Bilindiği üzere, yeni havalimanı uzun tartışmalar sonucunda bir şekilde açıldı. Açıldı açılmasına da her şeyi tamamlanmış olan tek birim olarak, Yurt Dışı Harç pulu satış ofisini görebildim.
Öncelikle ulaşım konusu çetrefilli bir konu olarak hala karşımızda duruyor.
Tekirdağ , Silivri ve Büyükçekmece’den yeni havalimanına özel araçlarıyla ulaşım sağlayacaklar için kötü bir haber. Her şekilde Otoyol Ücreti ödemek zorundasınız . Yada şehir merkezine giderek U dönüşü yapmanız gerekecek. Dünya da inşaatı yapılan diğer havalimanlarıyla karşılaştırdığımızda da ne yazık ki İstanbul Havalimanı hala hazır değil. Çünkü yabancı ülkelerde havalimanı inşaatlarına başlanmadan önce ulaşım problemleri ortadan kaldırılıyor. Ancak ISL için otoyol gişeleri yapılmış. Minimum 4,25 TL ödeme yapılması gerekiyor .
Havalimanı inşaatı süredursun, hemen girişte devasa bir camii inşaatı var. Diğer birimlerde ki çalışmalar sürmezken camii inşaatında çalışmalar gece de devam ediyor.
Peki ama ibadet edecek kişiler oraya gelmezse camide kim ibadet edecek? Zaten yeteri kadar mescit yapılmış durumda .
İnşaat işçiliği olarak ta pek beğendiğim söylenemez. Dolgu zemin üzerine yapılan yapılarda yer oynamasıyla birlikte yer karoları çatlamaya şimdiden başlamış, çatı akmakta ve tirajı komik bir şekilde kovalarla önlem alınmış.
Engelli vatandaşlar için yapılan yürüme yolu da bir yerde kesiliyor . Lambaların bir çoğu patlak, elektrik kabloları dışarıda ve tehlike saçıyor. Bu durumda herhangi bir yaralanma veya ölümün mes’uliyetini kim alacak? Devasa bir cam örtüsü ile kaplı olan yeni havalimanı, ısınma problemini de nasıl çözeceği ayrı bir muamma.
Herhangi bir sanatsal çizgiye sahip olmayan havalimanında bir soğukluk hakim. Oysaki St. Petersburg , Singapore veya Denver gibi havalimanlarına baktığımızda içerileri adete bir sanat evi.
Yeni havalimanında ilk yerini alan banka Ziraat Bankası. Atatürk Havalimanı’nda olmayan devlet bankası T.C. yazısını kaldırarak şubesini tamamlamış. Ayrıca Araç kiralama şirketlerinden AVIS te yeni havalimanında ki yerini almış durumda.
Türk Hava Yolları ise henüz hiç bir satış birimini ve CIP salonlarını tamamlayamamış. 10 Aralık 2018 de yaptığım ziyaret sonrası daha çok işlerinin olduğunu tespit ettim.
THY ‘nin bir başka havalimanı ortaklığı falan düşünmeden önce bu havalimanında yapması gerekenlere yönelmesi daha doğru olacaktır. Herkese ve her yere eşit mesafede olarak! Ayrıca “EVİNİZE HOŞ GELDİNİZ” yazısı da ilginç. Atatürk Havalimanı da evinizdi!
Gelelim güvenlik kısmına; Öncelikle uçuş güvenliğinden bahsetmek isterim. İlk söyleyeceğim kelime “RİSKLİ”. Metorolojik değerlere baktığımızda ortalama yüz gün fırtına var , kuşların göç yolları üzerinde ve dolgu zemin. Yan rüzgarlar için 05/23 pisti mevcut değil. Ortalama olarak rüzgar şiddeti de 20 knotlarda . Bu yan rüzgarlarda otomatik olarak F/O lar etkisiz kalacak. Uzun kanatlı kuşların göçü sırasında ne yapılacak?
Denildiği gibi göç yollarını değiştirmek için su kanallarının doldurulması ekolojik dengeye nasıl etki edecek? Her iniş uçakla yerin çarpışmasıdır. Bu dolgu zeminin oturması limitlerde mi ? Limitler deyse daha tayyare inmeden nasıl pist çöktü?
Beklemelerde Bulgaristan ve Romanya hava sahalarını kullanmanın bedeli, bilet fiyatlarıyla yolcuya mı fatura edilecek? Fatura demişken de 15 TL ilk yurt dışı çıkış harcının bir başka bir ülkede örneği varsa lütfen söylesin. Vize de almak zorunda kalacağız diye korkuyorum. İnsan kendi ülkesinden yurt duşuna giderken neden ücret ödesin? Yabancıdan al. Ülkemden çıkışta benden neden TOKİ için ücret kesersin?
Sonuç olarak bu havalimanı daha yapım aşamasındayken bile birçok kazaya ve ölüme sebebiyet verdi. Çok korkuyorum, ama ümit ederim ki bundan sonra kimsenin canı yanmaz . Sanıyorum rüzgar güllerini havalimanı etrafına diken yatırımcılar saf değildir. Ve yine tahminlerime göre Atatürk Havalimanı bu rüzgarlardan dolayı açık kalmaya devam edecek gibi görünüyor.
Atatürk Havalimanı restorasyon işlemleri ile hem maddi olarak hemde işlevsellik olarak daha çok amaca hizmet edebilirdi.
