Ciner Havacılık’ı 10 milyon dolara aldığına dair haberler yayılan Sivil Havacılık Eski Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı, haberlerin bilgi eksikliğinden kaynaklandığını vurgulayarak iddiaları tümüyle yalanladı.
İddiaları ortaya atan İzmir Milletvekili Atilla Sertel’i aradığını ve bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanlışları kendisine anlattığını kaydeden Erdağı, “Atilla Sertel benimle ilgili sarfettiği sözlerin tümüyle yanlış bilgiden kaynaklandığını anladı. Kısa zamanda çıkıp bunu açıklamasını bekliyorum” dedi.
Oktay Erdağı, “Ciner Havacılık’a ben değil Dubaili bir şirket müşteri oldu. Ben danışmanlık yapıyorum. Ortada 10 milyon dolar yok. Sadece kapora ödendi. Para Dubaili şirketin parasıdır. Benim emekli maaşım dışında, bu büyüklükte bir param yoktur.”
Haberlerde konu edilen yasak konusuna da açıklık getiren Erdağı, “Türkiye’de 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre herhangi bir kamu kurumundan emekli olduğunuz zaman iki yıl o kurum ve kuruluşta ilgili herhangi bir ticaret yapamazsınız. Ben emekli olalı 15 yıl olmuş. Yani benim ticaret yapmam ile ilgili herhangi bir engel yok. Haberlerin bu yönü de yalan.”
“BU BÜYÜKLÜKTE PARAM YOK, HİÇ OLMADI”
Oktay Erdağı’nın son günlerde kendisiyle ilgili çıkan haberleri tüm detaylarıyla şöyle yanıt verdi:
Öncelikle benim 10 milyon dolar param yok, bu büyüklükte bir param hiç olmadı.
1976 yılında Ulaştırma Bakanlığı’nda çalışmaya başladım. 32 yılda 33 bakanla çalıştım. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün o günkü yapısında dört farklı daire başkanlığı vardı. Çok enteresandır ben her birisinde ikişer kez dönüşümlü olarak daire başkanlığı yaptım. En son genel müdür yardımcısı olarak görev yaptım.
Bu tabi Türk bürokrasisinde hakikaten de bir rekordur ve çok kolay değil. Yani 32 yıl aynı dairede, düz memur giriyorsunuz, bütün birimlerde çalışıyorsunuz ve genel müdür yardımcısı olarak emekli oluyorsunuz…
“15 YIL ÖNCE EMEKLİ OLDUM, DANIŞMANLIK YAPIYORUM”
Ben 2008 Ocak ayında kendi isteğimle emekli oldum. O gün bugündür de havacılık sektöründe danışmanlık ve koordinatörlük yapıyorum. Hala sektörün içerisindeyim. Yani kırk yılı aşkın süredir havacılık sektörünün içindeyim.
Biz bürokratların şöyle bir sorunu var. Önüne gelen bizimle ilgili aklına gelen bir haber yapıyor veya yaptırıyor. Biz kendimizi savunamıyoruz. Birisi bize bir çamur atıyor, biz o çamurla yaşıyoruz. Yani bu haberde de olduğu gibi haysiyet cellatlığı yapılıyor.
“ATLASJET KAZASI DAVASINDAN BERAAT ETTİM”
“Atlasjet kazasında hem Ankara 13. Sulh Ceza Mahkemesi hem de Yargıtay’da beraat ettim. Benim Atlasjet kazasından almış olduğum kesinleşmiş herhangi bir ceza veya kısıt yoktur.
Antalya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ben ve bir arkadaşıma görevi kötüye kullanmak suçundan 18 ay ceza verildi biz de verilen cezayı Yargıtay’a taşıdık ve beraat ettik.”
“İNSANLARIN YARGIYA SAYGISI YOK”
“Temel sorun şudur ki: Türkiye’de insanlar yargıya saygılı olmuyor. Doğrudur, herkes ceza alabilir, herkes yargılanabilir ancak kesinleşmiş bir cezanız yoksa suçsuzsunuz, konu da kapanmıştır. Benim şu anda sicilimde herhangi bir ceza, yasak veya kısıt yoktur.
