- “THY ve Teknik A.Ş.: Rekabet mi, İttifak mı?”
- “Maaş Zammı ve Çalışan Beklentileri: THY’de Neler Oluyor?”
- “Toplu Sözleşme Arenasında Sessiz Çekişme: THY ve Sendikalar”
- “THY’de Çalışanlar Bekliyor, Yönetim Susuyor: Görüşmelerin Perde Arkası”
- “THY halen sendikalara zam teklifinde bulunmadı”
- “Sendikalar Arasındaki Gizli Rekabet”
- “THY ve Teknik A.Ş. Çalışanları Birlik Olmaktan Başka Çareniz Yok…”
- “Sendika Perspektifinden THY ve Teknik A.Ş.” Rakamlar Gizli, Masalar Ketum…
Değerli Okurlar,
Yazıma SunExpress’in İzmir Hat Bakım İstasyonu’nda görevli yardımcı teknisyen Ersin Sezmen’in ailesine, yakınlarına ve havacılık camiasına başsağlığı dileyerek başlamak istiyorum.
THY devam eden toplu sözleşme süreçleri haftanın ana gündemi haline geldi. Üst üste yapılan görüşmeler ve devam eden müzakerelerin bir an evvel tamamlanarak Ocak ayı maaşına yansıması bekleniyor. Çünkü süreç uzadıkça bu yüksek enflasyon ortamında geçen yılın zamsız maaşıyla daha fazla dayanabilmek zorlaşıyor. Yapılan görüşmelerde her iki tarafta henüz ücret konusunda ne bir teklif ne de bir rakam telaffuz etmiyor. Bu duruma hâkim olan sebebin 2 ayrı sendika arasında gizli bir rekabet hissinden kaynaklı olduğu yönünde…
Aslında önceki haftalarda yazdım. Yine tekrarlıyorum böylesi saçma bir rekabetin yerine karşılıklı bir diyalog hatta stratejik ortaklık bile yapılmalı. Herkes çok iyi bilir ki THY ve Teknik A.Ş.’nin aslında birbirinden farklı zam alması çok da mümkün değil. Çünkü hem ücret ve unvan yapısı hem de bildiğim kadarıyla kullandıkları sistem birbirine entegre yani aynı arabaları sadece farklı şoförlerle kullanıyor gibiler. Madem böyle bir durumla karşı karşıyasınız neden o halde üyeleriniz için ittifak içinde davranmazsınız ki… Neticede biriniz kokpit ve kabin ile uçağın havadaki üyelerini… ötekiniz aynı uçağın bakımını yapan yerdeki üyelerini temsil ediyor. Aynı pass bileti, aynı firmadan kiralanan servisi ve aynı ihale alan yemek şirketini kullanıyorsunuz. Ücret ve personel sisteminiz hatta birçok iş ve çözüm ortağı olarak kullandığınız sistemlerinizde aynı…
Özetle iş kolu ile ayrılan ama patronu aynı düzeni aynı bir şirketin farklı farklı gruplardaki üyelerini güçlerinizi birleştirerek daha güçlü savunabilirdiniz. Şimdi birbirinizle rekabet ortamı yaratılıp hem de kolay yönetilmeniz hem de pazarlık gücünüzü zayıflatmanız kaçınılmaz. THY Teknik A.Ş. de özellikle yetkili teknisyenler ve ücreti düşük unvanlardaki teknik destek ve boya personeli gibi çalışanlar için ne kadar bu sözleşme önemli ise pilot ve kabin görevlileri içinde o kadar önemli.
Yapılan görüşmelerden teknik tarafı için gelen duyumlar olumlu. Yıllardır sendikalarından umdukları desteği ve yeterli değeri göremeyen kesimler için önemli taleplerde bulunulmuş ve birtakım kazanımlar sağlanmış. İş gruplarında terfiler ve ek tazminatlarda artışlar ile ilgili henüz teyit alınmamış bazı mutabakatların olduğu belirtiliyor. Sosyal ödeneklerin ve yetki primlerinin %100’leri aşan oranlarda artırıldığı yönünde bilgiler var. Ücret zam oranı içinde iştiraklerde verilen %50 civarındaki rakamların üzerine çıkılacağı yönünde beklentiler hâkim.
