THY "AIR ACT" DEN B747 LERİ HANGİ ŞARTLARLA KİRALAYACAK?

Bildiğiniz üzere, yaz sezonunun başlaması;  yolcu ve kargo uçaklarına olan ihtiyaçları artırdı. Görünen o ki, bu gidişat ve talep patlaması havayolu şirketlerini hem fazla frekans artışına hem de uçak kiralamaya itecek gibi görünmekte.
Tabii ki bunlara ilaveten, şirketlerin almış veya kiralamış oldukları uçaklarının teslimattaki gecikmeleri, mevcut uçaklarındaki arıza,yedek parça temini veya bakımların uzaması gibi olumsuzluklar da eklendiğinde şirketler uçak ihtiyaçlarını yurt içinden veya yurt dışından kısa ya da uzun süreli olarak kiralama yoluyla temin etmeye çalışıyorlar.
Tabii ki bu şirketlerin içinde THY’de var. THY’de bilhassa kargo taşımacılığında başarılı bir gidişat var. Kargo taşımacılığında ki pazar payının iyi olması THY’yi daha da çok kargo seferi yapmaya zorluyor olmalı ki, aldığım duyumlarda yine kargo uçağı için AIR ACT ile 2 uçaklık anlaşmaya gidilmesi düşünülüyor gibi…
Ancak; Bu sefer THY sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yermiş misali farklı bir kiralama sistemi denemeye çalışacak gibi duyumlar almaktayız. Hatırlarsanız, 16 Ocak 2017 tarihinde, ACT firmasının Bişkek’de yaşadığı B747 kazasındaki uçağın çağrı adının TK olması,yerli ve yabancı medya’da THY kaza yaptı olarak algılandığından,THY yönetimi olarak rahatsız olunmuş olsa gerek ki, bu sefer kiraladığı uçağın THY olarak değil kendi ismi ile uçuş yapmasını isteniyormuş. Aslına bakacak olursanız haksız da sayılmazlar 
Uçak kiralamalarda bence dikkat edilmesi gereken husus, kiralanacağı düşünülen uçağın kendi filo yapılanmasındaki bir uçak tipi olmasıdır. Olması gereken budur. 
Neden mi;
Bildiğiniz üzere THY’de B747 uçak tipi yok. B747 uçak tipi olmayınca,kiralayacağı uçakların ancak dokümanlarını inceleyebiliyor. Bunun yanı sıra,uçaklarını kiraya veren şirketin uçuş sicilleri çok iyi incelenmelidir. Ayrıca, THY aynı tip uçakların kendi filosunda olmadığından fiziki kontrol yapabilmesi de çok zor.
Hal böyle olunca wet lease sistem dahilinde (yani ekibi ve uçağı birlikte kiralama) olarak kiralama yapılmak zorunda kalındığından, THY kendi çağrı adını kullanacağından,olası bir kaza durumunda yine zorda kalabilir.
Bu nedenle,THY bu sefer ki kiralamayı düşündüğü uçaklar için,(B747/400)  ilgili şirkete,kendi ticari adları ve kendi çağrı kodları ile uçabilmeleri için kafa yoruyor… THY’nin bu düşüncesi de mantıksız değil ama kurallara pek uygun olacağını sanmıyorum. 
Öncelikle, uçak kiralama sistemi nasıl çalışıyor tekrar bakalım
Şirketler uçak kiralamayı düşündüklerinde önlerinde iki üç tane seçenek vardır.
Bunlar;
1. Uçakları ekipleriyle birlikte kiralamak “Wet lease”,
2.  Uçakları ekipsiz olarak kiralamak “Dry lease”
3. Uçakları çok kısa süreli  ( Bir, iki uçuş için ) kiralamak “Sub charter” olarak geçmekte.
Uçak kiralamaları ile ilgili işlemler Sivil Havacılık Genel Md.lüğünün ilgili yönetmeliklerinde detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
Mevzuat ne diyor?
Tüm kiralama işlemlerinde,uçağını kiraya veren şirket,uçağı kiralayan şirketin slotlarını ve çağrı adını kullanmak zorunda olmasının yanı sıra o şirketin tüm usul ve kaidelerine tabidir. Ancak iki şirket arasında kiralama ile ilgili diğer işlemler karşılıklı anlaşmalar ile belirlenir ( Kaza Sigortası, konaklama vs ).
Bu mevzuatı nasıl atlatırlar bilemem ama bana pek olacak gibi görünmüyor. Bekleyip görelim bakalım hangi tip kargo uçağını kimden kiralayacaklar.
 
 

Exit mobile version