Kıymetli Okurlar,
Bu haftaki yazıma Ulu Önderimiz Atatürk’ün ‘’Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz’’ sözleriyle başlamak istedim.
Büyük ulusumuzun kurucusu Mustafa Kemal Atatürk her daim sözleri ve eserleri ile ufkumuzu açarak geleceğimize büyük ışık tutmuştur.
Ülkemizde onun kurduğu cumhuriyet, milli iradenin tecelli ettiği demokratik seçimlerle güçlenerek gençleriyle daha da gençleşerek ilelebet yaşamaya devam edecektir. Bugünlerde tüm siyasi partilerin ve politikaların en büyük odak noktası gençliğimiz oldu. Onların desteğini almak için tüm siyasi partiler büyük vaatler ve projelerle destek arıyor. Umuyorum ki onlarda en yüksek katılımlarıyla özgür iradelerini ve tercihlerini sandıklara yansıtacaklardır.
THY A330 Kaptan Pilotu Murat İşbakan’a Allahtan rahmet, ailesi ve sevdiklerine de başsağlığı diliyorum.
Çoğu işin ve projenin seçimler nedeniyle askıya alındığı yahut ertelendiği bir duraklama dönemindeyiz. Biran evvel bu sürecin sağlıklı biçimde tamamlanarak ülkemizin ve sektörümüzün çözüm bekleyen sorunlarına ve gündemine dönmemiz lazım. Çünkü gün geçmiyor ki bir yerden patlak verilmesin. Sürekli köşemizden yetkililere ve ilgililere seslenerek tabanın sorunlarını objektif bir biçimde aktarmaya çalışsak da popülist politikalardan halen vazgeçilmediğini görmek çok üzücü.
Hala askere gittiği için bayram harçlığı alamayan personellerin durumu belirsizliğini koruyor. Öte yandan THY Bilgi Teknolojileri A.Ş.’den de aynı şikayetler gelmeye başladı. Eğer bu samimi bayram harçlığı ve ekonomik destek aynı zamanda şirketin karını çalışanlarıyla bölüşme maksadıysa, bunu neden herkese adil ve hakkaniyetli biçimde uygulamıyorsunuz…
Bu insan kaynakları yönetimi nasıl çalışır?! sürekli çalışanların ücretinden, haklarından kısmakla mı başarılı olduklarını sanıyorlar. Çalışanlarınızı şirketinizin hedef ve değerlerine kenetleyerek güçlü bir bağ kurmak yerine resmen onlardan koparıp düşman etmeye çalışıyorsunuz. Sizin temel politikanız daima verimlilik ve kalite üzerine kurulu olmalı. Vardiyası, ücreti, fazla mesaisi, terfisi, izni ve mazereti gibi temel konularda bile halen sınıfı geçemiyorsunuz. Bazı bölümlerde izin vb. konularda baskı olmaz hatta otorite boşluğu ile herkes kafasına göre takılır işlerde aksar… ama bazı bölümlerde ise çalışanlar biriken iş yükü yüzünden mağdur olur ezilirler… örneğin bir vardiya müdürü esnektir iş bitirir… ötekisi yaranmak için kasar alttakiler ezilir…
Hangarların üzerindeki bu planlama hatası yüzünden yapılan yıllık izin, iş ve zaman baskısı bu sektör için inanın çok büyük bir risk. Bunun neden olacağı bedelleri hiç kimse ödeyemez. Bir kere olur ama bedeli çok ağır olur. Yapmayın vazgeçin bu uygulama hatalarından. Bayramlarda köprü izinleri, arifelerde yıllık izinleri kırparak eritmeye çalışıp doğru düzgün izin kullanılmasına izin vermemenin izahı olamaz. Vardiya aralarındaki off günleri hesap eden yöneticilere de selam olsun… hepinizin hakkında çok ama çok özel yorumlar alıyorum.
Ayrıca burnuma daha da kötü kokular geliyor. Halen sendika ile imzalanan protokole rağmen Teknik destekten, Teknisyenliğe geçiş düzenlemesi hayata geçirilmemiş. Üstelik memur, uzman ve mühendis iş grupları ile ilgili hangarlarda her şey çok güzel olacak diye övgüyle anlattıkları meşhur terfi sistemi de ilan edilip henüz hayata geçirilmemiş. EE ne anladık yaptığınız işten… bu ne hantallık, bu ne reform… Sendikaya sorulduğunda henüz işveren tarafının prosedür çalışmasının bitmediği, araya deprem ve seçimler girdiği için sürecin geciktiği söyleniyormuş. Siz bu söylentilere kanıyorsanız safsınız… ya da bu işgüzarlara alet oluyorsanız beceriksizsiniz! Yahu sendika tam kedi olalı fare yakaladı, kronikleşmiş bir sorun çözüldü dedik… Kaç ay oldu hala bir ses seda yok. Bunca zamanda mecliste anayasa değişikliği yapılırdı…
Ayrıca uçucu personel yönetmeliğinizin akıbeti ne oldu? Hani önceki dönem imzalanan tis ardından en fazla 6 ay içinde hayata geçiyordu? Yetmedi mi oyalandığınız, halen suistimal edildiğinizin farkında değil misiniz? Her ay geciktirilen terfilerle, yapılmayan düzenlemelerle küçük hesap yapan bu adamlara pabuç mu bırakacaksınız? Besbelli adamlar zamana yayarak her ay size verdikleri zamları telafi etmeye çalışıyorlar. Askere giden adamın bile harçlığına çöken zihniyetten ne beklersiniz? cs olmaya bin türlü zorlukla kural kota uyduran, en ufak kalemden kesinti için sürekli fırsat kollayan bu adamlara sorsanız herkes topu bir üstüne atarak sorumluluktan kaçıp kendi ayıbını örtmeye çalışır. Böyle bir yönetim ahlakı, böyle bir yönetim iradesi olur mu? Zor zamanlarda size sırtını dönmemiş ücretini kestiğiniz pandemide bile full artı full çalıştırdığınız cefakâr insanlara bu mu vefanız. Seçim hediyesi gibi verdiğiniz primlerle değil samimi, ayakları yere basan bir sistemle takdirleri toplarsınız.
