KAMU SÖZLEŞMELERİ

Sevgili okurlar;
Airline haber de işci meselerini genelde havacılık üzerinden yazıyoruz.Bu konuda Sefa İnan ve Rauf Eren her hafta önemli konuları gündeme taşıyorlar ve önemli bilgiler veriyorlar sizlere .Ben daha çok Türkiyedeki genel çalışma hayatı ve sendikal süreçler üzerine sizleri bilgilendiriyorum ve gelişmeleri paylaşıyorum.
İşçi sorunları, özel durumların  yanında genel olarak aynı özgünlüğe sahiptir.Birlikte ve örgütlü olmayı gerektirir işci olmak.
Bu haftaki konumuz Kamu sözleşmeleri kapsamında sendikal yaşamımıza dair değerlendirmeler olacak.
Seçim,Ekonomik kriz, Dış politikamız da atılan adımlar, yeni pradigmaların oluşması vs. gibi konular konuşulmaya devam ederken kamuda 200 bin civarındaki işcinin Toplu iş sözleşmelerinde  yasal sürenin sonuna geldik.Tabi sözleşme kamuda olunca sendikaların muhatabı devlet ve dolayısı ile hükümet. Haziran ayı ortalarında TÜRK İŞ talebini hükümete iletmiş ve kamuoyuna da açıklamıştı.
TÜRK İŞ’in  ZAM TALEBİ EN DÜŞÜK BRÜT ÇIPLAK ÜZRETİN 3.500.- TL YE ÇEKİLMESİ VE ÜSTÜNE  300.-TL SEYYANEN ZAM YAPILARAK İLK ALTI AY İÇİN %15, 2.3.4 ALTI AYLAR İÇİN ENFLASYON ARTI 3 PUAN ZAM talebini içeriyordu.Teklifin üzerinden yaklaşık bir ay geçmesine rağmen hükümet ve çalışma bakanı bu konuda hiç bir açıklama yapmadı.Sanki TÜRK İŞ diye bir Konfederasyon ve 200 bin işçinin böyle bir gündemi yoktu.
Nihayet dün Hükümet teklifi belli oldu. 3.500.TL altındaki ücretlere seyyanen 60.-TL,Birinci altı ay için %5, ikinci altı ay için %4 ve enflasyon farkı teklif edildi. 2020 için ise enflasyon farkı olarak açıklandı. TÜRK İŞ başkanı Ergün ATALAY bu teklifin müzakere edilir hiç bir tarafı yok dedi.Hadi bakalım hayırlısı,bekleyip göreceğiz.
Demekki Hükümet  Ülkemizin en büyük ve köklü konfederasyonu olan   TÜRK İŞ’mizi ve Kendinden kabul ettiği HAK İŞ’mizi pek sallamıyor.Niye acaba?
Açlık sınırının 2.124.-TL, yoksulluk sınırının 6.918.-TL( TÜRK İŞ MAYIS AYI RAPORU) olduğu ülkemizde kendi açıkladıkları yoksulluk sınırının altında talepler ile masaya oturmalarından olmasın?
Ekonomik kriz işcilerin canını yakarken ses çıkarmayan, işten atılmalar ve İş kazalarında yaşanan katliamlar konusunda basına yapılan açıklamalar dışında bir şey yapmadıklarından olmasın?
Son on yıldır sendikaların örgütlü olduğu işyerlerinde işten atılmalar,işçileri sendika değiştirmeye zorlayan politikalar karşısında sessiz kalmalarından olmasın?
Sendikalı,sendikasız kamuda ve özel sektörde  işcilerin canlarına okunurken üç maymunu oynamalarından olmasın?
Bütün haksız uygulamalar ve sermayenin doymak bilmiyen hırsına karşı sendikal bir muhalefet, örgütlü bir eylem veya en azından bir genel grev talebini bile dile getirmekten aciz olmalarından olmasın ?
Şu anda sinsice hazırlanan, kaldırılması ve fona devredilmesi düşünülen kıdem tazminatı konusunda hükümet ile kapalı kapılar arkasında yaptıkları pazarlıklar nedeni ile olmasın?
Bu sorgulamaların  nedeni TÜRK İŞ ve HAK İŞ diye iki  konfederasyonun hükümet ve ve kendi üyesi  işciler tarafından ciddiye alınmaması ve güven duyulmamasındaki rahatsızlıktır.
Oysa geçmişte her şeye rağmen ANKARA da  bir TÜRK İŞ var diyen konfederasyon başkanları vardı.Biz o başkanlarıda eleştirmiştik. Ancak TÜRK İŞ her şeye rağmen işcinin gözünde değerli,hükümetlerin ve sermayenin gözünde kızdırılmaması gereken bir Konfederasyondu.
ON BEŞ YİRMİ YILDIR TÜRK İŞ VEYA TÜRKİYE’DEKİ DİĞER SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN İŞCİ HAKLARI KONUSUNDA MÜCADELE EDİP KAZANDIKLARI VEYA HÜKÜMETE GERİ ADIM ATTIRDIKLARI TEK BİR KONU YOKTUR.
TELEKOM,TÜPRAŞ,THY,SÜMERBANK,MADENLER VS..bir bir yerli ve yabancı sermaye ve tröstlere verilirken NEREDEYDİNİZ? MİLLİYETÇİLİKTE MANGALDA KÜL BIRAKMAYANLAR TANK PALET FABRİKASI SATILIRKEN ELİNİZ ARMUT MU TOPLUYORDU.
15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNE BU ÜLKE NASIL DİRENDİ SANIYORSUNUZ, VATAN SAVUNMASI VEYA MİLLİ OLMAK YUMUŞAK KOLTUKLARDAN DEMEÇ VERMEKLE OLMUYOR.
