Bildiğiniz üzere Temmuz ve Ağustos aylarında sitemizdeki virüs nedeni ile 15-20 gün kadar sitemizi bakıma almıştık. Çünkü bir şekilde bulaşan veya bulaştırılan virüsü birçok uzman bulamadı. Sizlerin de bildiği üzere, sitemizi takip edenlerin karsısına ya bir robot resmi ya da yönlendirme linki çıkar olmuştu. Okurlarımızın çoğu haklı olarak virüs kendi bilgisayarlarına da bulaşır korkusu ile siteye girmez olmuşlardı. Bazı sabahları bizler de siteyi açamaz olmuştuk. Bu aksaklıklara sizler de şahit oldunuz ve bizleri uyardınız.
Uzmanların tavsiyesi siteyi kapatıp yeni bir tema eşliğinde devam ettirme görüşü ağırlıklı idi. Yeni bir temaya geçerken sitemizdeki 29-30 Bin arasındaki haber ve köşe yazılarını tek-tek virüs kontrolünden geçirdikten sonra yerleştirmeyi tavsiye ettiler. Bu nedenle yeni bir tema alıp sitemizi virüs koruma çemberi altında haberleri tarayıp yerleştirmeye başladık. Çok fazla stres yaptım. Neyse ki 15-20 gün civarı kapalı kaldıktan sonra siteyi açabildik. Açtık açmasına ama hala toplam 29-30 Bin arası eski haberlerin ancak 5600 tanesini yerleştirebildik. Kısaca eski yazılar ve haberlerimizin yeni siteye transferi, virüs kontrol ve temizliğinden sonra, devam ediyor. Bu aşamaları sürdürürken, reklam veren firmalar geçmiş olsun inşallah kısa zaman içinde normale dönersiniz diyerek desteklerini sürdürdüler.
Sonuç olarak, çok hızlı bir ivmelenme ile yine havacılık haberlerinde sektör liderliğini tekrar sağlayabildik. Desteğinizin devam ettiğini görmek, bizim doğru ve korkusuz habercilik anlayışımızın tuttuğunu gösteriyor. Doğru habercilik adı altında yayın yaparken tarafımıza Hava-İş sendikası tarafından yedi adet dava açıldığını ve bunların hepsini kazandığımızı biliyorsunuz.
Aslında Hava-İş sendikasının bize yönelik davalarında biz sadece malum sitenin Hava-İş sendikası aleyhine yazdığı tüm yazıları kopyalayıp savunma dilekçemize koyarak, bize bezdirme amaçlı saldıran Hava-İş sendikasının açtığı davaların art niyetli olduğunu ispat ettik.
Kısaca malum sitenin zamanında Hava-İş sendikası aleyhine yazdığı makaleler bizi kurtardı da diyebilirim. Hâkim, malum sitedeki Hava-İş sendikasına yönelik yazılan zehir zemberek yazıları okuyunca şaşırdı ve, “”Hava-İş sendikasının avukatlarına dönüp, Siz bu yazıları da dava ettiniz mi?” Diye sorduğunda, Hava-İş avukatları HAYIR dedi. Çünkü malum site Hava-İş ile bir şekilde uzlaşmış olsa gerek ki, Hava-İş aleyhinde hiçbir haber yapamıyor. Umarım malum sitenin, Hava-İş ile barış çubuğu tüttürmesi menfaatlerine uygun olmuştur.
. Hâkimler; Malum sitenin Hava-İş sendikasına yönelik ilk zamanlarda (anlaşamadıkları zaman diliminde) yazdıkları zehir zemberek suçlamalara ( dava dilekçesine malum sitenin yazılarını da koymuştuk) dava açmayıp sadece bizlere dava açmalarının nedenini sordular. Avukatları cevap veremedi (Belki de açmışlar ama arabulucu döneminde vazgeçmiş kıvırmış, özür dilemiş de olabilirler.)
Yasalarımız gereği; Bize de arabulucu ulaştı ve mahkeme öncesi uzlaşmaya gidip gitmeyeceğimizi sorduğunda bizden biz yazdığımız yazıların arkasındayız diyerek arabulucuya menfi cevap vermiştik. Sonuçta,Hava-İş tarafından tarafımıza açılan tüm davalar lehimize sonuçlandı.
