Son yılların en önemli olayı coronavirüs salgını olarak görmek mümkün. Çok kısa bir süre önce ortaya çıkan bu salgın inanılmaz bir hızla ilerliyor. Bu ilerleme nasıl kesilecek, ülkeler bu soruna nasıl çözüm bulacak henüz belli değil.
Dünyada yaşanan bu salgından kaçınmakta mümkün değil gibi… Globalleşen dünyamızda ne ticaretten, nede seyahatten kaçınamıyoruz. İlk defa Çin’de rastlanılan bu virüs çok kısa bir zamanda nasıl da yayıldı…
Ticaret ve seyahat denince akla ilk gelen uçak… Hal böyle olunca virüsün hızla diğer ülkelere de yayılması kaçınılmaz oluyor.
Medya her gün çok süratli yayılan coronavirüs ü ile ilgili haberler yapıyor. Bir başka anlatım şekli ile adeta Coronavirüs ile yatıyor coronavirüs ile kalkar olduk. Medyanın her gün bu virüsten etkilenmememiz için gün boyu doktor tavsiyeleri yapması ne kadar etkili olacak ki… Virüs bulaşan kişiyi kurtarabilmek için her hangi bir ilaç da henüz bulunamadı. Elini sık sık yıka, öksürük, aksırıklardan uzak dur, ağzını burnunu kapat tavsiyeleri yeterli mi?
Dünya bu dertle uğraşırken hayat devam ediyor.
Bu kriz ticari olarak en çok havacılığı vuruyor ve bu gidişle de daha da vuracak gibi görünmekte. Sadece bu kriz ülkemizde değil tüm dünyaya yayılmış vaziyett. Airlinehaber olarak coronevirüs nedenli etkilenen şirketleri tek tek yazdık halada yazıyoruz.
Gün geçmiyor ki birkaç iptal sefer duymayalım. Sağlık bakanlığının talebi üzerine SHGM bazı ülkelere uçuş yasağı alıyor. Çin, Güney Kore, İran derken Irak ve İtalya seferleri de ya kesildi veya frekans azaltılmasına gidildi. THY’nin ve Pegasus hemen hemen her gün basın bülteni yolluyor. Basın bülteninin konusu ise coronavirüs kaynaklı sefer iptalleri.
Havayolları uçarsa para kazanır. Bu kadar iptal sefer ve yolcu düşüklüğü ile nasıl ayakta kalınabilir ki?… Ayrıca THY’nin bir de B737MAX’ lardan kaynaklanan maddi, manevi kayıpları unutmayalım. İstanbul’da yeni bir havalimanına geçiş yapan THY’nin henüz tam olarak yerleştiği söylenemez. Hala bir dolu masraf yapmak zorundalar.
Pegasus da aynı durumda… Kaza yapan uçağının sancıları henüz bitmeden şimdi de bazı medya, her nedense cadı avına çıkmış gibi, vurdukça vuruyor. Sonuçta Pegasus da bu ülkenin havayolu… Tam olarak ne yapmak istediklerini anlayabilmiş değilim.
Keza havalimanlarımız da aynı…Uçaklar inip kalkmaz ve seferler azalırsa bu havalimanlarımız nasıl kazanacak ki? Binlerce kişiye istihdam sağlayan havayollarımız gibi havalimanlarımız da aynı krizin pençesinde…
Tabii ki, THY ve Pegasus dışında da havayollarımız da var. Onlar daha içine kapanık olduklarından ne durumdalar tam olarak kestirebilmek zor olsa da bu krizden etkilenmemelerine imkân yok diye düşünüyorum. Hatta kargo taşımacılığı yapan havayollarımız bile etkilenecektir…. Son senelerin en büyük krizi yaşanıyor.
Aslına bakacak olursanız, her ne kadar şirketlerin işi zor olsa da gelir kaybı faturasının bir kısmını yine çalışanlardan çıkartacak gibiler. Seferlerini mecburiyetten azaltan havayolları ve havaalanları ne yapacak? Türkiye’de en kolay hemen uygulamaya konan,çalışanları kapıya koymayı mı yeğleyecekler yoksa direnecekler mi? Peki, nereye kadar
Sektörümüzde çalışanları koruyacak ne sendika var ne dernek. Sendikalardan başka çalışan kesimin hak ve hukukunu koruyacak bir mekanizma da yok. Sendikal hayatımıza baktığımda benim gördüğüm en etkisiz dönem diyebilirim. Derneklere baktığımızda ise bir şeyler yapmaya çalışanlar olduğu gibi yıllardır hiç faaliyet yapmadığı halde yine aday olmaya çalışanlar var. Kısaca sendikalar ile dernekler aynı kefede. Her ikisinide takan makan yok. Kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar.
