GAZETECİLİK BAHANE PARA ŞAHANE! MEDYAMIZDA YALAN, DOLAN VE BİLGİSİZCE YAZILMIŞ HABERLER
Sayın okurlarım;
Malum haber sitesinin geçen haftaki köşe yazıları tam evlere şenlikti. Sizin de takip edip kesinlikle güldüğünüz bir dolu yalan, yanlış ve düzmece yazıları çıktı. Bu site magazin içerikli yayıncılık anlayışına sahip olduğundan boyunu aşan konulara girmemesi gerekir. THY’nin geçmişteki teamüllerini, kurumsal yapısını ve mazisini bilemiyorsanız, bu konuda iddialı görüşler sunmamalısınız. Çünkü sizin o şirketin kurumsal yapısını ve dış görev ve uçak alımlarındaki teamüllerini bilmek gibi bir durumunuz söz konusu bile olamaz.
Malum sitenin malum yazarı, uçak alımlarında nasıl bir sistem uyguladığını bilmeden yorum yapabiliyor. Tabii ki ben de, malum siteyi okuyan birkaç kişi de olsa, okurları aydınlatmak için uçak teslim alım sisteminde eskiden müdürlerin bile imza atabildiğini yazarak yazarın yanlış bilgilerle kamuoyunu yanıltmasını önlemeye çalıştım.
Aslına bakacak olursanız, uçak teslim törenlerinde, THY adına atılacak sembolik imzayı, uçak teslimi için görevlendirilen ekibin içindeki teknisyen veya kaptanlardan biri de atabilirdi. Önemli olan THY’nin ilgili kişiye yetki vermesi. THY kendi personeli olmak kaydı ile herkese imza yetkisi verebilir. (umarım öğrenmiştir acemi çaylak))
Bir an düşündüm de iyi ki varmışız. Bizim haber sitemiz olmasa, kamuoyu bu magazin haber yazarının yazdığı bilgiyi doğru sanacaktı.
Yine aynı kişi THY’nin 2006 yılında RJ uçaklarından kurtulduk diye deve kesme haberini ilk defa benim haber yapmadığımı yazma gereği duymuş. Bu arada hatırlatmak isterim ki bu iddiada bulunan yazarcık tarihte henüz malum sitede çalışmıyordu bile.
Bu deve kesme olayı, SHGM genel müdür yardımcılığı görevinden emekli olan Oktay Erdağı’nın yeni yayınlanan kitabında, THY’nin deve kesim konusunu yazmasından sonra cereyan etti. Oktay Erdağı ilgili kitabında deve konusuna yer vermeden önce Şükrü Can ile birebir görüşüyor ve yetkili ağızdan aldığı bilgiyi aynen yazıyor. Bildiğiniz üzere THY’nin deve kesim olayındaki kişi Şükrü Can’dı.
Şükrü Can’ın kendine sorulan soruya “deve haberini yapan Sefa İnan” dediğinde akan sular durmalıydı. Ancak durmadı ve illa ki o haberi o yapmadı diye zırvalayıp durdu. Neyse malum sitenin yazarcığı iyice rezil oldu.
Bu arada, o deve haberi Reuters Ajansta 2006 yılının en çok okunan haberi olarak kayıtlardadır… Malum sitenizi adam eden benim yaptığım o haberdir. Kimsenin tanımadığı o siteyi bir anda değil Türk medyası, tüm dünya medyası tanıdı. Tabii ki o siteyi tavana çıkarttığım gibi indirmeyi de bildim. Havacılık camiası kimin ne olduğunu iyi biliyor.
Sevgili malum site; Mevcut durumda okunma sayısı olarak AirlineHaber’in çok altında kalmanızın kuyruk acısını yalan söyleyerek çıkartamazsınız.
Sizin reyting kaybınızın suçlusu biz değiliz. Bu kayıp, yalan dolan ve bilgisizce yaptığınız haberler nedenlidir. Okurlarının güvenini kaybetmiş bir haber sitesinin sonu işte budur.
Çünkü havacıların okuduğu haber sitelerinde kimin ne olduğunu, haber sitelerini takip eden okuyucu kitlesi çok iyi bilir.
Bakın aynı saçma kişi ne diyor biliyor musunuz?
