kişinin ağzında. Yapılan protokollerden sonra bir daha kesinti yapılacağına dair hiçbir bilgi alamasam da yapılacağını hiç düşünmüyorum.
Bu hafta ne yazayım diye düşünürken, sektördeki durgunluğu ve kayda değer bir haber olmamasını fırsat bilip tekrar eskilere dönüp bilhassa THY/Teknik çalışanlarının geçmişte nasıl güzel günler geçirdiklerini yazmak istedim. Sıkılmadan okumanızı tavsiye ederim.
Değerli Teknik A.Ş çalışanları; 1987 yılında THY Teknikte çalışır ve UTED başkanlığını sürdürürken özel hava yolları pıtrak misali kurulmaya başladı. Hatırladığım kadarı ile İstanbul Havayolları, Noble Air, Toros Air, Green Air, Tur Avrupa ve daha niceleri…
O zamanlar bu açılan özel sektör havayolları, mutlak ihtiyaçları olan lisanslı teknisyen ihtiyacını sadece THY’den sağlamak durumunda idi. Çünkü yazdığım tarihlerde THY’den başka havayolu yoktu ve ülkemizdeki lisanslı teknisyenlerin tamamı THY personeli idi. Hal böyle olunca yeni kurulan havayolları lisanslı ve yetkili teknisyeni nereden bulacaktı?
İşte bu nedenle özel havayolları, lisanslı teknisyen avına çıktılar. THY’nin kapısına dayandılar. Lisanslı teknisyenlere inanılmaz astronomik rakamlar teklif ediliyor, hatta THY’den alamayacakları kıdem tazminatını da ödemeyi kabul ediyorlardı. Bir nevi transfer ücreti ödüyorlardı.
12 Eylül 1980’de askeri darbe hükümetin başkanı Org. Kenan Evren’in “Hilton’da bir şef garson genelkurmay başkanından fazla maaş alıyor, bu kabul edilemez” diyerek işçilerin toplu iş sözleşmelerine balta vurmuş ve teknisyenlerin de maaşları kuşa benzetilmişti. İşte bu nedenle özel havayolları THY’nin lisanslı teknisyenlerine gerçekte hak ettikleri bir maaş teklif ediyorlar ve bu teklif bize astronomik geliyordu.
Zavallı ben 1986 yılında UTED başkanı olmuşken karsıma çok büyük sorun çıktı. Toplu iş sözleşmemizden beklediğimiz iyileştirmenin yetersiz kalması ve sendikanın duyarsızlığı nedeniyle üyelerden inanılmaz baskı yapılıyordu. Bu arada ben de lisanslıyım ve bana da Asil Nadir’in şirketi Noble Air den böyle bir teklif geldi. Gidemiyorum. Çünkü UTED’e yeni başkan olmuşum ve üyeleri bu zor durumda terk etmek yakışmaz olarak düşünüyorum.
Muhtelif nedenlerle özel şirketlere kaçamayan UTED üyeleri, Sefa başkan ne olacak halimiz demeye başladılar. Devamlı olarak THY’deki lisanslı teknisyenlerin çok düşük kalan maaşları için beni dolduruyorlar… Bir şeyler yapmalısın diyorlar. Tamam, da, UTED yönetiminden bile özel şirketlere gidenler var. Şaşırdım kaldım…
THY yönetimi de şaşkın, tazminatını bile almadan istifa eden bir dolu lisanslı teknisyenlerin gidişini seyrediyor ve lisanslı teknisyen sıkıntısı çekiliyordu
İşte o arada Merhum Turgut Özal başbakan ve Roma’ya uçacak. (Hafızam beni yanıltmıyorsa THY’nin tarifeli seferiydi diye hatırlıyorum) Uçuş görevine teknisyen de gidecek. Bu uçuşa bir başka arkadaşımız uygun görülmüş. Atölye çalkalanıyor. Sefa Başkan Turgut Özal ile sen git sorunumuzu anlat… diye baskı yapmaktalar.
Uted üyesi arkadaşlar uçuşa gidecek görevli arkadaşımızı ikna ettiler ve uçuş görevini bana verdirdiler. Görevim rahmetli Özal’a THY’deki lisanslı teknisyenlerin durumunu anlatmak. Kısaca sendikanın yapması gerekeni bana yaptırma isteği.
Biz o zamanlar görevli olduğumuz uçağın kokpitinde uçardık. Pilot arkadaşlar beni görünce hoş geldin şampiyon(*) dediler ve uçuş başladı. Ben bir ara pilot arkadaşlara “ben Özal’ın yanına gidiyorum deyince şaşırdılar “gitme sakın, oraya girmek yasak” filan dedilerse de Kokpit’ten çıktım. Özal ve bakanları perde ile ayrılmış bir bölümde oturuyorlar. Perdeyi araladım ve Turgut Özal’ın tek başına oturduğunu görünce içeriye girdim.
Turgut Özal ile göz göze geldik. Gülümseyerek nasılsınız efendim dedim. Turgut Bey ooo lövyeyi bırakmışsınız dedi. Efendim ben pilot değilim teknik elemanım diyerek neden onlarla birlikte görev yaptığımı anlattım. Ayrıca Uçak teknisyenlerinin dernek başkanıyım dedim.
