Rolls Royce’la Türkiye’nin milli savaş uçağı TF-X’in uçak motorunu geliştirmek için el sıkışan Kale Grubu, yeni şirketi kurdu, mühendis alımına başladı. Zeynep Bodur Okyay, “En önemli gündem maddemiz bu. Eğer başarabilirsek bu iş, Türkiye’nin bugüne kadarki en büyük teknoloji transferi olacak” diyor.
ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE
Daha çok yapı malzemeleriyle tanınsa da Kale Grubu uzun yıllardır savunma sanayiinde ciddi yatırımlar yapıyor. Son 3 yılda grubun savunmaya yaptığı yatırım 250 milyon doları buldu. Türkiye’nin ilk turbojet motorunun tasarımı ve üretimi Kale Grubu tarafından üstlenildi. 2018 ortasında teslim edilecek. Milli Piyade Tüfeği’nde teslim aşamasına gelindi.
TÜRKİYE ÜRETİCİ OLACAK
Geçtiğimiz aylarda da grup dünyanın en büyük uçak motoru üreticilerinden Rolls Royce’la Türkiye’nin milli savaş uçağı TF-X’in uçak motorunu geliştirmek için el sıkıştı. Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, şu anda Kale’nin 1 numaralı gündem maddesinin bu olduğunu söylüyor. Söz konusu girişim sayesinde Türkiye’nin dünyadaki az sayıda uçak motoru üreticilerinden biri olması ve ihracatçı konumuna yükselmesi hedefleniyor. Okyay, “Başarabilirsek bu iş, Türkiye’nin bugüne kadarki en büyük teknoloji transferi olacak” diyor.
%7 TAKDİRİ HAK EDİYOR
– 2017 pek çok açıdan zor bir seneydi. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz ülkemizin yarınlarına inanıyoruz. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. Sıkıntılar elbette var. Kolay değil, 15 Temmuz gibi büyük bir travma yaşadı ülke. Talepler biraz ertelendi. Kurlardaki hareketlilik endişe yarattı. Ama ülke ekonomisinin iç ve dış bütün handikaplara karşı verdiği tepki umut yeşertici oldu. Yılı yüzde 7’ye yakın bir büyüme ile tamamlamak, her türlü takdiri hak ediyor. Proaktif önlemler alan hükümeti ve her şeye rağmen yoluna devam eden özel sektörü tebrik ediyorum.
GENLERİMİZDE UMUT VAR
– Kale Grubu etkilendi mi bu süreçten?
İnşaattaki dur-kalk halinden bir miktar etkilensek de yılı, hedeflerimize yakın tamamlıyoruz. Toplam satışlarımızı bir önceki yıla göre yüzde 26 artırarak 2.1 milyar TL’ye yükselttik. Bizim genlerimizde umut var, Çanakkale Ruhu var. Darbe girişiminden 15 gün sonra Çan’da bir yatırımı tamamladık ve açtık. Kalekim’in Balıkesir fabrikasını açtık. Yatırım kararlarımız hızlanıyor. Yapı kimyasallarında ortaklık yapıp yurtdışında büyümek istiyoruz. Seramik tarafında yurtdışında satış noktalarını artırıyoruz. En son Pakistan’da üç mağaza birden açtık. İtalya’da tasarım merkezi olarak konumlandırdığımız önemli bir seramik yatırımımız var.
ÇANAKKALE’YE ‘ÇOCUK BİLİM MERKEZİ’
– Bu yıl Kale Grubu’nun 60’ıncı, İbrahim Bey’in vefatının da ilk yılıydı… Neler yaptınız?
Kurucumuz İbrahim Bodur, ülke ve sanayi sevdalısı bir vizyoner, değişim öncüsü bir sosyal girişimciydi. Onun köylüleriyle birlikte diktiği fidan, 60 yılda 100’ü aşkın ülkeye yayılan bir çınara dönüştü. 2017’yi İbrahim Bodur Mirası adını verdiğimiz proje ve etkinliklerle geçirdik. Çanakkale’nin akıllı şehre dönüşmesi için “Aklım Fikrim Çanakkale” projesini başlattık. Bir ‘Çocuk Bilim Merkezi’ kurmak üzere Çanakkale Büyükşehir Belediyesi’yle bir protokol imzaladık. İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödülü’nü başlattık. Türkiye’nin ilk çağdaş seramik sanatçılarından Füreya Koral’ın en kapsamlı retrospektif sergisini “Füreya” adıyla açtık.
BÜYÜMENİN ÇIKIŞI SADECE SANAYİDE
– İş dünyası 2018’e nasıl bakıyor?