Kısaca; Hava-İş, Atlas, Onur Air haberlerini maalesef sadece bizden takip etme durumundasınız
Sonuç olarak; Airlinehaber’in seviyeli eleştirilerine neden dava açılıyor mantığında bakarak tüm davaları bizim lehimize sonuçlandırdı. Mahkeme masraflarının hepsini Hava-İş yani bir nevi THY çalışanları ödemiş oldular. Hava-İş ve malum site yönetimi bu dersi, umarım ömür boyu unutmaz ve taraftarlıkları(!) devam ederek bize haber malzemesi olmaya devam ederler.
Değerli okurlarım; sektördeki hareket çok yavaş olduğundan bu hareketsizlikten bizde nasibimizi aldık. Her hafta ne yazalım derdine düştük. Bu haftada yine aynı durum söz konusu. Suya sabuna dokunan bir haber yok ki yorumlayalım.
Atlas Global’in iflası ve yüzlerce mağdurun işsiz güçsüz kalmasının yanı sıra tazminatlarını ve hak edilmiş alacaklarını bile alamamaları, yani düştükleri durumu görünce, nasıl böyle vicdansız olabiliyorlar diye şaşırdım kaldım. Bu nasıl bir ahlak anlayışıdır?
Çalışanın hakkını vermemek de neyin nesi oluyor yahu? Hırsızlığın bir başka versiyonu olsa gerek.
Düşünüyorum da; Örneğin ben hak yemişim. Borçlarımı ödeyememişim, çalıştırdığım kişilerin hak ettikleri maaşlarını, tazminatlarını vermemenin yanı sıra, üstüne üstük son model arabalar alıyor ve lüks villalar da yaşıyorum. İnanıyorum ki, ailem bile beni reddeder. Ailenin adını rezil ettiğimden başka, hem aileme hem de çevreme rezil olurum.
Kısaca; Ben çalışanlardan önce kendi ailemi rezil edeceğimi düşünürüm. Atlas Global çalışanları benim semtime gelecek ve evimin önünde hakkımızı ver diye bağırıp çağıracak… Eşim, oğlum, arkadaşlarım, akrabalarım ve konu komşuda duyacak. Mümkün mü bu? İNANILMAZ… Bu tür durumda kalan bir kişi ya intihar eder ya da neyi var neyi yok satarak ismini korur. Başka seçeneği yoktur.
Bakın tekrar söylüyorum. Öbür dünya değil, ben önce bugünüme bakarım ve böyle bir hak yemenin, bana ne kadar zarar vereceğini düşünür ve elimde imkân olsa bile yiyeceğim haktan vazgeçerim. Bu yaşıma geldim ne hak yedim ne de yedirdim. Üstüne üstük birde hak yiyenlerden hesap sorarak, işten atılacağımı bile bile binlerce mesai arkadaşımı ev ve araba sahibi yaptım. İşte size iki ayrı insan profili… Biri hak arıyor diğeri ise hak yiyor..
İşin ilginç tarafı, ortalık Atlaszedelerle doluyken, bizler, Atlaszedelerin her hak arayışını, okurlarımıza çekinmeden sunarak onlara tam destek sağlarken, malum sitenin elini tutan mı oldu ki bir haber bile yazamadılar. Bu kadar taraflı yayıncılık olur mu? Eyyyy malum site yönetimi; Utanmadan sıkılmadan nasıl yayıncılığa devam ediyorsunuz…
Okur kitleniz işverenler değil ki. Çalışanlar… Siz kendi okur kitlenizi değil birkaç işvereni koruyup nemalanmak için mi kuruldunuz? Tamam, mademki işverenleri koruyucu bir yayın anlayışınız var. O halde biz nasıl “çalışanlardan yanayız” diye spot atıyorsak, siz de “işverenlerden yanayız” diyerek spot atın ki, neyin ne olduğunu çalışan kesimdeki okurlarınız anlasın ve kazara sizin siteye girmesin.
Hiç haber yazamamalarının nedeni, Murat Ersoy’dan senelerce faturasız (elden aldıkları) reklam ücretlerinin karşılığını ödemek için mi yazamadılar diye düşünmeden edemiyorum. Sanırım Murat Ersoy’un maddi desteği hala devam ediyordur. Aksi takdirde sessiz kalmaz yazarlardı.
Benim kişisel görüşüm olarak; Murat Ersoy’un ruhsal yönden çöküntü içinde olduğunu gözlemliyorum. Çünkü yaptığı bazı saçma atılımlar ruhsal çöküntü tanımıma uyuyor. Ayrıca tutarsız davranışlarda da bulunuyor. Hayal âleminde yaşıyor.
