KAR PAYI OLDU, SUS PAYI! SEKTÖRÜN TEK CESUR SESİ OLDUK. ALGI OYUNLARINIZI DA KİRLİ PLANLARINIZI DA İFŞA EDERİZ

KAR PAYI OLDU, SUS PAYI! SEKTÖRÜN TEK CESUR SESİ OLDUK. ALGI OYUNLARINIZI DA KİRLİ PLANLARINIZI DA İFŞA EDERİZ

Değerli Okurlar, 

Yeni yılın yeni umutlara, yeni başlangıçlara vesile olmasını ve tüm güzel hayallerinizin gerçekleştiği hayırlı bir yıl olmasını diliyorum. Ekonomik açıdan çok zorlandığımız, hissedilen enflasyonun, ilan edilenden çok daha fazla olduğu, rafların zam yarışıyla toplumu darmadağın ettiği zor bir yılı geride bıraktık. Açıklanan enflasyon oranları ve asgari ücrete yapılan zammın ardından kamu görevlilerine ve emeklilere yapılacak zam oranları toplumda çok büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Yıllık enflasyon oranının altında bir zamla ekonominin toparlanmasını beklemek hayal olur. 

Şimdi THY de ilan edilen kâr payı da bu kadar yüksek kazancın ve ağır verginin karşısında sadece bir sus payı oldu. 1 maaş oranında prim THY gibi bir markanın çıkardığı yüksek gürültü karşısında çok vasat kaldı. Dünyada daha düşük karlarla, bu dönemde çok daha yüksek kâr payı ve prim veren şirketlere bakınca açıkçası 1 maaşı çok yetersiz buldum. Ayrıca 6 aylık zam oranlarına da Ahmet Bey’in dokunması gerekirdi. Pandemi ve sonrasında bu hızlı toparlanmaya büyük emek ve özveri gösterenler çok daha fazlasını hak ediyorlardı. Bu kadar yüksek enflasyon karşısında verilecek zamlar daha ceplere girmeden zaten raflarda eridi gitti. Sermaye sahipleri karlarıyla büyüdükçe, halkın bütçesinin çok daha küçüldüğü bu dönemde yöneticilerin inisiyatif kullanıp kadrolarına sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum.  

Ne yazık ki bizim gibi toplumlarda gelir düzeyi yüksek kesimin refahı, düşük gelirli ve ücretli çalışanların omzunda büyür. Mevcut ekonomik sistem, yasalar ve karar vericilerde bu düzeni sürdürmekten öteye gidemiyorlar. Bu karma modellerin yarattığı zarar ve ziyan her zaman ağır zamlar ve yüksek vergilerle halktan telafi edilmeye çalışıldı. Maalesef olan yine ücretli maaşla yaşama tutunma savaşını verenlere oldu. Buna karşı sessiz, çaresiz bir bağımlılıkla bir de iş güvencesi kaygısıyla statükonun orantısız baskısı eklenince de ortaya umutsuzluğun doğurduğu toplumsal bir öfke ve algısal sorunlar çıkıyor.

Ekonomik istikrarsızlığın ve fırsatçı ahlaksızlığın korunduğu müddetçe sırtımızdan bu kamçı hiç eksilmeyecek. Havacılık sektörü dışındaki diğer sektörlerde durum çok daha içler acısı. Havacılık alanında akademisyenliğin yanı sıra, köşe yazarlığı ve haber sitesi yöneticiliği gibi sorumlulukları bir arada yönetmeye çabalıyorum. Her kesimden, her tür insanla fikir ve görüş alışverişinde olmaya, sektörün tüm paydaşlarıyla sağlıklı bir iletişim kurarak en doğru bilgilerle en doğru haberleri yapmaya çalışıyoruz. Kimsenin borazanlığını yapmadığımız gibi kimsenin yalakası da olmadan çizgimizi korumakta kararlıyız.