Aldığım duyumlara göre çok akıllı ve insaflı insan kaynakları yöneticileri maaşların brüt ücretten nete geçilmesi için çalışmalar yapıyormuş. Güya ikramiyeler bölünerek maaşlara eklenip tek tip ücret modeline geçilecekmiş. Şimdi size kim inanır, kim sizi hakikaten personel yanlısı görür. Hangi teklifinize güvenilir. Açıkçası küçük hesaplar yaparak yeni ücret modelinin bile Temmuz zamları beklenerek kademe geçişlerinden doğan farkların personelce hissedilmemesinin bile sinsice hesap edildiği dedikoduları hangarlarda geziyor.
Rahmetli Babam yaşanan hak kayıpları ve usulsüz uygulamalar yüzünden mahkeme salonlarını çokça arşınlamıştı. Yaşadığı tecrübeyle “Bu THY Personeli birçok ücret personelinden çok daha iyi bordro bilir. Maaşını milimetrik hesaplarla takip eder, illa her türlü oyunu fark eder. Sesini çoğu zaman korkudan çıkaramazsa bile ilk fırsatta mutlaka bedelini ödetir’’ derdi…
20 Mayıs 1933’te kurulan THY’nın 90. yılını kutluyor, emniyetli ve başarılı operasyonlarının devamını diliyorum.
İGA ile dünyanın en büyük hızlı kargo şirketi FedEx arasında yapılan anlaşmaya istinaden FedEx’in Türkiye operasyonlarını İstanbul Havalimanında yapacağı yatırım ile büyütme kararı son derece önemli bir gelişme. Ayrıca TAFA ile TUSAŞ arasında 10 kesin 10 opsiyonlu olmak üzere 20 eğitim uçağının üretilmesi için anlaşma imzalanmasının yanı sıra Ahmet Bolat yaptığı açıklamada yılda 200 pilot yetiştirdiklerini ancak bu sayıyı tüm sektörün pilotlara olan ihtiyacını düşündüğümüzde 2000’e çıkartacaklarını ifade etti.
Ülkemizin tüm gençlerinin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını kutluyor, onların ferasetine ve iradelerine çok güveniyorum…
Hepinize mutlu ve sağlıklı haftalar…
Valla siz de olmasanız kimse insan kaynaklarını yazmayacak. Yaza yaza ifade ede ede dogru yol bulunacaktır. Kaleminize sağlık. Doğruların yanindasiniz
Tolga bey elestiriler cok yerinde. IK nin acil toparlanmasi lazim. 19 mayis kutlu olsun!
Bir insan işinden neden bu kadar soğutulur ?
Tüm dünyada Kokpit-Kabin-Teknisyen üçlüsü değişmez temel iken Teknik A.Ş de Teknisyen ünvanında çalışması gereken nitelikli personeli Teknik Destek Personeli diye ünvansız bir kadroya koydunuz.Öncesinde aynısını Habom olarak denediniz.Yetmedi 10.0/10.1 skala olayları ile maaşını erittiniz.Teknisyene neden bu kadar düşmansızınız.Açın bakın TDP-Teknisyen iş/uçuş tazminatı memurdan düşük.İnanabiliyor musunuz şirkette personel giriş-çıkış kaydını tutan veya melbusat planlamasını yapan memur uçağı havada tutan Teknisyenlerden fazla alıyor.İşe giriş-çıkış saatlerindeki opsiyonu bile tek vardiya çalışan memur lehine ayarladınız.Sizce giriş-çıkış opsiyonu sabit vardiya çalışıp tüm dini-resmî tatilleri ve izinlerini rahat rahat kullanabilen bir gruba mı verilmeli yoksa 1.Bayram günü dahil anasını-babasını-çocuğunu bırakıp gelen ve vardiyalı çalışma sebebiyle bazen günlerce ailesini göremeyen Personele mi verilmeli ? Çok net bir şey var ki tüm torpilli kişiler memur kadrolarında olduğu için kimse onlara dokunamıyor.Hatta Teknisyen ve TDP den kesilip onlara aktarılıyor.Unutmayın ki bu şirket teknisyenlerin sırtındadır ve onlara yaptığınız haksızlıklardan kaynaklanabilecek bir bakım hatası memurun yaptığı yanlış evrak düzenlemesine benzemez.Selametle