THY YENİ KONUT PROJESİ ÇALIŞANIN BÜTÇESİ İLE UYUŞMUYOR… ATANMIŞLAR YÖNETTİKLERİNİN SEÇİLMİŞ İRADELERİNİ YOK SAYAMAZ… 23 NİSAN’DA YENİ REKOR…

THY

Değerli Okurlar,

Ülkemizde yaşanan asrın felaketinin ardından yaralarımızı sarmaya çalıştığımız şu günlerde hepimizde büyük bir burukluk olsa da bir o kadar umut ve dayanışma içinde geçirmeye çalıştığımız bir bayram yaşadık. Kaybettikleri ile boynu bükük aileleri görüp düşündükçe yaşayan sevdiklerimize sımsıkı sarıldığımız bir bayram oldu. Depremden olmasa bile ani ölümüyle benim de babamsız geçirdiğim ilk buruk bayramımdı. O yüzden bayramı kaybettiklerinin sızısıyla geçirenleri çok çok iyi anladığım onların acılarını ve hatırlarını sıklıkla yâd ettiğim bir bayram oldu.

Bir yandan Ramazan Bayramı’nı geçirirken, bir yandan da Ulu Önder Atatürk’ümüzün çocuklarımıza armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramının da tatlı telaşını yaşıyoruz. Ülkemizin geleceği olan çocuklar için “Bir Millet için büyük yarınlar, çocukların büyük hayalleri ile başlar’’ sözünü hep çok önemsemişimdir. Onların geleceğini onların sesine kulak vererek ancak inşa edebiliriz. Gençlere ve çocuklara hayallerini büyütebileceği bir dünya bırakarak ufkumuzu ve her sektörümüzü büyütebiliriz. Onların gökyüzüne aşkları ve hayalleriyle bayrağımızın ve uçaklarımızın havada gururla süzüleceğine inanıyorum. Bütün başarılarımızın en kıymetli tohumu çocuklarımızdır. Depremler ve yaşanan bunca acılar bizleri onların yarınları için daha çok sorumlulukla gayret içinde olmaya zorlamalı. Hep birlikte onların gözlerinde yaşların, yüreğinde acıların olmadığı yarınlar için çalışmalıyız.

Yaşadığımız deprem felaketinde bir kez daha gördük ki her türlü kriz anında havadan ulaşımın ve lojistik ihtiyaçların sağlanmasında havacılığın aktif rolü tartışmasız büyük bir gerçek. Arama kurtarmadan, insani yardım faaliyetlerine ve tahliyelere kadar her konuda operasyonların yürütülebilmesi için uçuşların aksamadan en yüksek düzeyde gerçekleştirilmesi gerekiyor. Bu hizmet trafiğinin aksamaması içinde sürekli yazılarımızda ve haberlerimizde gündeme getirdiğimiz üzere havacılık sektörü çalışanlarının birçok acil durumda ihtiyaç duyulan diğer personeller gibi gözleri arkada kalmadan size koşabilmeleri için aileleriyle güvende olmaları gerekir.

THY Gayri Menkul Ortaklığı konusu bu açıdan çok önemli bir hale geldi… İstanbul’un kuzeyinde havalimanlarına yakın bölgelerde projelendirilerek yapılması sözü verilen konutların bir an evvel hayata geçirilmesi gerekir. Şükür bu hafta Sayın Ahmet Bolat sesimize de kulak vererek güzel müjdeli haberlerle konuyu tekrardan gündeme taşıdı.

Lakin ödeme planı ve takvimi açıklanınca konunun günümüz Türkiye’sinin ve THY’nin gerçekleriyle hiçbir şekilde örtüşmediğini üzülerek gördük. Aylık 40-50 bin TL ev kredisi ödeyip üstüne geçinebilecek maaş alabilen kaç çalışanınız var Allah aşkına!!! Madem ortada bırakılmış bir sorunu çözme ve herkesçe bir beklentiyi gerçeğe dönüştürme niyetindesiniz öyleyse icraatınızın da ayakları yere basmalı… Katlanılabilir meblağlarla karşılanabilir koşullarda olmalı…

Bence Ahmet Bey iyi niyetle bu konuyu gündeme getirip iftar ve sahurlarda dile getirse de besbelli bu konuda önüne doğru düzgün bir hesaplama yapılıp konmamış. Yoksa niyeti bu kadar güzel bir haberin icrası bu kadar berbat biçimde kendisiyle çelişkili olmazdı. Hem bugüne kadar ev ve konut edinememiş dar ya da alt gelirli çalışanınızı önceleyen bir proje ilan edeceksiniz, hem de onların başvuru bile yapamayacağı, yapsa bile taksitlerini ödeyemeyeceği bir lansmanla sunacaksınız… gerçekten anlaşılır gibi değil…yani sizin için yapıyoruz ama ödeme gücünüzde olmayacağı için pek de umutlanmayın gibi olmuş… hakikaten komik değil mi?… Açıkçası ben bu konunun yeniden derinlemesine gözden geçirilip daha makul ve gerçekçi finansal yöntemlerle çalışanlara sunulacağı umudunu korumaya devam etmek istiyorum…

Bir diğer konuda UTED’in İftarına yönetimin katılmamasını geçtiğimiz hafta dile getirmiştik. Açıkçası hemen bunun ardına bu hafta sadece üst yönetimin çalışanlarla iftar ve sahur programı yapmasını biraz yadırgadım. Nedenine gelince bu sektörü sizler her ne kadar atanmış makamlarla yönetiyorsanız da Milli Egemenliğin ve Milli İradenin en çok konuşulduğu bu dönemde şu soruyu sormaktan kendimi alıkoyamıyorum. Atanmışların seçilmişlere de aynı saygıyı duyması gerekmez mi?!