Dünyada her zaman inişli çıkışlı dönemler olabilir. Türkiye’nin ekonomiye daha fazla fokuslanması gerek. Sonuçta dış kaynağa ve yatırım çekmeye ihtiyacımız var. Türkiye’nin performansını daha iyi anlatması lazım. Yurtdışı da Türkiye’nin bugüne kadar yaptıklarını daha önyargısız bir bakış açısıyla değerlendirmeli. Bu ülkenin imkanı ve potansiyeli çok fazla. Türkiye’nin büyümesinin çıkışı sanayide. Sanayiye destek olmak kritik bir konu. Türkiye büyümesine devam edecektir.
Dünya hızla değişirken ve ekonominin ağırlığı hızla Asya’ya kayarken Batı’nın Türkiye’ye bakışının çok daha sağlam olması gerekir.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK TEKNOLOJİ TRANSFERİ
– Havacılıkta yeni projeler, inovasyonlar var mı gündeminizde?
Havacılık sektörünün bütün büyük oyuncularıyla çalışıyoruz. Bizim derdimiz orada katma değeri daha yüksek iş yapabilmek. Daha komplike ürünleri üretebilmek. Amacımız sadece o ürünleri burada üretmek değil, birlikte tasarıma geçmek. Bunlar çok büyük şirketler. Oralarda işler akşamdan sabaha gelişmiyor. Biz yıllardır birlikte iş yapıyoruz. Belli bir yol kat ettik. Küresel işbirliklerimizi bir adım ileri taşımaya hazır olduğumuzu düşünüyoruz. Ve tabii ki gündemimizin ilk sırasında Rolls-Royce’la birlikte talip olduğumuz yerli savaş uçağı motoru projesi var. Eğer başarabilirsek bu iş, Türkiye’nin bugüne kadarki en büyük teknoloji transferi olacak.
Grup içinde savunma ve havacılığın payı yüzde 30 seviyesinde. Bu oranı yüzde 50’ye çıkarmayı planlıyoruz.
İLK TURBOJET MOTORU 2018’DE TESLİM EDİYORUZ
– Hedefler nasıl savunma sanayi cephesinde?
Türkiye’nin ihtiyacı olan hafif silahlar alanında, hem Ar-Ge hem üretim safhasında gerekli çalışmaları yaparak milli ve özgün ürünlerimizin sayısını arttırmaya çalışıyoruz. Milli Piyade Tüfeği’nde teslim aşamasına geldik. Tasarım ve üretimini üstlendiğimiz Türkiye’nin ilk turbojet motorunu 2018 ortasında teslim etmeyi planlıyoruz. Rolls- Royce ile TF-X projesinin uçak motorunun ortak üretimi için çalışmalarımız devam ediyor. Şirketi kurduk, hatta mühendis alımına da başladık.
Bölgede istikrarın sağlanması için Türkiye’nin önemi aşikar. Yabancılar da bunu görmeli.
SAVUNMAYA 3 YILDA 250 MİLYON YATIRIM
– Savunma yatırımlarınız nasıl gidiyor?
Savunma ve havacılıkta büyüyoruz. Sanayicinin günü gecesi yok. Bir kere yatırım yaptığınız zaman devam ediyorsunuz. Savunma her ülke için stratejik bir sektör. İnternetten telefona insan hayatını kolaylaştıran bir çok yeni teknoloji buradan çıktı. Bu nedenle savunma sanayii şirketleri son dönemde Silikon Vadisi yatırımı yapıyorlar. Biz savunma sanayiinde 1987’den bu yana 200 milyon doların üzerinde yatırım yaptık. Gelecek üç yılda da 250 milyon TL yatırım planlıyoruz. Bu rakama, Rolls-Royce’la birlikte talip olduğumuz yerli savaş uçağı motoru projesi henüz netleşmediği için dahil değil.
İSTİHDAM %15, CİRO %40 BÜYÜYECEK
-2018’de enflasyonun üzerinde bir büyüme olur mu?
