Son birkaç yılda, Avrupalı hava yolu şirketleri Çin’e olan doğrudan uçuşlarını önemli ölçüde azalttı. Finnair, 2019 yılında Helsinki’den Çin’e haftada 42 doğrudan uçuş yaparken, 2024 itibarıyla bu sayı yalnızca üçe düşmüş durumda. Virgin Atlantic ve SAS Scandinavian Airlines ise Çin pazarından tamamen çekildi. British Airways, Lufthansa ve LOT Polish Airlines gibi diğer büyük Avrupalı hava yolları da Çin’e yapılan uçuşlarını azaltarak benzer bir eğilim gösteriyor.
Rusya Hava Sahasının Kapatılması ve Yükselen Maliyetler
Bu kesintilerde en büyük etkenlerden biri, Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgali sonrasında Rus hava sahasının Avrupa uçaklarına kapanması oldu. Bu durum, Çin gibi Uzak Doğu destinasyonlarına yönelik uçuş sürelerinin %10 ila %40 arasında uzamasına neden oldu ve dolayısıyla yakıt ve mürettebat maliyetlerini artırdı. Yakıt maliyetleri bir havayolu şirketinin operasyonel giderlerinin %25’ini oluştururken, uçuş süresinin uzaması mürettebat değişikliklerini de zorunlu kılarak şirketlerin maliyetlerini daha da yükseltti.
Düşen Talep ve Çin Ekonomisindeki Yavaşlama
Çin ekonomisindeki yavaşlamanın yanı sıra, ülkede yurtdışına yönelik talebin azaldığı görülüyor. Resmi verilere göre, Çin’e gelen yabancı ziyaretçi sayısı pandemi öncesindeki 49,1 milyondan bu yılın temmuz ayına kadar yalnızca 17,25 milyona düştü. Ekonomik ilişkilerdeki gerginlik ve Çin’in yavaşlayan ekonomisi, Avrupalı şirketlerin Çin’e olan talep projeksiyonlarını düşürmesine neden oluyor.
Çinli Havayolu Şirketlerinin Rekabet Avantajı
Çinli havayolu şirketleri ise Rusya hava sahasını kullanabildikleri için Avrupa-Çin arasındaki uçuşlarda daha kısa rotalarla rekabet avantajı elde etmiş durumda. Bu yıl Avrupa-Çin uçuşlarının %82’si Çinli havayolları tarafından gerçekleştiriliyor. Ayrıca Çinli şirketler, bu kış sezonunda Avrupa’ya 18 yeni rota ekleyerek pazarda güçlü bir konumda kalmaya devam ediyor.
Avrupalı Şirketlerin Stratejik Odağında Değişim
Finnair gibi bazı şirketler Çin pazarında küçülmeye gitse de Asya’daki diğer destinasyonlara, özellikle Tayland’a uçuş sayılarını artırarak alternatif pazar arayışlarına yönelmiş durumda. Çin’in zayıflayan ekonomik ortamı ve Avrupalı markaların rotalarını daha kârlı bölgelere kaydırma stratejisi, Çin’e olan uçuş sayılarının azalmasında etkili olmaya devam ediyor.