İşverenler, “Ben yaptım oldu” mantığında ne isterlerse onu yaptırabiliyorlar. Zamanında, THY’deki tüm mesleki derneklerin sözcülüğü görevini yüklenmiş UTED yönetimi bile sefilleri oynuyor. İşveren hiç mi hata yapmaz. UTED’in benim zamanımdan beri yayınlanan dergisi var. Bu derginin amacı sorunları ve çözüm önerilerini yazmak değil mi? İlk sayfada ki başkanın aylık yazısı ne işe yarıyor.
Üyelerde ilginç…
Onlarla ilgili her yazıma yüzlerce haykırış yüklü yorum atan kişiler olmalarına rağmen iş başa düşünce dilsizi oynuyorlar. Genel kurula gelip sorunlarını bile haykırmaktan veya aday olup seçilmekten çekinen bir zümre ile nereye kadar gidebilir ki…
Değerli okurlarım;
Atlas Global de yaşananları izledik. Kimin aklına gelirdi ki bu şirketimiz iflas etsin. Atlas’ın tüm gidişatını kimseden çekinmeden olduğu gibi yazdık. Yöneticiler; “az sabredin” ,”az kaldı”, “bu hafta paralar hazır”, “B777 filosu kuruyoruz”. diyerek oyalayıp aylarca ücretsiz çalıştırdıkları personellerine bir anda İflas işlemlerine başladık nasıl diyebildi? Bu nasıl yüz böyle. İnsan aynaya bakıp kendinden utanır yahu…
Bizde paranız kalmaz diyerek aylarca uçurdukları ve çalıştırdıkları kişilerin hayır dualarını(!) her an duymasalar bile hayatları boyunca hissedeceklerdir. Kısaca bana Atlas Global sürecini anlat derseniz üç kelime ile ifade edebilirim. Haksızlıklar,Vicdansızlıklar,Ahlaksızlıklar gırla gitti….Sonuç; Sonu belli olmayan İflas süreci…
Bu iflas en çok kimi etkiledi? Tabii ki çalışanları… İşlerinden olmalarına mı yansınlar yoksa çalışıp ta alamadıkları maaş ve tazminatlara mı? Ya kandırıldıklarına mı?
Resmen 1200-1300 civarı kişi ortada kaldı. Airlinehaber deki çıkan haberleri okuyup ümit arayışındalar. Onlar ümit beklerken Murat Ersoy’un define aradığı söyleniyor. Şaka değil bu…Bir çok kişiden duyduğum üzerine Murat bey Türkiye’de define arıyormuş:)
Şüphesiz patronlara bir şey olmaz. Yasalarımızda ki boşlukları bulmakta mahirdirler. İflas hileli ise mutlaka önceden gerekli tedbirlerini almışlardır. Kısaca; “Altta kalanın canı çıksın” misali bir çalışma hayatımız ve çok uzun süren yasal süreçlerimiz var. Neyse yazacak çok konu var ama şimdilik yeterli.
Bu kriz sadece Türkiye’ye mahsus değil ya… Bakalım Dünyada neler oluyor?
Bu işte bir terslik var. Bizde kriz olunca balta alta vurulurken bunlar üste yani kendi ayaklarına vurmuşlar.
Bakın Singapur havayolları ne yapmış;
Singapur Havayolları CEO’su %15 ücret indirimi aldı. Seyahat taleplerindeki azalma ve Asya’daki Koronavirüs sebebiyle şirket yöneticilerinde maaş indirimine gitmiş
Singapur Havayolları çalışanlarına gönderilen notta, yönetimin nasıl bir kesinti yapacağını belirtiyor;
CEO %15, Yönetim Kurulu %15, Genel Müdür Yardımcıları %12, Grup Müdürleri %10, Bölüm Müdürleri %7 oranında maaş kesintisi uygulanacak.
Üst Düzey Yöneticiler ve Yönetim 1 Mayıs itibariyle ekstra %5 kesinti daha olacak
Singapur Havayolları Grubu, Mayıs sonuna kadar 3.000’den fazla uçuşunu kesti. Bu oran tüm uçuşların %10’una denk geliyor
Ayrıca, Singapur Havayolları gönüllü ücretsiz izni uygulamaya koyuyor. Alınabilecek ek önlemler için sendikalarla görüşüyor (Keşke bizde de sendikalar sözde değil de özde olabilse)
Harcamalar konusu da tekrardan gözden geçirilecek
Yönetim, değişen şartların üstesinden geleceklerini belirtirken, kararlı ve fedakâr olacaklarını aktarıyor
Yukarıda yazdıklarımı ben demiyorum. Singapur havayolları diyor.
Birçok yazımda “tasarruf üsten başlamalı ki aşağıdakiler de ses çıkaramasın” derim. Derim demesine de takan olur mu? Hayır.