Otursana dedi… Yanındaki koltuğa oturdum ve başladım sorunlarımızı anlatmaya… Bir ara bana, “Sefa Bey bizim uçağa da siz mi bakıyorsunuz” dedi. “Evet, efendim, sizin uçağa da biz bakıyoruz” dedim. (o zaman ki VIP uçak Gulfstream TC-ATA uçağı idi diye hatırlıyorum)
“Şimdi bu anlattığınıza göre bizim uçak da tehlikede mi? Diye soru yöneltti.
Şimdilik teknisyenleriniz var ama yarın onlar da özel sektöre gidebilir diye cevap verdim.
Hemen arkasına döndü ve Veysel buraya gelsene dedi. (Ulaştırma bakanı Rahmetli Veysel Atasoy) Veysel bey geldi ve Özal ona dönüp, “Bak Sefa bey neler anlatıyor not al ve döndüğümüzde hatırlat” dedi. Veysel Atasoy la birlikte bir saate yakın sohbet ettik ve devamlı not aldı) Neyse uzatmayayım sonunda İstanbul’a döndük. Arkadaşlar etrafımız sardı ve Sefa Bey ne yaptın. Sayın Özal ile görüşebildin mi? diye sorgulama başladı. Hepsini anlattım ve bakan bey gerekirse beni çağıracak dedim.
Veysel Bey beni çağırmadı ama bu sefer beni çağıran THY genel müdür yardımcısı Mehmet Kutlu oldu. THY’nin genel müdürlüğü o zaman Harbiye’de idi. Atladım arabaya THY Genel müdürlüğüne gittim. Mehmet Kutlu’nun makamına geldiğimde Hava-İş başkanı İbrahim Öztürk de kapıda bekliyordu. Bana bakarak suratı bir karış hoş geldin dedi ve birlikte beklemeye başladık. ( Malum, toplu iş sözleşmesi dışında iyileştirme veya kısıtlama yapılacaksa sendikanın onayı şarttır)
Mehmet beyin sekreteri içeriye çağrıldı ve dönüşünde “Sefa Bey, Mehmet Bey ilk sizle görüşecek, buyurun” dedi. Kapısını çaldım ve içeri girdim. “Otur” dedi… Makam masasının önünde koltuğa oturdum ve Mehmet Beyle samimi bir sohbet başladı. Özal’dan bahsederek bu ne cesaret Sefa Bey bizden izinsiz görüşme yapmış ve bizim soruna çare bulamadığımızı başbakana iletmişsin. Deyince sorunlarımızı bir kere de ona anlattım.
Sohbet bitince, Mehmet Kutlu bey ayağa kalktı ve bir karton üzerinde önceden hazırlanmış bizim kadrolarımızı ve yeni ücret skalalarını gösterdi. Nasıl beğendin mi? dedi. “Hepinize ortalama %148 oranında zam yaptık” demez mi… Hemen benim kadromun karşılığındaki rakama bir baktım, doğru inanılmaz bir rakam 1 Nisan şakası gibi… Heyecandan bacaklarım titremeye başladı. Bir an önce THY Tekniğe gidip müjde vermek istiyordum. THY Tarihinde böyle bir iyileştirme görülmemişti )
Mehmet Bey “tamam mı yeterli mi” diye sorunca “fazlasıyla efendim teşekkür ederiz” dedim. Tamam, gidebilirsin dedi ve odadan çıktığımda Hava-İş başkanı İbrahim Öztürk ile göz göze geldik. Suratı asıl olarak, Mutlu oldunuz mu dedi. Evet, İbrahim Bey diye cevapladım.
Sonrasını bilemiyorum. İçerde ne konuşuldu hiç bilgi alamadım. Sonra öğrendik ki; İbrahim bey, Toplu Sözleşme dışı aldığımız %148 i kabul etmek için diğer çalışanlara da %25 zam istemiş. Aksi takdirde lisanslı teknisyenlere uygulamayı planladığınız o skalayı imzalamam demiş.
Bu nedenle lisanslı teknisyenlerin dışındaki THY’nin diğer çalışanları da %25 zam almışlardı. (Tabii ki ben UTED başkanı sıfatımla görüşmeler yaparken diğer meslek gruplarının sözcülüğünü yapamazdım. Çünkü UTED sadece uçak teknisyenlerinin üye olabildiği bir dernekti. Sendika ise tüm toplumu kucaklamak durumundadır.
Neyse uzatmayalım. Tekniğe geldiğimde kapıda alkışlarla karşılandım. Mehmet Kutlu beyin teklifini daha ben yoldayken duymuşlardı. Bu %148 düzeltme zam mı ile çark terse döndü ve özel havayollarına giden arkadaşlarımızın bazıları THY’ye geri dönmek istedilerse de yönetim onlara kızgın olduğundan hiçbirini geri almadı. Bu %148 zamla özel havayollarının lisanslı teknisyenlere verdiği ücreti fazlasıyla geçmiştik.