Saygılarımla …Emniyetli uçuşlar….
Serdar Başağaoğlu
Öncelikle ulaşım konusu çetrefilli bir konu olarak hala karşımızda duruyor.
Tekirdağ , Silivri ve Büyükçekmece’den yeni havalimanına özel araçlarıyla ulaşım sağlayacaklar için kötü bir haber. Her şekilde Otoyol Ücreti ödemek zorundasınız . Yada şehir merkezine giderek U dönüşü yapmanız gerekecek. Dünya da inşaatı yapılan diğer havalimanlarıyla karşılaştırdığımızda da ne yazık ki İstanbul Havalimanı hala hazır değil. Çünkü yabancı ülkelerde havalimanı inşaatlarına başlanmadan önce ulaşım problemleri ortadan kaldırılıyor. Ancak ISL için otoyol gişeleri yapılmış. Minimum 4,25 TL ödeme yapılması gerekiyor .
Havalimanı inşaatı süredursun, hemen girişte devasa bir camii inşaatı var. Diğer birimlerde ki çalışmalar sürmezken camii inşaatında çalışmalar gece de devam ediyor.
Peki ama ibadet edecek kişiler oraya gelmezse camide kim ibadet edecek? Zaten yeteri kadar mescit yapılmış durumda .
İnşaat işçiliği olarak ta pek beğendiğim söylenemez. Dolgu zemin üzerine yapılan yapılarda yer oynamasıyla birlikte yer karoları çatlamaya şimdiden başlamış, çatı akmakta ve tirajı komik bir şekilde kovalarla önlem alınmış.
Engelli vatandaşlar için yapılan yürüme yolu da bir yerde kesiliyor . Lambaların bir çoğu patlak, elektrik kabloları dışarıda ve tehlike saçıyor. Bu durumda herhangi bir yaralanma veya ölümün mes’uliyetini kim alacak? Devasa bir cam örtüsü ile kaplı olan yeni havalimanı, ısınma problemini de nasıl çözeceği ayrı bir muamma.
Herhangi bir sanatsal çizgiye sahip olmayan havalimanında bir soğukluk hakim. Oysaki St. Petersburg , Singapore veya Denver gibi havalimanlarına baktığımızda içerileri adete bir sanat evi.
Yeni havalimanında ilk yerini alan banka Ziraat Bankası. Atatürk Havalimanı’nda olmayan devlet bankası T.C. yazısını kaldırarak şubesini tamamlamış. Ayrıca Araç kiralama şirketlerinden AVIS te yeni havalimanında ki yerini almış durumda.
Türk Hava Yolları ise henüz hiç bir satış birimini ve CIP salonlarını tamamlayamamış. 10 Aralık 2018 de yaptığım ziyaret sonrası daha çok işlerinin olduğunu tespit ettim.
THY ‘nin bir başka havalimanı ortaklığı falan düşünmeden önce bu havalimanında yapması gerekenlere yönelmesi daha doğru olacaktır. Herkese ve her yere eşit mesafede olarak! Ayrıca “EVİNİZE HOŞ GELDİNİZ” yazısı da ilginç. Atatürk Havalimanı da evinizdi!
Gelelim güvenlik kısmına; Öncelikle uçuş güvenliğinden bahsetmek isterim. İlk söyleyeceğim kelime “RİSKLİ”. Metorolojik değerlere baktığımızda ortalama yüz gün fırtına var , kuşların göç yolları üzerinde ve dolgu zemin. Yan rüzgarlar için 05/23 pisti mevcut değil. Ortalama olarak rüzgar şiddeti de 20 knotlarda . Bu yan rüzgarlarda otomatik olarak F/O lar etkisiz kalacak. Uzun kanatlı kuşların göçü sırasında ne yapılacak?
Denildiği gibi göç yollarını değiştirmek için su kanallarının doldurulması ekolojik dengeye nasıl etki edecek? Her iniş uçakla yerin çarpışmasıdır. Bu dolgu zeminin oturması limitlerde mi ? Limitler deyse daha tayyare inmeden nasıl pist çöktü?
Beklemelerde Bulgaristan ve Romanya hava sahalarını kullanmanın bedeli, bilet fiyatlarıyla yolcuya mı fatura edilecek? Fatura demişken de 15 TL ilk yurt dışı çıkış harcının bir başka bir ülkede örneği varsa lütfen söylesin. Vize de almak zorunda kalacağız diye korkuyorum. İnsan kendi ülkesinden yurt duşuna giderken neden ücret ödesin? Yabancıdan al. Ülkemden çıkışta benden neden TOKİ için ücret kesersin?
Sonuç olarak bu havalimanı daha yapım aşamasındayken bile birçok kazaya ve ölüme sebebiyet verdi. Çok korkuyorum, ama ümit ederim ki bundan sonra kimsenin canı yanmaz . Sanıyorum rüzgar güllerini havalimanı etrafına diken yatırımcılar saf değildir. Ve yine tahminlerime göre Atatürk Havalimanı bu rüzgarlardan dolayı açık kalmaya devam edecek gibi görünüyor.
Atatürk Havalimanı restorasyon işlemleri ile hem maddi olarak hemde işlevsellik olarak daha çok amaca hizmet edebilirdi.
Saygılarımla …Emniyetli uçuşlar….
Serdar Başağaoğlu