Cumhurbaşkanı Erdoğan, Roma’da G20 Liderler Zirvesi’nin yapıldığı kongre merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Biden ile yaptığı görüşmeye dair de bilgi verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi’nin yapıldığı Nuvola Kongre Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Türkiye’nin küresel dalgalanmaların kendi vatandaşlarına olan etkilerini en az düzeyde yansıtan ülkelerden olduğunu öne sürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Biden ile yaptığı görüşmeye dair de bilgi verdi.
İtalya’nın ev sahipliğinde yapılan G20 Liderler Zirvesi’nin gerçekleştiği kongre merkezinde konuşan Erdoğan, salgının olumsuzluklarının hissedilmeye devam ettiği bir dönemde sıkıntıları bertaraf edecek, ekonomilerin dayanıklılığını artıracak politikaları ele aldıklarını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Küresel ekonomi, 2021 yılında toparlanmaya başlasa da ekonomilerimiz halen ciddi meydan okumalarla karşı karşıya bulunuyor. Özellikle emtia fiyatlarında ve borçluluk oranlarında tarihi seviyelere varan artışlar yaşanıyor. Küresel enflasyon baskısı, gelişmişlik düzeyi ne olursa olsun tüm ekonomileri derinden sarsıyor. Uluslararası kuruluşların raporları, bu enflasyon baskısının bir süre daha devam edeceğine işaret ediyor. Tedarik zincirinde meydana gelen kırılmaların olumsuz yansımalarını ise boş kalan market rafları ve uzayan benzin kuyruklarında zaten görüyoruz.
Geçtiğimiz yılı yüzde 1,8 büyümeyle tamamlayan bu yılı da yüzde 9 civarında büyümeyle kapatma yolunda ilerleyen bir ülke olarak, tüm bu gelişmeleri biz de yakından takip ediyoruz. Türkiye, küresel dalgalanmaların, kendi vatandaşlarına olan etkilerini en az düzeyde yansıtan bir ülkedir. Salgının ilk günlerinden itibaren hayata geçirdiğimiz destek ve teşvik paketleriyle halkımızın tüm kesimlerinin yanında olduk.
Küresel finans sisteminin kontrolünü elinde bulunduran kuruluşların hiçbir makul ekonomik gerekçesi olmayan siyasi amaçlı manipülasyonlara alet olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Aksi takdirde özellikle bizim gibi ekonomik büyüme potansiyeli yüksek olan ülkelerin, uluslararası kuruluşların işleyişine ve niyetlerine dair şüphelerin artacağını belirtmek istiyorum.”
BIDEN GÖRÜŞMESİ VE F-16 KONUSU
ABD Başkanı Joe Biden’la yaptığı görüşmeden bahseden Erdoğan şunları söyledi:
“Hazine, Maliye Bakanlığı, gerekse ABD’nın Hazine, Maliye Bakanlığı, aynı şekilde Dışişleri Bakanlarımızın birbiriyle daha sıkı görüşmelerinin gereğini vurguladık. ABD Başkanı Biden’la geçekleşen görüşmemiz dar kapsamlıydı. F-35’ten kaynaklanan 1,4 milyar dolar bir ödememiz var ve bu ödemeden hareketle bu süreci nasıl iyi bir konuma taşırız, bu görüşmede bunun üzerinde durduk. Elimizdeki F-16’ların modernizasyonu ve yeni F-16 verilmesi gündeme geldi. Savunma bakanlarımız süreci takip ediyorlar. Biden’ın olumlu yaklaşımını gördüm.
TURKOVAC ÇALIŞMALARI
Erdoğan, bir tarafta yüz milyonlarca insanın henüz ilk doz koronavirüs aşısına ulaşamadığını ancak diğer tarafta turizm amaçlı uzay seyahatleri için 100 milyonlarca dolar harcanadığını söyleyerek “Bir tarafta yoksulluğun olduğu, diğer tarafta lüksün ve şatafatın hüküm sürdüğü bu adaletsiz düzenin daha fazla devam etmesi mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.