Bunları neden yazdım dersiniz? Hem tarihe bir not düşmek ve hem de geçen haftalarda ki köşe yazımda “bu maç bitti yenisine bakalım” ifademde bu gibi durumların her an olabileceğini ve mücadele edilirse her şeyin mümkün olabileceğini sizlere anlatmak içindir. THY yönetim kurulu 4Eylül 1987 yılında ki yönetim kurulu toplantısında bu ekstra iyileştirmeyi imzalamıştı. Tabii ki Hava-İş de imzaladı. Hava-İş sendikasında arşiv diye bir bölüm varsa, tarihini yazdığım bu iyileştirmeyi okusunlar ve feyz alsınlar.
Bu nedenle siz çalışanlara tavsiyem öncelikle güçlü bir dernek yapılanması içinde örgütlenmeniz, sonra da sendikayı bu örgütlenme ile denetleyip yönlendirmeniz olacaktır.
(*)
Yukarıda pilotların bana şampiyon demesini de anlatmadan geçemeyeceğim. 1986 yılında UTED başkanı iken A310 kursuna yollandım. Kurs Amsterdam’daydı. THY den benimle birlikte kursa katılan arkadaşlarım, şehirde dolaşırlarken Avrupa Bilek Güreşi şampiyonası yazan bir dolu afiş görmüşler ve bunların içinden “Bıdık Atilla” dediğimiz Atilla Gündüz THY’de ve özel olarak oturdukları semtlerden getirdikleri herkesi yendiğimi bildiğinden, “hah şimdi buraya katıl da boyunun ölçüsünü al” diye düşünerek beni o yarışmaya yazdırmış. (Benim haberim yok tabi)
Kursa geldiğimde sınıftaki herkes gülüyor. Hadi bakalım boyunun ölçüsünü al bize hava atma falan diyorlar. Ne oldu ya dediğimde Bıdık Atilla beni yarışmaya yazdırdığını anlattı. Sınıf kahkahalarla gülüyor herkes iyi yapmışsın Atilla diyorlar.
Şaşırdım kaldım. Evet, çocukluğumdan itibaren arkadaşlarla yaptığım bilek güreşlerinde hepsini yenerdim. THY’de de aynı. Neyse uzatmayayım. Bir Türkün de yarışmaya gireceğini duyan Amsterdam da yaşayan Türk işçileri yarışmanın yapılacağı salonda alkışlarla beni karşıladılar. Müthiş bir destek var. Elim ayağım titriyordu. Bizim Airbus A310 sınıfı da eksiksiz orada. Ekip başımız Sertaç Haybat ( Mehmet Nane’den önceki Pegasus genel müdürü) da orada… Tabii ki bıdık Atilla da benim yenilmemi seyretmek için yerini almış.
Salon tıklım tıklım. Tüm yarışmacıların yanlarında NİVEA firmasının masör kızları kollarımı ovuşturuyorlar. NIVEA reklam yapıyor anlayacağınız. Neyse yarışma başladı ve ben karsıma kimi çıkardılarsa hepsini devirerek birinci oldum. Amsterdam da Türklerin işlettiği restoranlar, dönerciler, barlar hepsi bana bedava. Hatta cafelerden birinin adı hiç unutmam NEWYORK cafe idi. Sahibi Türk. Üstünde Newyork Cafe yazan tisortu giyip resim çektirmem için bana çok cazip teklif yaptı ve kabul ettim. Gazetelerde boy, boy resimler. Newyork Cafe tişörtü üstümdeyken… THY SKYLIFE bile Türk teknisyeni Avrupa Şampiyonu oldu diye resmimi basmıştı.
Neyse biz yine kursumuza döndük artık İstanbul’a dönüş vakti geldi. Birkaç günümüz var. Kurs devam ederken kapı çalındı ve kapıda bir Hollandalı Sertaç beyle konuşuyor. Kurs gördüğümüz havalanında bir arkadaşları yarışmaya katılamamış ve benim yarışmayı kazandığımı duyunca benle bilek güreşi yapmak istiyormuş. Sertaç Bey bana isteği iletti ve bende neden olmasın buyursun gelsin dedim.
Kapıdan bir adam girdi ki inanılmaz biri. Havalimanında ona forklift diyorlarmış. Bu arkadaş, eski uçak lastiklerini elle tutup istif edermiş. 190 cm nin üstünde boy ve elleri benim iki elim kadar çok iri bir azman… Yenilirsem yine bizim arkadaşlar makara yapacak. Ne yapayım arkadaşlar illa da yap diyor. Peki dedim. Masaya geçtik ve ilk yüklenmemizde masa kırıldı. Yeni bir masaya geçtik ve çok ama çok zorlanmama rağmen yenebildim. Karizmayı çizdirmedim:) Bıdık Atilla’yı mutlu etmedim.
Yazı çok uzadı bir ara bu yarışmanın sonunda beni dünya şampiyonası için LAS VEGAS’ a gitmem için THY Genel müdürü Yılmaz Oral paşadan 15 gün izin almamı ve orada Sylwester Stallone ile Over The Top filminde yer aldığım anılarımı da yazarım.
