KAMYONCUYA YEŞİL, HAVACIYA KIRMIZI IŞIK…

Değerli okurlar nihayet Hava iş Genel Kurul tarihine vasıl olduk. Yaklaşık 3 aydır süren maraton bu hafta sona erecek. Bitecek mi, sanmıyorum. 3 ay boyunca o kadar çok usulsüzlük, hukuksuzluk iddiası dile getirildi ki, herhalde 13 Kasım’dan sonra da konu yargıda devam edecek. Bugün yönetimde olan arkadaşlar biliyorsunuz 2013 yılında Reform Grubu isimli bir oluşum kurmuşlardı. Özellikle Anadolu istasyonlarını nerede ise silme kazanmışlardı. O gün işyeri dağılımı bugünkünden farklıydı. Batman’dan, Hopa’ya, Kastamonu’dan Iğdır’a tam 40 THY istasyonu Genel Kurula 42 delege göndermişti. Şubeler o zaman da vardı. 19 delege göndermişlerdi. Yani THY’nin Anadolu istasyonları 59 delege ile Genel Kurulda yer almışlardı. Sayın sendikamız açıklamadığı için sayıyı tam bilemiyoruz ama şu anda Anadolu istasyonları 4 şubenin içinde eritilerek ancak 22-23 delege ile temsil edilebilecek. Peki bu iş nasıl oldu? Sayın Sendika yönetimi Anadolu’daki tüm istasyonları şubelere bağladı ve temsil oranlarını ortadan kaldırdı. Sadece Anadolu mu? İstanbul da tırpanlandı.
2013’de 1298 üyenin kayıtlı olduğu Genel Müdürlük 18 delege çıkartırken, 2017’de 1413 kayıtlı üyeye karşın delegelik sayısı 10’a düşürüldü. Uçuş İşletmeyi herkes ezberledi artık ama yine yazayım. 2013’de 7270 üyesi olan işletme 97 delege çıkartırken bu seçimde 14.000 üyeye karşılık delegelik 85’e düşmüş iyi mi? Üye sayısı % 100 artmış ama delege sayısı % 13 düşmüş ! Bunu okuyan matematikçiler saç-baş yolar herhalde !
SEÇİLMİŞ DELEGEYİ UZAKLAŞTIRMAK…
Dedim ya her yönüyle, hesabıyla kitabıyla, kuralıyla hukukuyla tartışmalı bir süreç geçti. Ama gariplikler bitmiyor. En son olay, seçilmiş delegelere uçuş yazılarak Genel Kurula katılımlarının engellenmesi. Geçen hafta İskender Kaptan bu olayı bir bildiri ile duyurdu. Herkes körün fili tarifi gibi bir yanından çekiştirdi. Efendim kaptanlar Kasım ayını boş istemişler de olmamış. Yahu hemşerim okuduğunuzu anlamıyor musunuz? Adam açık açık diyor ki “Toplum bize görev verdi, onları temsilen Genel Kurula gitmemiz gerekiyor ama bize 11-12 Kasım tarihlerinde uçuş görevi verildi.” Bu cümlede anlaşılmayacak bir şey var mı, yok…
YASAYI KİM TAKMIYOR?
Peki, yapılan doğru mu? Yanlış demek yetmez. Yasaya aykırı… Bunu yapanlar açıkça suç işliyorlar. Ben yasa masa tanımam demektir bu. Yasa açık, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Yasasının 13/2 maddesine göre “Üyelerin ve delegelerin Genel Kurula katılımı ve oy kullanması ENGELLENEMEZ.” Eeee, ne oluyor şimdi? Birileri 14.000 pilot ve kabin memurunun seçtiği 85 delegeyi ENGELLİYOR.
Peki, ne olması gerekirdi? Sendika Genel Kurulunu yapma görevi Sendika Merkez Yönetim Kurulunundur. Sonuçta kimlerin delege seçildiğini bilen sensin. Hepsinin listesi, tutanakları elinde. Alırsın listeyi eline, bu kişilerin hangi şirketlerde çalıştığı belli. Yazarsın birer yazı ve 11-12 Kasım günlerine görev verilmemesini istersin. Bu senin yasal hakkın.
