Değerli okurlar, ekonomideki dalgalanma sürüyor. Garip bir tablo. Dolar artıyor, euro artıyor ama faiz de yükseliyor. Oysa faizi yükselttiğiniz zaman dövize talebin azalması lazım. Tek ekonomik gerçeklik borsanın düşmesi. 120 binlerden 87 bine düştü Borsa İstanbul. Düşüş % 28 oranında. 2001 krizindeki % 25’lik düşüşten daha kötü. Dolar 6 TL, Euro 7 TL etrafında gidip geliyor. Derken, 2 aydır ötelenen benzin zammı patlayıverdi. Az buz da değil, yaklaşık % 15… Bayram sonrası iğneden ipliğe herşeye gelecek zam serisinin fitili de ateşlenmiş oldu böylece… Aynı zamanda enflasyonu da zıplatacak bu zamlar…
PROFESÖR MAAŞI ALMAN ÇÖPÇÜNÜN GERİSİNE DÜŞTÜ.
İlginç bir ruh halimiz var. Döviz artınca şaşırıyor, düşünce bayram yapıyoruz. “Düştü” dediğimiz seviye dolarda 6 TL… Allah garip kulunu sevindirmek için eşeğini önce kaybettirir, sonra buldururmuş. 7 TL’den 6 TL’ye düşünce Dünya Kupasını kazanmış gibi seviniyoruz ! Oysa yıl başında 3.75 TL olan dolardaki artış 6 TL seviyesinde bile % 60…. Yıl başında 3.750 TL alan bir çalışanın maaşı 1000 dolara denk gelirken şimdi 625 dolar seviyesine düşmüş. Yıl başında 8.000 TL maaş alan bir profesörün eline 4.54 TL euro, kuru üzerinden 1.762 euro geçerken bugün 1 euro=7 TL. Kurundan 1.142 euro geçiyor. Yani Almanya’daki asgari ücretin (1.498 euro) bile altında ! Daha vahimi var. Ucuz işgücü avantajı ile tanınan Çin’de asgari ücret ne kadar biliyor musunuz? 348 dolar ! Türkiye’de ise şu anda 267 dolar( 1603 TL: 6 TL hesabı ile)… Beğenmediğimiz Çin’de haftalık 40 saat çalışılırken bizde çalışma saati 45 saat, iyi mi?
THY ÇALIŞANI ŞİMDİDEN % 35 ZAMMI HAK ETTİ…
2018 başından bugüne ücretler neredeyse yarıya düştü. Bu gibi durumlarda kılını kıpırdatmaya pek gönüllü olmayan THY işvereni, pilotları kaçırmamak için Mayıs sonunda bir iyileştirme ile göz boyadı. Gerçi, verdikleri % 20’nin % 10’u zaten TÜFE artışı nedeniyle hak edilmişti ama olsun. Az veren candan, çok veren heyecandan misali milletin gazını aldılar. Ama asıl kazığı % 10 zam yapılan kabin ve yer personeli yedi. % 9.17 TÜFE zammının üzerine iyileştirme binde 8’de kaldı… Peki bu ara gazının verildiği 30 Mayıs 2018’de döviz kurları nasıldı? Dolar 4.45 seviyesinde idi. Euro ise 5.20 TL… O günden bugüne kurlarda % 35 artış olmuş… Yani adam gibi bir düzeltme yapmaya kalksan pilotu, kabini, yer personeli demeden tüm çalışanlara % 35 zam vermek zorundasın. Verir mi THY’miz? Bilal Ekşi beyin “Bu yıl hem yolcu sayısında hem karlılıkta yeni bir rekor kıracağız.” Söylemine bakılırsa bu % 35’lik zammı güle oynaya verir THY…
GELİRİNİN % 85’i DÖVİZ İSE MAAŞI DA DÖVİZ ÖDE…
Nitekim THY’de yeni bir zam için çalışmalar başlamış. Genel Yayın Yönetmenimiz Sefa İnan, daha önce de birkaç kez yazdığı dolarla maaş önerisi geçen hafta detaylandırarak tekrarladı. Ardından da dövize endeksli maaş formülü konuşulmaya başlandı. Hemen sevinmeyin… Bu proje sadece pilotlara özgü kotarılıyor. Kabin ve yer personeli milli paramız TL’ye talim etmeyi sürdürecek. Oysa THY istese tüm çalışanların maaşını dövize endeksli verebilir. Çünkü gelirlerinin büyük bölümünü döviz olarak kazanıyor. Gerçekten de THY’nin gelirlerinin sadece % 14’ü TL bazında. % 38’I dolar, % 22’si euro , kalanı da diğer para birimlerinden oluşuyor. O halde THY’nin personel maaaşlarını döviz cinsinden belirlemesi ve ödemesi son derece doğal sayılmalı…
ANKARA DÖVİZLE MAAŞA NE DER?
Gelelim can alıcı soruya…THY, dövizle maaş öder mi? Pilotları elinde tutmak için rahat rahat öder. Kalan 15.000 çalışana haksızlık olmaz mı bu? Bal gibi olur. Anayasa’nın eşitlik ilkesi mi dersiniz, iş barışı mı dersiniz bilmem ama açık bir ayrımcılık olur. Şirketin de dibine dinamit yerleştirmiş olursunuz. Hadi bir an için THY tüm maaşları dövize çevirdi diyelim. İyi de Ankara buna ne der? Döviz satın, milli paramızı kullanın, TL’yi güçlendirin diyen Ankara, bu ekonomik savaşta Türkiye’nin 2. Büyük şirketinin dolar hamlesini hoş karşılar mı sizce?
Merkez Bankası beklenti anketinin bile yıl sonunda doları 5.96 TL seviyesinde gösterdiği, enflasyonun % 20’yi elini kolunu sallaya sallaya geçeceğinin belli olduğu bir süreçte açıkçası THY yönetiminin yerinde olmak istemezdim. Resmen aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık vaziyeti… Hal böyle iken, bakıyorum da sendikalardan ses yok. Hava İş, yıllık izinlerin peşine düşmüş. Uçuş emniyeti falan artık konuşulmuyor bile… Valla, yıl sonunda yine bir tenkisat söylentisi ile ölümü gösterip sıtmaya razı etme senaryosu sahneye konulursa hiç şaşırmam…