Sendikanın protokolü imzaladığı gün, son bir hamle ile boğulmaktan kurtulmaya çalışırcasına sitenize yazı eklediniz mi diye bakacaktım. Ta ki siteniz “virüsten” dolayı kapatılmıştı. Bu insanlar size -evet bir şey yapamayacak olsanız- bile bel bağlamıştı. Her hafta ağzınızdan çıkacak bir sözü umut ışığı olarak görmüş, bu umuda inanmak istemiş, yeri geldi yol gösterici olarak dediklerinizi yapmaya çalışmıştı. Herkes sizin gibi şanssız doğup, sonradan şanslı olmuyor sefa bey. Siz emeklilik hobinize kaldığınız yerden devam edin keza ticaretinize de öyle. Protokolün imzalandığı gün senelerdir takip ettiğim sizi takip etmeyi bıraktım. Buradaki kardeşlerime de kimseye umut bağlamalarını, iş yerinde başkasının gazına gelmemelerini ve daha iyi şartlarda sektör içinde ya da dışında iş bulabilirlerse düşünmeden yollarına devam etmelerini tavsiye ediyorum.
Çok doğru yazmışsın kardeşim. Kimseye bel bağlanmamalı,kimsenin gazına gelmemeli. Malum ben herhangi bir havayolunun yönetiminde bulunmuyorum. Bu nedenle yaptırım gücüm yok. Doğruları yazmam ve yapılanları eleştirmekten başka elimde güç yok. Güç aslında sizlerde…Benim sektörde olduğum zamanlarda dernek ve sendika gibi çalışanı ve beni yakından ilgilendiren konularda ahkam keser ve toplumu arkamdan getirebilirdim. Şimdi bu işleri klavye arkasından yapamıyorum. Dernekler ve sendikalar tabela dan ibaret. Asıl görevi çalışanların sorunları ile ilgilenmek olan ve bu nedenle kurulan dernek ve sendika sus pus olmuş durumda. Haftada bir yazdığımız yazı ile toplumu yönlendirmek çok ama çok zor. Kısaca sahaya giremiyorum. Hangarlarda toplantı yapamıyorum. Bazı şirketlerde çalışanlarda bana kızgın. Hep THY hep Teknik AŞ yi yazıyorsun diyorlar.
Tamam da benim onlarla konuşabilmem için onların çalıştığı ortama girebilmem lazım. Ancak izin vermiyorlar. Sorunları yerinde görerek yazmakla dışardan yazmak çok farklı oluyor.
Sendikanızdan istifa edin derneğinizi değiştirin diyorum hiç ses yok. Dışarda toplantı yapalım desem gelecek sayı bir elin parmaklarını geçmez.UTED Genel kuruluna geleceğim ve sizlerle özel görüşeceğim diye genel kurul öncesi yazdım da ne oldu. Kimse yanıma bile gelemedi. Çekindiler mi korktular mı anlayamadım. Herkes mucize bekliyor. Ayrıca toplantı yapıp söyle veya böyle yapın desem de kimsede o yürek kalmamış. Çünkü işveren de sert tedbirler almakta. Kimsenin hatta benim bile gaz verdiğimi düşünüyorsanız tabii ki kesin uymayın. Bizim zamanımızda ki nesil ile şimdiki çok farklı. Ben bu nesili tanıyamıyorum. İşveren ise hep aynı. “Kurttan post ayıdan dost olmaz” derler ya aynı böyle bir durum söz konusu. Özel havayolları bana laf atıyor hep THY hep Teknik A.Ş yi yazıyorsunuz gelin birde bizi görün diyorlar. Sanki onların şirketlerine elimi kolumu sallayarak girebiliyormuşum gibi…Herkes kendi cephesinden bakıyor. Sonuç olarak iş sizde bitiyor. BEN MUCİZE YARATAMAM. BEN SADECE FİKİR VERİRİM. Teknik A.Ş ye girişim bile yasak. İnsanları ayartıyorsunuz diyorlar. Neyse sen doğruyu bulmuşsun kimsenin gazına gelme ve ne istersen onu yap. Beni okuyup okumadığını ben anlayamam ki. Ben yine benim dönemimde ki çalışanların neler yaptığını yazarım. Sen ister okur ister okumazsın. Sendikadan istifa edin dedim de ne oldu? Bir kaç kişi dışında uyan mı oldu? Kusura bakma elimde sihirli değnek yok. Sefa İnan