Örneğin; Aldığım duyumlara göre, Murat Ersoy Kıbrıs’ta bir balık çiftliğini satın almak istemiş. Balık çiftliğinin sahibi henüz karar vermemiş ama ikide bir balıklar hastalanıyor diyerek, Murat Ersoy’dan maddi yardım talep ediyormuş. Murat Ersoy’da o balık çiftliğini almayı istediğinden, çiftliğin sahibine balıklar hastalanmasın diye para yolluyormuş. İflas eden ve çalışanlarına olan borçlarını bile ödemeyen veya ödeyemeyen bir kişinin, başında bir dolu sorun varken balık çiftliği ile ilgilenmesine ve çiftliğin henüz mülkiyetini eline bile geçirmeden yardımda bulunmasına ne denir bilemiyorum.
Şimdide Gelelim Onur Air’e .
Bu şirket de malum sitenin kankası. Aslında malum sitenin amacı haber yapmak değil. Arada bir asparagas veya magazinsel haberleri yapıyor olsalar da amaç bu değil. Amaç sadece para kazanmak. Atlas-Onur olmasa sadece Hava-İş’in desteği yeterli olmayabilir.
Hatırlayacağınız üzere ONUR AIR ile ilgili birkaç haber yapmış ve son durumunu gözler önüne sermiştim. Son zamanlarda içine kapanmış bu şirketimiz bence bitmiş durumda. Çalışanların haklarının yenmesi bu şirketimizde de mevcut. Her an Atlas Global’in haline dönmesi an meselesi. Şimdilik sektörün en zayıf halkası.
Başında Cankut Bagana olmasa çoktan kepengi kapatırdı. Böyle bir durumda üzüleceğim tek konu çalışanlar olacaktır. Malum, bu dönemde iş bulmak zor. Bu nedenle keşke bir sihirli el değse de, eskisi gibi güçlü Onur Air olsa, da yüzlerce kişiyi işsiz güçsüz bırakmasalar.
Aslında Onur Air gibi bir şirket bu durumlarda düşmemeli idi. Ne zaman ki Cankut Bagana hayatının en büyük hatasını yaptı, Teoman Tosun isimli birkaç şirket batırmış bir Zat-ı Muhteremi genel müdürlüğe getirdi ve sonun başlangıcına imza atmış oldu.
Yönetim kadrosu, sektörden elini eteğini çoktan çekmiş tiplerden müteşekkil. SHGM ve EASA Part-145 yetkili uçak bakım hangarı ile içlerinde çalışan bir Şükrü Can vardı o da gidince damdazlak kalıverdiler.
Cankut Bey, zamanında PEGASUS tarafından teklif edilen rakamı kabul etmiş olsaydı, Onur Air bu durumlara düşmezdi sanıyorum. Şimdi artık çok geç. Onur Air’e sihirli bir el değmezse,iflastan kurtulabilmeleri çok zor.
Atlas ta malum alacaklarım hala duruyor keşke baş yalaka ziya ve diğer yalakalar gibi olsaydım şimdi paramı kuruşu kuruşuna alırdım ama şikayetçi değilim karakterimden ve prensiplerimden taviz vermedim vermiyecegim Ali murat ersoy sana boyun eğmeyeceğim gerekirse mezara dik girerim ama senin gibilere egilmem
Atlas ve Onur air in yıllarca birbirinin işini baltalamaya çalıştığı konuşuldu hep. Şimdi birinin usulsüzlüğüne çanak tutunca diğer şirketin de iflas talep etmesi gayet makul. Olan çalışana ve ailelerine ve iflasın kabul edilmesi neticesinde vatandaştan alınan vergilerle borçların kapatılması dolayısıyla vatandaşa kalıyor. Olsun, pandemi öldürmezse ekonomi öldürür..