Hedefimiz tabii ki büyümek. 2018’de de ciromuzu yüzde 40, istihdamımızı yüzde 15’in üzerinde artırmayı hedefliyoruz. İstihdam artışı ağırlıklı olarak savunma ve havacılık şirketlerimizde olacak. Grup ihracatımızın 2018’de döviz cinsinden yüzde 40’ın üzerinde büyümesini bekliyoruz. Bunu gerçekleştirmek biraz da ekonominin performansıyla alakalı olacak. Beklentimiz siyasi gündemin geride kalması, ekonominin ön plana çıkması. Bizim görevimiz istihdam sağlamak ve ülkenin katma değerini artırmak. Tüm gayretimiz bunun için. Başarırsak, Türkiye’nin en büyük teknoloji transferi olacak. (Akşam)
Daha çok yapı malzemeleriyle tanınsa da Kale Grubu uzun yıllardır savunma sanayiinde ciddi yatırımlar yapıyor. Son 3 yılda grubun savunmaya yaptığı yatırım 250 milyon doları buldu. Türkiye’nin ilk turbojet motorunun tasarımı ve üretimi Kale Grubu tarafından üstlenildi. 2018 ortasında teslim edilecek. Milli Piyade Tüfeği’nde teslim aşamasına gelindi.
TÜRKİYE ÜRETİCİ OLACAK
Geçtiğimiz aylarda da grup dünyanın en büyük uçak motoru üreticilerinden Rolls Royce’la Türkiye’nin milli savaş uçağı TF-X’in uçak motorunu geliştirmek için el sıkıştı. Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, şu anda Kale’nin 1 numaralı gündem maddesinin bu olduğunu söylüyor. Söz konusu girişim sayesinde Türkiye’nin dünyadaki az sayıda uçak motoru üreticilerinden biri olması ve ihracatçı konumuna yükselmesi hedefleniyor. Okyay, “Başarabilirsek bu iş, Türkiye’nin bugüne kadarki en büyük teknoloji transferi olacak” diyor.
%7 TAKDİRİ HAK EDİYOR
– 2017 pek çok açıdan zor bir seneydi. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz ülkemizin yarınlarına inanıyoruz. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. Sıkıntılar elbette var. Kolay değil, 15 Temmuz gibi büyük bir travma yaşadı ülke. Talepler biraz ertelendi. Kurlardaki hareketlilik endişe yarattı. Ama ülke ekonomisinin iç ve dış bütün handikaplara karşı verdiği tepki umut yeşertici oldu. Yılı yüzde 7’ye yakın bir büyüme ile tamamlamak, her türlü takdiri hak ediyor. Proaktif önlemler alan hükümeti ve her şeye rağmen yoluna devam eden özel sektörü tebrik ediyorum.
GENLERİMİZDE UMUT VAR
– Kale Grubu etkilendi mi bu süreçten?
İnşaattaki dur-kalk halinden bir miktar etkilensek de yılı, hedeflerimize yakın tamamlıyoruz. Toplam satışlarımızı bir önceki yıla göre yüzde 26 artırarak 2.1 milyar TL’ye yükselttik. Bizim genlerimizde umut var, Çanakkale Ruhu var. Darbe girişiminden 15 gün sonra Çan’da bir yatırımı tamamladık ve açtık. Kalekim’in Balıkesir fabrikasını açtık. Yatırım kararlarımız hızlanıyor. Yapı kimyasallarında ortaklık yapıp yurtdışında büyümek istiyoruz. Seramik tarafında yurtdışında satış noktalarını artırıyoruz. En son Pakistan’da üç mağaza birden açtık. İtalya’da tasarım merkezi olarak konumlandırdığımız önemli bir seramik yatırımımız var.
ÇANAKKALE’YE ‘ÇOCUK BİLİM MERKEZİ’
– Bu yıl Kale Grubu’nun 60’ıncı, İbrahim Bey’in vefatının da ilk yılıydı… Neler yaptınız?
Kurucumuz İbrahim Bodur, ülke ve sanayi sevdalısı bir vizyoner, değişim öncüsü bir sosyal girişimciydi. Onun köylüleriyle birlikte diktiği fidan, 60 yılda 100’ü aşkın ülkeye yayılan bir çınara dönüştü. 2017’yi İbrahim Bodur Mirası adını verdiğimiz proje ve etkinliklerle geçirdik. Çanakkale’nin akıllı şehre dönüşmesi için “Aklım Fikrim Çanakkale” projesini başlattık. Bir ‘Çocuk Bilim Merkezi’ kurmak üzere Çanakkale Büyükşehir Belediyesi’yle bir protokol imzaladık. İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödülü’nü başlattık. Türkiye’nin ilk çağdaş seramik sanatçılarından Füreya Koral’ın en kapsamlı retrospektif sergisini “Füreya” adıyla açtık.
BÜYÜMENİN ÇIKIŞI SADECE SANAYİDE
– İş dünyası 2018’e nasıl bakıyor?