Sefa İnan THY’den besleniyor demiş. Ya ahlaksızlık yapmayın. Kuyruklu, kulaklı koskoca bir yalan. Utanmadan, sıkılmadan atılmış bir iftira. Malum sitede THY ve ortaklıklarının reklamları 2006-2019 yılları arasında yayınlandı. Kısaca 13 senedir THY reklamlarını malum sitede görmediniz mi?
Siz hiç 2015 de yayına başlayan Airlinehaber’de THY reklamı gördünüz mü?
THY’nin malum siteyi senelerdir beslediğini bilmeyen mi var? Yavuz hırsız ev sahibini bastırır derler. Aynı hesap… Kendi 13 senelik beslenmelerini yazmıyor ve hiç THY reklamı almayan siteye laf atıyor. Kimse kusura bakmasın, bu yalan olsa olsa geri zekâlı bir beyinden çıkmış olmalı. Milleti aptal yerine koymayın yahu.
THY ve ortaklıklarından ayda alınan en az 20 Bin TL reklam ücreti senede 240.000TL eder. 2006 dan itibaren hesapladığımızda ise Bugünün parası ile 3 MİLYON TL’Yİ AŞKIN BİR RAKAM KARŞINIZA ÇIKIYOR.
Gördünüz mü THY’den kim beslenmiş? Yuh sana emi binlerce yuhhh. Bak ben kimin ne kadar beslendiğini rakamlarla yazdım. Sende Airlinehaber’in rakamlarını yaz ki okusun millet. Twitter dan değil köşe yazında yaz ki seni yorum bombardımanına tutsunlar.
İŞTE O KOMİSYONCU
Şimdi senin o patronun var ya patronun. Hani her yazısında kul hakkı, vatan millet, ahlak, dürüstlük, yetim hakkı kelimelerini dilinden düşürmeyen şahıs.
Bilirsiniz, insan kendinde ne eksiklik varsa onu ön plana çıkartarak ona buna laf atmayı seçer.
Bu içgüdüsel bir davranış biçimi olup kendini rahatlatmak amaçlı psikolojik bir bozukluktur.
ŞİMDİ İYİCE ARKANIZA YASLANIN VE AŞAĞIDAKİ SATIRLARI OKUYUN.
Konu; THY ile THK arasında aracılık yapıp komisyon almak.
THY ile THK arasındaki pilot eğitiminde Ali Kıdık’ın ne işi var? Koskoca iki kurum kendi aralarında anlaşıp pilot yetiştirmeye çalışırlarken, araya girip %15 komisyon istemek yukarıda yazdığım ahlak, kul hakkı, vatan, millet, kavramlarına uyuyor mu?
Sen gazeteci mi, tekstilcimi, eskici mi, fuar organizatörü, siyasetçi mi (İyi partide meclis üyesi) yoksa komisyoncu musun? Nesin ne birader? İş adamlığına ve komisyonculuğa soyunman da gazeteciliğin gibi yanardöner ise yandı bu millet…
Bu nasıl bir ahlaksızlıktır. O komisyon ücretini ne THY, ne de THK vermeyecek ki. Peki, kim ödeyecek? Pilot olma hayali ile yaşayan gencecik fidanların aileleri ödeyecek.
Koskoca üniversitenin koskoca rektörü ile birlik olup, pilot olabilmek için ailesinin evini, arabasını satıp veya bankalardan kredi borcu alarak çocuğuna bir gelecek sunmak için didinen anaları, babaları hiç mi düşünmedin.
Bu ana ve babaların evlerini ipotek ederek aldıkları paranın, %15 ini almak veya almaya çalışmaktan utanmıyor musun? HARAM DEĞİL Mİ O KOMİSYONLAR SANA.
Bu komisyon anlaşması tek taraflı bir uygulama değil. Bu anlaşma 14 Mayıs 2013 de imzalanmış. Bu imzadan sonra THY ve THK 26 Temmuz 2013 de karşılıklı imzayı atıyorlar. Kısaca komisyoncu işi sağlama bağladıktan sonra THY’deki ortağına, ben komisyon anlaşmasını yaptım artık siz öğrenci yollayabilirsiniz demiş oluyor.
Bu organize bir durum. THY+ THK+ Komisyoncu= Organize işler (O tarihlerde ilgili komisyoncunun THY’den yakın ilişkisi olan ortağı sizce başka kim olabilir) O tarihte THY yönetim başkanının Bay Hamdi Topçu olduğunu hatırlatalım.