mantıklı düşünen sıradan bir insan gibi yazdım ancak siz yanılıyorsunuz. Siz şirketimizdeki herhangi bir siyasi otoritesinin değiştiremeyeceği tek bilirkişisi , resmi olmayan yöneticisi ve abisisiniz. farkında değilsiniz ancak hala daha öylesiniz ve ölene kadar öyle kalacaksınız. İşten atmakla tehdit etmeden ya da devletin zirvesi unsurlarına gerek kalmadan teknisyen camiasının yüzde 99 una hitap edebilecek, thy tarihindeki yeri sarsılmayacak, insanların gönül bağıyla bağlı olduğu tek tanınmış kişisiniz. Elinizde öyle bir sihirli değnek var ki siz kullanmak isteseniz teknisyen camiasının tamamı, şirket çalışanlarının ekseriyeti arkanızdan gelecekti ancak siz hobilerinizin peşinden koşmayı seçtiniz, gazetecilik yaparak ve elinizden birşey gelmeyeceğine inanmaya çalışarak.Bu sektörde senelerce çalışmış bir insana, yılların getirdiği yorgunluktan sonra bizler için şunu yapın bunu yapın diyemeyecek kadar haddimi bilmeye çalışan bir insanım. Ne yaptınız diyorsunuz ya Sefa bey… Arkadaşlarımızın işten atıldığı son sendikal krizden sonra ben ve benim çevremin çoğu -bakın çoğu diyorum- sendikadan çıktı. Atılan arkadaşımıza her ay maaşı kadar kendi içimizde para toplama kararı aldık ve topladık da. Sonra ne mi oldu. Organize olamayan her harekette olduğu gibi.. Para topladığımız arkadaşımız sizin paranızı kabul edemem dedi ve 2 aylık topladığımız ücret kişilere geri iade edildi. Pandemi döneminde sendika üyesi olmayan kişilerin tis ‘ e bağlı olmadığından dolayı kısmi çalışmadan tam zamanlı çalışmaya döneceği için sendikaya tıpış tıpış geri döndük. Ne farkedecekti ki artık sendika üyesi olsak ya da olmasak siz söyleyin. Sendikal olaylardan dolayı işten çıkarılan arkadaşlarımız refahına mı kavuşacaktı ya da mücadeleleri başarıyla mı sonuçlanacaktı. Kısmi çalışma döneminde sendika uyesi olmayıp 30 gun ise gelseydik hangi mücadele kazanacaktı ? Paralel evrendeki Sefa İnan ise en basitinden teknisyen yardımlaşma fonu kurdu, çok değil 1 sene evvel. maaşlarından yüzde 30 kesintiye uğrayan teknisyenlere yeni getirileceği dedikodusu yayılan yüzde 10 kesintinin ortalama 3 de 1, 2 de 1 i ya da 5 de 1’i kadar (teknisyen, teknik destek, lisanslı teknisyen maasları) , yani 100 lira kadar bu yardımlaşma fonuna para toplandı 1 senedir. Toplanamaz diyorsunuz sanırım içinizden ama artık para kimsenin umrunda değil. seve seve her ay başında o ay yatıramayan arkadasının yardım fonunu bile yatırırdı benim tanıdıgım herkes. Iste o arkadaslarının parasını almayan, sendikal olaylardan dolayı madur edilen arkadaslarımız; sizce o fondan, her ay para yatırdıgı fondan, ıs bulana kadar maası kadarını almaya utanırlar mıydı ? Ya da geride kalan arkadaslar, her ay binlerce lira biriken fonları kapı gibi arkalarındayken geleceklerinden korkar mıydı ? Bunu bulunduğunuz paralel evrenden buralara ”siz de yapabilirsiniz” dediğinizi duyar gibiyim ancak biz de yapamıyoruz işte sefa bey. Bu şirketin ortak mirası, herkese hitap edebilen, herkesin tanıdığı sevdiği kişiler malesef bizler değiliz, sizlersiniz. Bir başka paralel evrende sefa inanın emekli olduktan sonra kurdugu sendikadan bahsetmeme gerek var mı ? sendikal olayların yasanmadığı, yani kimsenin atılmadığı, yardım fonuna gerek kalmadıgı vs. Suanki sendika baskanına verilen maasın sizin kuracağınız sendikada size verilmesi kimsenin agzına pelesenk olur muydu sizce ? hani anadolunun bir tabiri vardır ya yiyor ama isini de yapıyor diye. suanki baskanın 2 katını alsanız, 4 katını alsanız… enflasyon artı 3 degıl de dovız bazında kazanan sirketimizde doviz bazında zam aldıran sendika baskanına maasından kım soz edebılırdı mesela. Ömrümü bu sirkete adayan ve sizin kadar tanınan sevilen bir insan olsaydım emekliliğimden sonra hobi olarak yukarıdaki paralel evrendeki icraatlerinizi yapmaya calısırdım. Hayal kurması güzel lakin; sizin -sizin söylediğinize göre- sihirli bir değneğiniz olmadığı gibi bizim de konusanın isten atıldığı degil akıbetinin karardığı suanki ekosistemde; kapitalizme evlenerek, cocuk yaparak ya da borclanarak kole oldugumuz bu sistemde cok da fazla hareket etme ozgurlugumuz yok. TEC ile THY nı bir tutmak, sizin zamanınız ile şu anı bir tutmak malesef düşünebilen insanların savı olmamalı. Sizi artık okumayacak olsam da her zaman kahraman olarak hatırlayacağım.Yayın ve ticaret hayatınızda başarılar, emeklilik hayatınızda da mutluluklar dilerim.