Atlasın hatta bağdatın çaki bebeği ben bu yazınızdan dolayı size çok teşekkür ederim helal size sagolun varolun
Bu zor günlerimizde biz atlas zedeleri kaleme almanız gerçekten gurur verici bize vermiş olduğunuz destekten dolayı size ve airliner haber e çok çok teşekkür ederiz iyiki varsınız
Elma ağacının altına armut düşer mi? Şirket sahiplerinin %99’u ailesinden ne öğrendiyse onu yapar:yalan söyle, dolandırıcılık yap, çalışanının emeğini çal. Ama aileni ve kendini dürüst olarak tanıt./// enteresan olan şey bizler hiç ailemizi ve kendimizi bu şekilde anlatmayız yalnızca çalışıp karşılığını isteriz. Atlas, onur, pegasus ve daha önceki şirketler hepsi aynı, şimdi aralarına thy’de katıldı. En kötüsü şirket sahipleri ile operasyonu yapanlar arasındaki geçici masa başı yöneticilerin yaptıkları, en az o hırsız ve dolandırıcılar gibi fırsat kollayıp hak yiyen cebini doldurmaya çalışan fakirler. Kişinin ne olduğunu söylediği ile değil masa başına geçince yaptıklarına bakmak gerekli. Unutmayın dolandırıcı kendi gibi kişileri seçer. Bu tüm şirketlerde böyle. Aile dolandırıcı, çocuklar onların devamı. Shgm? Bir çoğu fakir küçük dolandırıcı ailelerin çocukları, yoksa atlas, onur ve pegasus istediği gibi kuralları hiçe sayarak operasyon yapabilir mi? Kimse sormadı, son limitler doğru şekilde türkçeye çevrildi mi? Bu limitleri uygulamak patronların mı yoksa uçuş ekiplerinin mi işine geliyordu? Mesela uçak başına dört ekip şirket politikası diyen onurair? Pegasusta başka problemler, atlas zaten şirket sahibi ile meşhur ekibi ali çivi/figen kaya/alaettin küçükyurt/muzaffer demir ile vasıfsız bir hileli iflasın yaratıcıları, herkes gülüyor bu insanlara, bu kadar mı ellerine yüzlerine bulaştırılır, muhteşem bir beceriksizlik örneği yaptıkları. Özellikle onurair çalışanları şimdiden organize olun ve para akışlarını en az 10 yıllık kayıt altına alın, malum iran ve saw’a inen altın yüklü uçağın(ceza faturası kişisel hesaptan ödenmiş) hikayesi işinize yarar. Çözüm eğitim, ailede başlayan eğitim.
Bir tek şirket sahipleri çocuklarını o şekilde eğitmiyor toplumun çoğu öyle, onlara göre para ve çıkar için her yol mübah ne yazık ki. Ve sadece eğitim yetmez adalet ve kanunlar da caydırıcı ve yaptırımı yüksek olacak ki ikisi birbirini tamamlasın, kimse kimsenin hakkını yiyemesin yiyecekse de bedelini ödesin.
Öncelikle sessiz çoğunluğun sesi olduğunuz için Sn.Sefa beye teşekkür ederim.Onurair’e tam 20 küsür senemi verdim bu zamana kadar yarı aç yarı tok çalışıp yaşadık ama mutlu ve huzurluydum.Bunca zaman neden bu şirkette kaldın diye soranlara içeride ailemden fazla yüzlerini gördüğüm artık onlarlada bir aile olduğum üzüntüsüyle üzüldüğümüz sevinciyle sevindiğimizi gerçekten sıcak samimi bir aile olmuştuk artık.Fakat yazınızda ve bazı yorumlarda dile getirilen kişi ve kişiler ne zaman şirkete katıldılar sanki bir zehirli virüs gibi şirketin her bir birimine yayıldılar girdikleri ortamlarda öyle kendilerini lanse eder oldularki sizin 20 yıllık tecrübeniz tecrübesizlik olarak ortada kaldı.İşine devam edebilmen için ya onların yanında olup onların maşası olacaksın eski veya yeni personel olsun fark etmez onların verdikleri talimata uyarak karşındaki ya herkesin içinde azarlıcaksın yada raporluyacaksın.Bak işte o zaman sende bir sene içinde biriminde müdür sonrada başkan nasıl oluyorsun seyret.Toplantılarda öyle bir konuşurlarki sen sesini dahi çıkaramazsın çıkarırsan bir sonraki toplantıya artık senin katılmana gerek kalmaz.Yaptıkları işi öyle bir anlatırlarki zannedersiniz NASA da falan çalışıyorum halbuki siz yıllardır zaten bunu yapmaktasın gerçi bunuda becerebilmek bir meziyet olmalı.Beklersiniz yaptığınız işin karşılığı olarak sizinde bir mükafat bir teşekkür gelmesini ama o hiç bir zaman olmaz .Eski olduğunuz için hasbel kader öğrenirsinizki sizin maaş zammı için önlerinde ezilip büzüldüğünüz zamanlarda onların adamları bilmem kaçıncı zamlarını almışlardır bile.Uzun zamandır şunu soruyorum kendi kendime Sn.Cankut bey bunca senenin tecrübeli bir iş adamı olmasına rağmen herkes tarafından görülen ve bilinen bu kadar kör topal hileli hurdalı ağzı bozuk insanlarla neden çalışmayı tercih ediyor yada hiçmi böyle havacılık ile ilgili haber sitelerine girip şirketim hakkında ne konuşuluyor diye merak etmiyor .Sizin siteniz sayesinde değil Cankut beyin karşısına çıkıp konuşmak aynı asansörde bile olamayan insanların sesi oluyorsunuz.Yazımı uzattığım için herkesten çok özür dilerim.
