Üst üste olan servis kazalarına bir de Hava-İst kazası eklendi. Ve 31 yaşında gencecik bir kabin memuru hayata gözlerini yumdu.
Dümdüz yolda olan bu kaza elbette ki araştırılacaktır. Ve sonuç karşısında suçlular varsa cezalandırılacak. Ancak Didem Şam geri gelecek mi ? O’nun hayalleri ne olacak? Geleceği…
Bir laf vardır . Özür dilememek lazım özür de etmemek lazım diye… Böyle bir kazanın ardından özürler dilenecek , belki inkarlar… Ama en acısı insan hayatının bu denli ucuz olması. Didem uçuşundan gelmiş evine gidiyordu. Bir sonraki uçuşuna kadar dinlenecekti. Yorgun argın bindiği serviste ölümle buluştu. Böyle bir sonu kim ister ?
Bu türlü kazaların önüne nasıl geçilir? Önlem alan var mı ? Henüz yaz aylarında bile ölümcül kazalar olurken kış aylarında karlı buzlu yollarda neler bekliyor bizleri ? Şimdi herkesin düşünmesi gerekiyor. O yollardan yalnızca personel değil yönetici de bürokratta, gazeteci de, yolcu da geçiyor…
Didem ŞAM Işıklar İçinde Uyu….