POLİS F.A.: BEN ZOR KULLANMA YETKİMİ AŞMADIM
Sanık F.A. da mütalaaya katılmadığını belirterek şunları söyledi: “Şahsa yapılan ilk zor kullanma esnasında ben olay yerinde bulunmuyordum. Ben odaya girdiğimde şahıs kelepçeli olarak yerde yatıyordu. Ben de şahısa sorduğumda olayları anlattı. Sağlık ekibi fenalaşmasından dolayı değil sakinleşmesinden dolayı çağrılmıştı. Tanık beyanlarında da şahsın uçaktayken bile aykırı davranışları sebebiyle psikyatrist çağrılmış ve şizofren olduğu teşhisi koyulmuş. Bilirkişi raporunda da kamera görüntülerindeki kişilerin tam teşhis edilemediği belirtilmiştir. Ben zor kullanma yetkimi aşmadım. Beraatimi istiyorum.”
Sanık M.U da “Beraatimi talep ediyorum” dedi.
POLİS S.Ö: OLAY TARİHİNDE HASTANEDEYDİM
Diğer polis memuru da S.Ö. de olay tarihinde hastanede olduğunu, görev yerinde döndüğünde yabancı uyruklu kadının yerde kelepçeli yattığını, nabzının da atmadığını gördüğünü söyledi. S.Ö. “Hemen doktora haber verdim. Ambulansla hastaneye giderken, eskortluk ettim. Bu olay nedeniyle psikolojim bozuldu. Maktülün hayatını kurtarmaya yönelik eylemlerde bulundum. Zor kullanma sınırlarını aşmadım. Beraatimi talep ediyorum” diye konuştu.
7 SANIĞIN BERAATLERİNE KARAR VERİLDİ
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıklardan A.Y., U.T.,U.T., Ç.Ç., N.Y., A.E.E. ve M.E.’nin “Zor kullanma sınırlarının aşılması suretiyle ölümle neticelenen yaralanmaya neden olma” suçunu işlediklerine dair kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğini, suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle ayrı ayrı beraatlerine karar verdi.
BİR SANIK HAKKINDAKİ DAVA DÜŞTÜ
Sanık M.K. hakkında da aynı suçtan dava açıldığını ve sanık M.K.’nın 9 Eylül 2017 yılında öldüğünün anlaşıldığını belirten mahkeme heyeti, sanık M.K. hakkındaki davanın düşürülmesine hükmetti.
HAPİS CEZASI PARA CEZASINA ÇEVRİLDİ
Sanıklardan havalimanı doktoru M.Ö. hakkında “Taksirle bir kişinin ölümüne sebebiyet verme” suçundan “iyi hal” indirimi de uygulayarak 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, sanık M.Ö. hakkında verilen hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve yargılama süresince duyduğu pişmanlığı da dikkate alarak 12 bin 100 TL adli para cezasına çevirdi.
Sanık hakkında verilen adli para cezasının 24 ay taksitle ödenmesine hükmeden mahkeme heyeti, taksitlerden birinin ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapsi çevrileceğini belirtti. Öte yandan mahkeme heyeti, sanık M.Ö.’nün hekimlik mesleğinin hak ve yetkisinin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğünü aykırılık sebebiyle suçun işlenmesinden dolayı 3 ay süreyle bu hak ve yetkilerinin kullanmasının yasaklanmasına hükmetti.
4 SANIK, 7,5 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Mahkeme heyeti, diğer sanıklar H.T., M.A., F.A ve S.Ö.’nün “Zor kullanma sınırlarının aşılması suretiyle ölümle neticelenen yaralanmaya neden olma” suçundan “Haksız tahrik” ve “İyi hal” indirimleri de uygulayarak 7 yıl 6’şar ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmetti. Karar oybirliğiyle alındı.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Tracey Lynn Brown isimli ABD vatandaşı kadının, Chicago’ya gitmek üzere Özbekistan’ın başkenti Taşkent’ten THY uçağı ile Atatürk Havaalanı’na geldiği belirtiliyordu. Brown’ın 4 Nisan 2013 sabahı 06.45’te havalimanına indiği, 13 saat boyunca havaalanının dış hatlar geliş terminalinin bulunduğu bölümde beklemeye başladığı belirtilen iddianamede, 21.48 sıralarında Pasaport Kontrol Amirliği’ne ait kısım odasına girdiği, polislerle tartıştığı, ardından da polisler tarafından dışarıya çıkarıldığı belirtiliyordu.
Dışarıya çıkarılan kadının 5 Nisan 2013 sabahı saat 04.00’da geri geldiği, kısım odasının diyalog camından içeri girmeye çalıştığı, bilgisayarlar ve evrakları dağıtmaya başlaması üzerine polisler tarafından durdurulmaya çalışıldığı, bu sırada elindeki makas ile bir polis memurunu kolundan yaraladığı bilgisine yer verilen iddianamede, saldırgan tavırlar sergilemesi nedeni ile kelepçelenerek ön izleme ve sevk odasına götürüldüğü belirtiliyordu.
Maktulün burada kelepçelerinden kurtularak saldırgan tavırlarını sürdürmesi üzerine polisler tarafından yere yatırılarak etkisiz hale getirildiği, polislerin kadının sırtına dizleri baskı uyguladığı belirtilen iddianamede, fenalaşması üzerine ilk müdahalenin havaalanı doktoru tarafından yapıldığı, ardından da hastaneye kaldırıldığı anlatılıyordu.
Kadının hastaneye kaldırıldıktan 13 gün sonra 18 Nisan 2013 tarihinde öldüğü hatırlatılan iddianamede, Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporda, “Kişinin ölümünün, göğüs ve boyun bölgesine uzun süreli bası uygulaması sonucu meydana geldiği” tespitine yer verildiği hatırlatılıyordu. İddianamede, maktulü etkisiz hale getirmek için yüzüstü yere yatırarak sırtına basmak suretiyle nefessiz kalmasına neden olan 12 polis memuru için “Zor kullanma yetkisini aşarak ölüme neden olma” suçundan 12 yıldan 16 yıla, havaalanı doktoru için de, “Taksirle ölüme neden olma” suçundan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları isteniyordu.