THY’de Ayrımcılığa Son! Böl, Parçala, Yönet Sistemi Çürüdü! Nerden çıktı bu jump seat sorunu !! 

THY'de Ayrımcılığa Son! Böl, Parçala, Yönet Sistemi Çürüdü! Nerden çıktı bu jump seat sorunu !! 

Değerli Okurlar,

Dünyada acının ve gözyaşının dinmediği, halen Gazze’de mahsun kadınların ve çocukların vahşide katledildiği, açlıkların ve yoklukların gölgesinde buruk bir Kurban Bayramı’nı daha geride bırakıyoruz. Gücün en adaletsiz ve en acımasız yüzünü yaşadığımız bu çağda hepimizin kendini ve vicdanını sorgulaması gereken bir dönemde olduğumuzu düşünüyorum. Toplumlar yozlaşıp kendi değerlerinden uzaklaştıkça, insani ve sosyal bir yabancılaşmanın hızla yayıldığını, iyiliğin ve merhametin giderek zayıfladığını üzülerek görüyoruz.

Umarım Kurban Bayramı sevdiklerinizle birlikte huzur ve mutluluk içinde geçirmenize vesile olur. Ayrıca benim için çok özel bir yeri olan Babalar Günü’nü de anmak istiyorum. Hayatım boyunca bana yol gösteren ve her zaman yanımda olan babamı kaybetmenin acısını hiçbir zaman atlatamayacağım. Babamın sesi hala kulaklarımda, hayali ise gözlerimin önünden hiç gitmiyor. Tüm babaların Babalar Günü’nü de yürekten kutlarım.

İnsan yaşamın doğal akışında akan deryalara tutunamayan damlacıklar gibidir. Yıllarca coşkuyla çağlayan sularda filizlenen bir fidana ya da kuruyan bir damağa, en fazla pişen için bir aşa karışıp kaybolup gider. Lakin insan yaşama kattığı değer, bıraktığı eserler ve biriktirdiği başarılarla, binlerce fidana can suyu olan, birçok hayale ve projeye hayat veren insanlık tarihi için ölümsüz izler bırakabilen, her daim hayırla anılıp hafızalarda yaşama ve geleceğe umut olmaya, ilham vermeye devam edebilen bir varlık. 

İşte TEMEL KOTİL’ de havacılık camiasına yıllardır verdiği emekle, kattığı değerle ve bıraktığı izlerle ülkemizin ve sektörümüzün ölümsüz isimlerinden biri olmayı bence henüz yaşarken hak edenlerden. THY’nin 13 yılda 6 kat büyümesine, TUSAŞ’ın 8 yılda 4 kat büyümesine vesile olmuş bir kahraman. Ülkemizin sivil havayolu taşımacılığında filosunun hızla büyüyerek hizmet ağının dünyanın birçok ülkesine ulaşmasını sağladı. Savunma ve havacılık sanayiindeki çok önemli projelere imza atan KOTİL, İlk jet eğitim uçağı olan HÜRJET, ilk 5. nesil savaş uçağı KAAN, ilk yerli ve milli helikopter GÖKBEY, HÜRKUŞ-B, T929 ATAK II, ANKA III ve AKSUNGUR gibi tüm ülkemizin gurur kaynağı olan çok önemli projeleri yönetti.

Yetiştirdiği öğrencilere, istihdam ettiği genç mühendislere her zaman sıcak samimi bir abi gibi yaklaşan, onların ufkuna ve vizyonuna önemli değerler katan bir anlayışı benimsedi. Pilotların, kabin memurlarının ve teknisyenlerin önemini en çok bilenlerden, onları daima onore edenlerdendi. Üslubu ve nezaketi birçok yönetim kademesine emsal bir çizgideydi. Tevazusu ve o Karadeniz’in samimi Anadolu çocuğu yüzü ile herkesin hafızalarında çok sıcak izler bıraktı.  

Umarız tecrübesi ve başarısı ile ülkemize bu kadar çok değer katmış bir hafızadan sektörümüz daha çok istifade etmeye ve onun rehberliğinde çok daha projeleri hayata geçirmeye imkân bulur. Bazı kurumlarda kan değişimini, bayrak değişimini asla yadırgamamak ve bunların altında farklı kötü hikayeler ve fitneler aramamak gerektiğini düşünüyorum. 

