Değerli Okurlar,
Öncelikle Kaptan Pilot İlçehin Pehlivan’a Allah’tan rahmet, ailesi, sevdikleri ve Türk Hava Yolları ailesine de başsağlığı diliyorum.
Toki Emlak Konut ile THY ortaklığıyla Arnavutköy’de yapılacak olan 12.000 üzerinde konut inşaatının ilk etabı için kura çekimleri yapıldı. Bu projenin 60-70-80 metre karelik dairelerden oluşacağı ve 3000 civarında yönetici olmayan personelinde kura sonucu faydalanacağı ilan edilmişti. Lakin ödeme planlarına ve toplam maliyete bakıldığında kendi personeline ciddi hiçbir avantaj ya da kolaylık sunmayan bu projenin, kura sonucunda hak sahibi olanlar kara kara düşünmeye başladılar. Aylık taksitlerin 145 bin, ara ödemelerin ise toplamda 6.400.000’e ulaştığı bir ödeme planı düşünüldüğünde hak sahiplerinin çoğunun caydırıcı bir tablo ile karşı karşıya olduğunu söyleyebiliriz.
Bu kadar yüksek bir maliyeti, katlanılan zaman ve diğer riskleri göze alamayanlar haklarını emlak sitelerinden devir için ilanlara çıkmaya başlamışlar. Açıkçası böylesi güzel bir projenin çalışanların ücretleri göz önünde bulundurulmadan, bu kadar yüksek faiz ve taksitle olması çok üzücü. Neticede İstanbul gibi konut edinmenin çok zor ve maliyetli olduğu bir şehirde çalışanına sosyal destek projesi olarak sunulan bu çalışmanın özünde çalışanın omzuna bu kadar ağır bir yük getirmesi kabul edilemez.
Zaten aldıkları ücretler yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü altında günden güne eriyor. Neredeyse gıdadan tutunda tüm temel ihtiyaçlara kadar her kalemde ayda birkaç kez zammın bile yadırganmadığı bir ülkeye döndük. Buna müdahale etmeyen, çözüm üretemeyen bir anlayışın konut projesi de vatandaşa yük olmaktan öteye gitmiyor.
THY de artık gelenekselleştirilen TK FEST açılışında beklenen müjdeli kâr payı haberi geldi. Dünden beri çoğu personelden daha önceki kâr payı dağılımlarındaki hilelerden dolayı birçok sorular almaya başladık. Mutlaka ödemenin net mi brüt mü olacağı belirtilmeli ve bordrolara yansıdıktan sonra yüksek gelir vergisinde erimesine müsaade edilmemeli. Çünkü yapılan ödemelerden sonra açıklanan rakam ya da oranlar gerçekte vergi kesintisiyle ücretlere yarı yarıya bile yansımıyor. Çalışanın neredeyse yıl sonundaki toplam vergi kesintisini bile karşılamaz hale geliyor. Bu durumda kâr paylı bir maaş, vergi kesintisiz bir maaşa bile karşılık gelemiyor.
Açıkçası bu yüksek gelir vergisi kesintisine ve sabit ücret sistemine geçişe tüm muhatapların kafa yorması ve acil bir çözüm üretmesi gerekiyor. İstanbul gibi büyük ve yüksek maliyetli bir şehirde yaşayan, ay sonu maaşını öngöremeyen, ne kadar kesintinin, hangi kalem ve oranlarla yapıldığını bilmeden, hesabına yatanla geçinmek zorunda kalan biri, nasıl her ay 145 bin TL ödesin. Bu durum bence ülkemizin giderek büyüyen en büyük sorunlarından biri haline geldi. Yüksek kazançlılardan ve büyük sermaye odaklarından alınmayan oranlarda bu kadar yüksek vergiye ve her kalemde kontrolsüz bir zam yağmuruna maruz kalan vatandaşı ne zaman koruyacaksınız. Sonra başka ülkede iş arayana vatan haini gibi bakıp istifa edenleri ihanet etmiş gibi görseniz ne olur. Bu sistemde, bu muamele ile yaşamak kolay mı? Hemen hemen her kademede baskı ve mobbingin enselerinden eksilmediği bir ortamda çalışanların bu ruh halinden ne bekliyorsunuz.
Ayrıca bu koşullarda gördüğü baskı yetmez gibi sosyal medya hesaplarından beğendiği paylaşımlardan dolayı personelleri odalarına çağırıp şantaj ve tehditler savuranlara, iş akdini feshedenlere ne diyeceğiz. Hiç mi 28 şubatın ikna odalarından utanmadınız? Hiç mi geçmişte inançlarından, yaşam tercihlerinden dolayı yargılanan, cezalandırılan insanlardan ders almadınız? Yıllarca mirasıyla ayakta durduğunuz o acıların ve haksızlıkların yapıldığı zamanlardan ne farkı var bunun. İnsanları makamlarınızdan aldığınız güçle, dayattığınız kurallarla, zorbalıkla yönetmek için yaptığınız her baskı ve tehdit zulümdür. Ama sanırım artık kendi değerlerinizle çelişkilerinizi size güç sarhoşluğunuz çoktan unutturmuş.
Hepinize sağlıklı ve huzurlu haftalar diliyorum…