Hava-İş Yönetimi talimatıyla Ağustos ayında muhalif şubeye çilingirle girildi.
ALİ Kemal Tatlıbal başkanlığındaki Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Havaİş) Genel Yönetim Kurulu’nun, muhalif şubelerin sendikal faaliyetlerini engelleme girişimleri bitmek bilmedi. Daha önce İstanbul Anadolu Yakası Şubesi Başkanı Sezgin Uzun’un iş telefonunu iptal edip sendika aracını elinden alan ve maaşını yatırmayan yönetimin, birkaç ay sonra gönderdiği kişilerle de şube kapısını zorla çilingirle açtırdığı ortaya çıktı.
Ekim ayında yapılacak şube seçimlerine kısa bir zaman kala yaşanan bu olayın, Sezgin Uzun’un sendikal faaliyetlerini engellemek amacı taşıdığı ileri sürüldü. Uzun’a yönelik tehditlerin havada uçuştuğu olay şikayet dilekçelerine de yansıdı.
‘İÇERİ GİRME YETKİM VAR’
Sezgin Uzun’un şikayet dilekçesindeki ifadelere göre olay şöyle yaşandı: Avukat Selahaddin Arslanca 24 Ağustos tarihinde Hava-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası Şube Başkanı Sezgin Uzun’u aradı ve Genel Merkez tarafından görevlendirildiğini belirterek şubeye çağırdı. O sırada sendika üyesi çalışanlarla toplantı halinde olan Sezgin Uzun, durumu avukat Arslanca’ya izah ederek görevlendirmenin içeriğini sordu. Ancak avukat, bunu telefonda söylemek zorunda olmadığını, Uzun’un şubeye gelmesi halinde görevlendirmenin ne olduğunu göreceğini iletti. Uzun, avukata Kadıköy’e gelebileceğini ya da toplantı bitiminden sonra kendisinin şubeye gelebileceğini bildirdi. Avukat o kadar vakti olmadığını, içeriye girme yetkisi olduğunu, kapıyı çilingir marifetiyle kıracağını söyledi. Uzun, mahkeme kararı veya savcılık talimatı olmadan bunu yapamayacağını, aksi takdirde ağır bir suç teşkil edeceği, tüzel kişilik makamına tecavüz olacağı uyarısında bulundu.
HANEYE TECAVÜZ SUÇLAMASI
Avukat Arslanca ise “Mahkeme kararı veya savcılık talimatına ihtiyacım yok. Ben sendika genel merkezinin avukatıyım. Genel merkezin bu doğrultuda yazılı talimatı elimde. Buna istinaden çilingir ile kapıyı kırıp gireceğim” şeklinde beyanda bulundu. Ertesi gün Pendik Güvenlik Büro Amirliği’ne giden Uzun, genel merkeze muhalif olduğu nedeniyle sendikanın ana tüzüğü ve Sendikalar Kanunu’na aykırı şekilde haneye tecavüz suçu işlendiğini belirterek bu işlemleri yapan, yaptıran kişi ve kişilerden şikayette bulundu.
Sezgin Uzun Genel Merkezin şubede “seçim sürecine ilişkin yapılması gereken bütün işlemleri takip etmek ve yürütmek” amacıyla yine birilerini görevlendirmesi üzerine 31 Ağustos tarihinde Pendik Güvenlik Büro Amirliği’ne giderek Genel Başkan Ali Kemal Tatlıbal ve Genel Mali Sekreter Celalettin Meriçli hakkında şikayette bulundu. Şikayet dilekçesinde, İlker Tokelli, Okan İşgör, Kenan Özel, Serkan Kakız, Serdal Karsavuran adlı şahısların sendika şubesine tehdit ve baskı ile girdiği ileri sürüldü.