onur air yönetim olarak Taktik hatasi yapti faturayi genel müdür Teoman Tosuna kesmek cok dogru olmaz ic hat dis hat oturmus destinasyonlar varken bu frekanslari birden Kastiler birinci hata ikincisi wet dry basari saglanamadi üstüne üstlük base degisikligi sirketi bu hallere getirdi
Atlas mağdurlarının sesini diuyurdugunuz için teşekkürler
Doğru pandemiçok kötü etkiledi ama pandemi öncesinde de Onur Air’in mevcut yönetimi kadrosuyla ve bu başı boşluğuyla bir yere gidemeyeceği belliydi. Şöyleki şirkete daha yeni gelen kişi oğlunu başkan yaptı var mı böyle bir olay gerçekten trajikomik.Onun dışında bir sürü olay var benzer başkan maşkan, böyle referans ile gelmiş diyeyim ben kibar şekilde. İş yapmayanı başkan yaparlar direktör yaparlar, sırf iki yönetici çekişmesinden benzer depart kurarlar garip garip işler…Yani fazla yorum yapmak istemiyorum ama bırakın yöneticiyi bu kişilerin kişinin kapıdan sokulmaması lazımdı. Onların bu umursamaz tavrı ve iş bilmezliği baştan aşağı şirketin heryerine sırayet etmiş durumda ve covidden öncede durum aynı şekildeydi. Kovidlede zaten sistemsiz, başıboş şekilde giden şirket iyice dağıldı. Şu an ortada bir şirket denilecek bir yapı yok malesef. Az sayıda iş bilen, çalışkan adamda zaten bu süreç içerisinde gitti, gidemeyende iş bulsa anında gider. Nerden buluyolar böyle adamları(yöneticileri) gerçekten insan hayret ediyor. Özellikle arayıp bulunamayacak enteresan adamlar var. Bu şirket bu güne de geldiyse yani batmadıysa gerçekten daha aşağı mevkilerde çalışan bireysel alan koruma peşinde olmayan insanların özverisiyle gelmiştir ya da iş yapıp show yapmayan az sayıda ki insan sayesinde gelmiştir. Cankut Bey’in ben hala iyi bir insan olduğunu düşünüyorum herşeye rağmen, ama yani yanında ki insanlara bakınca benim kafam almıyor durumu. Yine inşallah arkadaşlarım var orada, şirket düzelmesini isterim. Yine ama diyorum malesef… Ama ..imkansız gibi görüyor düzelmesi. Çok yazılacak şey var ama yazık oldu. Bence şirkete acil devlet el atmalıdır birçok insan mağdur olacak…
Keşke Sendikalaşabilsek ama burada 20yıllık fosiller şirketin ne halde oldugunu asla görmeyip , konuştuğumuzda içerdeki paralarımızı , sağlığımızdan oluşumuzu gözlerine soktuğumuzda kendilerini şirket dostu emektar bizleri de düşman ve kötü niyetli olmakla itham ediyorlar. En çok da dımdızlak ortada kaldıklarında ne yapacaklarını merak ediyorum. Asla toplu hareket edemiyor olmamızdan dolayı bir avuç insan kalakaldık. Sanki onur airi üstlerine yapacaklar? ne yazıkki kötü günler yakında, 40küsür yasında hayatlarını onur a adamış üniversite okuyamamıs insanlar olarak acaba pandemi de vurmusken nerede ne iş yapacaksınız??? Gerçekler hepimizi acıtıyor. Bu denli başı boş bırakılmıs havacılıkla alakası kalmamıs bir havayolu şirketi ve içindeki boş fosiller, pandemiyi bahane etmesin kimse bu şirket yıllardır çalısanının parasını zamanında vermeyen hak aradığında samimiyetsizlikle suclayan sürekli tehditler savuran yöneticilerle dolu… keşke 20yılınızı buraya gömerken biraz onurlu olsaydınız da şirket bu kadar onursuz olmasaydı….
