Avustralya’nın İstanbul Başkonsolosu Tony Huber, Türk Hava Yolları’nın Avustralya’ya yönelik yeni uçuşlarının, iki ülke arasındaki bağları derinleştirmek ve ekonomik ilişkileri genişletmek adına büyük bir fırsat sunduğunu belirtti.
Huber, yaptığı açıklamada, Türk Hava Yolları’nın sunduğu geniş uçuş ağı sayesinde Avustralya ve Türkiye arasında daha fazla turist ve iş insanının seyahat ettiğini ifade etti. Bu doğrudan bağlantıların, ekonomik iş birliğini artırmanın yanı sıra insan-insan ilişkilerini de güçlendirdiğini söyledi.
Yeni Seferler ve Ticari Potansiyel
Türk Hava Yolları, Melbourne’den sonra Sidney’e de seferlere başlayarak Avustralya’daki bağlantılarını genişletti. Huber, bu gelişmenin sadece turizmi değil, ticari iş birliklerini de olumlu yönde etkileyeceğini vurguladı. Türk Hava Yolları’nın, dünyadaki en büyük uçuş ağlarından birine sahip olduğunu belirten Huber, bu durumun Avustralyalı işletmeler için önemli fırsatlar yarattığını söyledi.
Ticaret hacminin halen mütevazı düzeyde olduğuna dikkat çeken Huber, Türkiye ile Avustralya arasındaki yıllık ticaret hacminin 2-3 milyar Avustralya doları civarında olduğunu ve bunun dengeli bir yapıya sahip olduğunu belirtti. Tarım ürünleri ve havacılık gibi sektörlerde artan ticaretin iki ülke arasındaki mesafeye rağmen gelişme kaydettiğini ifade etti.
Hava Kargo ve Lojistik İş Birliği
Türk Hava Yolları’nın kargo taşımacılığında da büyük bir potansiyel sunduğunu dile getiren Huber, Batı Sidney Havalimanı’nın açılmasıyla birlikte hava kargo taşımacılığına olan ilginin daha da artacağını söyledi. Türkiye’nin üretim ve hizmetlerde güçlü bir noktada olduğunu, bu kapasitenin Avustralya ile yeni iş birliklerini mümkün kılabileceğini belirtti.
Eğitim ve Enerji Alanında İş Birliği
Huber, iki ülke arasında eğitim alanında da büyük bir hareketlilik olduğunu söyledi. Türk Hava Yolları’nın doğrudan uçuşlarının başlamasıyla Avustralya’ya giden Türk öğrenci sayısının birkaç yüzden 6-7 bine çıktığını ifade etti. Enerji alanında ise Türkiye’nin doğal gaz boru hatlarıyla stratejik bir konuma sahip olduğunu, Avustralya’nın ise büyük doğalgaz rezervlerine sahip olduğunu belirtti. Teknoloji paylaşımı ve enerji tedarik zincirlerinde ortaklıkların iki ülke için önemli fırsatlar sunduğunu vurguladı.