Türkiye ile AB arasında, 26 Mart’ta Varna’da gerçekleşecek olan zirve toplantısı, Türk vatandaşlarının Avrupa’ya vizesiz seyahat hayallerini de yeniden yeşertti. Ancak AB Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Christian Berger ‘vizesiz seyahatin hemen gerçekleşmesinin mümkün olmayabileceği uyarısını yaptı. Berger, terörle mücadele konusunda ise PKK’nın ”AB terör listesinde olduğunu’ vurguladı, ‘Eğer bir örgüt terör listesinde alınıyorsa bu örgütle bağlı her husus da terörle bağlantılı kabul edilmeli. Bu, örgütün bayrağını ve düzenlediği gösterili de içerir.” dedi.
Büyükelçi Berger, Türkiye ile AB arasında, halen müzakere edilmekte olan gümrük birliği anlaşmasının gerçekleşmesi halinde, Türkiye’nin yılda 12 milyar Euro kar edeceğini, bunun da gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 1.2’sine denk geleceğinini söyledi.
Berger’in açıklamaları,Eskişehir Ticaret Odası başkanı Metin Güler’in onuruna verdiği öğle yemeğinde gerçekleşti.
Güler yemekte üç konu gündeme getirdi;
-AB’nin vize serbestisini bir önce hayata geçirilmesini istedi.
-Türkiye’deki Suriyelilere AB yardımının devam etmesini istedi.
-FETÖ, PKK, PYD Terör örgütlerine Avrupa ülkelerinin desteğinin kesilmesini talep etti.
AB Büyükelçisi Berger bu taleplere karşılık şu mesajları verdi;
VİZE SERBESTİSİ
Bir kaç hafta önce AB’ye Türk hükümeti vize serbestisi konusunda bir sunum yaptı. Bunlar Hukuki açıdan karmaşık konular. Şu anda bu öneriler Brüksel’de inceleniyor. Umarım yakın zamanda bu analizlerin sonucunu duyarız. Bu teknik süreci takip eden siyasi bir süreç var. AB komisyonu Türkiye’nin vize serbestisinin tüm şartlarını yerine getirdiğine karar verse bile, hem AB üyesi ülkelerin hem Avrupa parlamentosunun bunu onaylaması gerekiyor. Ben daha önce başka ülkelerle yapılan vize muafiyeti görüşmelerinde çalışmıştım. Teknik ve onay süreci birkaç yıl sürmüştü. En basit ticaret anlaşmasının önce üye devletler ve sonra Avrupa Parlamentosunca onaylanması bile bir kaç yıl sürebiliyor. Tabi AB ülkeleri ve parlamentonun bunu öncelik olarak belirlemesi halinde işlerin biraz hızlanması söz konusu olabilir.
TÜRKİYE GÜMRÜK BİRLİĞİ GÜNCELLEMESİNDEN KAR EDER
Gümrük Birliği üyelik açısından önemli bir konu. Kapsamının genişlemesi şu anda gündemde.
Avrupa komisyonu bu konuda üye ülkelerden Türkiye ile müzakere yetkisini tanınması için teklifte bulundu. Gümrük birliği güncellemesi ie tarım ürünleri için de serbest dolaşım gelecek. Bunun içeriğine dair değerlendirme, her iki taraf için önemli kar sağlayacağı yolunda. Hesaplamalara göre bu gerçekleşirse Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasılası yüzde 1.2 oranında artacak. Bu da yıllık 12 milyar Euro artış anlamına geliyor. Milyara çıkacak… Bu konu Avrupa Birliği için de avantaj sağlayacak.
TERÖRLE MÜCADELE
Vize serbestisi kapsamında görüşülen konulardan biri de terörle mücadele.
Yetkili Türk makamlarının terörle mücadelesini sekteye uğratmak istemiyoruz. Ama Türkiye’nin pratikte belli standartlara uyması gerekiyor. PKK, AB terör listesinde yer alıyor. Geçtiğimiz haftalarda bu kanunların tüm devletlere uyuması için harekete geçildi.
Eğer bir örgüt terör listesinde alınıyorsa, bu örgütle bağlı her hususun da alınması anlamına geliyor. Bu, terör örgütünün bayrağını ve gösterisini de içerir.
Bu bahsettiğimiz konuların hepsi 26 Mart’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AB yetkilileri arasında Varna’da yapılacak liderler toplantısında ele alınacak.
Aleyhimize ne varsa yapan,koruyan,besleyen ülke vatandaşlarını kimlikle veya vizesiz niye ülkemize sokuyoruz,vergi vermeden gayrimenkul almalarına izin veriyoruz,ihaleleri onlara veriyoruz,icatlarını tonla para saçıp alıyor onlarla birbirimize hava atıyoruz,niye? Onların turistine,parasına,icadına muhtaç olduğumuz için. İyi,peki ülkemizi yönetenler neden ekonomimiz şöyle iyi böyle güzel diyorlar o zaman? Milleti kandırmak için mi? Biz onların ülkelerine kimlikle gidip gayrimenkul alabiliyor muyuz? Hayır. Öyleyse nerede eşitlik? Biz,farz edelim bu ülkeler aleyhine çalışan örgütlere yardım etsek onlar turistlerini bize yollar mı,bizimle ticaret yaparlar mı ? Tabii ki hayır. Peki biz niye ihaleleri onlara veriyoruz,icatlarını alıyoruz? Biz bu kadar mı onursuz,haysiyetsiz,herşeyi para olan milletiz? Vize de ayrı problem, vize alırken bütün özel,ailevi,ticari bilgilerimizi,parmak izimizi hatta göz retina örneğini bile veriyoruz,adamlar bunlarla kendilerine data base oluşturuyorlar hem konsolosluklara hem ortakları aracı kurumlara bir sürü de para ödüyoruz vize alamayınca o paraları geri de alamıyoruz. Biz kendi ülkemizde sahipsiz,kimsesiz kalmışız,hakkımızı arayan yok,bizi yönetenler ancak kendilerine,ailelerine ve eşraflarına ömürboyu diplomatik pasaport alma hakkı kanununu çıkarsınlar,kendi ülkesinde hakkı yenen,ezilen,horlanan,soyulan vatandaşlarını düşünen yok onlar yeter ki gelire göre en pahalı arabaya binip,benzin alıp,elektrik,doğalgaz,yiyecekleri tüketsinler,vergilerini ödesinler o vergilerle de devleti yönetenler lüks,şatafat,gösteriş dolu hayat yaşasınlar,necip milletimiz de bunlara oy vermeye devam etsinler !