THY'DE İKTİDAR SAVAŞLARI BÖLÜM 3

GÜNDOĞDU’DAN HAVALI ATAMA!
Medyanın ilgisi ve eleştirileri her geçen gün artıyordu. Özellikle, THY’de dinsel referansların giderek öne çıkacağını bekliyor ve hiçbir ayrıntıyı kaçırmıyorlardı. Buna karşı Gündoğdu’dan hamle gecikmedi. THY’ye 1999’da girerek Uluslararası Anlaşmalar Müdürlüğünde uzman olarak görev yapan Gaye Somuncu’yu Halkla İlişkiler Müdürü olarak atadı.
Ertesi gün gazetelerde Gündoğdu ile Somuncu’nun yan yana resimleri “İşte THY’nin yeni sözcüsü” spotları ile verilmişti.
Gaye Somuncu, son derece prezantabl biri olup Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü mezunuydu. Babası Kazova tekstilin sahibiydi. Kazova tekstil, hatırlarsanız bundan 2 yıl kadar önce işçilere borcunu ödemediği bu nedenle de işçilerin atölyelerine el koyduğu haberleri ile basında yer almıştı. Somuncu; prezantabl görüntüsünün ardında, güler yüzlü, havalı ve gösterişli bir genç kadın olarak kısa süre ile de olsa basının ilgisini çekmişti.
Gaye hanım, zaman zaman dini altyapısını göstermeyi de ihmal etmiyordu. Örneğin bir iki kez Aziz Mahmut Hüdai isimli bir din adamının dergâhı ile ilgili mailler atmıştı. Bir süre sonra Müşteri İlişkileri Müdürü olarak atandı. 2007′ yılında ise, THY’den istifa etti.
MAVİ MARMARA’DA BİR THY’Lİ
Kamuoyu, Somuncu adını yıllar sonra tekrar duydu. 2010 Mayıs ayında Gazze’ye yardım adı altında yola çıkan Mavi Marmara gemisinin içindeki 600 yolcudan biri de Somuncu idi. Somuncu, İstanbul’a döndüğünde başından geçenleri TV kanallarına gözyaşları içinde anlatmıştı.
Kısa bir bilgi vererek Somuncu bahsini kapatalım. 2007 yılında Müşteri İlişkileri Müdürü iken istifa eden Somuncu, Saydam PR isimli şirkette işe başladı. İşin garibi, o tarihlerde Saydam PR, THY’nin anlaşmalı İletişim şirketi idi. Ayda 15.000 TL karşılığı PR çalışmaları yapıyordu. “Rızkınız neyse Rabbim onu öyle ya da böyle size verecektir” diyen Somuncu daha sonra Çalık Holding’e Kurumsal iletişim Direktörü olarak geçti.
THY’NİN TRABZONLU BASIN SÖZCÜSÜ
Gündoğdu, Somuncu’nun bu işin üstesinden gelemeyeceğini çabuk fark etti. Medyanın saldırılarına karşı daha deneyimli ve medya mahallesinin içinden gelen biri gerekiyordu. Aranan isim kısa sürede bulundu.
Daha önce Anadolu Ajansının Washington temsilcisi olarak görev yapan, döneminin efsane gazetesi Günaydın’da dış politika yazıları yazan deneyimli Parlamento muhabiri Recep Güvelioğlu 2003 yılının sonlarında Basın Müşaviri ve THY sözcüsü olarak atandı.
Güveli’nin çok geniş bir çevresi vardı. Oktay Ekşi, Uğur Dündar, Ertuğrul Özkök gibi isimlerle arası iyiydi. Zaten dünya görüşünün de THY yönetimi ile uzaktan yakından ilgisi yoktu.
Peki, nasıl olmuş da THY’ye girmişti? Bu konuda çok değişik Rivayetler yapılıyordu. Kimi dönemin AKP’li bakanı Faruk Özak ile arkadaşlığını ve hemşeriliğini (Trabzon’lu) ileri sürüyor, kimi ise, THY yönetimi üzerinde etkili olan Gürsoy kardeşlerin referansı ile işe alındığını söylüyordu. Aslında, Güvelioğlu kadrolu değildi.
Morepa isimli ajansı üzerinden fatura kesiyor, bir çeşit danışmanlık yapıyordu. Her ay THY’den aldığı 6.000 TL paradan vergi ödediğinden, eline bir şey kalmadığından yakınıyordu. Kendisine bir araç tahsis edilmiş ayrıca medya ile ilişkilerinde kullanmak üzere düşük bir bütçe verilmişti. Güvelioğlu bu ikram ödeneğini ayın ilk yarısında bitiriyor, sonrasında gazetecileri götürdüğü yemeklerin parasını cebinden ödüyordu.
TOPÇU’YA MAKET UÇAK VERMEYEN MÜDÜR
Tanıtma konusuna girmişken Ali Fırat’tan söz etmemek olmaz. Yeni yönetimin Reklam Müdürü olarak atadığı Fırat, Rize’li olmasına karşın Topçu ile hiç bir bağlantısı yoktu. Hatta Topçu’nun tepkisini çekiyordu.
Bir akşam birkaç müdürle sohbet ederken Hamdi Topçu da sohbete dâhil olmuş ve Fırat’tan “çocuğunun okuluna götürmesi” için uçak maketi istemişti. Fırat’ın “Bakarız Hamdi bey, fazla varsa veririz” sözüne çok içerleyen ancak kızdığını da belli etmemeye çalışan Topçu “Ne demek varsa veririz, ben Yönetim Kurulu Üyesiyim” diye tepki göstermişti. Kimin ne iş yaptığını, kimin makamının farkında olup olmadığını göstermesi bakımından bu çarpıcı bir diyalog örneğiydi. Sonuç olarak; Gündoğdu’ya fazla güvenen ve her konuda direniş gösteren Fırat’ın THY’de ömrü uzun olmadı.
“NEREDEN BULDUN BU REKLAM MÜDÜRÜNÜ?”
THY kulislerinde dolaşan yaygın söylentiye göre bir AKP milletvekilinin Gündoğdu’ya gelerek THY’nin reklam işleri ile bilgi almak için görüşmesi sırasında Fırat da makama çağrılmış, ancak milletvekilinin sorularına sürekli ters cevaplar verince Gündoğdu tarafından dışarıya çıkarılmıştı. Fırat çıkınca vekilin Gündoğdu’ya ilk tepkisi “Nereden buldun bunu?” şeklinde olmuştu.
Fırat’ın görüşmeyi yakın çevresine aktarırken “THY’nin reklamları için araştırma yapıyordu. Buranın sıradan bir yer olmadığını, küçük ve deneyimsiz şirketlerin THY’nin işini yapamayacağını söyledim. Neyse sonra o ajansın başka bir kamu işini aldığını duyduk da kurtulduk.” dediği iddia edilmişti. Bu tür olaylar birikti ve Gündoğdu gidince ipi ilk çekilen Ali Fırat oldu.
Diğer Bölümleri Kaçıranlar İçin

THY’DE İKTİDAR SAVAŞLARI BÖLÜM 1

THY’DE İKTİDAR SAVAŞLARI BÖLÜM 2

Exit mobile version