Değerli okurlarımız;
Malumunuz olduğu üzere yaz aylarında Avşa adasında bulunuyorum. Bu sene Avşa adasında maskeli birçok kişi ile karşılarım diyerek çift maske ile Avşa adasına geçtiğimde gördüğüm manzara ile irkildim diyebilirim. Hiç ama, hiç kimsede maske yoktu. Bu manzaradan sonra biz Türklerin bu virüs olayını hafife aldığımızı bir kez daha anladım. Bu nedenle sonbaharda coronavirüsün veya varyantlarının hızla yayılacağını düşünüyorum, İnşallah yanılırım…
Okuduğum kadarı ile İngiltere bizi yine kırmızı listesine almış. Aslına bakacak olursanız hak etmiyor da değiliz hani… Bu kafayla gidilirse yaz sonu çok fazla vaka ile karşılaşacağımızı ve belki de komple kapanma zorunda kalabileceğimiz ihtimalini yüksek görüyorum.
Tabii ki bu umursamaz yapımız havacılığımızı yeniden zora sokacak ve tam pandemi döneminden kurtuluyoruz derken çok daha kötü günlere doğru gidiyoruz gibi…
Geçen hafta THY yönetimi sürpriz bir karar ile hem THY hem de Teknik AŞ çalışanlarına yetersiz de olsa bir can suyu vererek yavaş yavaş eski günlere döneceğimize yönelik sinyaller vermişti.
Umar ve dilerim ki, Sektörümüz hızla yakaladığı ivme ile hız kesmeden en azından eski, Covid-19 öncesi günlerine dönüş yapar.
Değerli okurlarım;
Yazı arşiviminde gezinirken birkaç yıl önce yazdığım bir yazı gözüme ilişti. Almanya’daki bir uçak mühendisi arkadaşımdan oradaki sendikalar ile görüşerek, benim sıklıkla değindiğim ve olması gereken dediğim, havacılık sektöründeki farklı branşlarda hizmet üreten çalışanların tahsili ve ücretler arasındaki farklılıkları yani iş değerlendirmesini nasıl yapıyorlar diye sormuştum.
Bu arkadaşım bir ay süre ile sendikalarla görüşerek bana edindiği bilgileri yollamış ve ben de bunları yayınlamıştım. Şimdilerde yine aynı fikirdeyim ve sektördeki branşlarda çalışanların aralarında olan ücret farklılıkların değişmemesi görüşündeyim. Yani, bir mesleki grubun diğer gruplara yönelik ekstra farklı menfaatler sağlaması, dengeleri altüst ediyor. Siz, bir dolu iş grubu varken tek bir iş grubuna yönelik iyileştirme yaptığınızda diğer iş gruplarını hiçe saymış olursunuz.
Çünkü Farklı zamanlarda farklı gruplara yapılan iyileştirmeler İŞ DEĞERLENDİRMELERİNİ silip atıyor.
Zamanında UTED olarak verdiğimiz uğraş sonucunda toplu iş sözleşmesi dışında aldığımız ekstra %148 zam işte yine o zamanlar sadece belirli gruplara yönelik yapılan tek taraflı iyileştirmelere karşılık yapılmıştı.
Bu düşüncem, ne derneklerce ne sendikalarca nede işverence maalesef hiç önemsenmiyor. Devamlı değişen şirket yönetimlerinin yanı sıra Hava-İş ve Özçelik İş sendikalarının sektör bilgisi sıfır olunca işte böyle yamalı bohçaya dönen sözleşme taslakları hazırlıyorlar.
Neyse, Almanya’dan bana yollanan bilgileri sizlerle bir kez daha paylaşayım;
Pilotluk Eğitimi;
Genelde Lufthansa ve Air Berlin gibi büyük şirketler, pilotlarını kendileri yetiştiriyorlar. Bunların dışında pilotluk eğitimi veren özel okullar da var. Sıfırdan başlayıp bir B737 / A320 tipi uçakların kokpitine girmek, 70 bin Euro tutuyor. Almanya’da Fachhochschule olarak adlandırılan yüksekokullardan da bazıları, pilotluk eğitimi veriyor, fakat genelde tip eğitimi havayolu şirketlerine kalıyor.
Pilot maaşları brüt olarak yıllık; 36 bin ile 110 bin Euro arası değişiyor. Türkiye’de ise önceden uçuş tazminatlarının tümü vergi dışı sayılırken şimdilerde %70 net olarak yansıyor.
Kabin Memuru Eğitimi;
– Örneğin; Lufthansa’da toplam 1240 Euro tutuyor, fakat 4 taksitte ödeme şansı veriliyor. Eğitim 8 ile 12 hafta arası sürüyor.
Kabin memuru maaşları yıllık olarak brüt 20 bin Euro civarından başlayıp 40 bin Euro ya kadar çıkıyor.
Uçak Teknisyenliği / Uçak Bakım Mühendisliği Eğitimi
Uçak teknisyenliği eğitimlerini Almanya’da genelde Lufthansa Teknik, Air Berlin Teknik gibi şirketler veriyor. Bunların dışında yüksek meslek okullarında da eğitim veriliyor. Eğitim 3,5 yıl sürüyor.
