THY Genel Müdürü Temel Kotil, THY’nin 300. uçağı nedeniyle gerçekleştirilen lansmanda önemli açıklamalarda bulundu. Temel Kotil yaptığı açıklamada 2023’de hedeflerinin 500 uçak olduğunu söyledi.
Şu anda siparişi verilmiş 216 uçak daha olduğu bilgisini veren Kotil, bu uçakların hepsinin 2021’in başına kadar geleceğini söyledi.
Kotil, büyük uçakların gelişinin gelecek sene başında biteceğini aktararak, “Aşağı yukarı, bu büyük uçaklarla 80’e doğru ilerliyoruz” diye konuştu.
THY’nin uçak alımı için ayırdığı yatırım tutarına ilişkin bir soru üzerine Kotil, “Uçaklar için bu yıl yaklaşık 2 milyar dolarlık finansman sağladık” ifadesini kullandı.
Kotil, THY’nin uçak alımları için görüşmelerinin devam edeceğini vurgulayarak, THY’nin büyümesinin durmaması gerektiğini kaydetti.
Sipariş verilen uçaklarla 2021 yılında 450 rakamına erişmiş olacaklarını belirten Kotil, 2023 yılında 500 uçağa erişmeyi hedeflediklerini dile getirdi.
Kotil, THY’nin şu anda uçtuğu nokta sayısının yeterince büyük olduğuna işaret ederek, “Şu anda 236 noktaya uçuyoruz. Bir ay sonra bu rakam 237 oluyor. Bu da dünyadaki en büyük yurt dışı networku. Bizim toplam günlük 1.200 seferimiz var. Bu network 2 bin seferi çok rahat kaldırır. Yani hiç destinasyon açmasak bile, neredeyse bir bu kadar uçağa da ihtiyacımız var ama biz açmaya devam ediyoruz. Dolayısıyla şirket de büyümeye devam ediyor” değerlendirmelerini yaptı.
“Bu sene yüzde 21 büyüyoruz”
Kotil, THY’de personel sayısının artacağını belirterek, “Bu sene yüzde 21 büyüyoruz. Bu da aşağı yukarı sefer sayısında yüzde 15 gibi bir büyümeye tekabül ediyor. Çünkü uçaklar büyüyünce sefer sayısı da artıyor. Sefer sayısı arttıkça personel sayısı da o hızda artmak zorunda. Şu anda 9 binden fazla kabin personelimiz, 5 bine yakın pilotumuz var. Bunları matematik yaparsanız, birinden 500-600, diğerinden de 1,500 tane gerekiyor” diye konuştu.
Rusya seferlerinin iki ülke arasındaki ilişkiden nasıl etkilendiği sorusu üzerine Kotil, şunları ifade etti:
“Rusya’da biz transit taşıyoruz. Yurt dışı seferlerimizin yüzde 50’den fazlası transit yolcu. Bizim transit yolcumuz herhangi bir Rusya-Türkiye ilişkisinden etkilenmiyor. Moskova’ya 6 sefer yapıyorduk, bu bir ara 5’e düştü ama tekrar 6’ya geldi. Rusya’ya 9 noktaya uçuyoruz, yani bir sorun yok orada. Rusya’ya seyahatte doluluk oranı bir miktar düştü, 6 puanlık bir iniş vardı ama bu kısa bir dönemdi.”
Kotil, isminin IATA genel müdürlüğü için geçmesinin anımsatılması üzerine, “Birçok şey için geçiyor ama ben şu anda buradayım” dedi.
“İran transit pazar olarak büyük fırsat sunuyor”
İran’a yeni seferlerin konulup konulmayacağı sorusuna Kotil, şöyle yanıt verdi:
“İran’la ilgili büyük fırsatlar var. Türkiye-İran pazarı pek değişmeyecek, biz orada zaten güçlüydük, devamlı gelip gidiyorlardı. Biz şu anda İran’a toplamda 7 noktaya uçuyoruz. İran’da diğer ülkelerden talep artacağı için kendi filoları da bunu taşıma gücünde olmayacağından, diğer ülkelerden gelen seferleri de o hava yolları bir anda eritemeyeceği için, bize büyük fırsat sunuyor transit pazar olarak. Yani İran’a gitmek isteyeni ilk önce biz bağlarız. Biz devamlı talep ediyoruz, Tahran’a daha çok sefer koymak istiyoruz. Bu anlamda da talebimizi ilettik zaten. Tahran’a günde 6 sefer yapıyoruz, eğer verirlerse 3 sefer daha istedik.”
Kotil, İran’ın açılımından dolayı yurt dışından bu ülkeye ulaşmak isteyen çok sayıda Alman, Fransız ve Amerikalının olduğunu vurgulayarak, “Biz de bunları taşımaya talibiz. Yetkililere söyledik; ‘Eğer kolay ulaşılmazsa ülkenize, bu büyük gelişimi sağlayamazsınız. Onun için önümüzü açın. Biz çok uçalım’ ” ifadelerini kullandı.
İran hava yollarıyla ortak iş yaptıklarına da değinen Kotil, ancak onların büyümesinin vakit alacağını, bu nedenle aradaki boşluğu değerlendirmek istediklerini söyledi.
“Yakıt fiyatlarının düşmesinin nette çok bir etkisi yok”
Kotil, enerji fiyatlarındaki düşüşün maliyetlere bir etkisinin olup olmadığı sorusuna, yakıt fiyatlarının 2008’de de dip yaptığı yanıtını verdi.
Yakıt fiyatlarının düşmesiyle bilet fiyatlarının da gerilediğine işaret eden Kotil, “Dolayısıyla bunun nette bir çok bir etkisi olmuyor ama yakıt fiyatı düşünce eski uçaklar daha kullanılabilir oluyor. Bizim filomuz yeni, zaten çok yakıt kullanmıyor, verimli uçaklar. Kısacası düşen yakıt fiyatının pozitif etkisi var ama çok da fazla bir şeyi yok” ifadelerini kullandı.
Kotil, “THY’nin büyümesini neye bağlıyorsunuz?” sorusunu da şöyle yanıtladı:
“Bu çok geniş bir soru. 2005’ten bu güne Türkiye ekonomisi 3-4 kat, havacılık bilirsiniz, 2 kat büyüdü. Dolayısıyla Türkiye ekonomisinin büyük iş gücü var THY’nin büyümesinde. Türk dış politikası, vizelerin kaldırılması, THY’nin yönetim olarak atılımları büyük önem sağladı. İşte şu anda THY Avrupa’da, öyle sanıyorum ki, ilk başlarda. Hava alanımız bilindiği üzere Frankfurt’u da geçti. Bu 300’üncü uçak. 7 büyük uçaktan 70’ten daha fazlasına giden yol, aslında Türkiye’nin gideceği yolu gösteriyor. Çok çalıştık, Allah da verdi.”
THY’nin geçen yılki performansına ilişkin gelen bir soru üzerine ise Kotil, “2015 rakamlarını herkes açıklamadı, onun için tahminlerle gidiyoruz. Ancak bizi ilk 10’da her şekilde kabul edebilirsiniz” yorumunu yaptı.