Hemen hemen her yazıda her haberde en objektif biçimde okurlarımızı aydınlatmaya ve mümkün olan tüm sıkıntıları dile getirmeye çalıştık. Ben bunu babamdan bir miras, kendime özel bir sorumluluk olarak kabul ettim.  Eyt mağdurlarını, emeklilik ardından tekrar istihdamla işlerine devam edebilmelerini buradan yazdık. Taşeron çalışanların çilesini, çantacı firmaları, haksız kar mafyalarını, hatta TSS Şirketinin bir destek ve hizmet iştiraki olarak kurulup tüm taşeronların bir çatı altında toplanmasına kadar her konuda eleştiri ve önerilerimizi buradan yaptık. Yetkili teknisyenlerin göçünü, destek ve teknik destek personellerinin sorunlarını, yetkilendirme zorluklarını, sivil havacılığın yalan yanlış politikalarını hep buradan eleştirdik. 

Sektörün ara kademelerindeki gizli baskıları, haksız işten çıkartmaları, keyfi uygulamalarla vahşi egolu anlayışları buradan ifşa ettik. Ücretlere yetersiz zamları, yapılan çifte standartları teker teker yine buradan izah ettik. İyi işleri erdemle takdir ettik, gördüğümüz yanlışları ve tespit ettiğimiz adaletsizlikleri hukuk normları içinde açık açık ve cesurca eleştirdik. Birileri gibi tehditle konut isteyerek, reklam ve avantalı işlerden medet ummadık. Olaylara ideolojik ya da kişisel pencerelerden asla bakmayıp, her zaman adil ve makul olan çerçeveden yaklaştık. Edebimizden, kendimize ve edindiğimiz misyonlara saygıdan ötürü mütevazı duruşumuzdan asla taviz vermedik.

Lakin merhum Mehmet Akif’in deyimi ile “Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boynum! Kanayan bir yara gördüm mü yanar tâ ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. Adam aldırma da geç git, diyemem, aldırırım: Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!” 

Biz saldırırsak eğer altında kalırsınız. Biz bozarsak ağzımızı, diliniz lal olur, aklınız inanın hayretinden tutulur. Öyle arsız tahriklere, mesnetsiz rivayetlere itibar etmeyiz. Doğru bildiğimiz inandığımız yoldan kellemizde gitse, kapılarımıza kilitler vurulsa da asla vazgeçmeyiz. Eleştirebilirsiniz, beğenmeyebilirsiniz zaten işimiz bu size yaranırsak, biz siz oluruz kendimizi inkâr ederiz. Biz baskılardan ya da tehditlerden korksaydık eğrilere boyun eğen, boynunda sosyal medya tasması ile ulu orta gezenlerden olurduk.

Bizi başkalarıyla karıştırmayın, bizim siparişle gündemimiz, çıkarlar için güzellemelerimiz olmaz. Bizim için kıymetli olan okurlarımız ve sektörün kıvranan emektarlarıdır. Sahte trollerin itibarsızlaştırma çabalarına, klavye tetikçilerinin maksatlı yorumlarına sadece şimdilik hoşt diyoruz. Ama sabrımızı zorlarsanız sizi de açıkça ifşa etmekten, tanımadığımız adaletle tanıştırıp teşhir etmekten de memnuniyet duyarız. 

İnandığımız değerlerle, edindiğimiz edeple, söylenmesi gerekeni, söylenmesi gerektiği kadar söyleriz. Anlayan anlar, anlamayanında nasipsizliğini yine hayra yorarız. Bugüne kadar elini hiçbir taşın altına koymamış, hiçbir bedel ödememiş, korkudan ömrü boyunca sesi çıkmamışların ne riyakâr alkışına tenezzül eder ne de sinsice atmaya çalıştıkları çamurlarla kirlenmeyiz. Kabin memurundan, kokpitteki kaptana, load masterdan tutun da hava trafik kontrolörüne, yer hizmetlisine kadar hemen hemen her kesimin, her kurum ve unvanın sektörümüzde yaşadığı tüm sorun ve sıkıntıların en doğru sesi ve en güçlü nefesi olmaya devam ettik…

İğrenç algılar oluşturmaya mazlumların sesini kısmaya çalışanlar bilsin ki bugün dünden daha da kararlıyız…

Sağlık, huzur ve bereketli bir hafta dilerim…

Exit mobile version