Sevgili THY ve Sektörün diğer oyuncuların yöneticileri; Hadi bakalım pamuk eller cebe… Çalışanın tasarruf edecek hali kalmadı. Sıra siz de…
Değerli okurlarım;
Öncelikle sizlere teşekkür etmek istiyorum. “Çalışanlardan yana tarafız” söylemi ile yayın hayatına başlayan AirlineHaber söz verdiği çizgisinden sapmaksızın yayın hayatına sizlerin teveccühünü kazanarak devam ediyor.
Bildiğiniz üzere yayıncılıkta hangi gazete veya yayın organı tarafız demiştir ki… Hepinizin bildiği kadarı ile, tarafsız yayıncılık yapıyoruz kisvesi altına gizlenmeksizin, direk olarak tarafımızı beyan eden bir haber portalı olduk ve her geçen gün okur sayımızı katlayarak yükselişimize devam ediyoruz. Sektörün 1 numaralı haber sitesi haline geldi isek, bu bizden ziyade sizlerin sayesindedir.
Bu süreçte bize destek olan ve yalansız dolansız haber okumak istedikleri için bizi takip eden okurlarımızın desteği çok önemliydi. Sağ olun, Var olun…
Okurlarımız çok iyi biliyorlar ki, AirlineHaber siteniz para kazanmak veya haber sitesini kullanarak siyasi emel veya emellerimize kavuşabilmek için kullanılmamıştır. Apolitik bir yapıda yayın yaparız. Kaçak Büfe açmak, komisyon almak gibi yayıncılıkla ilgili olmayan faaliyetler bizim iş ahlakımızda yoktur. Herkesin içinde yüzümüz ak gezmeyi sever ve okurlarımızın bizi anamızla değil anımızla anmalarını arzu ederiz.
Bu haber sitesinin tüm yazarları havacılık sektörünün içinden gelmiş kişiler olup amatör olarak makalelerini yayınlamaktalardır. Takipçilerimiz o kadar çok ki… Bunların içinde binlerce pilot, binlerce teknisyen ve binlerce havacılık sektöründe farklı farklı departmanlarda çalışanlar mevcut.
Örneğin; Atlas Global’in çalışanlarını ilgilendiren haberleri sadece biz mi elde ettik. Tabii ki Hayır. Çalışanların attıkları yorumlar sadece bize mi atılmalı idi… Tabii ki Hayır.
Neden biz?
Çünkü biz beklentisiz haber yapma anlayışına sahibiz de ondan… Kimin haklı kimin haksız olduğuna karar vermeye kalkarak haddimiz aşmadık. Bizim görevimiz, haberleri tüm açıklığı ile sunmanın yanı sıra konuyla ilgili okurlarımızın attıkları tüm yorumları yayınlamaktır. Tabii ki etik kurallar ve yasalarımız gereği bazı yorumlarda, kişi isimlerinin deşifre edilmesi ve küfür edilmesini, hakaretlerde bulunulmasını sansürledik. Bu kadar titiz davranmamıza rağmen yine de yayın kaldırma cezaları aldık.
Yorumları takip eden okurlarımız Atlas Global şirketinin durumunu, iflas öncesi ve sonrasını tüm açıklayıcı bilgiler eşliğinde AirlineHaber’den öğrendiler. Atlas Global çalışanlarının içine düştükleri çok zor duruma onların yanında Hava-Sen ve AirlineHaber’den başkası yoktu.
Atlas Global çalışanlarının bizlere attıkları teşekkür yorumları bizim için çok önemliydi. Bu teşekkürler bize yabancı değil. THY’deki suçlama ile haksız işten çıkarılan 211 kişinin yanı sıra yine ByLock kullanıyor suçlaması ile işten çıkarılanların da yanındaydık. ByLock suçlamaları asılsız çıktı ve işlerine iade edildiler. Ancak hala 211 konusu çözülemedi. İlker Bey’in dikkatine bir kez daha sunarım.
Neyse konudan koptum yine;
Tabii ki Atlas Global mağdurlarının derdine merhem olabilmek çok zor. 220 Milyon dolar civarında borçtan bahsediliyor. Atlas Global mağdurlarına yardımcı olabilmek için hukuk bilgisine ve bu tür iflas davaları konusunda deneyimli ve bilgili olan bir avukat arkadaşıma rica ettim ve Hava-Sen’le görüşmesini istedim. Hava-Sen başkanı Seçkin kaptanla görüştüler ve süreç içinde görüşmeye devam edecekler.
Umar ve dilerim ki, sektör Atlas mağdurlarına kucak açsın, onları ortada bırakmasın ve en kısa sürede maddi kayıplarına yönelik davalardan çalışanların lehine netice alınsın.
Bu haftaki yazıma son verirken; Geçenlerde şehit olan 34 askerimize rahmet,tüm aile fertlerine ve Türk milletimize sabır diliyorum. Umar ve dilerim ki bu saldırılar son bulur ve yapılmış olan Soçi anlaşmasına sadık kalınır.