Türkiye’nin ilk beşinci nesil savaş uçağı olan Milli Muharip Uçak KAAN, SAHA EXPO 2024’te büyük ilgi topladı. TUSAŞ tarafından geliştirilen ve 21 Şubat 2024’te ilk uçuşunu gerçekleştiren KAAN, özellikle Suudi Arabistan ile olası iş birlikleri ve ihracat planlarıyla uluslararası gündeme oturdu. Yabancı basında, KAAN’ın, ABD’nin hava araçlarına ciddi bir rakip olabileceği ve bunun Washington için stratejik etkiler yaratacağı vurgulandı.
F-16’ların Yerini Alacak, Türkiye’nin Hava Gücüne Güç Katacak
KAAN’ın geliştirilmesi, 2010 yılında Savunma Sanayii İcra Komitesi (SSİK) tarafından başlatılan Ulusal Savaş Uçağı Programı çerçevesinde gerçekleşti. Yabancı kaynaklarda, KAAN’ın Türkiye için büyük bir teknoloji sıçraması olduğu, Türkiye’yi beşinci nesil savaş uçağı tasarlayabilen ve üretebilen seçkin bir grup ülke arasına soktuğu ifade edildi. KAAN’ın 2030’lara kadar F-16 filosunun yerini alacağı ve Türk Hava Kuvvetleri’nin omurgası olacağı öngörülüyor.
Yerli Silahlarla Donatıldı, Stratejik Güç Kazandı
KAAN, Gökdoğan ve Bozdoğan hava-hava füzeleri ile SOM-J seyir füzesi gibi yerli üretim silahlarla donatılabilecek. Bu, Türkiye’nin hava kuvvetlerini güçlendirmede kendi kendine yeten bir noktaya geldiğini kanıtlıyor. Uçak, gizlilik sağlayan dahili silah bölmeleri ve gelişmiş radarı sayesinde, havadan havaya ve havadan karaya görevlerde stratejik üstünlük sağlamayı hedefliyor.
İhracatta Güçlü Rakip, Suudi Arabistan ve Ukrayna’dan Yoğun İlgi
KAAN’ın yüksek performansı ve gelişmiş teknolojik donanımı, daha pahalı Amerikan savaş uçaklarına alternatif arayan ülkeler için cazip bir seçenek haline geldi. Suudi Arabistan’ın 100’den fazla KAAN uçağı edinme niyetinde olduğu belirtilirken, Ukrayna da projeye büyük ilgi gösteren ülkeler arasında yer alıyor.
KAAN, Türkiye’nin Hava Savunmasının Geleceği
55 bin feet irtifada süpersonik hızlara ulaşabilen KAAN, Türkiye’nin 2070’e kadar operasyonel gereksinimlerini karşılaması beklenen stratejik bir caydırıcı güç olarak tanımlanıyor. Türkiye, KAAN ile hem bölgesel güvenliğini pekiştirmeyi hem de küresel savunma sanayii pazarında daha büyük bir rol oynamayı hedefliyor.