Bu nedenledirki bizim ülkemiz işci sömürüsünün en yoğun yaşandığı ,hiçbir şekilde GREV yapılamıyan, sendikalı-sendikasız, güvencesiz yoksul işci cennetine dönüşmüştür.
Hükümet veya sermaye sizleri niye ciddiye alsın ,Lüks arabalarınızda rahat koltuklarınızda sermayenin iktidarını dahada pekiştirmesini seyretmek dışında ne yaptınız ki diye soruyor işciler.
Bir de Hak İş konfederasyonumuzun  teklifi var tabiki .Kamu Sözleşmelerinde onların da temsil ettiği yetmişbin(70.000) civarında işci var.Onlar da teklifini geçen hafta açıkladı.
HAK İŞ, EN DÜŞÜK BRÜT ÇIPLAK ÜCRETİN 4.250.- TL YE ÇEKİLEREK 360.- TL SEYYANEN ZAM YAPILMASINI İLK ALTI AY İÇİN %15  2,3,4 ALTI AYLAR İÇİN İSE EFLASYON ARTI 5 PUAN ZAM TALEBİNDE BULUNDU. Hak iş,Türk İŞ’e ben daha devrimciyim senden diyor galiba.
Hak İş’in teklifindeki rakamlar TÜRK İŞ’göre daha cesurca..Ancak hükümetin açıkladığı bu zam oranına HAK İŞ ne diyecek merak ediyoruz gerçekten.Teklifini açıklarken TÜRK İŞ’i gölgede bırakan Hak İş Konfederasyonumuz, hükümetin  gerçekten komik  teklifinden sonra  GENEL GREV  çağrısı yaparak TÜRK İŞ’ den daha  devrimci iddasını sürdürmesini bekliyoruz tabiki.
HAK İŞ konfederasyonumuz bazı meselelerde oldukça yoğun mesai harcıyor son yıllarda. FİLİSTİN MESELESİNDEN ARAKAN’a, Mısır daki SİSİ diktatörlüğünden GÜNEY AFRİKA daki  Sendikal ve siyasi kurumlara kadar, Çok önemli ektinlik,örgütlenme,siyasi duruş politikası gösterirken ,kendi  ülkesindeki sömürü ve vahşi kapitalizme karşı ne yapıyor diye onlara da sorası geliyor insanın.
Ancak doğruyu söylemek gerekirse Hak iş in bu  teklifi TÜRK İŞ’i  de zorlamış durumda ne olacak izleyip göreceğiz. Ancaaaak.. Gelelim zurnanın zırt dediği yere. Bu iki konfederasyon kendi tekliflerinin arkasında durabilirmi.Hükümet açıkladığı bu teklifle her iki konfederasyona   ”NANİK” yapmış durumda.Peki şimdi ne olacak.
Mesela genel GREV ilan ederlermi, birlikte kolkola girip ANKARA yollarına düşerlermi, DİSK’e KESK’e MEMUR-SEN ve KAMU-SEN e çağrı yapıp örgütlü ve haklı bir mücadeleyi zafere taşırlarmı .Sizce yaparlarmı ne dersiniz,Ben iyi niyetliyim vallahi yaparlar,billahi yaparlar.
Onları ortaklaşacakları ve bütün işcilerin arkalarında duracakları üç konuda göreve davet ediyorum.
1-KAMU SÖZLEŞMELERİNDE YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA BİR ÜCRET KABUL EDİLEMEZ.
2-KIDEM TAZMİNATINA DOKUNULAMAZ.
3-KAMUDA- ÖZEL SEKTÖRDE  TAŞERON ÇALIŞMA SİSTEMİ KALDIRILSIN.
Bu üç neden için alınacak bir GENEL GREV kararı, Konfederasyon ve bağlı sendikaları,onların yöneticilerini işcinin gözünde tekrar güvenilir ve inanılır bir yere taşıyabilir.Ülke demokrasi tarihine ve tıkanmış sistemin önünü açması (Çalışma hayatına dair yasal düzenlemelerin yapılması) için yeni bakış açıları getirebilir.Hadi biraz cesur olun..
Eski  yeni tüm siyasi partiler  yeni Anayasa çalışması yapıyor. Bir çalışmada Konfederasyonlar hazırlasın ve kamuoyu ile paylaşsın. Neden olmasın. ON ALTI MİLYON ÇALIŞANI TEMSİL ETTİĞİNİ SÖYLEYEN KONFEDERASYONLAR GELECEĞİMİZİ İLGİLENDİREN BİR KONUDA SÖZ SÖYLEMEZLERSE NE İÇİN SÖYLEYECEKLER.İş bittiğinde ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇECEKTİR.
Sendikaların daha önce yaptıkları,yapacaklarının teminatıdır diyorsanız onu bilmem.Sendikalar ve konfederasyonlar baştan aşağı yeniden oluşturulmalı ve bu Oligarşik sendikal sistem sorgulanmalıdır, yeni yollar ve anlayışlar gereklidir diyorsanız işte onu tartışabiliriz..
Yada biraz da bize özgü olsun kabilinden sorarsak, Hava iş malum(Sendika odalarında yaz rehavetinde) işlerini yapmaya deva ederken ,hava taşımacılığı en yoğun ve zor günlerini yaşıyor.Yerde havada işcilerin sırtlarından terler akıyor,Havacılık çalışanları şu soruyu sıkca  soruyorlar,HAVA SEN diye bir sendika vardı ne yapıyor acaba, gören duyan bilen varmı…
Saygılarımla.

Exit mobile version