Yakın zamanda gerçekleştirilen bir test uçuşu projesi, uzun menzilli, emisyonsuz hava yolculuğunun temellerini atıyor. Sıvılaştırılmış hidrojen yakıtı geleceğimiz olabilir mi? Havacılık endüstrisi ciddi bir emisyon salınımına sahip ve içinde bulunduğumuz durum, bu konuda ciddi tasarrufların alınması gerektiğini ortaya koyuyor. Üreticiler ve girişimciler elektrikli ve hidrojen temelli çözümler üzerinde çalışıyor. Öte yandan Alman uçak güç aktarma sistemleri geliştiricisi, sıvı hidrojenle çalışan elektrikli bir uçağın dünyadaki ilk pilotlu uçuşunu tamamladığını açıkladı.
Sıvı hidrojenli ve pilotlu ilk uçuş
Joby Aviation tarafından 2021 yılında satın alınan Stuttgart merkezli firma H2FLY, son teknoloji hidrojen-elektrik yakıt hücresi tahrik sistemi ve kriyojenik olarak depolanmış sıvı hidrojen ile donatılmış HY4 gösteri uçağıyla, biri üç saati aşan dört uçuş gerçekleştirdi. H2FLY bunu “hava taşıtlarına güç sağlamak için hidrojen kullanımında bir dönüm noktası” olarak tanımlarken bu başarı, bildiğimiz havacılık teknolojisinin geleceğine ışık tutuyor. Gaz halindeki hidrojenin sıvı hidrojenle değiştirilmesi, HY4 uçağının maksimum menzilini yaklaşık 750 km’den yaklaşık 1.500 km’ye çıkararak daha temiz ve daha sürdürülebilir hava yolculuğu için umut vadediyor. Uçaklara daha sürdürülebilir yakıt sağlamanın başka yolları araştırılıyor olsa da, hiçbiri hidrojen enerjisi kadar uygulanabilir değil gibi görünüyor. Bu son uçuş faaliyeti, H2FLY liderliğindeki devlet destekli konsorsiyum olan HEAVEN Projesi’nin de gelmiş olduğu noktayı gösteriyor. Uçaklarda sıvı, kriyojenik hidrojenin fizibilitesini incelemek üzere oluşturulan bu konsorsiyumda Air Liquide, Pipistrel Vertical Solutions, Alman Havacılık ve Uzay Merkezi (DLR) ve EKPO Fuel Cell Technologies gibi ortaklar yer alıyor. Sıvılaştırılmış, kriyojenik hidrojen (LH2) ile doldurulan tanklar, basınçlı gaz hidrojen (GH2) ile doldurulanlara kıyasla önemli ölçüde daha düşük ağırlığa sahip. Dolayısıyla LH2 sayesinde daha uzun menzilli veya daha yüksek faydalı yüklü uçuşlar mümkün olabilir.
Temiz gelecek uzakta değil
H2FLY’nin yolculuğu burada bitmiyor. Şirket şimdi ticarileştirme yoluna odaklanmış durumda ve kısa süre önce 27.000 feet’e kadar uçuş irtifalarında tam güç sağlayabilen H2F-175 yakıt hücresi sistemlerinin geliştirildiğini duyurarak pratik ticari uçak uygulamalarına bir adım daha yaklaştı. H2FLY ayrıca Hidrojen Havacılık Merkezi’ni 2024 yılında Stuttgart Havalimanı’nda açmaya hazırlanıyor. Merkez, yakıt hücreli uçak entegrasyonu için tesisler sunacak ve Avrupa’nın havacılık endüstrisinin geleceği için bir merkez görevi görecek. EasyJet, Airbus ve Rolls-Royce gibi havacılık sektörünün devleri ve onların oluşturduğu Havacılıkta Hidrojen (HIA) birliği de hidrojenle çalışan uçuşlara yönelik yatırım ve araştırmaların artırılmasını savunuyor. Birlik, bir havacılık yakıtı olarak hidrojenin önemli ekonomik faydalar sağlayabileceğine ve sıfır karbonlu havacılığa geçişi hızlandırabileceğine inanıyor.
