Son 19 yılda Türkiye’de ulaşım, altyapı ve haberleşme alanlarında çok büyük bir değişim ve dönüşüm süreci yaşandığını dile getiren Karaismailoğlu, bu süreçte çok iyi planlanmış yatırımların hayata geçtiğini bildirdi.
Bakan Karaismailoğlu, “Son 19 yılda ülkemizde sadece bakanlığımız 1 trilyon 150 milyar liralık ulaştırma ve altyapı yatırımı yaptı. Bunların önemli bir kısmını yüzde 80’ini genel bütçeden, devlet bütçesinden karşıladık.” diye konuştu.
Bu projelere ilişkin detaylar veren, kara yolu, demir yolu ve hava yolu yatırımlarından bahseden Karaismailoğlu, denizcilik, haberleşme ve uzay yatırımlarının art arda geldiğini söyledi.
Karaismailoğlu, küresel salgın sürecinde dahi yatırımlarına ara vermediklerini belirterek, Türkiye’nin hayata geçirdiği bölünmüş yol ve otoyollar sayesinde trafik kazalarında ve yoğunluğunda azalma, karbon emisyon salımında düşüş yaşandığını, projelerin zaman ve yakıttan ciddi tasarruf sağladığını anlattı.
AK Parti hükümetleri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde hava yolunun halkın yolu olduğunu kaydeden Karaismailoğlu, “Aynı şekilde demir yollarının komplesini yeniden elden geçirdik. Ülkemiz daha yakın zamanlarda yüksek hızlı tren konforuyla tanıştı. Şu anda yapımı devam eden 4 bin kilometrelik hızlı tren projemiz var. Bu hızlı trenlerde hem yük hem de yolcu taşınacak.” ifadelerini kullandı.
Havalimanı yatırımlarına değinen Karaismailoğlu, “Şu anda 56 havalimanı yoğun bir şekilde işletiliyor. Bunların üzerine önümüzdeki yıl 5 tane daha havalimanı ekleyeceğiz, 61’e çıkartacağız.” dedi.
“Kamu-özel iş birliğiyle 37,5 milyar dolarlık proje hayata geçirdik”
Bakan Karaismailoğlu, kamu-özel iş birliğiyle hayata geçirilen projelerden bahsederek, bu sistem sayesinde söz konusu mega projelerin devletin kasasından bir kuruş dahi çıkmadan hayata geçirildiğini söyledi.
Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul Havalimanı gibi projelerin sağladığı katkıları anlatan Karaismailoğlu, kısa sürede hizmete alınan bu projelerin işletme süresince devletten herhangi bir masraf çıkmadığını, garanti edilen yolcu sayısı aşıldığında gelir paylaşımı olduğunu kaydetti.
Karaismailoğlu, kamu-özel iş birliğiyle 19 yılda 38 projede, 37,5 milyar dolarlık proje hayata geçirdiklerini belirterek, bu projelerin hepsinin kamuya açık ihalelerle, birden fazla firmanın verdiği teklifle kazanıldığını aktardı.
Ekonomik değeri sıfır olan bir alanı İstanbul Havalimanı ile ekonomiye kazandırdıklarını, şu anda 200 bine yakın kişiye istihdam sağlandığını dile getiren Karaismailoğlu, “Devletten bir kuruş çıkmadan böyle büyük bir mega yapıyı ülke ekonomisine kazandırıyorsunuz. İşletme süresi boyunca 22 milyar euroluk kira geliri sağlanacak. Ayrıca garanti etmiş olduğunuz yolcu sayısını geçtiği için ilk yıl, 2019’da, 22 milyon euroluk devlete ekstra bir gelir sağlandı.” açıklamasında bulundu.
Karaismailoğlu, gerek direkt bakanlık gerekse kamu-özel iş birliğiyle çok kıymetli projelerin yapıldığını belirterek, bu projelerin ülke ekonomisine ve vatandaşlara sağladığı kolaylıklardan bahsetti.
Bu projelere yönelik zaman zaman yapılan eleştirilere değinen Karaismailoğlu, “Bu gelişim ve değişim süreci devam edecek. Muhalefet etmek vatanına, milletine yapılan hizmete düşmanlık yapmak değildir. Bakanlık olarak vatanımıza, milletimize hizmetimizi artıracak her türlü eleştirinin başımızın üzerinde yeri var.” diye konuştu.
“Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirket sayısı 75 bine ulaştı”
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ise uluslararası iş dünyasını Türkiye’de yatırım yapmaya davet ederken birçok nedenden bahsettiklerini belirterek, burada her zaman birinci sırada “Türkiye’nin yetkin ve rekabetçi insan kaynağına” yer verdiklerini, bunu birçok uluslararası yatırımcının da teyit ettiğini söyledi.
Türkiye’nin çok rekabetçi ve çok yetkin bir yetenek havuzu bulunduğunu dile getiren Dağlıoğlu, “Burada şirketlerin en kıymetli varlığa yaptığı yatırımlar eminim uzun vadede o rekabetçilikteki en kıymetli farkı oluşturuyor, avantajı oluşturuyor.” dedi.
Dağlıoğlu, Türkiye 2003’ten bu yana 225 milyar dolar yatırım çektiğini kaydederek, şu açıklamalarda bulundu:
“18 yıl önce 5 bin 600 civarında olan uluslararası sermayeli yatırımcı sayısı, şirket sayısı 75 bin civarına ulaştı. Burada birçok sektörde, birçok fonksiyon icra ediliyor. Tabii üretim şirketleri, üretim yapan, imalat yapan şirketler dikkati çekiyor fakat bizim bir iddiamız var: ‘Türkiye yalnızca üretim için değil, hem üretim öncesi süreçler için hem de üretim sonrası fonksiyonlar için bölgesel bir merkez konumunda’ diyoruz. Bugün baktığımız zaman 200’den fazla uluslararası şirketin Türkiye’de AR-GE merkezi, tasarım merkezi var. Satın alma ofisleri var. Üretim sonrası fonksiyonlarda da en önemli kıymetlerden biri Türkiye bölgesel bir yönetim merkezi halinde.”
Burak Dağlıoğlu, uluslararası şirketlerin Türkiye’de açtıkları eğitim merkezlerine değinerek, bu merkezlerin çok yüksek katma değer içerdiğini sözlerine ekledi.
Açılış konuşmaları sonrası 10 kategoride ödüller sahiplerini bulurken, 2 şirkete de özel ödül verildi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Dağlıoğlu da ödül veren isimler arasında yer aldı.