mantıklı düşünen sıradan bir insan gibi yazdım ancak siz yanılıyorsunuz. Siz şirketimizdeki herhangi bir siyasi otoritesinin değiştiremeyeceği tek bilirkişisi , resmi olmayan yöneticisi ve abisisiniz. farkında değilsiniz ancak hala daha öylesiniz ve ölene kadar öyle kalacaksınız. İşten atmakla tehdit etmeden ya da devletin zirvesi unsurlarına gerek kalmadan teknisyen camiasının yüzde 99 una hitap edebilecek, thy tarihindeki yeri sarsılmayacak, insanların gönül bağıyla bağlı olduğu tek tanınmış kişisiniz. Elinizde öyle bir sihirli değnek var ki siz kullanmak isteseniz teknisyen camiasının tamamı, şirket çalışanlarının ekseriyeti arkanızdan gelecekti ancak siz hobilerinizin peşinden koşmayı seçtiniz, gazetecilik yaparak ve elinizden birşey gelmeyeceğine inanmaya çalışarak. /// Bu sektörde senelerce çalışmış bir insana, yılların getirdiği yorgunluktan sonra bizler için şunu yapın bunu yapın diyemeyecek kadar haddimi bilmeye çalışan bir insanım. Ne yaptınız diyorsunuz ya Sefa bey… Arkadaşlarımızın işten atıldığı son sendikal krizden sonra ben ve benim çevremin çoğu -bakın çoğu diyorum- sendikadan çıktı. Atılan arkadaşımıza her ay maaşı kadar kendi içimizde para toplama kararı aldık ve topladık da. Sonra ne mi oldu. Organize olamayan her harekette olduğu gibi.. Para topladığımız arkadaşımız sizin paranızı kabul edemem dedi ve 2 aylık topladığımız ücret kişilere geri iade edildi. Pandemi döneminde sendika üyesi olmayan kişilerin tis ‘ e bağlı olmadığından dolayı kısmi çalışmadan tam zamanlı çalışmaya döneceği için sendikaya tıpış tıpış geri döndük. Ne farkedecekti ki artık sendika üyesi olsak ya da olmasak siz söyleyin. Sendikal olaylardan dolayı işten çıkarılan arkadaşlarımız refahına mı kavuşacaktı ya da mücadeleleri başarıyla mı sonuçlanacaktı. Kısmi çalışma döneminde sendika uyesi olmayıp 30 gun ise gelseydik hangi mücadele kazanacaktı ? /// Paralel evrendeki Sefa İnan ise en basitinden teknisyen yardımlaşma fonu kurdu, çok değil 1 sene evvel. maaşlarından yüzde 30 kesintiye uğrayan teknisyenlere yeni getirileceği dedikodusu yayılan yüzde 10 kesintinin ortalama 3 de 1, 2 de 1 i ya da 5 de 1’i kadar (teknisyen, teknik destek, lisanslı teknisyen maasları) , yani 100 lira kadar bu yardımlaşma fonuna para toplandı 1 senedir. Toplanamaz diyorsunuz sanırım içinizden ama artık para kimsenin umrunda değil. seve seve her ay başında o ay yatıramayan arkadasının yardım fonunu bile yatırırdı benim tanıdıgım herkes. Iste o arkadaslarının parasını almayan, sendikal olaylardan dolayı madur edilen arkadaslarımız; sizce o fondan, her ay para yatırdıgı fondan, ıs bulana kadar maası kadarını almaya utanırlar mıydı ? Ya da geride kalan arkadaslar, her ay binlerce lira biriken fonları kapı gibi arkalarındayken geleceklerinden korkar mıydı ? Bunu bulunduğunuz paralel evrenden buralara ”siz de yapabilirsiniz” dediğinizi duyar gibiyim ancak biz de yapamıyoruz işte sefa bey. Bu şirketin ortak mirası, herkese hitap edebilen, herkesin tanıdığı sevdiği kişiler malesef bizler değiliz, sizlersiniz. /// Bir başka paralel evrende sefa inanın emekli olduktan sonra kurdugu sendikadan bahsetmeme gerek var mı ? sendikal olayların yasanmadığı, yani kimsenin atılmadığı, yardım fonuna gerek kalmadıgı vs. Suanki sendika baskanına verilen maasın sizin kuracağınız sendikada size verilmesi kimsenin agzına pelesenk olur muydu sizce ? hani anadolunun bir tabiri vardır ya yiyor ama isini de yapıyor diye. suanki baskanın 2 katını alsanız, 4 katını alsanız… enflasyon artı 3 degıl de dovız bazında kazanan sirketimizde doviz bazında zam aldıran sendika baskanına maasından kım soz edebılırdı mesela. ///Ömrümü bu sirkete adayan ve sizin kadar tanınan sevilen bir insan olsaydım emekliliğimden sonra hobi olarak yukarıdaki paralel evrenlerdeki icraatlerinizi yapmaya calısırdım. Hayal kurması güzel lakin; sizin -sizin söylediğinize göre- sihirli bir değneğiniz olmadığı gibi bizim de konusanın isten atıldığı degil akıbetinin karardığı suanki ekosistemde; kapitalizme evlenerek, cocuk yaparak ya da borclanarak kole oldugumuz bu sistemde cok da fazla hareket etme ozgurlugumuz yok. TEC ile THY nı bir tutmak, sizin zamanınız ile şu anı bir tutmak malesef düşünebilen insanların savı olmamalı. /// Sizi artık okumayacak olsam da her zaman kahraman olarak hatırlayacağım.Yayın ve ticaret hayatınızda başarılar, emeklilik hayatınızda da mutluluklar dilerim.
