Gaz türbini ve batarya sistemi
Rolls-Royce konseptinde elektrikli vurgusu yapmış olsa da EVTOL, tamamen elektrikle çalışan bir uçan taksi olmayacak. 6 pervaneye sahip olması planlanan araçta, M250 gaz türbini ile elektrik üretilecek. Gaz türbini teknolojisi ile 500 kW’lık güç üretilirken araçta yer alacak bataryalarla da bu güç depolanabilecek. Öte yandan bu bataryaların şarj edilmesiyle de uçuşlar gerçekleştirilebilecek. Bu haliyle EVTOL, halihazırda geliştirilen ve büyük bir kısmı tamamen elektrikli olan kişisel hava araçlarının aksine hibrit sistemi tercih etmiş olacak.
Rolls-Royce en çevre dostu yaklaşım olmasa da hibrit yapının tamamen elektrikli motor yapısına kıyasla birkaç önemli avantajı olduğunu belirtiyor. Bu avantajlardan ilki menzil kısmında kendini gösteriyor. Saatte 400 kilometre hıza ulaşabilecek olan EVTOL, 800 kilometrelik uçuş menzili sunacak. Böylece EVTOL sadece şehir içi ulaşımında değil şehirler arası taşımacılıkta da boy gösterecek. Diğer avantaj ise iki uçuş arasındaki bekleme süresinin kısalığı. Bataryası şarj edildiğinde uçuşa hazır hale gelen EVTOL, ihtiyaç halinde gaz türbininde kullanılmak üzere yakıt alıp yola çıkabilecek. Bu da şarj için gereken bekleme süresini ortadan kaldırıyor.