Valla kçö bağlandı marttan itibaren. Ucuslar baslayınca da kçö ile ucurulduk. Şirketin bekası denildi. Sonra da içerdeki alacaklarımızı sordugumuzda hakkınız baki denildi. Hakkımızı vermiyolar, koronalı ekiplerle ucurdular ve insanların hasta olduklarını sakladılar herkes temaslı ucmaya devam etti. Muhattabımız asla yok. Yazıklar olsun demekle kimseye yazık falan da olmuyor. Skydakiler de bilir, atlastakiler de. Sonun başlangıcı ??♀️
Havacılık bitmiş kral, yapılmaz bu iş artık,ceviz yetiştiricem ben…
Torpille görev yaptığı thy’de çalışırken İngiliz vatandaşlığı alsın diye İngiltere Teknik müdürlüğü gibi daha önce duyulmamış bir makam yaratılan apronda deve kesen mi Onur Air’de layıkıyle çalışıyordu,onu mu anlamalıyız ?
Lanetliyorum bunları,
Haklısın ama,p beğenmediğin Şükrüyü bile deli arar oldu şirket… Vaziyeti sen düşün.
Sefa bey sizi yürekten kutluyoruz. Sizin gibi SATILMAMIŞ, CESUR insanların olması bizi dahada güçlendiriryor. Emek hırsızlarının, hak yiyenlerin, adaletsizlerin karşısında boyun eğmeyeceğiz . Koltuk sevdalısı yöneticiler, patronlar sizi koltuğunuzla beraber gönderirir merak etmeyin.
Bu iki havayolunun da bu duruma gelmesi yazık oldu.
Bu ülkede hakim savcı bile adaletten şikayetçiyken siz yönetcilerden mi adalet bekliyorsunuz.
Tskler sefa bey…
Sefa bey tarafsız yayın yaptığınız için ve biz Atlas mağdurlarının yanında olduğunuz için sonsuz teşekkürler…iyi ki sizin gibi cesur yürekler var?
Öncelikle bu zor günlerde tarafsız yayın yaptığınız için size ve ekibinize çok teşekkür ederiz. Malum sitenin Ersoyy ile bağlantısı çok farklı yerlere dayanıyor. Kısacası şöyle: Bunların hepsi bir yere bağlı o da okyanus ötesi. Mesela malum site en yakın ismi kimlerle bağlantılıydı ? Yurt dışına kaçan Tarkim’in sahibi ile değil mi? Peki Ersoyy kimin ortağıydı (resmi veya gayri resmi ) ve kiminle en çok görüşüyordu yine aynı şahısla değil mi? Peki geçenlerde bir vekil partisinden birisi için, bu şahıs F tipidir diye görsel ve yazılı basın’da açıklamalar yaptı ? Peki o F tipi diye iddia edilen şahıs kimin yakın arkadaşı? Tabi ki malum sitenin yöneticisi’nin yakın arkadaşı. Hatta beraber 20 ekim de twitter da fotoğrafları var . Kısa ve öz Sefa bey; Onlar reklam da almasa bile Ersoyy hakkında talimat gelmeden hiçbir şey yazmazlar,yazamazlar! işin ucu tamamen yurt dışına transfer edilen duygusal boyutlara bağlı kısacası çıkar meselesi. Ne zaman ki Ersoyy yurt dışını beslemeyi bırakır o zaman kalemler bu hasta ruhlu şahıs için yazmaya başlar yoksa zor yazı yazarlar… ( Bu yazılanlar tamamen benim şahsi görüşümdür, siteyi ve şahısları bağlayıcılığı yoktur hepsi benim hayal ürünümdür ama hayaller hep önden gider.;;;). )
Sefa Bey, ne yazık ki dürüst haberciliğin yerini menfaat haberciliği almış durumda, anlı şanlı gazeteciler Atlas haberlerine gözünü kapatmış durumda.Onur Air çalışanları AAtlas çalışanlarının durumunu örnek almalı, yol yakınken de önlemlerini almalı. Hemen hiç vakit kaybetmeden, çoğunluk sağlayacak şekilde sendikaya üye olup, örgütlü olarak haklarını savunmalı. Atlas çalışanları olarak biz devamlı aynı öz eleştiriyi yapıyoruz, çalışırken sendikalı olmalıydık.
