Nepal Tara Air’in ölümcül havayolu kazasıyla boğuşurken, Nepal Sivil Havacılık Otoritesi (CAAN) başka bir trajediyi önlemek için uçuş kurallarında değişiklik yapılmasını zorunlu kıldı. Yeni kurallar, pilotların zorlu havalarda uçmaya karar vermesini engellemek için, nihai otoriteyi havalimanına veriyor.
CAAN, görerek uçuş kurallarına (VFR) göre uçacak tüm uçuşların ancak varış noktasına kadar havanın tamamen açık olması durumunda uçulabileceğini zorunlu kılan değişiklikler yaptı.
Bundan önce, aradaki rota için değil, yalnızca kalkış ve varış noktasındaki hava koşulları dikkate alınıyordu. Bununla birlikte, Tara Air’in son kazası, yetkililerin uçuş güvenliğini sağlamada mevcut kuralların yeterli olmadığını fark etmelerini sağladı.
CAAN bildirimine göre, uçuşların fizibilitesine artık kaptan pilot karar veremeyecek; uçuş güzergâhındaki hava durumuna göre, artık havalimanında verilecek. CAAN genel müdür yardımcısı Devendra Lal Karna şunları söyledi: “Hava durumunun iyi olup olmadığına karar vermek için Hidroloji ve Meteoroloji Dairesi tarafından sağlanan verilere güvenmeye devam edeceğiz.”
Pazar günü meydana gelen Tara Air uçak kazasına ilişkin ön soruşturma, kazanın nedeninin büyük olasılıkla kötü hava koşulları olduğunu gösteriyor. CAAN’ın ilk değerlendirmesi, Kanada yapımı turboprop uçağın, sert hava koşulları nedeniyle sola dönmek yerine sağa saptıktan sonra dağlara çarptığını gösteriyor.
Enkaz, Nepal’in Mustang ilçesine bağlı Thasang-2, Sanosware’de bulundu ve yetkililer, uçakta bulunan 22 kişiden hiçbirinin kazadan sağ kurtulamadığını açıkladı .
CAAN, trajedinin ışığında, görerek uçuş kurallarını (VFR) sıkı bir şekilde takip eden tüm uçuşların yeni yönergelerine uyulması gerektiğini belirtti. Havayolları, uçuş planını sunarken, varış noktasının ve güzergahın hava durumu ile ilgili olarak Hidroloji ve Meteoroloji Dairesi Başkanlığı’ndan alınan hava tahmin raporlarını ibraz etmekle yükümlü oluyor.
Nepal, riskli dağlık arazileri ve ani hava değişimleri göz önüne alındığında, uçuş yapmak son derece zor görülüyor. Aslında, Dhaulagiri ve Annapurna dağları arasında dikey olarak üç mil (5 km kadar) aşağı inen dünyanın en derin vadisi, kazanın olduğu Mustang bölgesinden geçiyor.
Katmandu’nun Tribhuvan Uluslararası Havaalanı gibi büyük bir havaalanına iniş yapmak için bile, pilotların yaklaşma ve pas geçme prosedürlerine tam aşina olmaları için ekstra eğitimden geçmeleri zorunlu.
Nepal, zorlu hava koşulları ve topografyası nedeniyle yıllar boyunca birçok trajik kazaya tanık oldu. Pazar günkü son kaza, 6 yıl içinde Tara Air’in karıştığı bu ikinci olaydı. 2016 yılında, bir Tara Air Twin Otter uçağının dün Pokhara’dan Jomson’a yaptığı uçuşla aynı uçuşu gerçekleştirirken dağlara çarpması sonucu 23 yolcu ölmüştü.
CAAN tarafından revize edilen uçuş kuralları başka bir benzer trajedinin önlenmesine yardımcı olacağını umarız.