Buradaki bir diğer temel sorun da şudur: Bu tür kazalardan sonra hakikaten de Türkiye de bayağı komplo teorileri üretiliyor, spekülasyonlar yapılıyor. Bu kazayla ilgili olarak sonradan bu FETÖ terör örgütünün marifetlerini ve yöntemlerini de görünce onların bu işlerde parmağı olabileceği söylendi yazılıp çizildi.
Sürekli basına yansıyan Atlasjet kazasında iki temel konu var. Bu kaza, neden yeterli düzeyde tartışılıp, konuşulup bir daha benzer kaza olmasın diye önlemler alınamadı.
Hakikaten müthiş komplo teorileri oldu. Bunlardan birisi de FETÖ’nün de buna müdahil olduğu yönünde. Bir diğer konu da hepimiz biliyoruz hem FETÖ’nün yargıdaki gücünü hem de mevcut siyasi iktidarın gücünü arkasına alan Murat Ersoy ile World Fox’un sahibi Yavuz Çizmeci arasında bu konu biraz da güç savaşına dönüştü. Yani onlar güç savaşı yaptılar, biz gariban memurlar da arada kaldık. Bu kadar basit.”
“KISIT EMEKLİ OLDUKTAN SONRA 2 YILDIR, BEN EMEKLİ OLALI 15 YIL OLDU”
Türkiye’de 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda bir hüküm var. Herhangi bir kurum ve kuruluştan emekli olduğunuz zaman iki yıl o kurum ve kuruluşta ilgili herhangi bir ticaret yapamıyorsunuz. Fakat ben emekli olalı 15 yıl olmuş. Yani benim ticaret yapmam ile ilgili herhangi bir engel yok. Yani bu yapılan haberlerin hepsi yalan haber.
“DUBAİLİ ŞİRKET TÜRKİYE’YE YATIRIM YAPMAK İSTEDİ”
Ciner Havacılığı havacılık sektöründen bazı arkadaşlar ortak satın almış. Ciner Havacılık’ın bünyesinde uçak, envanterinde herhangi bir makina veya teçhizat hatta personel bile yok.
Uzun yıllardır tanıdığım Dubaili bir şirket Türkiye’ye yatırım yapmak istediğini söyledi. Ben de danışmanlık yaptım. Bu şirket hali hazırda Dubai’de zaten hava taksi hizmeti veriyor. Bana ‘Bir hava taksi kurabilir miyiz’ diye rica etti…
Ben de tecrübelerimden dolayı bu işin yapılması uzun zaman alır ancak var olan bir şirketin satın alınması daha kolay olur. İsterse bir tanıdığın bu tür bir şirketi olduğundan ve ona talip olabileceğinden bahsettim ve böylece iletişime geçtik.
CİNER HAVACILIK SATIŞTAN VAZGEÇTİ
Bahsi geçen havacılık şirketinin hisselerini, yapılan pazarlıklar sonucu 150 bin dolar kapora vererek toplam 300 bin dolara satın aldık. Aradan geçen zaman içerisinde SHGM’den ön onayın 3 ay gibi uzun bir süre geçmesini ve basında çıkan bu asılsız yalan haberleri de öne sürerek Ciner Havacılık hissedarları hisselerini satmaktan vazgeçti.
“SADECE DANIŞMANLIK HİZMETİ VERDİM”
Benim bu hisse satın alınmasındaki rolüm, danışmanlık hizmeti vermektir. Türkiye’deki yasaları ve mevzuatı falan çok iyi bilmediği için ben onun işlerini yürütüyorum. Yani medyada çıkan 10 milyon dolar havacılık şirketini satın aldığı haberi gerçeği yansıtmamaktadır.
Şirket hisseleri için anlaşılan fiyat 300 bin dolar ve bu parada Dubaili şirketin parasıdır. Benim bugüne kadar emekli maaşımın dışında herhangi bir param yoktur.
