THY Teknik.

Düne kadar THY de çalışan bir Uçak Teknisyeni olarak 30 senelik meslek hayatımda çok tabi ki dünü ve bugünü bilhassa THY yi çok iyi analiz edebiliyorum desem gerçek dışı olmaz sanırım. 
THY nin bir zamanlar gerçekten en büyük gücü Teknikti. Deneyimli ve Bilgili bir kadrosu vardı. Hatta zamanın genel Müdürü sayın Bolayırlı,bu kadroyu zayıflatmamak için Emekli olmak isteyen Uçak Teknisyenlerinin önüne emekli ol ama yine bizle aynı maaşla çalış şeklinde teklifler götürüyor ve bu cazip teklif genelde etkili oluyordu.( aynı uygulama Pilot arkadaşlarımızda da yapılmaktaydı).
Bu kadro senelerdir THY tekniği sırtladı ve götürdü. Tüm sektörü besleyen deneyimli,tecrübeli ve bilgili bir kadro vardı THY nin elinde. Yeni giren Uçak Teknisyeni arkadaşlar bu Deneyimli Kadroya ayak uydurarak kendilerini çok iyi yetiştirdiler ve su anda Türk Sivil Havacılığının Tekniğini yönetenlerin ve yönlendirenlerin hemen ,hemen hepsi THY deneyimli Uçak Teknisyenleridir.
Uçak Teknisyenidir dememin sebebini siz okurlarıma biraz açmak istiyorum. Havacılık Lisansiye bir sektördür. Deneyim,bilgi gibi çok önemli faktörlerin yanı sıra yetkili olabilmek FAA,EASA normlarına uygun LİSANS alabilmek ve bu LİSANS a Çalıştığı havacılık şirketinin filosundaki Uçak Tiplerini işletebilmek için görülen kurslar,imtihanlar çok meşakkatli ve gerekli uygulamalardır.
Yani Bir Havayolları için olmazsa olmazlar, PİLOT VE UÇAK TEKNİSYENİ dir. Yetişmesi,eğitimi,deneyim kazanması hep zamana ve paraya endekslidir. Ve ikisi de,kendi konularında tek yetkilidir. Yani,yine bir teknik eleman olan Mühendis arkadaşlar Yetki ve sorumluluk açısından Havacılık ta daha geri planda kalmak durumunda kalmışlardır.( Lisans ları olmadığından) Bu durum imalatçı firmalarda( Airbus,Boeing) değişiklik arz edebilir. Ama İşletmeci firmalarda durum kesinlikle böyledir..
Hal böyleyken, Gerek Uçak Teknisyeni arkadaşlarım kendi güçlerini ve etkinliklerini bilmediğinden,gerekse Siyasilerin Havacılığa çok uzak olması nedeniyle,bazı Özel hava yollarımız hariç Tüm Yönetim kadroları Mühendislerle doludur.
Sanki Mühendis olmak iyi bir yönetici olmayı beraberinde getirecektir gibi saçma bir uygulama içerisinde olmak, hem Mühendis arkadaşların mesleki bilgilerini köreltmekte hem de gereksiz olarak kadro şişkinliği yaratmaktadır.
THY deki yüzlerce Mühendis kadrosuna rağmen HANGAR da yani işin başında çalışan Mühendis sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek düzeydedir.
Bunun yanı sıra,Son zamanlarda masa başı elemanlarda artış kaydedilmiş,bir çok gereksiz MÜDÜRLÜK kurularak bu gereksiz eleman alımı( ihtiyaç olan yere alınmıyor) had safhaya çıkmıştır.
Özelleştirme Dairesinden yeni personel alımı yapabilmek için gerekli izini alabilmek adına UZMAN ( neyin uzmanı olduklarını anlayamadığım) adı altında bir uygulamaya geçilerek SAYISAL da çok ama, İŞ yapanda düşük bir Teknik kadro yaratılmıştır..
Akraba ilişkileri,arkadaşlık,siyasi görüş,okul arkadaşlığı, cemaat ilişkileri bu kadrolaşmada en önemli kriterler olmuştur..İŞE GÖRE ADAM DEĞİL ,ADAMA GÖRE İŞ YARATILMAYA ÇALIŞILMIŞTIR. Yeni alınan ismine UZMAN denilen bu elemanlar Fiili olarak çalıştırılabilmeleri mümkün olmadığından, bunlara masa başı işi verilebilmesi için,senelerin deneyimli,bilgili,yetkili personeli Etkinlik,verimlilik,rekabet gücünü artırıcı diye ifade edilen son derece KOMİK bir gerekçe ile Emekli edilmeye çalışılmakta ve onlardan boşalan kadrolar,yukarda nitelik ve niceliklerini sunduğum kişilere BUYUR edilmektedir..
Bu işlerinden çıkartılan arkadaşlar ise mahkemelere başvurmuş,mahkemeler bu arkadaşlara geriye dönmelerine olanak sağlayacak kararlar almak durumundadır.yani THY yi bugünlere getiren personele adil davranılmamıştır.Adil olup olmadığını mahkemelerin işe dönüş vereceği personel sayısı belli edecektir.hep beraber göreceğiz.
Arkadaşlık ve Particilik ve Şöven davranışlar o kadar yoğun boyutlara ulaşmıştır ki,Uçaklara sadece hangarda Uzaktan bakan kişiler bile direk olarak Uçak Bakım Başkanlığı görevine bir anda getirilmişlerdir..Tabi ki onlarda ,APRON kelimesini bilmeyen Havacılıkla ilgisi uzaktan yakından bulunmayan kendi arkadaşlarını MÜDÜR unvanı ile deneyim ve bilgilerine bakmaksızın masa başlarına yönetici yapmışlar ve THY Tekniğin bu hale gelmesine sebep olmuşlardır…
THY Tekniğin bu hale gelmesine sebep olan partizan yaklaşımların etkileri su an için net olarak görülmese de ileride bu etkiler mutlaka fazlasıyla eksikliğini gösterecektir.
THY Teknik şu anda filoya göre çok eksik olan Teknisyenlerinin özverisi ve fazla mesailer ile götürülebilmektedir.
Yüzlerce uçağı filosuna dahil etmek isteyen THY yönetimi alt yapı çalışmalarına ve kadrosunun yeterliliğine (sayısal değil) bence,gerekli önemi vermemektedir.
Birilerine SHOW yapma adına atılacak adımlara ve Pazar araştırmasız açılacak Hatların sonucuna sadece THY değil tüm Türk Milletinin katlanacağını unutmamak gerekir..

Exit mobile version