Değerli okurlar, geçen haftaya damgasını vuran olay hiç kuşkusuz Hava İş sendikasının yaptığı açıklama idi. Muhalif gruba ağır sözlerin sarfedildiği, soruların sorulduğu yazıda geçmiş 4 yıllık icraatlar da anlatılıyordu. Garip bir durum. Delege Seçimleri bitmiş, yaklaşık 120’si kamyoncu olmak üzere 200 civarında delegelik kazanmışsın, hani deyim uygunsa işi bitirmişsin. Kalkmış propaganda yapıyorsun. Niye acaba? Seçtirdiğin delegelerine mi güvenmiyorsun? Yoksa sadece Uçuş İşletmede değil yer personeli arasında da yaygın biçimde seslendirilmeye başlanılan Yeni Sendika fikrine karşı propaganda atağı mı başlattın? Özellikle uçucu personelin önemli bir bölümünün artık mental olarak Hava İş’i bitirdikleri iddiası mı rahatsız ediyor seni?
Bekleyip göreceğiz, neler olacak?
Başkan adayını salona sokmadılar
Şimdi gelelim bildiriye…Her cümlesini değerlendirmeye kalksak 1 hafta sürecek yazı dizisi olur. Bilinen konulara (mesai talimatları ve uygulaması) girmeyeceğim. Ne diyor Sayın Sendika? “Bunun dışında seçim süreci boyunca şu ana kadar hiç bir muhalif adaya veya gruba en ufacık incitici, aldatıcı veya kırıcı söz veya eylemde bulunmadık.” İlginç bir iddia ! Muhalif grup lideri İskender Kaptan ve bazı delege arkadaşlarını Antalya ve izmir Şube Genel Kurullarına kim sokmadı o zaman? Kapıya 2 metre boyundaki korumaları kim dikti peki? Antalya’da Genel Başkan adayını ite kaka kim uzaklaştırdı? Bu arada, bu şirkete çeyrek asrını vermiş deneyimli bir kaptana kim hakaret etti? Eğer bunlar yalansa çıkın yalan deyin. Biz de soralım İskender kaptana “neydi o bildirilerdeki iddiaların? Diye…
Şimdi diyeceksiniz ki “Eee onlar da üyesi olmadıkları şube Genel Kuruluna girmeye çalışmasalardı. Biz Şube Genel Kurullarını sadece üyelerle yaptık.” Güzel de, madem İskender Kaptan ve ekibi o şubelerde üye olmadıkları için Antalya ve İzmir Genel Kurullarına alınmadı, peki Ankara’da niye salona aldınız ve niye Divan Kurulunda görev yapmasına izin verdiniz? Yoksa İskender Çarkcı hem Uçuş işletmede hem de Ankara Satış Ofisinde mi üye olarak görünüyor ?
AKÇELİ İDDİALARA DAVA YOK MU?
Devam ediyor bildiri… “Bugüne kadar sustuysak nezaketimizden,” mealinde bir cümle kurulmuş. Ardından da “hukuka başvurduk” denilmiş…İyi de şu son 2 aydır bizim sitede, başka sitelerde ve gazete ve TV’lerde yayınlanan akçeli iddialarla ilgili de dava açtınız mı? Bence hemen açın…Açın ki, size iftira atanlar rezil olsunlar. Koyun belgeleri ortaya rüsva olsunlar !
Sonra icraatlara geliyor sıra… “Eski yönetimin 3.7 milyon borcunu ödedik.” diyorsunuz. Tabii ödeyeceksiniz. Kurumlarda devamlılık esastır. “Kebapları, pastaları, çikolataları bizden öncekiler yemiş, gidin onlardan alın” diyemezsiniz. Ödersiniz, varsa bir yamukluk doooğru yargıya gidip işlem başlatırsınız. Üstelik bununla ilgili 2 ayrı Denetim firmasına da denetim yaptırdığınız söyleniyor. Nerede bu raporlar? Neler yazıyor içinde? Geçtim… Ayçin yönetimini ibra etmediniz değil mi siz? Niye yargıya gitmediniz o zaman? Madem yolsuzluktan kuşkulandınız niye gereğini yapmadınız?
