MISIR UÇAĞI NASIL DÜŞMÜŞ OLABİLİR?

Mısır Hava Yolları MS-804 sefer sayılı Airbus 320 kazası ile ilgili bir çok senaryo havalarda uçuşuyor. Tabii ki Airlinehaber olarak yurt dışındaki medyadan aldığımız bilgileri siz değerli okurlarımıza anında ilettik.
Uçağın ACARS bilgisayarından gelen ilk veriler, kaza konusundaki senaryolardan birincisi olan kokpitin sağ tarafındaki camların buzlanmasını engelleyen elektrikli ısıtıcılardan kaynaklanmış bir elektrik yangını ihtimalini gösteriyor.
A320 uçaklarında, tüm elektrik, elektronik ve bilgisayar sistemleri, hemen kokpitin altındaki Aviyonik Kompartımanı dediğimiz bölgede bulunmakta.
Uçağın yerle dijital haberleşmesini sağlayan ACARS verilerine baktığımda, kokpit sağ tarafında cama gelen kablolarda veya  Aviyonik kompartımandaki bir elektrik yangının çıkma olasılığı üzerinde duruyorum. Bu tür bir kısa devre sonucunda oluşması muhtemel yangın, sağ camı besleyen ısıtıcının ve buradaki diğer sistem sensörlerinin devreden çıkmış olabilme ihtimalini düşündürüyor. Buradaki elektrik sigortalarının atıp atmadığı şimdilik bilebileceğimiz bir konu değil.
Olası bir aviyonik kompartıman yangınında, kokpiti içi bir anda yoğun bir duman ve yanık elektrik kablo kokusu ile dolacaktır. Böyle bir durumda pilotların ilk iş olarak oksijen maskelerini takmış olmaları gerekiyor. Bundan sonra sağ tarafta oturan ikinci pilotun kaptanın istediği elektrik yangını ve duman Check List’i ne ölçüde yapabildiği konusunda şüphelerim var. Çünkü sağ taraftaki ikinci pilotun yeterince uçuş saatine sahip olmaması ve ikinci pilotun bu tür durumlar için ne kadar kaliteli bir simülatör eğitimi aldığını bilmiyoruz.
Şimdi kazanın oluşumuna bakalım.
Başlayan elektrik yangını sonucu kokpit dışına çıkan duman, önce Lavatory Smoke daha sonra kokpitin altından sızan dumandan dolayı avionik smoke ikazları tetiklenir. Elektrik sisteminden kaynaklanan yangının yakınındaki diğer sistemleri kademeli olarak etkilediği veya pilotların check list gereği bazı sistemleri bilerek kapattıklarını tahmin ediyorum.
Uçağın kaptanının, kokpitteki duman nedenli görüşün çok hızlı olarak düşmesi nedeni ile acil olarak alçalmaya karar verdiğini tahmin ediyorum. Bunun için uçtuğu 10 mil genişliğindeki hava koridorun dışına kurallar gereği çıkması gerektiğinden ve hem acil olarak alçalma yapmak hem de kendisine en yakın meydana gitmek için önce sola doğru 90 derece ve bunu müteakip diğer dönüşleri yapmış olabilme ihtimali yüksek görünüyor.
Buradaki en önemli konu; ikinci pilotun kaptanın istediği elektrik yangını ve bu check listin arkasından dumanı kokpitten atma check listini yapıp yapamadığıdır.
Uçağın veri sisteminin kısa bir süre sonra devreden çıkmasının iki nedeni olabilir.
Elektrik yangınını kontrol altında tutabilmek için uçağın tüm elektrik sistemini geçici olarak kapatmış olabilirler. Kısaca uçak pilotlar tarafından acil elektrik seviyesine kadar düşürülmüş olabilir. Uçak sadece batarya sistemine veya RAT denen uçağın dışında açılan bir pervanenin uçağın hızıyla dönmesinden üretilen elektrik ile beslenmiş olabilir.
Daha önce başka uçak tiplerinde yaşanan benzer olaylarda yoğun dumandan dolayı uçaklar en yakın meydana inmiş veya yerde ise yolcular tahliye edilmiştir. Buradaki olay, çok kısa sürede ve şiddetli derecede bir yangını gösteriyor.
Bu tür bir durum meydana gelmişse, en kritik konu pilotların zamanında yangının kaynağını belirleyememiş ve bunun sonucu kokpitte göz gözü görmeyecek şekilde oluşan dumanı atmakta geç kalmış olabilmeleridir.
Bunun sonucu kaptan acil alçalma yaparken artan duman ve ısıdan dolayı önündeki aletleri tam görememiş ve de uçağı, istemeyerek de olsa, anormal duruma sokmuş olabilir veya son ana kadar denize kontrollü inmeye çalışmış olabilir.
Bildiğiniz üzere, pilotlar kontrolden çıkan bir yangın durumunda uçağı yaklaşık 15 dakika içinde bir yere indirmeye çalışırlar. Bu konuda Amerika Havacılık Örgütünün (FAA) pilotlara yayınladığı bir tavsiyede bu süre belirtilmiştir. Swiss Air’e ait MD-11 uçağının elektrik yangını sonucu düşmesi ve arkasından birden fazla kargo taşıdıkları yanıcı Lityum Pil olayından sonra bu tavsiye kararı yayınlanmıştır.
Hatta hatırladığım kadarıyla, en son 3 eylül 2010 tarihinde UPS  havayollarına ait düşen Boeing 747 kargo uçağında, pilotlar kokpitte artan ısıdan ve yoğun dumandan dolayı  etkilenmiş, kaptan muhtemelen bayılmış, uçağı uçuran ikinci pilot piste yaklaşırken tamamen artan yangın ve dumandan dolayı uçağın kontrolünü kaybedip yüksek hızla yere çakılmasına engel olamamıştır.
Benim varsayımım dan sonra diğer senaryolara da bir göz atalım.
2. SENARYO: Kokpit Aviyonik kompartımanına önceden konulmuş zaman ayarlı bir patlayıcı bu yangına sebep olmuş olabilir. Bu patlayıcının büyük ebatta olması gerekmez. Çok önemli bir bölgeye konabilen küçük ebatta da olsa bir patlayıcı anında o bölgede yangın çıkartabilir. Çünkü o bölgede yanabilecek bir dolu etken vardır.
3.SENARYO: Pilotların birinin çantasında olan lityum batarya ile çalışan bir cihazın aniden patlaması ile de bu yangın tetiklenebilir.
Kısaca; Uçakta büyük ebatta bir bomba düzeneğinden çok elektrik sistem kaynaklı bir yangın nedenli uçağın düşmüş olabileceğini düşünüyorum. Tabii ki, son sözü DFDR ve CVR kayıtları söyleyecektir. Benim ve diğer medyanın senaryoları veya varsayımları tahminden öteye gidemez.

Exit mobile version