Dünyada her zaman inişli çıkışlı dönemler olabilir. Türkiye’nin ekonomiye daha fazla fokuslanması gerek. Sonuçta dış kaynağa ve yatırım çekmeye ihtiyacımız var. Türkiye’nin performansını daha iyi anlatması lazım. Yurtdışı da Türkiye’nin bugüne kadar yaptıklarını daha önyargısız bir bakış açısıyla değerlendirmeli. Bu ülkenin imkanı ve potansiyeli çok fazla. Türkiye’nin büyümesinin çıkışı sanayide. Sanayiye destek olmak kritik bir konu. Türkiye büyümesine devam edecektir.
Dünya hızla değişirken ve ekonominin ağırlığı hızla Asya’ya kayarken Batı’nın Türkiye’ye bakışının çok daha sağlam olması gerekir.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK TEKNOLOJİ TRANSFERİ
– Havacılıkta yeni projeler, inovasyonlar var mı gündeminizde?
Havacılık sektörünün bütün büyük oyuncularıyla çalışıyoruz. Bizim derdimiz orada katma değeri daha yüksek iş yapabilmek. Daha komplike ürünleri üretebilmek. Amacımız sadece o ürünleri burada üretmek değil, birlikte tasarıma geçmek. Bunlar çok büyük şirketler. Oralarda işler akşamdan sabaha gelişmiyor. Biz yıllardır birlikte iş yapıyoruz. Belli bir yol kat ettik. Küresel işbirliklerimizi bir adım ileri taşımaya hazır olduğumuzu düşünüyoruz. Ve tabii ki gündemimizin ilk sırasında Rolls-Royce’la birlikte talip olduğumuz yerli savaş uçağı motoru projesi var. Eğer başarabilirsek bu iş, Türkiye’nin bugüne kadarki en büyük teknoloji transferi olacak.
Grup içinde savunma ve havacılığın payı yüzde 30 seviyesinde. Bu oranı yüzde 50’ye çıkarmayı planlıyoruz.
İLK TURBOJET MOTORU 2018’DE TESLİM EDİYORUZ
– Hedefler nasıl savunma sanayi cephesinde?
Türkiye’nin ihtiyacı olan hafif silahlar alanında, hem Ar-Ge hem üretim safhasında gerekli çalışmaları yaparak milli ve özgün ürünlerimizin sayısını arttırmaya çalışıyoruz. Milli Piyade Tüfeği’nde teslim aşamasına geldik. Tasarım ve üretimini üstlendiğimiz Türkiye’nin ilk turbojet motorunu 2018 ortasında teslim etmeyi planlıyoruz. Rolls- Royce ile TF-X projesinin uçak motorunun ortak üretimi için çalışmalarımız devam ediyor. Şirketi kurduk, hatta mühendis alımına da başladık.
Bölgede istikrarın sağlanması için Türkiye’nin önemi aşikar. Yabancılar da bunu görmeli.
SAVUNMAYA 3 YILDA 250 MİLYON YATIRIM
– Savunma yatırımlarınız nasıl gidiyor?
Savunma ve havacılıkta büyüyoruz. Sanayicinin günü gecesi yok. Bir kere yatırım yaptığınız zaman devam ediyorsunuz. Savunma her ülke için stratejik bir sektör. İnternetten telefona insan hayatını kolaylaştıran bir çok yeni teknoloji buradan çıktı. Bu nedenle savunma sanayii şirketleri son dönemde Silikon Vadisi yatırımı yapıyorlar. Biz savunma sanayiinde 1987’den bu yana 200 milyon doların üzerinde yatırım yaptık. Gelecek üç yılda da 250 milyon TL yatırım planlıyoruz. Bu rakama, Rolls-Royce’la birlikte talip olduğumuz yerli savaş uçağı motoru projesi henüz netleşmediği için dahil değil.
İSTİHDAM %15, CİRO %40 BÜYÜYECEK
-2018’de enflasyonun üzerinde bir büyüme olur mu?
Hedefimiz tabii ki büyümek. 2018’de de ciromuzu yüzde 40, istihdamımızı yüzde 15’in üzerinde artırmayı hedefliyoruz. İstihdam artışı ağırlıklı olarak savunma ve havacılık şirketlerimizde olacak. Grup ihracatımızın 2018’de döviz cinsinden yüzde 40’ın üzerinde büyümesini bekliyoruz. Bunu gerçekleştirmek biraz da ekonominin performansıyla alakalı olacak. Beklentimiz siyasi gündemin geride kalması, ekonominin ön plana çıkması. Bizim görevimiz istihdam sağlamak ve ülkenin katma değerini artırmak. Tüm gayretimiz bunun için. Başarırsak, Türkiye’nin en büyük teknoloji transferi olacak. (Akşam)