“Efendim 305’I işe geri aldırdık.” İyi de kaçını aldırdınız? Rakam söyleyin. 305 kişi olmadıkları kesin de ! Sonra bu garibanlar sıfır kıdemle başlatıldılar değil mi? 10 yıllık kabin amirine tuvalet temizletmediler mi? işe yeni girmiş memur gibi ezilmediler mi? Maaşları 1/3’ e düşmedi mi?
“Anadolu İstasyonlarındaki arkadaşlarımızı geri aldırdık.” Toplasanız 10-15 kişi…Yine de bravo…
Diğer sendikalardan daha fazla zam aldık. Daha 1 ay önce yazdım. Açın okuyun. Sizin % 1.5 + % 1.5 oranlarına yani yıllık % 3’e imza attığınız 2017 yılı için üst birliğiniz Türk İş tam % 12.87 zam aldı! Daha başka örneğe hacet var mı?
TİS’İ UYGULA, ABANT’A GİTMENE GEREK KALMAZ
“Abant’ta İşçi sağlığı ve güvenliği eğitimi verdik.” Tebrikler…Ama küçük bir sorun var burada ! Altında imzanız olan 25. Dönem Toplu iş Sözleşmesinin İş Sağlığı ve Güvenliği başlıklı 35. Maddesine bir göz atıverin lütfen… Bakın, TİS’te ne güzel düzenlemiş ve kayıt altına almışsınız herşeyi ! Siz Abant’ta toplantı düzenleyeceğinize TİS’I uygulatın, eğitime meğitime gerek kalmaz. Haaa, işçinin temel sorunu önce İŞ GÜVENCESİdir. Sendikanın temel görevi de, işçinin işinin devamlılığını sağlamak, ekmeğini korumaktır. Merak etmeyin, İş Sağlığı konusunda şirket gerekli önlemleri alır. Doktoru da var, ambulansı da, uzmanı da… Eksiklik varsa da işlet TİS’I, tamamlat ! Sen imzalamadın mı bu TİS’I ?
“Kabinde UDS kaldırtılmış.” Güzel de sizin görevde olduğunuz 2014-2016 döneminde uygulandı mı bu Uçuş Değerlendirme Sistemi? Uygulandı…O dandik karne notları ile birçok üyeniz işten atıldı mı ? Atıldı? Ne yaptınız bu arkadaşlar için?
HERKES İNGİLİZCE ÖĞRENDİ Mİ?
Benim anlamadığım şu İngilizce işi? Biraz detaylandırır mısınız lütfen? Üyenin hiç para ödemediği İngilizce kursu açtınız mı? Kaç kişi katıldı? Bunlar için kaç para ödediniz? Hoca tuttuk diyorsunuz? Kaça tuttunuz? Ne kadar süreyle ve kaç üyeye ders Verdi? Kim bu üyeler? Bir de şu “yarısı sizden yarısı bizden” türü İngilizce kursları var? Kaç okulla anlaştınız? Kaç üye gönderdiniz? Sendika payı olarak kaç para ödediniz? Kim bu arkadaşlar? Ben gerçekten ciddi merak içindeyim…
Gelelim şu “son 1 yılda sendikaya üye olma meselesine”…Kimi kast ediyorsunuz bilmiyorum ama verdiğiniz bilgi yanlış…Toplu Sözleşme farklarını almak için TİS’in başlangıç tarihi ile imza tarihi arasında sendikalı olmak şartı vardır. Yani 25 Nisan’da TİS imzalanmıştır ama yürürlük tarihi geçmiş 1 Ocak’tır. Yani 1 Ocak ile 25 Nisan arasında sendika üyeliği olanlar farkları alırlar…İyi de arkadaşlar, bu madde yıllardır var ve uygulanıyor. Geçen yıl konulmuş da biri bunun üzerine koşup sendikaya üye olmuş değil.
KAÇ KİŞİYİ KURTARDINIZ DİSİPLİN KURULUNDAN ?
Şimdi gelelim şu meşhur işten atmalara… Diyorsunuz ki, “birçok arkadaşımızı Disiplin Kurulundan kurtardık!” Okuyunca bir daha baktım, bir daha baktım…Gerçekten böyle yazmışsınız…Şimdi merak ediyorum. O kurulda 3 sizden 3 de işverenden temsilci var. Oylar eşit çıktı doğal olarak. Ne oluyor ? İşveren tarafından gelen Disiplin Kurulu Başkanının oyu çift sayılıyor. Yani durum; İşveren 4- Sendika 3 oluyor. Yani işçi kardeşimiz kapıya konuyor. Şimdi merak ettim, bu matematiği nasıl aştınız? Bir de ricam var…Şu 46 aylık görev süreniz boyunca kaç kez Disiplin Kuruluna girdiniz? Bu kurullarda kaç çalışan işten atıldı? Kaç işçiyi atılmaktan kurtardınız? Bir zahmet açıklayın da alkışlayalım !