TAV’ın kayıp eşya ihalelerine girip onun bunun unuttuğu eşyaları satmak için K.Çekmece Cennet Mahallesinde açtığın dükkân yetmedi mi? Çağlayan semtinde ortak olarak açtığın tekstil firmasına ne demeli? Uçuş okullarına hazırladığın kıyafetler…
Şimdi, gazetecilik bahane para şahane tarzı yaptığın yayıncılık da sıra nerede?
Amerika Florida’daki FITA pilot okulundaki faturaları çok yüksek bulup ta imzalamayan Temel Kotil ve sonra göreve gelen İlker Aycı’nın Florida’daki okul ile anında ilişkisini kesmesinin nedeni ne olabilir ki?
Ne olmuştu oralarda? Temel Kotil THY genel müdürü iken, FITA’dan gelen faturaları neden imzalamamış olabilir? Faturaların şişmesine neden olan neydi acaba? Birileri komisyon mu kapmıştı?
İlker Aycı, Bay Hamdi zamanında başlatılan FITA ilişkilerinde her hangi bir yamuk görmese idi en çok pilot ihtiyacı duyulduğu günümüzde o anlaşmayı bozar mıydı? Ne oldu aralarda alla sen? Anlat da öğrenelim.
Ayıptır ayıp… Hasbelkader sıradan bir haber sitesi açmışsın. Hiç biri havacı olmayan bir kadro ile magazin haberciliği yapıyorsun. Yetmedi mi sana. Lise mezunu adamsın dışarıda bir iş bulsan asgari ücretle anca çalışabilecekken aldığın veya yaptırdığın mülkler ve arabalar nereden geldi?
Senelerdir reklam ücretleri ile THY’yi söğüşledin durdun. Oda mı yetmedi? %15 lik komisyon THY veya THK den çıksa hiç lafım olmazdı. Alan veren memnun derdim. Ancak bu parayı yani %15’ lik komisyonu öğrenciler veya aileleri ödüyor. Haram para yani…
SEN GAZETECİ MİSİN, HAVACI MISIN, SİYASETÇİ MİSİN YOKSA ARACI VE KOMİSYONCU MUSUN? NESİN BE BİRADER? UTANMIYORMUSUN?
SOKAĞA NASIL ÇIKACAKSIN?
NOT/ Bay Ali; Yukarıda yazılan ve bize bilgi olarak yollanan belgeler doğru değil diye düşünüyorsan ve iftira olarak nitelendiriyorsan Tabii ki beni iftira suçlaması ile mahkemeye verebilirsin. Bunda bir sakınca yok.
Komisyoncunun verdiği hesap numarası Garanti Bankası Atatürk havalimanı şubesine ait. O hesap da Ali Kıdık’a ait. Çünkü aynı hesaba malum site kurulduğunda yardımcı olabilmek için ben de birkaç kere borç olarak para yollamıştım
Bu hesaba kim ne para yatırmış veya yatırmamış, THY’den kaç kişi ilgili avanta organizasyonda yer almış veya almamış. Komisyoncu kişi başına kaç lira almış veya almamış bu bilgiler şimdilik bende yok. Benim için bu rakamları bilmenin de önemi yok. Hiç para giriş veya çıkışı yapılmamış da olabilir.
Önemli olan para pul değil, bu tür ahlaksız anlaşmayı yapabilmek ve iki güzide kurumumuzun isimleri kullanılarak yapılan ahlak ve etik dışı anlaşma.
Bay Ali, bana iftira atıyorlar,öyle bir anlaşma yok diye mahkemeye başvurursa,tarafımıza gelen yazılı ve rektör ve kendi imzası olan metini mahkemeye sunup, banka hesap girdi ve çıktılarından, kimden ne alınmış ne verilmiş hepsi görülecek ve siz değerli okurlarımıza o tabloyu sunacağız.
Ali Kıdık’ın elinde yolsuzluk dosyaları ve Fetö listesi olduğunu ve bunu Thy yöneticileriyle anlaşıp haber yapmama kararı aldığı yönünde haberler vardı.Doğru mu yoksa.Bu yazdıklarınız doğruysa bu kanunen suç,Ali Kıdık ve Thy li bazı yöneticileri zor günler bekliyor!