Yazdın mı bu yazıları? Yazmadıysan durum vahim… Yukarıdaki yasa maddesi karşısında açıkça suç işlemiş olursun. Anadolu’dan gelecek delegelere 5 yıldızlı otelde yer ayırttın, gidiş-gelişlerini ayarladın ama değil mi? İş, hepsi de İstanbul’da yaşayan muhalif delegelere izin almaya gelince tıss yok. Üstelik bu arkadaşların Toplu İş Sözleşmesine göre SENDİKAL İZİN hakları var. Nereden bu arkadaşlar? Uçuş İşletmeden… Kaç gün sendikal izinleri var? TİS’e göre toplam üye sayısının % 10’u kadar… Yani kabaca 1400 gün… Niye vermiyorsun kardeşim sendikal izinleri? Temsilcilere gelince gani ama değil mi? Delegeye yok, temsilciye var. Milletvekiline yok ama Belediye Başkanına var…
SENDİKA KİMLERE SENDİKAL İZİN ALDI?
Sendikal İzin demişken aklıma geldi. Şu Erkan Kayhan kaptana 1 ay kadar önce sormuştum “Kaç gün sendikal izin kullandın?” Diye… Cevap vermedi arkadaş… Şimdi size soralım sayın sendika yönetimi: 2017 yılında Uçuş İşletme çalışanları ve temsilcileri için kaç gün sendikal izin talep ettiniz? Kimler kullandı? Kartepe ve Antalya Pilotlar Buluşmalarına katılan kokpit personeli için sendikal izin aldınız mı, almadınız mı? Daha taze bir örnek vereyim, Sefa bey de yazdı ama meşhur deyimle ET TEKRARU AHSEN, VELEV KANE YÜZSEKSEN (Yüzseksen kere de olsa tekrar iyidir.)… 1 Kasım Çarşamba günü Sendika Yönetimi, Uçuş işletme seçimlerine girip kaybeden delegelere Hacıbozanoğulları Kebapçısında yemek vermiş. Merak bu ya, bu arkadaşlar sendikal izinli mi idi, yoksa tesadüfen hepsinin boş gününe mi denk gelmişti?
Size de soruyorum THY yönetimi, 3545 oyla seçilen 85 delege bir araya gelmek için izin istiyor vermiyorsunuz. Arkadaşlar seçilmemiş delegelerle yemek yemek için izin istiyor veriyorsunuz? Bu nasıl iş? Yani işin içinde siz de varsınız Sayın THY yönetimi. Bu taraf olmak değil de nedir?
İÇLERİNE TOPÇU KAÇMIŞ
Bu, hiçbir şekilde açıklanamayacak tevil edilemeyecek bir olaydır. Genel Kurul iradesine daha toplanmadan ipotek koymaktır. Genel Kurulun meşruluğu artık iyice tartışılır hale gelmiştir. Sendikanın ve ona destek atan THY yönetiminin eylem ve tavırları Genel Kurulu şaibeli hale getirmiştir
Bakın beyler, yol yakınken dönün bu yanlıştan. Yasaya uyun. Görevinizi yapın. Böyle müdahalelerle kazansanız bile meşru sayılmazsınız. Sendikaya 5 kuruş aidat ödememiş 4 ay önce üye, 3 ay önce de delege yazılan kamyoncu gelip oy kullanacak, yıllarca bu sendikaya aidat ödemiş bu şirketin dünya markası olmasına gece-gündüz demeden katkı veren ve arkadaşları tarafından delege seçilmiş pilot ve kabin memurları Genel Kurula bile giremeyecek, öyle mi? Yok öyle yağma…
Sendikayı geçtim, ama THY yönetimi bu süreci iyi yönetemedi. Bu çok açık… Anlaşılan THY yönetiminin içine Hamdi Topçu kaçmış! Dilerim, yanlıştan bir an önce dönerler. Yoksa THY’de huzursuz, rahatsız ve üvey evlat muamelesi gördüğüne inanan çok büyük bir kitle yaratırlar. Kusura bakmayın ama bu içe atılmış öfke ve kızgınlık da hayra alamet olmaz Sayın THY yöneticileri… Benden söylemesi…
 
 

Exit mobile version