“Aşı milliyetçiliğinin farklı yöntemlerle halen sürdürülmesi, DSÖ tarafından tanınan aşıların özellikle uluslararası arenada ayrımcılığa tabi tutulması kabul edilemez.” diyen Erdoğan, “Türkiye olarak kendi geliştirdiğimiz aşımız TURKOVAC ile ilgili çalışmalarımızı insan odaklı bir yaklaşımla yürütüyoruz. Klinik deneylerinin son aşamasına geldiğimiz yerli aşımızı inşallah vatandaşlarımızla birlikte tüm insanlığın istifadesine sunacağız.” ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN BİR KEZ DAHA GÖÇ KONUSUNU GÜNDEME GETİRDİ
Paris İklim Anlaşması’nın Türkiye tarafından kabul edildiğini belirten Erdoğan, “Bu çerçevede 2053 net sıfır emisyon niyet beyanımızı G20 liderleriyle paylaştık, hazırlayacağımız eylem planlarıyla bu alanda Türkiye’ye ve uluslararası camiaya katkılarımızı sunacağız. Bu süreçte küresel bir mücadele olan iklim değişikliğinde ülkeler eşit bir konumda bulunmuyor. Daha önce de ifade ettiğimiz üzere, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki yük paylaşımının adil bir şekilde yapılması önemlidir.” dedi.
Göç meselesini de bir kez daha dile getiren Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
“Dünyanın çevreyi en fazla kirleten ülkelerinin düzensiz göçle mücadeleye harcadığı miktara bir bakın, bu rakam iklim değişikliğiyle mücadeleye ayırdıkları meblağdan yaklaşık 2 kat daha fazladır. Karşımızdaki bu çarpık tablo gerçekten utanç vericidir. Benzer tutarsızlıklar terörle mücadeleden insani yardımlara kadar birçok alanda yaşanmaktadır. Bu meselelerde, gelişmiş ülkeler sorumluluk almaktan, özellikle maddi olarak üzerlerine düşeni yapmaktan kaçmaktadır.
Halihazırda 3,6 milyonu Suriye’deki savaştan kaçanlar olmak üzere 5 milyona yakın yerlerinden edilmiş insana ev sahipliği yapıyoruz. Afganistan kaynaklı göç yükünü en fazla hisseden ülkelerden biriyiz. Göç krizinin hem insani güvenlik boyutunu hem de göçle mücadelede yalnız bırakılmanın ne demek olduğunu gayet iyi biliyoruz. Ayrıca G20 bünyesinde bu maksatla bir çalışma grubu oluşturulmasını önermiştik. Bu grubun başkanlığına da talibiz. Teklifimizi hem ikili görüşmelerimizde hem de bugünkü oturumumuzda tekrarlayarak mevkidaşlarımızı bize destek vermeye davet ettik.”
Hani paramızı öyle ya da böyle alacağız diyordun ne oldu? Paramızı,uçaklarımızı vermeyen sayın Biden’in yaklaşımlarını olumlu görmeye devam edin, abd,avrupa,rusya aleyhimize ne varsa yaptı,hala yapıyor,alenen teröristleri destekliyor,kolluyor biz hala süreç inanıyorum ki böyle devam etmeyecektir diyoruz. Biz onlar aleyhine bir oluşumu desteklesek bize gün yüzü göstermezler biz sadece konuşuyoruz ne ambargo ne vize ne ticari ilişkileri askıya alma gibi hiçbir sert tepkiyi veremiyoruz, kötü ülke yönetimi,verilen yanlış kararlar,alınan borç ve kredileri sürekli betona,yandaşa,gösterişe,lükse harcadığımız için ciddi ekonomik sorunlar yaşıyoruz,millet 40 yıl ağır borca sokuldu,adamların parasına,icatlarına,yatırımcısına herşeyine muhtaç hale geldik hal böyle olunca da tepki veremeden hep umarak,inanarak hareket etmek zorundayız, göç konusunda da avrupa’dan para gelir umuduyla ellerimiz kovuşturarak onları ülkemize aldık yardım etmek geleneklerimizde var diye de göz boyadık orada da bize dümen yaptılar, ülke sorunları yetmezmiş gibi bir de milyonlarca ne idüğü belirsiz,ülkemiz aleyhine olan oluşumları destekleyen suriye’nin insanlarını,afganları,afrikalıları ülkemize doldurduk,besliyoruz,hastanelerde bedava bakıyoruz,okullarda sınavsız eğitiyoruz, ne asayiş kaldı ne huzur,kendimiz ettik kendimiz bulduk, yazık…