Günümüz uçakları genellikle iki ana ve bir burun iniş takımıyla donatılmıştır. Ana iniş takımları kanatların ve uçağın ağırlık merkezinin altında bulunur. Burun iniş takımı ise, kabaca söyleyecek olursam, kokpitin veya kabin ön kısmının altında bulunur. Ana iniş takımları burun iniş takımına göre, önemli ölçüde daha güçlüdür ve iniş sırasında uçağın ağırlığının ve yere temasın birincil kuvvetlerini karşılayacak şekilde tasarlanıp üretilmiştir.
Burun iniş takımı uçağın ağırlığının kabaca %15’ini taşıyabilir ve öncelikle yerde taxi yaparken uçağı yönlendirmek için kullanılır. (Nose Gear Steering System)
Airbus A380 veya Boeing 747 gibi büyük uçaklarda ikiden fazla ana iniş takımı bulunurken çoğu uçakta yalnızca iki ana iniş takımı bulunur. Uçak, neden ağırlık merkezine en yakın olan ana tekerleklerin üzerine inmek zorundadır?
Uçağın ağırlığı, tanımlanmış iniş ağırlığının üzerinde bir ağırlıkla iniş yapılacak olursa, bu durum iniş takımlarına beklenenden daha güçlü bir baskı uygulayabilir. Bunu önlemek için pilotlar acil durumlarda iniş öncesi uçağın ağırlığını azaltmak için yakıt boşaltır veya beklemeye girerek yakıtını yakaraka azaltır. Tanımlanmış azami ağırlığın üzerinde bir ağırlıkla iniş yapılması (Over Weight Landing) uçağın iniş takımlarına, kanatlarına, gövdesine yapısal hasar verebilir. Ayrıca, daha güçlü bir frenleme fren ünitelerinde oluşacak aşırı ısınma frenlerin, lastiklerin tutuşmasına yol açabilir. Acil inişler sırasında havalimanı yangınla mücadele ekiplerinin hazır bulunmasının nedenlerinden biridir.
İniş sırasında pilot, uçağın burnunu yukarıda tutarak (Landing Flare pozisyonu) piste ilk önce ana tekerleklerin temas etmesini ve uçağın yavaşlamasını sağlar. Burun yukarıda olduğu için, burun iniş takımı tekerleklerinden önce ana iniş takımı tekerlekleri piste ilk olarak temas edecektir. Peki, inişte yere ilk olarak burun tekerlekleri değerse ne olur derseniz örneği aşağıda okuyabilirsiniz.
Southwest Airlines Uçuş 345 kazası
Southwest Airlines’ın B737-700 tipi uçak 22 Temmuz 2013 tarihinde New York La Guardia havalimanına inen 345 sefer sayılı uçuşu, ana iniş takım tekerlekleri yerine burun tekerlekleri piste ilk temas ettiğinde nelerin olabileceğinin önemli bir örneğidir.
Uçağın ağırlığını ve yere çarpma kuvvetini taşıyamayan burun iniş takımı kırılarak arkaya doğru katlandı. Yere sürtünen burun alt kısmının çıkardığı kıvılcım yağmuruna rağmen uçakta yangın çıkmadı, ölen de olmadı. Ancak, acil tahliye sırasında 9 yolcu yaralandı, bunların 6’sı hastanede tedaviye alındı.
NTSB tarafından yapılan soruşturma, kaptanın inişten 56 saniye önce flap ayarını 30’dan 40’a aldığını ortaya çıkardı. NTSB ayrıca, bu kaptanının kendisiyle uçan diğer pilotlardan çok sayıda şikâyet aldığını da tespit etti.
Her ne kadar Boeing 737-700, Flaplar 40’a ayarlıyken iniş yapabilse de, flaplara binen yükü azaltarak ömrünü uzattığı için, Flap 30 tercih ediliyor. Flap 40, genel olarak yalnızca kısa pistlerde ve dik yaklaşma zorunda olunan havalimanlarında kullanılıyor.
Southwest Airlines’ın prosedürüne göre, iniş için alçalmada 1000 feet geçilirken stabil bir yaklaşma olmaması durumunda inişin iptal edilmesi, yani pas geçilmesi gerekiyordu. Bu uçak 500 feet’e alçaldığında hâlâ stabil bir yaklaşma görülmemesine rağmen kaptan, şirket prosedürüne uyarak inişi iptal etmek yerine, uçuşu yapan FO’e (PF) uçağı indirmesi talimatını verdi ve bu kırım yaşandı.
Southwest, şirket prosedürlerine uymadığı ve FO’e uçağı indirmesi talimatını verdiği için, kırım yaşayan kaptan pilotu kovdu, FO için daha ileri seviyede eğitim alması talimatı verdi. Olay anında değerinin yaklaşık 15,5 milyon dolar olduğu tahmin edilen uçak, avionics kompartmandaki komponentlerin kırılarak arkaya katlanan burun iniş takımının yol açtığı ciddi hasar nedeniyle kâl edildi. (Hurdaya ayrıldı)
2024 yılının ülkemize ve hepimize sağlık ve mutluluklar getirmesini diliyorum.
Erhan İnanç – 31 Aralık 2023