Tabii bize ulaşan tahmini beklentiler %60’ların üzerinde. Her ne kadar bu rakamlar sektörel anlamda yetersiz görülse de aslında mevcut ekonomik şartlarda çok da küçümsenecek oranlar değil. Ayrıca ek prim ve yardımlar ile bu ücret artışı ortalaması yukarıları çıkarılırsa çalışanların büyük bir bölümüne mevcut şartlarda biraz nefes aldıracaktır. Aksi rakamlar büyük ihtimalle huzursuzluk ve tepki yaratır.
Belli kesimler kendi özel durumları ve beklentileri bakımından hem eleştirel hem de tatminsizlik duygusu yaşasa da herkesi ilgilendiren ana zam oranları bence çok önemli. Ahmet Bey şimdiye kadar cömert bir yönetim kurulu olarak hafızalara kazındı. Ben bu konuda yine iyimserliğimi korumak ve çalışanlara hak ettiği zam oranlarını alacakları ile ilgili pozitif beklentimi sürdürmek istiyorum. Çünkü gerçekten zor zamanlardan geçiyoruz. Bu kadar yüksek kira ve giderlerin olduğu bir dönemde Cumhurbaşkanımızın da attığı adımların THY imkanlarında çok daha geniş biçimde yansıması lazım. Düşük gelirli çalışanların mutlaka korunması gerekiyor. Tabii ki yetkisi ve şirkete katma değeri yüksek çalışanlar da asla ihmal edilmemeli. Ama asgari geçim şartlarında yaşamını sürdürmeye çalışanlarında pozitif ayrımı yadırganmamalı. Haberlerimizdeki bazı yorumlarla ilgili eleştirimi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir gruba yapılan iyileştirmeleri ne olur biz çok daha fazlasını hak ediyoruz, onlar hak etmiyor şeklinde küçümseyici ve rencide edici bir dille eleştirmeyin. Bunun yerine bizde hak ettiğimiz değeri görmek istiyoruz diyebilirsiniz. İnsanları eleştirmek veya sosyal mecralarda acımasızca linç etmek size hiçbir şey kazandırmaz. Sadece aranızdaki birliği ve dayanışmayı zayıflatır.
Yine rahmetli babamın bende derin izler bırakmış sözlerinden biri de yıllarca dernek başkanlığı yaptığı için ‘‘Bizimkilerin kendinden daha büyük düşmanı yok. Bize en çok aramızdaki çekişme ve rekabet kaybettirdi’’ derdi. Bu yüzden kabin memuru ile teknisyeni, pilotla kabin memurunu, ya da teknisyenle teknik desteği kıyasla bir yere varamazsınız. Sizin daha çok birliğe ve sesinizi birlikte daha gür çıkarmaya ihtiyacınız var.
Yazımı sonlandırırken UTED’den tarafıma gelen güzel bir bilgiye göre Rahmetli Babamdan beri sanırım ilk kez hafta sonunda dernek binasını üyelerinin ziyaret ve hizmetine açacaklarını ilettiler. Yayınlanan bildiride 6 Şubat tarihi itibarı ile siz değerli üyelerimiz ve aramıza katılacak dostlarımız için Salı-Cumartesi olarak Bakırköy lokalimizin çalışma saatlerini 09:00-18:00 olarak güncellediklerini ifade ettiler.
Hepinize çok iyi haberler alacağınız, sağlıklı, mutlu ve bol kazançlı haftalar diliyorum…
© AirlineHaber.com
Not: Haber sitemizde yapılan havacılık haberleri kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Bizi her yerde ve her zaman takip edin www.airlinehaber.com duyarlı bir tasarıma sahiptir ve sayfayı herhangi bir bilgisayardan, mobil cihazdan veya web tarayıcısından açabilirsiniz. Daha güncel haberler için Google Haberler, LinkedIn, Twitter ve Facebook sayfalarımızı takip edebilirsiniz.