Çalışanlarınızın dernek ya da sendika vb. gibi her ne kadar onlara tarafınızca dayatılarak da olsa seçilmiş iradelerine saygı duymamanız ya da davetlerini hiçe saymanız ne kadar şık? Birlikte aynı karede görünmekten yana bir kaygınız mı var? onların iradelerini temsil eden STK’larla bir arada organizasyonlar sizi neden korkutuyor ki? Tam tersine onların içinden onlarla gelen bir davete katılmak sizi onlara daha çok yaklaştırmaz mı? Üstelik kendi mekanınızda sizin desteğinizle yapılmış bir organizasyon… bunu kim yadırgayabilirdi ki?

THY Üst Yönetiminin bu konularda daha mütevazi ve daha katılımcı olmasını herkesi daha geniş bir vizyonla kucaklamasını beklerdim. Son yıllarda bu alanlardan bir kaçış ve bir mesafe konulduğunu hissediyorum. Neticede meslek kuruluşlarınız ya da işkollarınızdaki paydaşlarınız da sizlerin yönettiği kitleleri temsilen varlar. Onlarla her konuda aynı fikirde ya da görüşte olmanız mümkün olmayabilir ama aynı masada sürekli temas ve iletişim içinde olmanız ya da aynı karede bulunmanız size bir şey kaybettirmez. Tam aksine sizi daha değerli kılar. Bu nedenle biz Ahmet Bey’i ve Mikail Bey’i de bu konuda daha sıcak ve samimi ortamlarda görmeyi arzu ediyoruz. Yüksek iletişim sizin büyümenize ve hedeflerinize ulaşmanızı kolaylaştırır sizi daha saygın ve başarılı aktörler haline getirir.

Hepimiz taktirle büyüyen filoyu, artan istihdamı ve yükselen ciroları yakından takip ediyoruz. Onlarla bayramda paylaştığınız bir harçlık bile örgütsel bağlılığı ve kurumsal aidiyeti çok fazla perçinledi. Onların sağlığını ve can güvenliğini önemseyen projeleri hayata geçirmeniz, onları size daha çok bağlayarak yaratıcı fikirlerinden ve gayretlerinden daha çok istifade etmeyi sağlar. Mevcut ekonomik koşullar içinde yaptığınız her tatlı dokunuş size başarı ve kar olarak geri döner. Çalışanlarınızı baskı ve mobbingle değil teşvik ve ödülle daha çok motive edip verimlilik sağlarsınız. Onların acı ve sevinçlerinde yanlarında olmanız sofralarına oturmanız onlarla aranızdaki mesafeleri kısaltır.

Bir de bu bayram harçlığı konusunda Nisan ayında askerlik vb. gerekçelerle ücretsiz izine ayrılmış çokça kişi bize ulaştı. Sanırım onlara herhangi bir ödeme yapılmamış. Vatani görevini yapmaya giden arkadaşlara kısa süreli bu mecburi hizmetlerinden dolayı hak kaybı yaşatılmaması lazım. Kendilerinin sayılarının çok olmadığını düşünüyorum, mutlaka mağdur edilmeden durumlarının gözden geçirilip taleplerinin karşılanması gerekir.

Bu hafta ek olarak Üniversitemdeki alanım Pilotaj bölümü ile ilgili bazı hususlara değinmek istiyorum. Boeing’in yayınladığı rapora istinaden önümüzdeki 20 yıl yoğun istihdamın öngörüldüğü ve yeni pilot adayları için geleceğin parlak olduğu pilotaj alanında, yakın gelecekte bazı ciddi problemlerin yaşanacağı da öngörülüyor. Ki bu problemlerin yeni tip eğitimlerini alan pilotlar dışında tecrübeli kaptan pilotlar için dünya genelinde yaşanma ihtimali oldukça olası. Örneğin Emirates 135 milyon $ yatırım ile yeni eğitim binası inşa etti. Özellikle pilotlarımızın tecrübesinin artması doğrultusunda kaynak ve zaman yönetimi çok önemli. Çok fazla sirkülasyon olmasından kaynaklı ikinci pilotların kaptan pilotluğa geçişi, ikinci pilotların yetişmesi, dar gövdeden geniş gövde uçaklara geçiş süreçleri, dar gövde uçaklar için tecrübe eksikliği, yakın dönemde Orta Doğu ve Uzakdoğu Ülkelerindeki istihdam artışı ile pilotlara yönelik yüksek maaş teklifleri ilerleyen zamanlarda Ülkemiz için tehlike arz edebilir. Bu hususlar oldukça önemli ancak çözümü mümkün olan ve üzerinde çalışılan problemler. Sonraki haftalarda bu konulardan da yazılarımda bahsedeceğim.

Her hafta olduğu gibi gündemde yer alan diğer konulara değinirsek, 19 Nisan Çarşamba günü İGA’dan gerçekleşen 1460 uçuşla birlikte açılıştan bugüne kadarki en yüksek günlük uçuş sayısına ulaşılmışken, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda 1569 uçuş planlandığını öğrendim ve bu da yeni rekor anlamına geliyor. Yerli ve milli ilk helikopter motoru TS1400, test uçuşunda ilk özgün helikopter olan GÖKBEY’i uçurdu. Pegasus Havayolları ise ilk kez Polonya’ya tarifeli seferler düzenleyeceğini açıkladı. 4 Haziran Pazar gününden itibaren Ankara ile Varşova Chopin Havalimanı arasında yaklaşık 140 Euro’ya uçmak mümkün olacak.

Hepinize sağlıklı ve başarılı haftalar diliyorum…

Exit mobile version