IATA: "Ortadoğu'da Rekabet Artarken, THY, Bölge Firmaları İçin Tehdit Oluşturuyor."

IATA, Ortadoğu havayollarının bu yılki kârlarında keskin bir düşüş öngörüyor.

IATA, son raporunda, bölgenin havacılık endüstrisinin önceki yıl 1.3 milyar dolar olan karına nazaran, 2017’de yalnızca 300 milyon dolar dönüş sağlayacağını öngörüyor.
Sözkonusu havayollarının, 2018’de 600 milyon dolarlık net kar ile bu zararı telafi etmesi gerekecek.
Bu rakamlar, Ortadoğu havayollarının 2017’deki gelirlerinin, faiz ve vergi öncesi kazançlarla (ebit) sadece % 0.6’yla, dünya çapında en dar kar marjlarına sahip olacağı anlamına geliyor.
Daha zayıf konumdaki tek bölge ise, % 0,5 kar marjıyla Afrika olacak gibi görünüyor.
Buna karşılık, Kuzey Amerika havayollarının% 13.2 ebit rapor etmesi bekleniyor ve bunu% 8.5 ile Asya ve Pasifik havayolları, % 6.3 ile Avrupalı taşımacılar izliyor.

Siyasi istikrarsızlık durumu kötüleştiriyor.

5 Aralık’ta IATA’nın tahminlerini açıklayan IATA baş ekonomisti Brian Pearce, bölgedeki siyasi istikrarsızlık ve düşük petrol gelirlerinin, havayolu şirketlerinin karşılaştığı zorluklara tuz biber ektiğini ve kapasite artışında keskin bir yavaşlama belirdiğini vurguladı.

Körfez bölgesindeki kalabalık hava sahası, ABD Başkanı Donald Trump tarafından Müslüman ülkelere seyahat kısıtlamaları getirilmesi, ve özellikle Bahreyn, Mısır, Suudi Arabistan ve BAE.’nin ticaret ve turizm alanında Katar a uyguladığı boykotlar gibi, bu düşüşe sebep olan başka faktörler de var.

THY, Bölge firmaları için tehdit oluşturuyor

Son raporda IATA tarafından vurgulanan bir diğer önemli sorun ise artan bölgesel rekabet.
Bu, bölgedeki en tanınmış üç havayolunun; Etihad, Emirates ve Qatar Airways’in karşı karşıya geldiği en büyük uzun vadeli tehdit.
IATA, bu üç firmanın karşısındaki en yeni ‘süper-konektör’ olan Türk Hava Yolları’nı ‘başlı başına mesele’ diye niteledi.
Raporla ilgili olarak Forbes’te yayımlanan makalede ayrıca, THY’nin 120 ülkede 300 varış noktasına uçumakta olduğu ve ortalama yedi yaşındaki 329 uçaktan oluşan mevcut filosunu 421 uçağa yükseltmeyi planladığı da vurgulandı.
Makalede, ‘yakında yapımı devam eden İstanbul’un üçüncü Havalimanı’ndan uçmaya hazırlanan Türk Hava Yolları’nın hedefleri göz önüne alınacak olursa, bölgedeki diğer havayolları uzun mesafe yolcularını cezbedebilmek için eskisinden çok daha çetin bir mücadele vermeleri gerekeceği’ belirtildi.
Ancak Ortadoğu havayolu firmaları için tek tehdit Türk Hava Yolları değil; Umman da Avrupa ile Asya arasındaki bazı önemli güzergahlarda rekabeti teşvik ediyor. Birkaç yıllık gecikmenin ardından çok yakında başkent Muskat’ta yeni bir terminal açılacak. Umman Ulaştırma ve iletişim bakanı Ahmed bin Muhammed bin Salim Al Futaisi, 6 Aralık’ta Muskat’ta yapılan havacılık konferansında, ilk deneme uçuşunun yıl sonundan önce yapılacağını söyledi.
Bu yeni terminal, yaklaşık olarak yılda 20 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak – ki bu rakam Muskat’ın oldukça yorgun olan mevcut terminalinin kaldırdığından 8 milyon daha fazla yolcu demek. Ayrıca, yerel lider Umman Air, filo genişletme programı dahilinde sipariş edilmiş olan 30 adet Boeing 737 içeren anlaşmanın bir parçası olarak Boeing 787 Dreamliner’ını 6 Aralık’ta teslim aldı.
Şu anda bölge endüstrisi için büyük soru, planlanan tüm yeni uçak ve havaalanı terminallerini doldurmak için yeterli sayıda yolcunun bulunup bulunmayacağı.
Son IATA rakamları, bunun hayli esaslı bir meydan savaşı olabileceğini gösteriyor.
IATA, Orta Doğu yolcu trafiğinin bu yılın sonunda ticaret hacmine göre yalnızca % 6,1 artacağını ve 2016’da elde edilen % 11,3’lük büyümede keskin bir gerileme olacağını öngörüyor.