featured

HANGİ TOPÇU DOĞRU SÖYLÜYOR?

 

Değerli okurlar, savaşın şokunu atlatamadan kar geri geldi. 4 gün boyunca ülkenin hemen hemen tüm bölgelerinde yoğun kar yağışı görüldü. Asıl sıkıntı yine istanbul’da yaşandı. Neyse ki, 1987 Mart ayındaki seviyeye ulaşmadan kenti terk etti.

SEFERLERİ İPTAL ET, RAHAT ET…

Ocak ayındaki kardan ders(!) çıkarılmış olunmalı ki, bu kez tedbirler önceden alındı. Sektöre bakıldığında, yolları temizlemek, apronu açık tutmak gibi gereksiz(!) işlerle uğraşmak yerine, uçuşlar iptal edilerek soruna kalıcı ve kesin çözüm bulundu ! Teknolojinin bu kadar geliştiği bir dönemde, tarifeyi olabildiğince küçük rötarlarla realize etmek dururken seferleri iptal ederek sağlamcı davranmak nasıl bir aklın ürünüdür acaba? Özellikle orta Avrupa’da, baltık ve İskandinav ülkelerinde, kuzey Amerika’da, Kanada’da bizden çok daha ağır ve uzun süreli kar yağışları yaşanıyor. Ama bizdeki gibi, neredeyse havalimanlarının kapatılması anlamına gelecek sefer iptalleri söz konusu olmuyor. Diyeceksiniz ki, seferler yapılsa idi, yolcular havalimanlarına nasıl ulaşabilecekti? Doğru… Metrosuz havalimanı yaparsan kaçınılmaz olarak seferleri iptal edersin. Ekonomik olarak krizde bulunan bir ülkenin bu nedenle yaşadığı ciddi kayıpları da gözardı etmememiz gerekir. Sonuçta “şu okullar olmasa maarifi ne güzel idare ederdim.” diyen anlayış ile, kar yağdı diye seferleri iptal edip “aman kafamız rahat olsun” yaklaşımı arasında bir fark yok aslında…

BALIK HAFIZALI TOPLUM…

Her kar yağdığında yeni klasiğimiz olarak İstanbul havalimanının yeri gündeme geliyor. Eleştiriler haklı mı, bence sonuna kadar haklı. Doğayı katlederek, hava şartlarının en ağır olduğu bir bölgeye havalimanı yaparsan sonucun bu olacağı belliydi. Bilim insanları, ilgili uzmanlar yıllar boyunca dil döktüler, kimse dinlemedi. Hatta “Alamanlar bizi kıskandığı için” bu kampanyaların yürütüldüğü söylendi ! O dönem 3. Havalimanına sahip çıkanlardan biri de THY Yönetim Kurulu Başkanlığı koltuğunu işgal eden bay Hamdi Topçu idi… Hani 2-3 yıldır her kar yağdığında, fırtına çıktığında seferler iptal edildiğinde “3. Havalimanına karşı nasıl kahramanca karşı durduğu” anlatılan bay Hamdi… Hani eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a Atatürk Havalimanının büyütülmesini öneren hatta proje sunan ama kabul ettiremeyen  bay Hamdi…

Balık hafızalı bir toplumuz, Geçtim 50 sene öncesini 5-6 sene öncesini bile unutuyoruz. İşte toplumun bu özelliğini bilenler  uygun zemin bulduklarında “herkesi kör, alemi sersem” sananlar geçmişte söylediklerini, yaptıklarını unuturlar ve ne kadar doğru ve dürüst oldukları iddiası ile ortaya çıkarlar. 