Kendisine sektörümüze katkılarından dolayı havacı akademisyen olarak da ayrıca sektörü yakından takip eden bir yazar olarak da teşekkürlerimi sunuyorum. İnanıyorum ki birçok yöneticiye ve yeni mesleğe başlayan gençlerimize örnek bir geçmiş ve profil bıraktı. Bundan sonra da aynı şekilde havacılık sektörünün neresinde olursa olsun, ondan yararlanmaya devam edileceğine inanıyorum. Açıkçası bu kadar milli ve önemli başarıları ekibiyle hayata geçirmiş, ülkemiz için birçok hayalleri gerçekleştirmiş bir yöneticiye ve çok değerli bir hocaya değinmemek ve teşekkür etmemek haksızlık olurdu.

Bayramın havadaki yoğunluğunu, yerdeki operasyonlarda da görmek mümkün. Yer hizmetleri ve özellikle destek hizmetleri personelleri de operasyonların mümkün olduğunca aksamadan yürümesi için inanılmaz bir gayret gösterdiler. Halen işten çıkartılanların yarattığı kaygı ve olumsuz hava, bazen kirli dedikodulara ve zaman zamanda çalışanların motivasyonunu düşürmek için istismar alanına döndürülüyor. Çünkü büyük kurumlarda sayılardan çok koşullar ve gerekçeler önemsenir.  

Keşke birileri çıkıp 3 de olsa 13 de olsa 80 bini aşkın bir şirkette iş akdi feshedilenlere yahu kardeşim !! sen kurumun imajına zarar verdin ya da işin aksamasına neden oldun yahut bu alanda bir hırsızlık ya da haksız kazanç peşinden koştuğun, şirketinin sana sağladığı imkanları istismar ettiğin için atıldın deseydi… Şimdi böyle belirsiz ve gizem dolu üstü örtülü fesihlerle kurumu da birçok kademeyi de töhmet altında bırakmadınız mı? Varsa haklı gerekçeler ortaya konarak vicdanlardaki adalet duygusuna zarar verilememeliydi. Öte türlü siyasete ve polemiklere fırsat verip kendinizi ve kurumunuzu hedef haline getirirsiniz. Siyasetteki normalleşme ve yumuşama çabasına rağmen sektörün bayrama kaygı ve dedikodularla girmesine üzülmemek vicdansızlık olur.

Diğer bir dertte Bayram tatili dolayısıyla memleketlerine ya da tatile gitmek isteyen Teknik A.Ş. çalışanlarının kontuarlardaki çilesiydi. Yahu ortada bir kural ve yönetmelik değişikliği yokken şöyle anladılar böyle anlaşıldı diye 10 bin den fazla kişiye bu işkence yapılır mı? Eskiden beri pilottan müsaade istenerek jump seat’te THY ve THY Teknik çalışanları sicil sıralamasına göre uçuyorken ne oldu da bir anda sadece THY A.O. ortaklığına döndü mevzu. Yüzlerce şikâyet ve sitem mesajları aldım. Birebir sesini duyurmak için arayanları saymıyorum bile. Bir an evvel bu duruma müdahale edilerek gerekli uyarılarda ya da bilgilendirmede bulunulması lazım.  Aksi halde zaten birçok farklılıklardan dolayı size kırgın ve küskün Teknik çalışanlarının güvenini ve aidiyetine ciddi zararlar vereceksiniz. Bizden söylemesi…

Son olarak haberini yaptığımız uçaklara alınmayan ve unutulan bagajlardan dolayı yer hizmetlerinde sorun yaşayan havayolundan bahsetmek istiyorum. Anlaşmazlıklardan dolayı insanların tatilleri zehir olmamalı. Bu konu havayolu şirketinin sorumluluğundadır. Yolcuya her hizmet için ayrı bilet kesilmez ki her derdini anlatabilsin. Yolcular kendilerine muhatap bulamazsa, bavulu kaybolursa veya kırılırsa bu kimin suçudur? Yolcu için bu durum, havayolu şirketinin suçudur. Bilet satıyorsanız bu sorumluluğu da almalısınız. Sessiz kalmak, bavulları kaybolan yolcularla iletişim kurmamak, sizin kalitenizi ortaya koyar. İletişim kurmazsanız yolcu kaybedersiniz, para kaybedersiniz, personel eksikliği yaşarsınız. 

Kurban Bayramınızı en içten dileklerimizle kutlar, huzur dolu bir tatil geçirmenizi dilerim…

Exit mobile version