Bolu Kartalkaya’da yaşanan elim facia, denetim mekanizmalarının ne kadar yetersiz işlediğini hepimize acı bir şekilde göstermiştir. 20-25 yıl önce iş yeri açma ve çalışma ruhsatı almış bir otelin, yangın ve deprem güvenliği gibi hayati konularda bunca yıldır denetlenmemiş olması kabul edilemez bir durumdur. Bu trajedi, yalnızca Bolu Kartalkaya ile sınırlı değildir; Adıyaman ve diğer bölgelerde de benzer sorunlarla karşılaşılmıştır.
Güvenli Seyahat İçin Güvenli Yapılar Şart
Turizm sektörü açısından güvenli seyahat, yetkin kişilerle ve ancak güvenli yapılar ve güvenli araçlarla mümkün olabilir. Denetim mekanizmalarının yetersiz olduğu bir ortamda güvenli seyahatten söz etmek mümkün değildir. Bu nedenle, yangın yeterlilik belgeleri ve yapı dayanıklılık testleri gibi hayati süreçlerin düzenli olarak yenilenmesi, şeffaf bir şekilde denetlenmesi, yaptırım mekanizmaların güçlendirilmesi ve yasalarla desteklenmelidir.
Denetimsizlik ortamında güvenli tatil sunmak mümkün değildir. Hep birlikte güvenli ve güçlü bir turizm sektörü için;
- Düzenli ve Bağımsız Denetimler Zorunlu Hale Getirilmeli,
- Yaptırım Mekanizmaları Güçlendirilmeli,
- Denetim Sonuçlarının Şeffaf ve Erişilebilir Hale Getirilmelidir.
Tüm Paydaşlara Çağrı
Biz, İstanbul Seyahat Acentaları Tanıtım ve Geliştirme Derneği (İSATAG) olarak, güvenli seyahatin ancak kamu ve özel sektör iş birliğiyle mümkün olabileceğine inanıyoruz.
Bu nedenle, TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acentaları Birliği), TUROB (Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği), TUROFED (Türkiye Otelciler Federasyonu), TTYD ( Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği) TUREB (Türkiye Turist Rehberleri Birliği), YEREL YÖNETİMLER ve T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI başta olmak üzere tüm paydaşları bu sorunun çözümü için ortak hareket etmeye ve “TURİZMDE GÜVENLİK ZİRVESİ CALIŞTAYI’ düzenlemeye çağrıda bulunuyoruz.
Turizmin Geleceği Birlikte İnşa Edelim
İSATAG (İstanbul Seyahat Acentaları Tanıtım ve Geliştirme Derneği)