Türk düşük maliyetli havayolu şirketi Pegasus Havayolları, filosu büyümeye devam ederken daha fazla ülkede hava operatörü sertifikası (AOC) almayı araştırıyor. Pegasus 2029 yılına kadar filosunu 100 uçaktan 170 uçağa çıkaracak. İstanbul’da 15 Ekim’de düzenlenen Routes World 2023’te konuşan Pegasus İcra Kurulu Başkanı Güliz Öztürk, havayolunun düşük maliyet deneyimini yurtdışında taşıyıcı kurmak için kullanabileceğini belirtti.
Benzeri görülmemiş büyüme
Pegasus, 2005 yılında ESAS Holding tarafından satın alınmadan önce 1990 yılında bir charter havayolu olarak başladı. Satın almanın ardından Pegasus, 2005 yılında beş jet ile tarifeli düşük maliyetli bir havayolu olarak yeniden faaliyete geçti. On sekiz yıl sonra, havayolu benzeri görülmemiş bir hızla büyüdü ve 30 Eylül’de 100. uçağı olan A321neo’yu teslim aldı. Rota ağı da 49 ülkede 130 varış noktasına ulaştı.
Pegasus, düşük maliyetli pazardaki varlığını genişletmeye çalışırken, diğer ülkelerde de düşük maliyetli bir havayolu kurmayı düşünüyor.
Öztürk açıklamasında:
“Bu fırsatlara bakarak büyümemizi hızlandırabiliriz… Kırgızistan’da küçük bir havayolu kurduk ve yaklaşık üç dört yıl işlettik, dolayısıyla ayrı bir kardeş şirketi nasıl yöneteceğimizi biliyoruz. Bu fırsatlar olduğu sürece onları keşfetmeye hazırız.”
Pegasus Havayolları Haziran 2012’de Kırgızistan merkezli havayolu şirketi Air Manas’ın %49 hissesini satın aldı. Pegasus Hava Yolları, havayolunu Pegasus Asia olarak yeniden markalaştırdı ve yeni marka adı altında ilk uçuşunu Mart 2013’te gerçekleştirdi. Havayolu, üç Boeing 737’den oluşan bir filo işletiyordu. Ancak 2019 yılında Pegasus hisselerini sattı ve Air Manas faaliyetlerini durdurdu.
2017 yılının sonlarında Pegasus Havayolları, pazarın yetersiz hizmet alması nedeniyle Ukrayna’da bir bütçe taşıyıcısı başlatmayı düşündü. Ancak, planlar hiçbir zaman gerçekleşmedi ve Pegasus Türkiye’deki kendi operasyonunu büyütmeye odaklandı.
Doğu’da büyüme
Düşük maliyetli havayolu şirketi doğuda da önemli ölçüde büyümek istiyor, ancak bu büyüme yeni bir AOC veya hava hizmeti anlaşması yapılmasına bağlı. Asya’daki pek çok ülkenin Türkiye ile kısıtlayıcı ikili hava hizmeti anlaşmaları bulunuyor. Bu nedenle, Pegasus’un stratejisi ancak daha fazla trafik hakkı elde etmesi veya düşük maliyetli bir yan taşıyıcı aracılığıyla genişlemesi halinde gerçekleşebilir.
Güçlü talep nedeniyle Pegasus’un rota ağının neredeyse yarısı Avrupa’ya uzanıyor. Airways Magazine’e göre havayolu, düşük maliyetli bir iştirak kurmak için potansiyel pazarlar olarak Doğu Avrupa pazarlarına, özellikle Polonya, Romanya ve Çekya’ya bakıyor. Diğer düşük maliyetli rakiplerinin aksine Pegasus, aktarmalı yolcu taşımaya odaklanıyor ve trafiğinin %25’ini aktarmalı yolcular oluşturuyor.
Kasım ayında Pegasus’un merkezi İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda (SAW) çok ihtiyaç duyulan ikinci bir pist açılacak. Bu yeni paralel pist havalimanının kapasitesini iki katına çıkaracak. Ayrıca havalimanı, mevcut terminali sürekli olarak yolcularla dolduğu için Pegasus için ikinci bir terminal ekliyor. 2023’ün 3. çeyreğinin sonunda, düşük maliyetli havayolu şirketinin uluslararası trafiği %28 arttı.
Norwegian Helsinki-Oulu rotasindan çekildiğinden beri Finnair tek yine 200 EUR gibi fiyatlara uçuyor ve kus ucusu mesafe 500 km. Yine de uçuşlar yeterli degil. Pegasus hali hazırda Helsinki-Istanbul uçuyor ve Finlandiya’da sadece domestic ucsa bile inanılmaz bir taleple karsilasir.
Sayın Sabancı geçmişte Onurair’i almak istemişti ama olmamıştı bari şimdi yeniden bi denesene bunca açıkta kalan mağdur kendi ülkemizin insanı istihdam edilse