TATLIBAL 7/24 GÖREVLENDİRDİ
AYDINLIK’ın ulaştığı Hava-İş Genel Başkanı Ali Kemal Tatlıbal ve Genel Mali Sekreter Celalettin Meriçli imzasını taşıyan iki ayrı belgede yer alan ifadelere göre avukat Selahaddin Arslanca ve Şeref Bayrakcı “Şubenin idari ve mali denetimini yapmak, seçim sürecine ilişkin yapılması gereken işlemleri takip etmek” amacıyla görevlendirildi. Belgede Recep Özdil, Serdal Karsavuran, Serkan Kakız, Kenan Özel, İlker Tokelli ve Okan İşgör adlı kişilerin ise “seçim sürecine ilişkin yapılması gereken bütün işlemleri takip etmek ve yürütmek” amacıyla 7/24 görevlendirildiği belirtildi.
‘DİRENİRSEN ZARAR GÖRÜRSÜN’ TEHDİDİ
AYDINLIK’ın ulaştığı Hava-İş Genel Başkanı Ali Kemal Tatlıbal ve Genel Mali Sekreter Celalettin Meriçli imzasını taşıyan iki ayrı belgede yer alan ifadelere göre avukat Selahaddin Arslanca ve Şeref Bayrakcı “Şubenin idari ve mali denetimini yapmak, seçim sürecine ilişkin yapılması gereken işlemleri takip etmek” amacıyla görevlendirildi. Belgede Recep Özdil, Serdal Karsavuran, Serkan Kakız, Kenan Özel, İlker Tokelli ve Okan İşgör adlı kişilerin ise “seçim sürecine ilişkin yapılması gereken bütün işlemleri takip etmek ve yürütmek” amacıyla 7/24 görevlendirildiği belirtildi.(AYDINLIK)
Hep aynı şeyler, az yaratıcı olun. Üyelerle dolu salonda 1 tane üye seni desteklemedi, hala neyin peşindesin, istenmiyorsun işte, kimse seni istemiyor.
Sendikanın parasıyla satın alınamamış üyeler yoktu orada
Az yaratıcı olun” Hırsızlar bu cümleyi kuruyor gerçekten traji komik!!
Amma ağladınız be kardeşim
Vah Sezgin efendi vah. Düştüğün durumlara bak. Sen belki okuldan kaçtın, Askerden kaçtın, belki öte taraftanda kaçıcaksın ama seçimlerden ne yazık ki kaçamadın :)))
Al kopyala yapıştır yapmam diyen adam’a bak… Aynı yorumla yine sahneler de… Bunların yorumlarını okuyunca hakikaten insanın kusası geliyor…
Kopyala yapıştır yapmıyorum. Sezgin Uzun devrik bir başkandır. Korkaklar gibi secime girmekten köşe bucak kaçmıştır. Şimdi o hayran olduğu disk teki abilerinin yanına koşa koşa gidebilirsin.
“İştir kişinin aynası” asıl korkak olan sizlersiniz. Parayla satın alınacak kadar ucuz insanlarsınız.
Sizler üyelerin paralarını nasıl çaldığınızı açıklayın.
Sezgin alnı açık başı dik bir şekilde seçim yerine tek başına geldi. Sezgin Uzun sizler gibi küçük bir beyine sahip değil.
Kopyala yapıştır yapmıyorum diyor ya bak bakalım başka yorum yapabiliyor musun… Ali Kemal’e söyle sendikadan çaldığı paralarla sana hoca tutsun belki başka şeyler yazmayı öğrenirsin.
Sezgin Uzun 4 yıl yatarak adını tarih sayfalarına altın harflerle yazdırmış bir başkandır. Evet akıllıdır ama taklaları meşhurdur. Şubesini bir arpa boyu ilerletememiş, buraya yazdığı yorumlarla kendisini sanki hizmetten hizmete koşan bir başkan gibi tanıtmaktadır.
Şimdi beni iyi dinle Sezgin efendi seçimi kaybettin, mertçe ve onurunla da değil.
Yalan yanlış iftira haberlerinden vazgeç.
Mertlik ve onur kelimesi size yakışmıyor, sizlerle bağdaşan kelimeler değil.
İşine bak sen sezgin ne yapacağını gayet iyi bilir.
Sen sattığın onurunla şerefinle ilgilen.
AV. Arslancanın eline düşmeyeceksin NOKTA