İşten atma demişken aklıma geldi. Bu 46 ay içinde kaç THY çalışanı verim, performans, işletmesel gereklilikler ve saire gerekçelerle işten atıldı? Bunları niçin engellemediniz? (Bazı kabin memurlarını atılmaktan kurtardığınız söyleniyor. Onları da bir zahmet açıklayıverin) Atılanlara hukuki yardım yaptınız mı? Avukat tahsis ettiniz mi? Beş kuruş istemeden davalarına bakılmasını sağladınız mı? Akçeli işlerle ilgili merak edenler muhasebeye gelsin bilgi alsın diyorsunuz da, bu soruların cevabını muhasebe bilmez herhalde. Açıklayın da öğrenelim.
ERKAN KAPTAN’A MASUM SORULAR
Temsilciler konusu bayağı uzun…Sadece Erkan Kayhan kaptana bir-iki soru sorayım da aydınlansın okuyanlar. Sayın kaptanım, temsilciliğiniz boyunca her ay kaç saat uçtunuz? Uçmadığınız veya simülatöre de girmediğiniz için temel maaşa talim ettiğiniz bir takvim ayı oldu mu? Hafta içi toplantılarınız olduğu için genelde tatil günleri mi uçmak zorunda kaldınız? Bundan dolayı zamlı tarifeden mi uçuş paralarını aldınız? Hiç toplantılarınız dolayısı ile uçuşa gitmediğiniz için sizden para kesintisi yapıldı mı? Son 2 yılda kaç gün sendikal izin kullandınız?
Gelelim prim konusuna. İlk prim 2014 yılının başında verilmişti. Greve katılmayan THY çalışanlarını ödüllendirmek için Bay Topçu’nun jesti idi. Ne demişti Topçu? “Çalışanlarımızla barışacağız.Onlara jest yapacağız.” İkinci primi kim Verdi? Sayın Aycı… Antalya’da müdürler toplantısında vermişti müjdeyi.
Bu arada uzun yıllaardır hep 2 yıllık imzalanan TİS’I niçin son iki dönemdir 3 yıllığa çevirdiğinizi açıklamamışsınız. Haa bir de şu Yargıtay’da kaybettiğiniz Teknik AŞ’nin Çelik İş’e geçme hikayesi var. Anayasa Mahkemesine gidecektiniz hani? Gittiniz mi?
Merak ettiklerim şimdilik bu kadar…aklıma geldikçe yine yazarım.
Sayın Sendika yönetimine Şimdiden teşekkür eder, Genel Kurulda üstün başarılar dilerim.
16 Yorum
- Yorumların Sıralanışı
- Yeniden Eskiye
- Eskiden Yeniye
bu sorulara cevap versinler ben dişimi kıracağım.bu kadar bilgi onlarda olsun ben anıracağım. Sendika Bildiris çok fazla amatörceydi. Birde tehdit etmiyorlar mı koptum resmen
Birilerinin, sendikanın o abuk bildirisine cevap vermesi gerekiyordu. Yaşa kaptan, kalemine sağlık.
Rauf bey, Bu gerçekleri herkes biliyor. Bunların o bildiriyle olayları çarpıttığının herkes farkında. Ama 3 yıllık TİS ve Çelik iş olayı önemli hatırlatmanız iyi olmuş.
Gayet usturuplu ve medeni ölçüler içinde son derece yalın ve net sorular. Keşke yanıt verebilseler.
Şu ingilizce kurs işini ben de çok merak ediyordum. Sahi neler yapıldı ve ne kadar para ödendi bu dil kurslarına?
Aidat ödeyen biri olarak bende cevaplari merak ettim
Disiplin Kurulu işi önemli. Doğru bir soru sormuş yazar. 3 nasıl 4’den büyük olabiliyor?
Buyurun Ali Kemal bey, istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz.