Teşekkürler Sefa Bey….Atlas ve Onur air için yazdıklarınız harika
Sefa bey zaten sizden başka cesurca yayınlayan da kalmadı bu çirkeflikleri..Emeğinize sağlık…Bir hırsız murat ersoy geçti bu sektörden…Şimdi de onur daki arkadaşlar aynı durumdaymış 2 aylık maaşları içeride..Harcırahları içerideymiş..Aynı bizim atlasın son günleri…Bana birşey olmaz demesin kimse..Bu soygun thy ye kadar uzanır benden söylemesi…Tekrar emeğinize sağlık
Mart 2020 den beri maaş almıyorlar. En son KÇÖ alıyorlardı sanırım onu da kestiler.
Sehven like yerine dislike a bastım..özür dilerim..
Sefa bey Güzel yorumlamışsınız teşekkür ederim.
kutluyorum sizi Sefa bey Harika bir yazı olmuş ama merak etmeyin biz çalışanlar olarak herşeyin farkındayız ve o malum siteye girmiyoruz.Atlasglobal içinde söyledikleriniz yerden göğe kadar doğru bir patron deli olmalı ki böyle hamleler yapsın
Ne yazık ki ülke gerçeği. Ekonomi bakanı istifa ettim diyor haberleştirebilen yok..
Allah sizden razı olsun. Param yok ama içten bir iyi dileğim var sizin için
Maalesef günümüde doğru haber yapan pek kalmadı. İyiki varsınız sefa bey ve airline ekibi. Sayenizde bizlerde sektördeki bilmediğimiz konulara hakim oluyoruz. İnanıyorum ki hak ettiğiniz yeri kısa sürede bulacaksınız.Binlerce teşekkürler
reklamlardan iyi para geliyor mu bari?
Asıl bu soruyu sana sormalı. Senin site’de reklamdan iyi para geliyor mu?
Dayi derdin ne insanlar parasiz pulsuz. Her haberin altina aynı yorum. Varsa bi derdin muhatabını ara çöz.
Yorum yaparken içine biraz olsun nitelik katsan ölür müsün. Yorumun içi bom boş. PR’cı Amca ne yaaa. Yorum bile olsa bilgi içermeli, iyi tarafları ve kötü tarafları gerekçeleri ile, kendi düşünceleri ile açıklanmalı. Reklamdan iyi para geliyor mu? sorusuna bak. Her iş para demek değildir bir kere. Para olmayan insanları haberini yapmak kolay değildir. Türkiye’de medyanın çoğunluğuna bir bak önce. Kimin reklamını ve kimin haberini yapıyorlar. O zaman anlarsın. Sen de bir maşa gibi yorum yapmazsın o zaman. Paran çok olsaydı bu sayfalarda olmazdın zaten. Sefa Bey’e teşekkürler.
Sefa Bey’i Bey’i 7 den 77 ye 45 yıldır tüm havacilik camiası tanır.O’nun ne PR ne de PaRa ile işi olmaz.Boşa yorum diye konuşma.
Hak yemek bu kadar kolay mı?Adalet yok mu?Hele sesimizi duyan,neyseki siz varsınız..
Sefa bey iyiki sizin gibi Seçkin Kocak gibi Havasen gibi dürüst cesur haber yapanlar var sizlere AZAPZEDELER olarak ne kadar teşekkür etsek azdır.Allah yolunuzu daima başarılı eyler inşallah.Birde tabii malum gücün yanında paranın yanında yer alanlar onlarıda Allah tez zamanda beter duruma düşürür inşallah.
Atlasmağdurları haklı ve Emekhırsızıersoy gönüllü ödemese de İstanbul’daki hakimler mutlaka ödettireceklerdir.Onurlu insanlar, peynir ekmek yer, genede çalışanlarının haklarını öder. Parası olduğu halde ödeme yapmaması onursuzluktan başka bir şey olamaz. Babası bunun yüzüne tükürmek için ziyaretini bekliyormuş.
Gerçek havacılar, sektör içindeki madrabazları, hokkabazları, liyakatsızları, dolandırıcıları, çalışanların haklarına çökenleri el birliği ile temizleyecekler. Havacılık hakikaten stratejik bir sektördür. Gayri ciddi yatırımcıların, madrabaz ve liyakatsız genel müdürlerin, kalifiye olmayan çalışanların insafına bırakılamaz. Hiç bir havacı buna müsaade etmemelidir. Sefa beye bu konuda müteşekkiriz, hem doğruları, hem de büyük cesaretle yazıp yayınlayabildiği için.
