SENDİKACININ ARACINA DA MAAŞINA DA EL KONULDU !

Avukatlara 1.5 milyon lira akıtan Hava-İş Genel Yönetimi, şube başkanı Sezgin Uzun’un sendikal faaliyetlerini engellemek için elinden geleni ardına koymadı.
Gazetemizin Emek sayfasında dört gündür sürdürdüğümüz “Hava-İş’te Neler Oluyor?” yazı dizimizin beşinci bölümünde bir skandalı daha gündeme getiriyoruz. İddiaya göre Ali Kemal Tatlıbal başkanlığındaki Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Hava-İş) Genel Yönetimi, ekim ayında yapılacak şube seçiminden 6 ay önce Hava-İş İstanbul Anadolu Yakası Şube Başkanı Sezgin Uzun’un sendikal faaliyet yürütmesini engelledi. Bunun için önce Uzun’un iş telefonu iptal edildi, yemek ticketi ödenmedi, sendika aracına da el kondu. Ardından da maaşı yatırılmadı.
PARA GÖNDERMEYİN’ TALİMATI
Konuyla ilgili Aydınlık’a konuşan Hava-İş İstanbul Anadolu Yakası Şube Başkanı Sezgin Uzun, 2016 Haziran ayından beri toplantılara çağrılmadığını öne sürdü. Anadolu Yakası Şubesi’nin çay, kahve, bina aidatı ve çeşitli masraflarını kendi cebinden karşıladığını savunan Uzun, “2017’nin ocak ayıydı. Genel Mali Sekreter Celalettin Meriçli’ye şifaen ‘Bana neden kendi cebimden yaptığım şube harcamalarını ödemiyorsunuz?’ diye sordum. Kendisi bana genel başkan Ali Kemal Tatlıbal’ın ‘Sezgin faaliyet yapmasın, para göndermeyeceğiz’ dediğini aktardı” ifadelerini kullandı.
RESMİ YAZI OLMADAN
Baskıların bununla kalmadığını belirten Uzun şöyle devam etti: “2017 Mart ayının başında sendika aracının taşıt tanıma sistemi yakıt alımına kapatıldı. Sonraki günlerde de sendikanın araba kiraladığı firma sahibi aradı, ‘Sözleşme iptal edildi. Sizden arabayı almamız lazım’ dedi. ‘Resmi yazı olmadan size arabayı vermem doğru olmaz. Bana genel merkez resmi yazı gönderirse sana arabayı verebilirim’ dedim. Daha sonra sendika avukatı aradı. ‘Bu konuda ben yetkiliyim’ dedi kendisine ‘Benim muhatabım siz değilsiniz. Arabayı vermiyorum’ dedim. Firma sahibi en son ‘Ne yapabilirim’ diye sorunca kendisine ‘Savcılığa gidip arabanı kime kiraladığını da belirterek vermediklerini söyleyebilirsin’ dedim. Şahıs ‘Karakola gidiyor. Orada ‘Savcılığa gidip arabayı kiraladığın kurumu şikayet edeceksin’ diyorlar. Benim gayem ise savcının arabayı bağlatma kararı çıkarması. Sonrasında dava açacağım. Genel Yönetim Kurulu en sonunda resmi yazıyı şubeye gönderince 31 Mart’ta arabayı teslim ettim. Ardından şube yönetimini toplayıp araba kiralanmasına ve ücretinin genel merkezden tahsil edilmesine karar aldık, dava açtım.”
SEÇİME 6 AY KALA
Uzun, genel yönetim kurulu tarafından 1 Nisan’da da iş telefonunun iptal edildiğini, nisan ve mayıs ayı maaşının ve yemek ticketinin ödemediğini, özel sigortasının da iptal edildiğini söyledi. Konuyla ilgili dava açtığını belirten Uzun, “İcraya verdim. Mahkeme, banka hesap dökümlerini istedi. İş ciddiye binince nisan ve mayıs maaşımı 19 Haziran’da yatırdılar. O gündür bugündür maaşım yatıyor, yemek ücretim ödeniyor. Ancak şube için kendi cebimden yaptığım harcamalar ödenmiyor” dedi. Sendikal faaliyetin engellendiğine ilişkin 3 Nisan’da genel merkeze noterden ihtar çektiğini ifade eden Uzun, baskıların nedenini şu sözlerle açıkladı: “Ekim ayında yapılacak seçimlere 6 ay kala hukuksuzluklara başladılar. Seçim faaliyetini sağlıklı şekilde yürütemeyeyim diye, maddi ve manevi anlamda zor durumda kalmam için bu hamleyi yaptılar.”(AYDINLIK)

Exit mobile version