Aklimdaki soruyu sormuşsunuz.Teknik A.Ş nin Çelik İş e geçişini Anayasa Mahkemesine götürecekdiniz ,ne oldu,sonuç ne?
Genel Merkez Yönetimi ile ilgili kafamda soru işaretleri vardı ama bu yazıyla hepsini yok ettiniz ve sizin gerçekten yalan söyleyip çarpıttığınızdan emin oldum. 4 aydır İngilizce kursuna gidiyorum. Önce kursu aradım ve gittim. Ücretin %50’sini benden aldılar, kalan %50 için sendikaya fatura kestiler. Kursa gitmeyi hep öteliyordum ama bu imkandan faydalanabilmek için bende hamle yaptım, buna vesile oldular. Umarım ileride çocuklarımızın faydalanabilmesi içinde benzer hizmetleri olur. Sizde kayıt olmak istersiniz diye linkini gönderiyorum http://havais.org.tr/tr/dil-kursu-anlasmalarimiz/
Kusura bakmayın ama daha da sizin yazdığınız hiçbir şeye güvenmem.
Üstad muhteşem yazıyorsunuz ama ne acı ki boşa. Thy’ye torpille şef olarak girip sonra hamdi’nin desteğiyle metazori şekilde sendika’ya başkan olabilen zat, thy’de şef iken mahkemede işçiler aleyhine şahitlik yapmadı mı, eşi doğum iznindeyken bir anda müfettiş olmadı mı,eski sendika yönetimini mahkemeye verecekti vazgeçmedi mi,eski başkanı passat’a biniyor diye eleştiriyordu kendi daha lüksünü almadı mı ve daha neler neler yapmadı mı?
Bunları görüp de umursamayan,sormayan,sorgulamayan,güçlünün,iktidarın yanında olmayı marifet sayan,neme lazımcı, tek dertleri maaş,ikramiye ve pass bilet olan çalışanlara böyle sendika ve başkanı müstehak maalesef…
Coco murat’a feysten küfür edin bir şey yapamıyor. Çok zevkli oluyor.
Bunlar hiç bir şey değil sayın yazar. Siz asıl seçimden sonra görün ilçilere olacak olanları
sayın sendika , laf kalabalığını bırakın da bu soruları yanıtlayın bence. Yine destansı bir uzun bildiri bekliyoruz.
Bu şahısların nasıl ortaya çıktığını ve 2013’deki seçim aşamasından beri ne söyleyip ne yaptıklarını biraz takip eden ortalama zekada biri bu sorulara cevap veremeyeceklerini bilir. Onlar, sarkık bıyıklı bodyguardlarıyla yaptıkları usulsüz ,gayri etik ve oldu bittiye getirdikleri seçimler aşamasında bu ve benzeri sorulara cevap vermek yerine İskender ÇARKÇI ve ekibine agresif ve art niyetli yaklaşımlarda bulunup, 64 yaşında TSK’dan şerefiyle emekli olmuş ve 20 senedir şirketimizde tip müdürlüğü de dahil görev yapan beyefendi bir kaptana, yaşlarına ve oturdukları koltuklara bakmadan terbiyesizlik yapıp sonra da öylesine özür dileyecek karakterde kişiler.
Rauf bey, Bu hafta APH’ da yazdığım yazıda 02 Ocak 2017 tarihli yazınızda kullandığınız ACIBAL ÖLDÜRMEZ, SÜRÜNDÜRÜR Başlıklı yazınızda kullandığınız Acıbal kelimesini kullamış olduğumu okur ikazı üzerine fark ettim.
Allah’tan yazıların akışı ve ele alınan konular aynı değil. Ancak bazen bir kelime üzerine bir yazı bina edilebiliyor. O kelimeyi sizin kullandığınızı bilseydi, yine kullanırdım ancak mutlak isminizi zikrederdim. Her ne kadar tahsil hayatımda kopya konusunda hayli yol almış olsam da inanmanızı dilerim ki, bahis konusu yazınızı on dakika önce okudum. Buda benim eksikliğim tabii ki.Bunu telafi edeceğim.. Zira sizinle konulara aynı şekilde yaklaşmış olmak ve aynı pencereden bakmak benim için güzel . Yanlış düşünmenizi istemediğim için size seslenmek istedim. Selam ve Saygılarımla