Örneğin ABD kökenli Embry Riddle Üniversitesi’nin Berlin kampüsünde, Uçak Teknisyeni değil, uçak bakımına yoğunlaştırılmış mühendis yetiştiriyorlar. Hatta okula başlayacakların EASA Part 66, B1 ya da B2 lisanslı uçak teknisyeni olmaları avantaj sayılıyor. (Bizim havayolları için biçilmiş kaftan) SHYO’lar bu sisteme uyar mı? Uymaz ve müfredatta farklılık olursa bir iki ders ilavesi yapılamaz mı?
Tecrübeli EASA Part-66 B1 lisanslı teknisyen yıllık brüt olarak 25 bin Euro’dan başlayıp maksimum 77 bin Euro’ya çıkıyor.
Aslında ülkemiz için Embry Riddle Üniversitesi’nin eğitim modeli uygun olabilir. Biz henüz üretim yapan bir ülke değiliz, dolayısı ile ‘’Uçak Bakımı’’nı baz alan bir mühendislik eğitimi, klasikleşmiş tasarıma yönelik teorik eğitime dayalı uçak mühendisliğinden daha uygun olabilir.
Uçak Mühendisliği eğitimi;
Mühendislik eğitimini yüksekokullar veriyor. Yüksekokullar ikiye ayrılıyor;
– Fachhochschule (University of Applied Sciences) dedikleri, daha çok meslek liselerinden ya da meslek eğitiminden gelenlere yönelik.
Normal lise bitirmiş olanların da girme hakkı var, fakat onlardan en az bir yıllık sektörde staj yapmış olmaları, ya da çalışmış olmaları koşulu aranıyor.
Eğitim, içerik olarak uygulamalı eğitime yakın. Var olan bilgileri pratik anlamda kullanmaya yatkın.
– Bir de bildiğimiz İTÜ, ya da ODTÜ gibi üniversiteler var. Daha çok düz/normal liseyi bitirip (bitirme sınavı) vererek (Abitur-Olgunluk) gelenlere hitap ediyor, meslekten gelenlere; genelde ek bir sınav karşılığı eğitim hakkı veriliyor. Son yıllarda bazı üniversitelerde meslek lisesinden gelip, Fachhochschule’de okuma hakkı olanlara sınavsız eğitim hakkı sunulmaya başlandı. Eğitim, daha çok teorik ve araştırmaya dayalı. Formülleri kullanmayı bilmekle kalmayıp, nereden geldiğine kadar inip araştırılıyor.
Birçok üniversitede; öğretim üyesi, başkan olacağı bölümde doktora yapmış olmakla kalmayıp, o sektörde çalışmış olması da gerekiyor. (Bizde ise bir iki kişi hariç sektörel deneyimli doktoralı öğretim üyesi bulmanın yanı sıra “havacılık doktorasına” bile rastlamak büyük şans. Havayolu şirketlerimizde hiç havacılık doktoralı elemana rastlamazken farklı branşlarda “Dr” ünvanlı çalışanlar olabiliyor.
Bizde binalar harika içi ise hoca açısından boş. Sorulunca yüzlerce Üniversitemiz var deniyor. Peki, eğitim dalına göre akademisyen var mı? İlerde o da olacak İnşallah deniyor. İşimiz İnşallah ile Maşallahlara kalmış görünüyor.
Almanya’da uçak mühendislerinin başlangıç maaşları yıllık brüt olarak; 39 bin Euro’dan başlıyor ve kıdeme göre yükseliyor
Bu skalada maaşlardan çok mesleki grupların birbirileri ile olan orantılarına yoğunlaşmak gerekir. (Sendikalara daha detaylı bilgi verebilirim) Konuyu anlamak ve adil bir ücret dağılımı isterlerse(!) faydalı olabilir.
THY düne kadar Avrupa standartlarında pilotuna maaş veriyor da neden diğer branşlarda çalışanlara Türk standartlarını uygun görüyordu anlayan beri gele…
Sakın ola ki, şimdi de pilotlar çıkıp bizim aldığımız parada gözünüz mü var demesin de:) Gözümün olması mevzuubahis bile olamaz. Sorun, tavan/taban ücret uygulamasının orantısal adaletsizliğidir.
Bir ara derneklere ve sendikalara sektördeki mesleki branşların birbirine olan orantısını vereyim dedim, kimseden ses çıkmadı. İLGİNÇ değil mi? Bu dernekler ve sendikalar ne iş yapar inanın ki hala anlamış değilim. Tüm samimiyetimle söylüyorum ki bizdeki sendikalar benim gözümde SIFIR değerinde. Bilimsellikten uzak ve üyesi olan çalışanlarının yaptıkları görevi bile tam olarak anlamış değiller.
Aslında, sendikalar ve işverenler yukarıdaki rakamlardan orantıları çıkarabilir ve o orantılardaki % lere göre tüm mesleki branşlardaki çalışanların haklarını yemeden dağıtımını yapabilirler.
NOT/ Yabancı pilot-teknisyen-mühendis ve kabin memuru ücretleri ile ilgili bilgiler, Almanya’daki sendikalardan alınmış olup birkaç yıl öncesine aittir. Bu rakamlar artmış veya eksilmiş olsa bile iş değerlendirmelerine dokunulmamıştır.