TK İstanbuldan Moskovaya her gün 4 uçak kaldırıyor. Paso personelin maaşına çökecek kadar bitik vaziyetteyse 2 uçak kaldırsın. Bunun gibi bi ton lokasyon var.
Siteniz güncellendikten sonra yorumlarda arama yapma imkanı kalmadı, eskiden en yeniler, en çok okunanlar vs. gibi ayrıştırma imkanı vardı, şimdi yok, Sitenizin takip edilmesindeki sebeplerden biri de yorumlardı, bence teknik destek aldığınız şirketten bu konuda talepte bulunun.iyi günler
Metin bey sitenin sağ tarafında popüler haberlerinin altında en çok yorumlananlar bölümü var. herhangi bir habere çok yorum atılırsa otomatik olarak o bölümde yer alacaktır.
Sefa bey eskı karakterlı teknısyenlerın yerıne suandakı bazı karaktersız teknısyenler toplulugu halıne geldı.Cunku onlar su 3-5 senedır eskı teknısyenlerın ucak kapattıkları logbookları takıp ederek yanlısları yakalayıp yonetıme sunup,sıkayet edıp ısten atılmalarını yada yerlerınden oynatılmalarını sagladılar…o yuzden sımdıkılere hıc acımıyorum(bazıları harıc).Dahada ılerıye gıdıp sosyal medyalarını hackletıp sıyası ve ahlaksız seyler yayınlayıp yıne ust yonetıme sunup ısten cıkarılmalarını bıle sagladılar..o yuzden allahın sopası yok..onlar karakterlerı ıle yasıyorlar ama sımdıkı gencler gercekten karaktersızler…o yuzden sız ve devrelerınızle sımdıkıler arasında dunya kadar fark var…etme bulma dunyası..
Dahası bu kişiler çalısma arkadaşlarının ses kayıtlarını,resimlerini müdürlerine servis edip hukuken suç olan bu eyleme bu müdürlerde ortak olup insanlardan savunmalar alıp,savunmaları alinanlara, aman bunların torpilleri büyük bunlarla uğraşmayın iş büyümesin diyede tembihte bulunuyorlardi.Zamanın Genel Md.Yrd. da bizde bunlardan bıktik ama ne yapalım aradaki kişiler çok hatırlı yapacak bir şey yok,hakkınızı helal edin sizleri bu duruma düşürdüğümüz için diye günah çıkarıyorlardı
Sefa bey eskı karakterlı teknısyenlerın yerıne suandakı bazı karaktersız teknısyenler toplulugu halıne geldı.Cunku onlar su 3-5 senedır eskı teknısyenlerın ucak kapattıkları logbookları takıp ederek yanlısları yakalayıp yonetıme sunup,sıkayet edıp ısten atılmalarını yada yerlerınden oynatılmalarını sagladılar…o yuzden sımdıkılere hıc acımıyorum(bazıları harıc).Dahada ılerıye gıdıp sosyal medyalarını hackletıp sıyası ve ahlaksız seyler yayınlayıp yıne ust yonetıme sunup ısten cıkarılmalarını bıle sagladılar..o yuzden allahın sopası yok..onlar karakterlerı ıle yasıyorlar ama sımdıkı gencler gercekten karaktersızler…o yuzden sız ve devrelerınızle sımdıkıler arasında dunya kadar fark var…etme bulma dunyası..
sefa bey, %10 isini cok problem etmeyin bence en kotu siteyi yine bakima alirsiniz o ara :) :) :)
Ne güzel dimi isimsiz yazmak. Madem birini suçlayacaksın o halde delikanlı gibi ismini yaz. Yaz ki sana gereken cevabı sefa bey versin…korkma sakın.
sefa abi soluksuz okudum. Siz o zaman bu zammı almasaydınız acaba bugün ki maaşlar ne kadar olurdu onu merak ediyorum. O zamanki teknisyenler başkaymış şimdikiler naylon
Sefa abi hani derler ya bileğine ve yüreğine sağlık. Sen bizim idolümüzsün.
Over The Top filmi anısını dört gözle bekliyoruz
Tam 1 sene oldu bugun sendikaya karsi toplu istifa niyetine girilip karaktersiz teknisyen toplulugunun bizi satip istifa edemeyip 6 kisinin isinden gucunden oldugu gun…size az bile hic biriniz aglamayin cok erkek oldunuz arkamizda durdunuz…1 senedir ayhanla enes haric 4 arkadasimiz sektorde is bulamadi ve bos isleri birakin suan kapi onune koysalar hic biriniz bu donemde is bulamazsiniz.oyuzden yuzde 10 uda 20 yi de kabul edersiniz siz ve sadece boyle burda atar tutarsiniz.arkadaslar kimsenin gazina gelmeyin sakin kimse arkanizda durmaz iş te bulamazsiniz bu donemde.Ozeldekiler bile maas kesintisine gitti kac ay oncesinde (pgs haric). akilli olun.