“BOĞAZIMDAN BİR KURUŞ HARAM PARA GEÇMEDİ”
Biz namuslu, dürüst adamız. Yani bizim boğazımızdan bir kuruş haram para geçmemiştir. Çocuklarım var. Bunlar ayıp şeyler.
FETÖ’nün Türkiye’de şu anda her şeyi hala var. Havacılık sektöründe de FETÖ var. Şöyle oluyor:
Havacılık sektöründeki FETÖ’cüler önce bu Cevheri Güven’e bir haber yaptırıyorlar. Almanya’da kaçak bir FETÖ’cü var biliyorsunuz, onun haberini alıyorlar.
“FETÖ’CÜLER İŞLEMDEN 2 SAAT İÇİNDE HABERDAR OLDU”
Türkiye’deki FETÖ kanallarında, FETÖ internet sitelerinde haber yaptırıyorlar. Yani şimdiden şantaj yapmaya başladılar. Düşünebiliyormusunuz hisse devrinin onayı SHGM’den çıkıp KEP’e yani elektronik ortama yüklendikten 2 saat sonra bu yazı FETÖ’cülerin eline geçti ve haber oldu.
Yaptığımız araştırma sonucunda bu ön onay yazısının kesinlikle özel sektördeki FETÖ’cüler tarafından FETÖ internet haber sitelerine iletildiğini anladık. Yani anlayacağınız FETÖ her yerde.
Ben Cevheri Güven’i nereden tanırım? Ben defalarca onun kanalında haber oldum.
“CHP’Lİ MİLLETVEKİLİNE İKİ SAAT ANLATTIM”
“Şimdi de bulmuşlar İzmir’de bir CHP milletvekilini bu konuyu hem ona haber yaptırıyorlar hem de TBMM’de soru önergesi verdiriyorlar.
Milletvekili arkadaşı aradım, iki saat anlattım. Biz memur adamız, çocuklarımız var, onurumuz var, gururumuz var.”
“NEDEN ARAYIP SORMADIN”
“Sen 40 yıllık gazetecisin 10 milyon dolarlık bir haber yapıyorsun ya beni arayıp sorsana ben sana anlatayım.
Yani bütün olay budur. Ama bu FETÖ’nün, ikide bir Türkiye’deki FETÖ’cülerin, üzerinden bu konuları gündeme getirmesi ve özellikle de bizim hepsini bildiğimiz ve tanıdığımız FETÖ’cülerin ellerindeki yabancı telefonlarla 2 dakika içerisinde tüm FETÖ haber kanallarına haber yaptırabilmeleri çok enteresan değil mi?
Biz onların himmet parası ve rüşvet topladıklarını ve FETÖ’cülerle içli dışlı olduklarını biz zaten ortaya koyacağız. Ne zaman bir konu gündeme gelse bunlar bir şekilde bunu FETO kanallarında, FETÖ internet sitelerinde, FETÖ youtube kanallarında işte bu hale sokuyorlar.
“İSYAN EDİYORUM”
Sayın Bakana da Twitter üzerinden yazdım. En önemlisi de bunlar nasıl oluyor da bir CHP milletvekilini bile kötü amaçları için kullanabiliyorlar. Haber yaptırabiliyorlar ve soru önergesi verdirebiliyorlar. Bu çok üzücü değil mi? Günlerdir bu haksızlığa ve haysiyet cellatlığına feryat ediyorum başta da CHP yönetimi ve Cumhuriyet ve Sözcü gazetelerinin yayın ve yazı işleri yönetimi olmak üzere sesimi kimseye duyuramadım.
En az 50 gazete, internet sitesi ve tv kanalında “Yine ‘Harun gibi geldiler. Karun gibi zengin oldular” AKP bürokratı diye haber yapılmış hiç kimse tek bir düzeltme yapmadı. Buna isyan ediyorum… Bu yapılan tam bir alçaklıktır” şeklinde açıklamalarda bulundu.
©AirlineHaber.com