Dünyada sayılı uçak bakım ve onarım şirketleri arasında yer alan THY Teknik AŞ, yerli hava araçlarının ve komponentlerinin bakım, onarım, modifikasyon ve tasarım hizmetlerinin yanı sıra yabancı havayolu firmalarına da hizmet sağlıyor.
Dünyada sayılı uçak bakım ve onarım şirketleri arasında yer alan Türk Hava Yolları (THY) Teknik AŞ, yılda 1,1 milyar dolar cirosuyla ekonomiye katkı sağlıyor.
Merkezi İstanbul’da bulunan ve 2006’da kurulan THY Teknik, uluslararası sertifikalara uygun şekilde, yaklaşık 700 uçağın her türlü bakım ve onarımını titizlikle üstleniyor.
İstanbul’da geniş ve dar gövdeli uçaklar için 5 büyük, 1 VIP ve hafif uçaklar hangarı, Ankara’da dar gövdeli uçak hangarı; Aydın’da 1 eğitim uçağı hangarı ile 13 binden fazla Boeing ve Airbus uçak komponentine bakım hizmetlerini sağlayan şirket, senelik 1,1 milyarlık cirosuyla Türk ekonomisine de katkı sunuyor.
THY Teknik AŞ Genel Müdürü Ahmet Karaman, şirketin Atatürk Havalimanı’ndaki Yeni Hangarı’nda yaptığı açıklamada, uçak bakımının havacılık açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Bakımların arıza gidermek için ve planlı olarak iki şekilde yapıldığına dikkati çeken Karaman, “Arıza gidermek için bakım her seferinde de yapılabilir. Onun herhangi bir saati yoktur. Planladığımız yani tarifeli dediğimiz, arıza olmasa da yapılan bakım, sefer arası, ‘overnight’ dediğimiz gece bakımı, haftalık A ile C bakımları olarak böyle gidiyor.” diye konuştu.
Karaman, ana bakımların uçağın yaşına göre yapıldığını, 2 hafta ile 1 ay arasında sürdüğünü belirtti. Uçakta özellikle motorun belirli kısımlarının kritik olduğunu, bunlara “ömürlük malzeme” denildiğini hatırlatarak, “Ömürlük malzemeler ya saatle ya iniş kalkış sayısı ya da tarihe göre takip edilir. Günü geldiği zaman değiştirilir. Arızalanması veya bozuk olması beklenmez.” dedi.
Genel Müdür Karaman, uçağa kuş çarpmasının sıklıkla görüldüğünün belirtilmesi üzerine, bu durumu kaptan pilotun kendilerine rapor ettiğini anlattı.
Karaman, her inişten sonra teknisyenin uçağın her yerini dolaşarak kan izi ile parçalarda eziklikleri kontrol ettiğini, hasar görülmemesi durumunda uçağın sefere verildiğini belirtti.
Kuş çarpması nedeniyle uçakta hasar olması halinde ilgili parçaların tamir edildiğini ifade ederek, “Bu işlemler bir hayli vakit alabilir. İmalatçı firmayla hemen temasa geçilir.” değerlendirmesini yaptı.
“Yıldırım uçağa bir hasar vermez”
THY Teknik AŞ Genel Müdürü Karaman, uçağa yıldırım çarpması durumunda yapılacaklar hakkında da bilgi vererek, sefer sırasında kule görevlilerinin meteorolojik olaylar hakkında pilotları sık sık uyardığını söyledi.
Uçakların belirli bölgelere sokulmamaya çalışıldığını anlatan Karaman, şunları kaydetti:
“İniş ve kalkış sırasında yapılacak bir şey yok. Zaten belirli bir yere ineceksiniz. Meydanın başında bulut varsa da oraya ineceksiniz. Uçağa yıldırım vurabilir. Vurduğu zaman da zaten uçağın kendi koruma sistemi var. Yani yıldırım uçağa bir hasar vermez ama belirli noktalarda, metalin bittiği perçin başlarında bazen yanmalar yapar. Onları açarak, çatlak kontrolü yapmanız gerekir. Tamirini yaparak, gerekirse imalatçıyla temas edeceksiniz. Ayrıca uçağın gövde üstünün de kontrol edilmesi gerekir. Bu çok kolay bir iş değil. Artık yıldırım çarpmalarında uçağı kontrol için yeni bir sistem getiriyoruz. Drone ile kontrol edeceğiz. Otomatik bir sistem getiriyoruz. Uçağın üstüne tırmanmadan, drone göndereceğiz. Hasar varsa bize bildirecek.” ifadelerini kullandı.
Karaman, THY Teknik AŞ’nin Türk firması olarak ekonomiye katkı sunduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Bizim senelik ciromuz 1,1 milyar dolar. Eğer THY Teknik olmasa bu paranın tamamı dışarı gidecek. Tabii ki bunların bir kısmı malzeme ama bu paranın daha çoğu yurt dışına gider. Biz bakım merkeziyiz. Bize gelen herkesin uçağını tamir ederiz. Yaklaşık 35 firmaya hizmet veriyoruz. Şu anda biz 700 uçağa bakıyoruz. THY’nin ise 300 küsur uçağı mevcut. Orta Doğu, Avrupa ve Endonezya’ya kadar hizmet veriyoruz. Havalimanlarının ‘hub’ olması bir etken. Bakım merkezi olarak genelde müşteri uçaklarının büyük bakımlarını Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yapıyoruz.”
Uçak lastiklerinin bakımının da havacılıkta çok önemli olduğunun altını çizen Karaman, sert iniş yapılmadığı, pistte hasarın bulunmadığı durumda aynı lastiklerle 100-150 iniş yapılabileceğini belirtti.
Ahmet Karaman, bazen uçakların pist başından dönebildiğini, bu sırada lastiklerin kesilebildiğini ifade ederek, bu durumda ilk seferden sonra bile lastiğin değiştirildiğini söyledi.
Lastik maliyetlerinin standart olduğuna değinen Karaman, “İmalatçılarla THY’nin anlaşması var. Sadece lastik kısmı için eskisini verir yenisini alırız. Bunun maliyeti bin, bin beş yüz dolar arasında bir miktardır. Fakat jant pahalı bir malzemedir. Uçağına göre 10 bin dolardan, 25-30 bin dolara kadar gider. Neredeyse lüks bir araç kadar maliyeti vardır.” ifadelerini kullandı.