Sefa bey, yazınız içinde güzel dokundurmalar var. Belediye Meclis Üyesi Büfeci Gazetecinin havacılık sektörünün sıkıntılarına, dertlerine portalında yer vermesini beklemiyoruz zaten. Gerçek havacılık haberlerini AirlineHaber’de bulabiliyoruz. Hem havacı, hem gazeteci, hem yorumcu olarak sizi takdirlerimizle izliyoruz. İyi ki varsınız. Teşekkürler.
Sefa bey gercekten durumu özetlemişşiniz tebrikler.. Azap
Murat Ersoy elbet haklarımızı ödeyecek
Sayın editör yazınızda ifade ettiğiniz gibi sizin siteniz olmasa ne sektör içinde haklarını alamamış hiç kimse sesini duyuramayacak. Çok teşekkür ederiz. Büyük paralar kazanırken hiç sesleri çıkmayan patronlar en ufak krizde bile faturayı çalışanlara kesiyor. Tabiki bunda bizlerin içinden gelen yöneticilerimizin de suçu var. Şunu herkes çok iyi anlasın; hiç bir şirket hiç bir yöneticinin değildir sadece patronundur. Bu nedenle arkadaşlarınıza sahip çıkın. O koltuktan indirildiğinizde yine sektör içindeki arkadaşlarınıza bakacak yüzünüz olsun. O koltuğa oturtan patron birgün o koltuktan sizi indirecektir bunu unutmayın. Biz çalışanlar birbirimize sahip çıkmadıkça daha çok Sky, Atlas ve Onurzede olur bu memlekette. Malum siteye gelince fazla söze gerek yok ne mal olduklarını haysiyetlerini üç kuruşa sattıklarını bilmeyen yok.
Sefa bey, durumu özetleyen yazınız için teşekkür ederiz. Atlasjet eski çalışanların yaşadığı bu haksız durumun benzerleri, daha önce de diğer havacılık şirketlerinde yaşanmıştı. Pandemi süreci sıkıntıyı katladı. Yıllar içinde, hem yasalarda, hem havacılık sektörüne giren yatırımcı profilindeki değişiklerle, devletin sektöre destek amacıyla yaptığı kural değişiklikleri eski ile yeni durumları farklılaştırdı. AtlasZedeler sadece kendi hakları için değil, TM sektörün hakları için mücadele veriyorlar. Bunu önceden görebilmek, gerçek havacıların ve geçmişi bilenlerin bir meziyetidir. Türk havacılığını da sahiplendiğiniz ve savunduğunuz için, bir havacı olarak, teşekkür ederiz. Onurair çalışanları değil sadece, tüm sektör emekçilerinin bu mücadeleye destek olmaları en büyük temennimizdir. THY, Pegasus, Onurair, MNG, Freebird, Correndon, MNG, ULS, vb.
Tesekkurler sefa bey.
Balık çiftliği mi ? Mağdur edilenleriz bizler belki cebinde ekmek parası bile kalmadı bir çoğumuzun adam balık hastalanmasın diye ödeme yapıyor! Kolunda ki saatini bile satsa bir kaçımızın ödemesini yapar! Bu kadar insanın vebali ile içi nasıl rahat ediyor acaba …
Şirketten para kaçırmak suretiyle Hileli İflasa giden ve emekçileri işsiz ve savunmasız bırakan patronlara karşı söz söylemek, yazı yazmak tabi ki cesaret ister. Habercilik mesleği, özgür ve tarafsız haber yapmayı gerektirir. Sömürülen emekçilerin haklarını aramakla birlikte, cevap hakkı doğduğunda Patronların cevabını da yazmak demektir. Ama sömüren patronlar hiç açıklama yapmıyorlar. Sorulan sorulara cevap bile vermiyorlar. Çalışanların da bilinçli olması, mutlaka sendika üyesi olması, sendikaya aktif katılım yapması ve hakkını arama konusunda bilinçli, eğitimli ve istekli olması gerekiyor. Atlaszedeler ile ilgili haberler, patronların neyi nasıl düşündüğünü ve neler yaptığını ortaya çıkarmıştır. Bu konuda ilkeli habercilik yaptığınız için teşekkür ediyoruz. İyi ki varsınız.