TOPÇU’DAN 3. HAVALİMANI GÜZELLEMELERİ

Şimdi gelelim Topçu beyin 3. Havalimanı güzellemelerine…

6 Eylül 2012 tarihinde Zaman gazetesinde yer alan habere bakalım önce:

“Dünya genelindeki ekonomik daralma sebebiyle büyük Gövdeli jumbo jetlerin alınması projesini kısa vadede gündeminden çıkaran Thy yönetimi, bu ay sonunda ihaleye çıkacak 3. havalimanı için çalışma başlattı. Zaman’a açıklamalarda bulunan Thy Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, Atatürk Havalimanı’ndaki yoğunluk ve kapasitenin yetersizliği nedeniyle jumbo jet alımını gündemlerinden çıkardıklarını ifade ederek, 3-4 yıl sonra hizmete açılacak 3. havalimanında A 380 veya B 747 tipi uçaklarla da uçuş düzenlemek istediklerini söyledi.”

xxxxxxx

18 Şubat 2013 günü TV kanalı TRT Haber’e çıkıp mıhlama yapan ve baba mesleğinin fırıncılık olduğunu söyleyen Hamdi Topçu, beyaz ekmekten çekilen ruseymi maddesinin önemine değinerek “Beyaz ekmek insan sağlığını tehdit eder hale geldi. Tam buğday ekmek kullanımı yerleşirse sosyal güvenlik bütçesindeki tedavi masrafları azalacaktır” demiş. Bay Topçu fırıncılık ve sağlıklı beslenme birikimini konuşturduktan sonra İstanbul’un havalimanında küçük, kapasitede büyük olduğunu ve 10 bin kilometrelik havalimanını İstanbul’a yetmediğini belirterek “Yeni yapılacak havalimanı 80 bin metrekare alanda, 150 milyon yolcu kapasitesi ve 6 uçak pisti ile dünyanın en büyük havalimanı olacaktır. Mayıs ayında ihaleye açılıyor” diye eklemiş. 

xxxxx

3. Havalimanı fikrini o kadar içselleştirmiş ki, 13 Mayıs 2013 günü NTV’ye verdiği demeçte dünyanın en büyük havalimanı olacak İstanbul’daki 3. havalimanında THY’ye özel terminal istediklerini ve bununla ilgili toplantı yapacaklarını söylemiş.

xxxxx

24 Mayıs 2013 günü Samanyolu TV’ye açıklamalarda bulunmuş ve “Atatürk Havalimanı yoğunluk açısından Avrupa’nın en önemli havalimanlarından birisi. Ama metrekare olarak ihtiyacı karşılamıyor. Hızlı bir şekilde yeni bir havalimanına ihtiyaç var. Ama bu yeni havalimanının yapılmasına 4-5 yıl var. Ulaştırma Bakanlığı elinden geleni yapıyor.” demiş.

xxxxx

12 Şubat 2014 günü Türkiye gazetesine konuşmuş bay Hamdi:” Önümüzdeki yıllarda hem yabancı havayolu şirketlerinin hem THY ve Türk sivil havacılık şirketlerinin gelişimiyle İstanbul’un merkez olma özelliği daha da gelişecek. İhtiyaçlar daha da artacak. Hem Türkiye’ye hem bölgeye hizmet verecek büyük bir havaalanının olması hepimizin yararınadır”. Topçu, havalimanı yapımına ilişkin olumsuz ÇED raporuyla ilgili olarak ise, zaten inşaat çalışmalarına engel olmadığını kaydederek hukuka saygısını da ortaya koymuş !

xxxxx

27 Şubat 2014 günü ise THY deyince olmazsa olmazımız, havacılık otoritesi gazeteci Hakan Çelik’in programına konuk olmuş. “”THY açısından cevap verecek olursak AHL 10 kilometrekareye oturmuş Avrupa’nın en yoğun 4 havalimanından biri ancak fiziki olarak küçük bir havalimanı. Avrupa’da 15-60 kilometre arasında değişiyor. İlk 4’teyiz ve 10 km2’lik havaalanı bize yetmiyor. Olağanüstü performans göstererek bugünü götürüyoruz.” demiş ve esas bombayı patlatmış: “Belki iyileşecek noktalarla kapasite artırılabilir ancak sürdürülebilir değil. “ Hani bugün “Atatürk Havalimanı büyütülse idi, uzun yıllar hizmet ederdi” diyen Hamdi bey 2014’de, yapılacak revizyonun bir işe yaramayacağını iddia etmiş. Dönüşün derecesini siz belirleyin, 180 mi yoksa 179 derece mi? Kesmemiş, illa da yeni havalimanı demiş: ” Ama biz Avrupa yakasındaki bir havalimanının bizim için elzem olduğunu yapılması gerektiğini ilgili kurumlara beyan ettik. Şu anda ihaleyi alan şirketlerden isteklerimiz var onları görüşüyoruz. 2017 yılında hizmete gireceğini düşünüyoruz.”

