featured

B777 uçaklarının kanat uçlarında neden winglet yok?

Boeing 777, popüler çift motorlu geniş gövdeli uzun mesafeli bir yolcu uçağıdır. Haziran 1995’te United Airlines lansmanından bu yana Boeing, değişik varyantlarda 1.600’den fazla uçağı teslim etti. Boeing şu anda 777X olarak bilinen yeni nesil bir Triple Seven-Üçlü Yedi’ serisini geliştiriyor. Diğer bazı Boeing tasarımlarının aksine, 777 ailesine ait uçakların kanat uçlarında winglet bulunmaz. Peki, neden böyle?

Wingletler hangi amaca hizmet eder?

Ticari havacılık gibi maliyet odaklı bir endüstride, kanatçıklar havayolları için para tasarrufu sağlayan kullanışlı bir araçtır. Bir uçağın kanat uçlarının bu uzantıları, kanadın havayı keserken neden olduğu aerodinamik geri sürükleme (DRAG) miktarını azaltır. Bu geri sürükleme, tipik olarak bir uçağın kanat uçlarının uçuş sırasında yarattığı girdaplar nedeniyle oluşur.

Wingletler, bu girdapların boyutunu ve geri sürükleme miktarını azaltmaya yardımcı olur. Bu, yakıt verimliliğini artırarak menzili uzatması açısından yararlı bir zincirleme etki yapar. Ayrıca, daha az yakıt tüketmek, havayolları için tasarruf da sağlar. Wingletler, Eğimli (Canted), Harmanlanmış-Karışık (Blended), Köpekbalığı (Sharklet) ve Çatallı Pala (Split Scimitar) gibi isimler altında olmak üzere birkaç farklı tasarıma sahiptir .

777’nin winglet denilen kanat ucu uzantılarına sahip olmamasının bir nedeni, uçağın operasyonel sınırları. Uçağın 777-200LR ve -300ER varyantları 64,8 metre kanat açıklığına sahip. Bu, ICAO’nun havaalanı kodu “E” için üst sınırın biraz altında.

Bu kategori için üst sınır 65 metredir, winglet eklenirse bu sınır aşılır. Bu, uçağın havaalanı “F” kodu altında sınıflandırılmasına neden olacaktı. Bu sınıflandırma, Airbus A380 ve Boeing 747 gibi daha büyük uçaklarla aynı olduğu için çok yönlülüğünü sınırlayacaktı. Üreticiler ayrıca wingletlerin uçağa verdiği ilave ağırlığı da göz önünde bulundurmak zorunda.

Ayrıca, 777F gibi daha sonraki tasarımlar, eğimli kanat uçlarına sahiptir. Kanatların ucundaki bu profil değişikliği, wingletlere benzer verimlilik avantajları sunar. Bu değişiklik kanat uçlarına winglet takılmasına çok ihtiyaç bırakmadı. 747-8, 777X ve 787 ‘Dreamliner’ uçaklarında da benzer eğimli kanat ucu tasarımları bulunuyor.

Geleceğe baktığımızda, yaklaşan Boeing 777X serisi, öncekilere göre çeşitli teknolojik gelişmelere sahip olacak. Bu fütüristik gelişmelerden biri katlanır wingletler olacak. Boeing, bu teknolojiyi ticari bir uçakta kullanan ilk üretici olmaya hazırlanıyor. Bununla birlikte, ilginç bir şekilde, Avrupalı ​​rakibi Airbus da 2014 yılında benzer bir sistemin patentini aldı .

Boeing 777X’in katlanır wingletleri operatörlere ek avantajlar sunacak. Bunun nedeni, normalde 71 metrelik kanat açıklığının, ICAO’nun yukarıda bahsedilen havaalanı “F” kodu kapsamına girecek kadar geniş olması. Bununla birlikte, kanat uçlarını aşağıdan yukarı doğru katlayarak 64,8 m’ye düşürüyor.

Önceki 777 varyantları gibi, 777X’in havaalanı kodu “E” altında sınıflandırılabilecek. Bu nedenle 777X, bu özelliği ile çok çeşitli havaalanlarına uçurabilecek. Ayrıca, eski 777’lerle aynı kategoriyi paylaştığı için, bu, varyantlar arasında değişim açısından da esneklik sağlayacaktır.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 4 yıl önce

    Raked wingtip de winglet gibi drag ı azaltan bir etkendir, bunu yapma biçimi degisiktir sadece . p8 poseidonlar bir 737ng varyantı olmasına rağmen raked wingtip ile donatılmıştır örnek olarak. Bence görsel olarak göze daha çok hitap ediyor.

    Cevapla
  2. Bilgilendirici bir yazı olmuş, benzerlerini de görebilmek ümidiyle…

    Cevapla