Abi ne söyleseniz haklısınız arkanızda duramadık sizi yüz üstü bıraktık bir CQM olarak utanç içindeyim bu durumdan. Ama sayenizde ne kadar iki yüzlü insanla beraber çalıştığımızı gördük bu olaydan önce saygı duyduğum teknisyenik mesleğine artık Bi saygım kalmadı. Şunu unutmayın ki siz şerefinizi işinizin üstünde tutarak ayrıldınız biz bu şirkette hergün aşağılanarak çekiyoruz cezamızı. (Ceza birazcık karakteri olanlar için gerisine bu muamele bile güzel geliyor.)
Başta %40 kesilseydi daha çok kaybımız olurdu. Önce %30 sonra %10 olunca %37’ye tekabul eder, %3 kardayız. Sağolun varolun..
Varmisiniz 29 ekimde sendikadan istifa etmeye.
Yokuz kardeşim. Hiçbir zaman hayalindeki cesarette yiğitler olamadık.
Şahsım cumhurbaşkanın atadığı kadrolar.Peki şahsım Cumhurbaşkanı ne yapıyor?Malatyada eve ekmek götüremiyoruz bize yardım edin diyen servisçi esnafına abartma diyor vatandaş gene yakınıyor al keyif çayı iç diyor sizde oy veriyorsunuz bu ve bunun atadığı zihniyete.Sorun en tepede maaş yüzde 10 da düşer yüzde 50 de sorunu baştan düşürmezseniz değerli kardeşlerim çevrenizi uyarın bu hepimizin vatandaşlık görevi geleceğimiz buna bağlı.
3 binin yüzde 10 u 300 TL yapar sadakam olsun 400 kessinler benden aç k*pekler
MRO şirketinde en değerli meslek grubu olmamız lazımken pramidin en altında yer alıyoruz şaka gibi.Değil yüzde 10 bir yuzde 30 daha kesilse ne olur typ ile başlanan mesleğin değersizleştirilmesinde gelinen son nokta bu abi senin zamanında lisanslı teknisyen yoktu şimdi yunan romanya pazarından çıkma lisanslı teknisyen enflasyonu var limon satar gibi lisans sattılar şimdilerde şirketin yaptığı ortak sınavı bile geçemiyor bu arkadaşlar alttan gelen de üzüm üzüme bakarak kararır misali maraba olmayı kabullenmiş ortada bir çakışma var madem çok bir meziyet gerektirmiyor bu meslek üniversite bölümlerini kapayın logu modul sınavını asgari seviyede basite indirin verilen ücrete değere bakın ne gerek var insanların vaktini boşa harcıyorsunuz eli tool tutan her adam yapabiliyorsa bu işi ona göre devam edin 6 ay eğitin 3 bin 4 bine çalışırlar bu adamlar ne vasıfla bu maaşları göreceklerdi daha iyisini mi bulacaklar dışarıda bir yüzde elli gelsin yine bazılarının gıkı çıkmaz çıkmayacak ben kimseye yalakalık yapmak önüme gelene eyvallah çekmek zorunda değilim üç kuruş paraya siz kendinize yediriyorsanız böyle devam edin uted sendika hikaye gemisini kurtaran kaptan buradan alabileceğinizi alın zamanı gelince de ışığı kapayın gidin.
bitmediniz
Yaptığınız emek hırsızlığı kul hakkına girmek istediğiniz kadar kudurun eksileyin yaptığım yorumu benim gibi birçok arkadaşım hakkını size helal etmiyor doğrular canınızı acıtıyor galiba kıvranmaya başlıyorsunuz hemen inşallah tez zamanda senin gibiler biter meslekte hırsızsınız
Yeni sitenin tasarımına bir türlü alışamadım. Bu template çok karışık. Önceki çok daha sade ve güzeldi. En basitinden döviz kuru çok gereksiz. Karmaşıklığa gerek yok.
Kessinler ya umrumda değil artık ilk kapıdan çıkar giderim maksat adres belli olsun bu saatten sonra bu durum elbet geçecek
İlk kapı gelesiye en az 5 sene
Valla bu sendikadan hic birşey beklemiyoruz artik yapacaklari belli sanki bize soran var ama gün gelir bu işler düzelir allahin izni ile ilk bu sendikadan kurtulacaz acısını çok kötü alıcaz insallah bu yonetim bastan sona değişir sanmasınlar bu is bitmeyecek bana arabami sattirdiniz borclarim yüzünden birikimi mi harcattiniz planlarim vardı satin uçak sizde biraz vijdanli olun yada adam gibi çıkışları serbest birakin gidelim birakamazsiniz ama biliyorsunuz cogu kisi kacacal durmayacak
Nasılsak öle de yönetiliyoruz. Hiç sendikaya laf etmeye gerek yok. Tamam herkes mecbur imzaladı sektör zor durumda. Yahu herkes hala sendikada olması nedir?
Bence bir yüzde 30 daha maaş kesintisi yapılsın. Ne olabilir ki? Gerçekten soruyorum ne olabilir?
Uted genel sekreteri ve diğer yöneticilerden bazıları istifa etmiş diyorlar Sefa abi doğrumudur?
Bunu dernege sorman lazim sefa beyin dernekle suan bir bağı yok
TALPA’cılar ders alsın. Hava İş’e teklif götürdüler, fos çıktı
Extra zam alan UTED başkanından indirimi kabul edip geçmişte de oldu diyen uted başkanina.