xxxxx

16 Temmuz 2014’de Londra’da Anadolu Ajansına yaptığı açıklamada “İstanbul’a 10 kilometrekarelik bir havaalanının hizmet vermesinin uzun vadede düşünülemeyeceğini söyleyen Hamdi Topçu, “Bunu gören hükümetimiz 29 Ekim 2017’de açılışını yapmak üzere bir havalimanı yapma kararı aldı. Bu havaalanı İstanbul’a ve Türkiyemiz’e değer katacaktır. Bu havaalanının bir an önce faaliyete geçmesini biz de arzu ediyoruz. Atatürk Havalimanı kapasiteyi karşılamaktan çok uzak bir duruma geldi” diye konuşmuş. 

xxxxx

6 Ocak 2015’de AA Finans Masasına konuk olan Topçu, 2017 yılında açılacak 3. Havalimanı’nı beklediklerini ve bu havaalanının THY’nin hem rekabet gücüne hem de İstanbul’un hub olmasına büyük üstünlük sağlayacağını söylemiş.

xxxxx

Genel Kurul yaklaşırken Atatürk Havalimanı aleyhindeki, 3. Havalimanı güzellemelerini keskinleştirmiş, 1 Mart 2015 de yaptığı konuşmada: “Atatürk Havalimanı yetersiz gelmeye başladı. Türkiye, 500 milyar dolar ihracat yapan bir merkez olmayı hedefliyor. Böyle bir iddiamız varken, böyle bir havalimanı olması bizim dezavantajımızdır. Yeni havalimanı yapılınca Atatürk Havalimanı kapanacak.” Demiş. Ancak kendisini bekleyen sondan kurtulamamış ve 6 Nisan 2015 günü THY’deki görevinden alınmıştı.

İşte dün öyle bugün böyle… Şimdi bunları okuyunca insan düşünmeden edemiyor? Hangi Topçu doğru söylüyor? 2010-2015 arasında THY Yönetim Kurulu Başkanı iken Atatürk Havalimanını havacılığın ve THY’nin önünde takoz gören, 3. Havalimanını kurtarıcı olarak sonuna kadar destekleyen ve hacı bekler gibi bekleyen bay Hamdi mi yoksa görevden alındıktan sonra son 2-3 yıldır “3. Havalimanına gerek yoktu, birkaç milyar dolarlık yatırımla Atatürk Havalimanını büyütüp yıllarca kullanabilirdik.” diyen bay Topçu mu?

Şu sektörde olup bitenlere, yazılıp söylenenlere bakıyorum da aklıma hep Murathan Mungan’ın o sözü geliyor: “Bu ülkede her şey olabilirsiniz ama bir tek rezil olamazsınız”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. 3 yıl önce

    Nasıl da dönmüş ama. Bizim muhalif basın bu adamı neredeyse kahraman ilan edeceklerdi.

    Cevapla
  2. 3 yıl önce

    Hamdinin yalakaları ona Fırıncı denilmesinden çok rahatsız oluyorlardı. Al işt,e kendi beyanı ile fırıncı Hamdi. Bravo yazar fena kapak yapmışsın.

    Cevapla
  3. 3 yıl önce

    Size yüzde yüz katılıyorum. Tebrik ederim bu kadar mı güzel gerçekler dile getirilir.

    Cevapla